Okuldaki ikinci senesinde doğa tarihiyle ilgilenen bir topluluğa katıldı. Burada Jean-Babtiste Larnarck’ın evrim teorisini öğrendi ve öğretmeni Robert Edmund Grant’le beraber deniz canlılarını inceledi. Bu araştırmalar sırasında Darwin, “homoloji” yi, yani birbirnden tamamen farklı türlerin aynı temel yapıya sahip organlarının bulunduğunu keşfetti. Darwin ayrıca Robert Jameson’dan bitkilerin sınıflandırılmasıyla ilgili dersler aldı ve Avrupa’nın en büyük müzelerinden biri olan Edinburgh Kraliyet Müzesi’nin bitki koleksiyonunun düzenlenmesinde öğretmenine yardımcı oldu.
1827 yılında babası Darwin’i tıp okulundan alarak, teoloji eğitimi alması için Cambridge Üniversitesi’ne bağlı Christ’s College’a kaydettirdi. Darwin burada tıp okulundan daha başarılı olsa da, biniciliği ve atıcılığı derslerine tercih etti. Bu dönemde kuzeni William Darwin Fox ile beraber böcek toplamaya başladı.
1828 yılında botanik profesörü John Stevens Henslow ile tanıştı ve yakın arakadaş oldu. 1831 yılında Henslow’dan aldığı dersler sayesinde okulundan başarıyla mezun oldu. 21 Şubat 1829 tarihinde ünlü böcekbilimci Frederick Hope ile tanıştı. Böcekler hakkında konuştukları uzun günler geçirdiler. Hope, Darwin’e koleksiyonu için yüzden fazla tür verdi.
İkametle ilgili mecburiyetlerden dolayı Darwin Haziran ayına kadar Cambridge’de kaldı. Öğretmeni Henslow’un tavsiye ve örneklerini takibeden Darwin, din eğitimi konusunda aceleci davranmamaya karar verdi.
1831 yılında Henslow, Darwin’i İngiliz Kraliyet Deniz Kuvvetleri Gemisi olan HMS Beagle’ın kaptanı Robert FitzRoy ile tanıştırdı. Gemi, Aralık 1831’de iki senelik bir Güney Amerika yolculuğuna çıkacaktı ve kaptan FitzRoy, kendisiyle birlikte gelecek iyi bir doğabilimci istiyordu. Henslow’un tavsiyesiyle Darwin gemiye kabul edildi.
6 Ocak 1832 tarihinde gemi, Tenerife Adası’ndaki Santa Cruz limanına ulaştı. Ancak İngiltere’deki kolera salgını yüzünden gemi mürettebatının karaya ayak basmasına izin verilmedi. 12 gün boyunca gemide, karantina altında tutuldular.
Darwin’in iki yıl sürmesi planlanan yolculuğu beş yıl sürdü. Bu yolculuk sırasında birçok canlı türü, jeolojik oluşum ve fosil keşfetti, bunlardan örnekler topladı. Bu bilgileri ve örnekleri zaman zaman Cambridge’e yolladı ve bu sayede kendisi orada olmamasına rağmen ünü doğabilimciler arasında yayıldı. Seyahatiyle ilgili ailesine yazdığı yazılar daha sonra “The Voyage of The Beagle” adıyla yayınlandı.
Darwin’in bu yolculuğu onu epey zorladı. Yolculuk boyunca deniz tutması ve ateşli hastalıklarla mücadele etti. 1834 Temmuz aynında, And Dağları’ndan Valparaiso’ya dönerken yakalandığı hastalık yüzünden, bir aya yakın zaman yataktan çıkamadı.
Kaptan FitzRoy’un Darwin’e yolculuğun başında verdiği, Charles Lylell’ın “Principles of Geology” (Jeolojinin Prensipleri ) kitabında, jeolojik oluşumların bugünkü hallerine çok uzun ve yavaş bir süreçten sonra geldiği yazmaktaydı. Darwin, yolculuğu boyunca yaptığı keşiflerde, bu bilgilerin doğruluğunu anladı. Şili’de yaptığı gözlemler sonucu, depremler ve volkanik faliyetlerle, birzamanlar deniz olan kıyının yükseldiğini fark etti. Darwin, And Dağları’nın yamaçlarında da, kumlu sahillerde yetişen ağaçların ve bitkilerin fosillerini buldu.
