Babalar Günü Şiirleri Baba Şiirleri 2010 Babalar İçin Şiirler
Baba…
Bir bebeğin Minik elleriyle dokunuşunu kıskandım Sana dokunamadım baba.. Bir çocuğun pervasızca sarılışını kıskandım Sana sarılamadım baba.. Sevgisini haykıran çocukları kıskandım ‘Seni seviyorum’diyemedim baba.. Göz önümde gölge olan kanatları kıskandım Ben güneşte yandım baba.. Şeker yiyen çocukları kıskandım Hiç şeker yiyemedim ki baba.. Babalarıyle kenetlenmiş elleri kıskandım Ellerim acıdı baba… Masal dinleyerek uyuyan çocukları kıskandım Benim hiç masalım olmadı ki baba… İlk aşk,ilk heyecan babalarla yaşanırmış Yüreğim dağlandı baba… Çocukluğunu yaşayan çocukları kıskandım Ben çocukken büyüdüm baba, Çocukken… Büyürken ‘altın bileziğim’dediğin Dürüstlüğün,erdemin Rehberim oldu yönümü bulmam da Hayat yolun da hiç şaşmadan, Şaşırmadan.. Sana layık olmanın onurunu yaşarken, Sensizliğin can acıtan yokluğun da Taşmadan,taşırmadan Yürüyorum.. Ama ne olurdu Sevginin bir dokunma olduğunun ayırdında Haykırabilseydik Yaşasaydık Sevgilerin en masumunu Baba kızın sarmalanışın da.. Töre dedin, Gelenek,görenek dedin Şu dedin,bu dedin Gizledin,esirgedin O en güzel duyguları! Biliyorum hep sevdiğini Benim seni sevdiğim gibi Geceleri üstümü örtüp Saçlarım okşadığını Biliyorum.. Sevgiyle yüzümü seyredip Tanrı’ya yakardığını.. Ama ne olur, Ne olurdu Çabuk büyümeseydim baba.. Şımarsaydım Dokunsaydım Sana doysaydım baba.. Sevgine,şevkatine Hasret bırakmasaydın.. Hapsetseydin ellerimi Kocaman avuçlarına Keşke.. Geç kaldım baba Geç kaldık.. Geç bulup tez yitirdiğim Doyamadığım baba’m.. Bir kerecik’babacığım’ Diyemediğim baba’m.. Kollarımı boynuna Saramadığım baba’m; Gururumsun Övüncümsün Kara toprağın bağrın da Rahat uyu baba’m…
en Hayatta En Çok Babamı Sevdim
Ben hayatta en çok babamı sevdim Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk Çarpı bacaklarıyla -ha düştü ha düşecek Nasıl koşarsa ardından bir devin O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bilmezdi ki oturduğumuz semti Geldi mi de gidici – hep , hep acele işi Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi Atlastan bakardım nereye gitti Öyle öyle ezber ettim gurbeti
Sevinçten uçardım hasta oldum mu, Kırkı geçerse ateş, çağırırlar İstanbul’a Bi helallaşmak ister elbet , diğ’mi oğluyla! Tifoyken başardım bu aşk oy’nunu, Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu,
En son teftişine çıkana değin Koştururken ardından o uçmaktaki devin, Daha başka tür aşklar, geniş sevdalar için Açıldı nefesim, fikrim, canevim Hayatta ben en çok babamı sevdim