Robert Hersant

Fransız yayıncı Hersant, 70’li yıllardan beri Fransız basın piyasasına egemendir. Politikacı olarak Ulusal Mecliste ve Avrupa Parlamentosunda miiletvekilliği yaptı.

Hersam Nantes yakınlarında Vertou/Loire’da bir gemi kaptanının oğlu olarak dünyaya geldi. Ailece Normandiya’ya taşınınca Rouen ve Le Havre’da liseyi bitirdi.

Alman birlikleri İkinci Dünya Savaşı’nda ülkesinin büyük bir bölümünü işgal edince, henüz 20 yaşında olan Hersant, yayıncıları arasında bulunduğu Yahudi karşıtı bir gazetede kendini gösterdi. Politik düşüncesi işgal birlikleriyle işbirliğine meyilliydi. Mareşal Philippe Petain’in Vichy hükümetini destekledi ve onun hedefleri doğrultusunda çalışan birkaç örgüt kurdu (örneğin; Jeune Front, Parti National Collectiviste gibi).

1941’den sonra Fransa’nın işgal altındaki bölgesinde bulunan Alman dostu Vichy hükümeti politikacılarının gençlik derneğine başkanlık etti. Ülkesi kurtulduktan ve Almanlar teslim olduktan sonra Hersant tutuklandı. İşbirlikçilik yaptığından dolayı bir süre için medeni ve siyasal hakları elinden alındı. Serbest bırakıldıktan sonra kendisine önce bakkal olarak bir yaşam kurdu.

Kendi tasarruflarını ailesinden gördüğü parasal destekle birleştirip satın aldığı “Auto-Journal” dergisinin baskısını kısa zamanda birkaç bin adetten çeyrek milyonu aşkın bir sayıya çıkarttı. Bu işinde Fransa’da savaştan sonra giderek artan otomobil tutkusundan yararlandı. Bu şekilde yeniden itibara kavuştuktan sonra, tekrar politikaya atıldı.

Kuzey Fransa’nın taşra kasabaları Ravenel (1953-59) ve Liancourt’da (1967-74) belediye başkanlığı yaptı. 36 yaşındaki Hersant 1956’dan sonra Fransız Ulusal Meclisinde Radikal Sosyalistlerin (sonradan Reformcu Grup) milletvekilliğini yaptı (1978’e kadar). Buna karşın yayıncı Hersant’ı politik bir sınıflamaya sokmak kolay değildi. Burjuva görüşlerini kamu önünde açıkça savunmakla beraber, komünist sendikalarla da iyi ilişkilerini sürdürdü.

Politik ilişkileri ve biriktirdiği serveti sayesinde Hersant 50’li ve 60’lı yıllarda çok sayıdaki taşra gazetesini denetimi altına aldı ve “Centre Press” olarak birleştirdi. Görünüşe göre 70’li yılların ortasında de Gaulle’cü Jacques Chirac’ın başbakanlığındaki hükümetin desteğiyle “Figaro” ve “France-Soir” gazetelerinin de hisse çoğunluklarına sahip olunca, eleştiriler almaya başladı. Bunların yanı sıra, 1971’den beri Fransız Basın Birliği’nin başkanlığını da yürüten Hersant, burjuva düşüncelerini gazetelerinin parolası haline getirdi. İmparatorluğunu sürekli olarak genişleten Hersant, 80’li yılların başında Fransa’daki günlük gazetelerin üçte birinden çoğunu denetimi altına almıştı.

1981’den sonra iktidara gelen sosyalistler, tekelleşmeye cephe aldılar ve Hersan’ın gücünün düşünce çeşitliliği açısından bir tehlike oluşturduğunu ilân ettiler. Başbakan Pierre Mauroy’nın hükümeti 1984’te Hersan’ın imparatorluğunu (bölgelerarası basının % 40’ı ve bölgesel basının % 13’ü) tehdit eden bir tekel karşıtı yasa çıkardı. Bundan böyle bir kişinin elinde en fazla üç tane bölgelerarası günlük gazete bulunabilecekti.

Hersant genişleme politikasını, kısmen oğlunun üzerinden olmakla beraber, buna rağmen sürdürdü. Bunu izleyen zamanda bu yasa birkaç kez parlamento ve mahkeme kararları aracılığıyla değiştirildiyse de, ancak Jacques Chirac’ın başbakanlığı altındaki yeni hükümet bu düzenlemeyi 1986’da, Hersan’ın piyasadaki pozisyonuna (1989 cirosu: yaklaşık olarak 1.2 milyar dolar; Avrupa’nın en büyük sekizinci medya şirketi) dokunmayacak biçimde genişletti.

1984’ten sonra Avrupa Parlamentosu milletvekili olan Hersant, 1987’de dış ülkelerde ortaklıklara girdi. Rossel adlı Belçikalı yayınevine ortak oldu. Ertesi yıl İspanya’da Grupo 16’ya girdi. Bu arada 68 yaşına gelmiş olan girişimci elektronik medya branşına da el attı. Önce özel bir televizyon kanalı olan La Cinq (Kanal 5) üzerinde belirleyici bir rol üstlenmeyi garanti altına aldı ve bu arada rakibi Silvio Berlusconi’yi altetti. Ne var ki, Hersant karşı karşıya kaldığı parasal kayıplardan sonra, 90’lı yılların başında Fransız yayıncı grubu Hachette bu kanal üzerinde söz sahibi oldu.

Toplam üç evlilikten sekiz çocuk sahibi olan Hersant bundan böyle Doğu Avrupa’ya yöneldi. Sosyalizm ortadan kalktıktan sonra Heisant 1990’dan sonra Polonya’nın ilk özel radyo istasyonuyla birlikte çalıştı ve ardından radyo ve basın alanlarındaki gücünü diğer Doğu Avrupa devletlerine de yaydı. Hersant başlıca piyasaların Sovyetler Birliği’nde, Macaristan ve eski Çekoslavakya’da bulunduğuna inanmaktadır.

Tags:

Leave a Reply