2 Ekim 1836’ da HMS Beagle dört yıl, dokuz ay ve beş günlük yolculuğun ardından İngiltere’ye ulaştı. 4 Ekim 1836’da Darwin yeniden evindeydi. 1836 kışını türlerle ilgili topladığı büyük koleksiyonunu düzenleyerek geçirdi.
4 Ocak 1837 Darwin için çok önemli bir gündü. Bu tarihte Darwin, Londra’daki “Royal Geological Society” önündeki ilk konuşmasını yaptı. Bütün önemli jeoloji uzmanlarının yer aldığı bu toplantı, Darwin’in kendini kanıtlaması için çok büyük bir fırsat oldu. Konuşmasının konusu, Güney Amerika’nın tarihsel jeolojik oluşumuydu. Gemiyle yaptığı seyahat sırasında elde ettiği bilgileri bu toplantıda katılımcılarla paylaştı. Bu konuşma toplantıya katılan bütün bilim adamlarından büyük ilgi gördü.
6 Mart 1837’de Darwin, kardeşiyle beraber Londra’ya taşındı. Birkaç hafta boyunca kardeşi Darwin’i Londra’daki önemli bilim adamlarıyla tanıştırdı. Bunlardan biri de ilk hesap makinesinin mucidi olan Charles Babbage’dı. Babbage Darwin’ i doğadaki her olayın belli kurallara dayandığı fikriyle tanıştırdı. Bu fikir Darwin’i türlerin geçirdikleri değişimlerle ilgili doğa kanunlarını öğrenmeye yöneltti. Bu sırada, Darwin’in Galapagos Adaları’ndan getirdiği kuşları inceleyen ornitolog John Gould, bu kuşların, Darwin’in düşündüğü gibi ispinoz ya da çalıkuşu olmadığını, hepsinin ispinozun farklı türleri olduğunu anladı. Darwin’in Beagle yolculuğu sayesinde keşfettiği hayvan fosilleri arasında, tembel hayvan benzeri memeliler, hipopotam benzeri otobur bir memeli ve armadillo benzeri zırhlı bir memeli de vardı. Darwin bu hayvanların düşündüğü gib anatomik olarak Afrika hayvanlarına değil, Güney Amerika hayvanlarına benzediğini anladı. Darwin’in bu çalışmaları sırasında Edinburgh Üniversitesi’nden hocası olan Robert Edmund ve Dr. James Gully gibi bir grup bilim adamı, toplum tarafından sapkınlık ve dinsizlikle suçlanmalarına rağmen, türlerin birbirine dönüşebileceği fikri üzerinde çalışmaya başladılar.
Darwin 1837 yılının yaz aylarını türlerin değişim geçirmeleri üzerinde düşünerek geçirdi. Anakıtalarda bulunan bazı bitki ve hayvan türlerine, okyanusun uzak yerlerinde nasıl rastladığını anlamay çalıştı. Bu sürecin tamamını kardeşiyle türlerin dönüşümü üzerine yeni fikirler üreterek geçirdi.
1837 Eylül ayında, stres ve aşırı çalışma temposu yüzünden kalbiyle ilgili sorunlar yaşamaya başladı. Kısa bir süre için çalışmalarına ara verdi ve Shrewsbury’e gitti. Burada geçirdiği zamanının çoğunu kuzeni Emma Wedgewood’a ayırdı.
Şubat 1838’ de, H.M.S Beagle gemisinde yazmaya başladığı günlüklerinin ilk cildini yayınladı. Aynı ay içinde Entomoloji Topluluğu’nun başkan yardımcısı oldu. 28 Mart 1838’de Londra Hayvanat Bahçesi’ne getirilen yeni bir canlı çok ilgisini çekti. Bu, Jenny adı verilen bir orangutandı, saatlerini Janny’i izleyerek ve küçük bir çocukla olan duygusal davranış benzerliklerini inceleyerek geçirdi.
1838’in yaz aylarında, Darwin evliliği düşünmeye başladı, ama onun için evlilik yapacağı çalışmalar için büyük bir zaman kaybı olacaktı, diğer taraftan ona bakacak ve sohbet edebileceği biri fikri cazip geliyordu. Kuzeni Emma’ya olan ilgisinden babasına bahsetti, babasından onay aldı. 29 Ocak 1839’da evlendi.
1838 Haziran’ında Darwin’in sağlık problemleri arttı. Kalbi ve midesi daha sık ve ağır rahatsızlıklar geçiriyordu. Bunun üzerine İskoçya’ya tatile gitmeye karar verdi. Burada ünlü “Paralel Yollar” üzerinde çalıştı.
27 Aralık 1839 tarihinde ilk çocukları olan William Erasmus Darwin dünyaya geldi.2 Mart 1841 tarihinde ikinci çocukları Anne Elizabeth Darwin dünyaya geldi.
1940 yılının büyük bir kısmını hastalıkları yüzünden yatakta geçirdi. Bu süreç içinde çok az çalışabildi.
Mayıs 1842’de, araştırma serilerinden “The Structure and Distribution of Coral Reefs” yayınlandı. Aynı yıl darwin türlerin değişimi ve doğal seleksiyon ile ilgili yazılar yazdı. Bu yazılarında Darwin, doğa kanunlarının oluşumunu dinle temellendirdi.
23 Eylül 1842 tarihinde, Mary Eleanor Darwin doğdu ancak 18 Ekim’de öldü. 25 Eylül 1843 tarihinde Henrietta Darwin dünyaya geldi. Aynı yıl Beagle yolculuğunu anlatan serisini tamamladı. Bu seri; “Fosiller”, “Memeliler”, “Kuşlar”, “Balıklar” ve “Sürüngenler” olarak beş bölüme ayrılıyordu.
1844 sonbaharında, “Geological Observations on South America” yı yazmaya başladı. Bu kitap And Dağları’nın oluşumuyla ilgili incelemelerini anlatıyordu. Eylül 1846’da kitabı tamamladı.
9 Temmuz 1845 tarihinde diğer oğlu George Darwin, 8 Temmuz 1847’de Elizabeth Darwin, 16 Ağustos 1848’de Francis Darwin dünyaya geldi.
13 Kasım 1848’de, babası Dr. Robert Darwin öldü. Darwin bu sırada geçirdiği ağır hastalık yüzünden babasının cenazesine katılamadı. Gördüğü tedavilerden sonra toparlandı ve araştırmalarına geri döndü. Ocak 1850’de sekizinci çocukları olan Leonard Darwin doğdu.
Darwin türlerin bukadar geniş bir coğrafyaya nasıl yayıldığını merakediyordu. Bu konuyla ilgili yaptığı deneylerde, bir bitki tohumunu bir aya yakın bir süre suda bırakıp, daha sonra toprağa diktiğinde filizlendiği sonucuyla karşılaştı. Bu sonuca göre türler buşekilde çok uzak bölgelere gidebilirdi.
13 Mayıs 1851’de Horace Darwin ve 6 Aralık 1856’da son olarak Charles Waring Darwin doğdu. Charles Waring 1858’de öldü.
1853’te deniz kabukluluarıyla ilgili yaptığı araştırmalarıyla, İngiliz “Royal Society” tarafından madalya ile onurlandırıldı. Bu tarihe kadar jeolog olarak bilinen Darwin, bundan sonra biyolog olarak anılmaya başlandı. Bu çalışmalarında Darwin, deniz kabuklularının değişen şartlara göre küçük değişimler geçirebileceğini gözlemledi.
22 Kasım 1859 tarihinde “Origin of Species” (Türlerin Kökenleri) yayınlandı. Büyük bölümü piyasaya çıktığı ilk gün satıldı. Bu büyük başarısının ardından Darwin, ikinci baskının hazırlıklarını yapmaya başladı. 1860 yılında Thomas Huxley isimli bir gazeteci, “Darwinizm” kelimesini ilk defa kullandığı bir yazı yazdı. 1867 yılında Darwin’in evrim teorisi Avrupa’da yayılmaya başladı.
Mart 1871’de “Descent of Man” yayınlandı. Bu kitabı da “Origin of Species” gibi büyük ilgi gördü. 1875 Temmuzunda da “Insectivorous Plants” yayınlandı.
1880 yılının başından itibaren rahatsızlıkları giderek artan Darwin, geçirdiği kalp krizi sonucu, 19 Nisan 1882’ de Londra’da hayatını kaybetti.
Charles Robert Darwin yaşamı boyunca bilime büyük katkılarda bulunmuştur. Evrim teorisiyle özdeşleştirilmesine rağmen, birbiriyle ilişkili birçok farklı bilim dalının gelişmesine ve temellerinin atılmasına önayak olmuştur. Oluşturduğu evrim teorisi bugün, paleontoloji, genetik ve embriyoloji gibi bilimler tarafından geliştirilmektedir.
Benjamin Franklin (1706-1790) Amerikalı yayımcı, yazar, kaşif, bilim adamı ve diplomat. 17 Ocak 1706′da Boston’da doğdu. 17 Nisan 1790′da Philadelphia’da öldü. On yedi çocuklu bir sabun ve mum imalatçısının onuncu oğluydu.
On yaşında okulu bıraktı. 12 yaşındayken basımevi yöneten ve liberal bir gazete yayınlayan ağabeyi William’ın yanına çırak olarak,girdi. Basımcılık mesleğini öğrendi ve edebiyat çalışmalarına başladı. 1730′da Philadelphia’da bir basım evi ve gazete kurdu. Poor Richard’s Almanac’ı (Fakir Richard’ın Almanak’ı) yayınlamaya başladı:1732-1757 yılları arasında yönetmenliğini yaptığı Amanac’da Richard Sounders imzasıyla yazılar yazdı. Siyaset, felsefe, bilim, iş ilişkileri gibi konuların tartışıldığı Junto adlı bir kulüp, kütüphane,hastane ve yangına karşı sigorta şirketi kurdu. Basımevlerini çoğalttı.
Franklin 1736′da Philadelphia meclis sekreteri oldu ve siyasete atıldı. 1750′de Pennsylvania meclisine seçildi, arazi vergisine karşı olan büyük ailelerle mücadele etti. İngiliz Amerikası postalarının genel müdürlüğüne getirildi. Posta servisinde çeşitli düzenlemeler yaptı.Özellikle elektrik olaylarıyla ilgili araştırmalar yapan Franklin, elektrik yüklerindeki artı ve eksi uçlarını keşfetti ve elektriğin korunumu ilkesini ortaya attı. Fırtınalı bir havada uçurtma uçurarak gerçekleştirdiği deneyi sonunda şimşeğin elektriksel! Olay olduğunu keşfetti. Elektrikten etkilenmeleri sebebiyle kendisinin kurtulmasına rağmen iki yardımcısının öldüğü bu deneyden yola çıkarak paratoner’i keşfetti, gunes isiginden daha fazla yararlanmak icin saat uygulamasini baslattı.
1757′de Kuzey Amerika Sömürgeler isyanının başlangıcında sömürgelerde yaşayanlar Franklin’i, şikayetlerini Londra’ya iletmekle; 1765′te de damga resmi kanununa karşı itirazları Lord Grenville’e bildirmekle görevlendirdi. 1772′de Massachusetts Valisi Hutchinson’un sömürge halkına karşı hakaretlerle dolu mektuplarını ele geçirerek yayınladı. Sömürge halkı karşısındaki itibarı arttı. Amerikan Kongresine milletvekili seçildi. 1776′da Thomas Jefferson ve John Adams ile birlikte bağımsızlık bildirgesini hazırladı. Eylül 1776′da kongre, ekonomik ve askeri yardım istemek üzere aralarında Franklin’in de bulunduğu üç kişilik bir komisyonu Fransa’ya gönderdi. Franklin, Fransız dışişleri bakanı Charles Gravier ile görüşmelerinde çok başarılı oldu. 1775-1783 Amerikan Bağımsızlık Savaşı sonunda İngiltere ile barış görüşmelerini sürdürmek üzere seçilen diplomatlardan birisi olarak İngiltere’ye gitti. İngiltere ile barış antlaşmasının imzalanmasından sonra 1785′te Amerika’ya döndü. 1787′de Philadelphia Anayasa Kurultayının çalışmalarına katıldı. Bir müddet sonra da öldü.
Benjamin Franklin 17 Ocak 1706, Boston’da doğdu ABD’li yayımcı, yazar, mucit, felsefeci, bilim adamı, siyasetçi ve diplomat.
Benjamin Franklin On yedi çocuklu bir sabun ve mum imalatçısının onuncu oğlu olarak dünyaya geldi. On yaşında okulu bıraktı. 12 yaşındayken basımevi yöneten ve liberal bir gazete yayınlayan ağabeyi James’in yanına çırak olarak girdi. Basımcılık mesleğini öğrendi ve edebiyat çalışmalarına başladı.
Benjamin Franklin 1730’da Philadelphia’da bir basımevi ve gazete kurdu. Poor Richard’s Almanac’ı (Fakir Richard’ın Almanak’ı) yayınlamaya başladı. 1732-1757 yılları arasında yönetmenliğini yaptığı Almanac’da Richard Sounders imzasıyla yazılar yazdı.
Benjamin Franklin Siyaset, felsefe, bilim, iş ilişkileri gibi konuların tartışıldığı Junto adlı bir kulüp; kütüphane, hastane ve yangına karşı sigorta şirketi kurdu. Basımevlerini çoğalttı.
Benjamin Franklin Franklin, 1736’da Philadelphia meclis sekreteri oldu ve siyasete atıldı. 1750’de Pensilvanya meclisine seçildi, arazi vergisine karşı olan büyük ailelerle mücadele etti. İngiliz Amerikası postalarının genel müdürlüğüne getirildi. Posta servisinde çeşitli düzenlemeler yaptı.
Fırtınalı bir havada uçurtma uçurarak gerçekleştirdiği deneyi sonunda şimşeğin elektriksel bir olay olduğunu keşfetti. Elektrikten etkilenmeleri sebebiyle kendisinin kurtulmasına rağmen iki yardımcısının öldüğü bu deneyden yola çıkarak paratoner’i keşfetti, güneş ışığından daha fazla yararlanmak için saat uygulamasını başlattı.
Benjamin Franklin 17 Nisan 1790 tarihinde, 84 yaşında hayatını kaybetti. Onun cenazesine yaklaşık 20.000 kişi katıldı. Onun ölümü Benjamin Franklin of Dr. John Jones ve hesabından aktardığı kitapta açıklanmıştır:
Benjamin Franklin Ne zaman ağrı ve nefes alma zorluğu tamamen başlasa ve Akciğerlerinde bir imposthume, aniden tüm umutlarını ve gururunu kaybetti ve önemli bir miktar o gücü vardı ama solunum organları yavaş yavaş baskı gördü ve başarısız oldu. 17 Nisan, 1790 tarihinde gece usulca, seksen dört yıl ve üç aylık uzun ve faydalı ömrü bitti.
Newton 4 ocak 1643’te İngiltere’nin Lincolnshire kentinde doğdu. Çiftçi olan babasını doğumundan üç ay önce kaybetmişti. Annesi ikinci kere evlendi. İkinci evlilikten üç üvey kardeşi olan Isaac anneannesinde kalıyordu. On iki yaşında Grantham’da King’s School’a yazılan Newton, bu okulu 1661’de bitirdi. Aynı yıl Cambridge Üniversitesi’ndeki Trinity Kolej’e girdi. Nisan 1665’te bu okuldan lisans derecesini aldı. Lisansüstü çalışmalarına başlayacağı sırada ortalığı saran veba salgını yüzünden üniversite kapatıldı.
Salgından korunma amacıyla annesinin çiftliğine sığınan Newton, burada geçirdiği iki yıl boyunca en önemli buluşlarını gerçekleştirdi. 1667’de Trinity Kollej’e öğretim üyesi olarak döndüğünde diferansiyel ve integral hesabın temellerini atmış, beyaz ışığın renkli bileşenlerine ayrıştırılabileceğini saptamış ve cisimlerin birbirlerini, uzaklıklarının karesi ile ters orantılı olarak çektikleri sonucuna ulaşmıştı. Çekingenliği yüzünden Newton her biri bilimde devrim yaratacak nitelikteki bu buluşların çoğunu uzun yıllar sonra (örneğin türev ve integral hesabı 38 yıl sonra) yayınlamıştır.
Lisansüstü çalışmasını ertesi yıl tamamlayan Newton 1669’da henüz 27 yaşındayken Cambridge Üniversitesi’nde matematik profesörlüğüne getirildi. 1671’de ilk aynalı teleskopu gerçekleştirdi, ve ertesi yıl Royal Society üyeliğine seçildi. Royal Society’e sunduğu renk olgusuna ilişkin bildirisinin eleştirilere hedef olması, özellikle Robert Hooke tarafından şiddetle eleştirilmesi üzerine Newton tümüyle içine kapanarak, bilim dünyasıyla ilişkisini kesti.
1675’de optik konusundaki iki bildirisi yeni tartışmalara yol açtı. Hooke makalelerdeki bazı sonuçların kendi buluşu olduğunu, Newton’un bunlara sahip çıktığını öne sürdü. Bütün bu tartışma ve eleştiriler sonucunda 1678’de ruhsal bunalıma giren Newton ancak yakın dostu ünlü astronom ve matematikçi Edmond Halley’in çabalarıyla altı yıl sonra bilimsel çalışmalarına geri döndü. Newton’un Başarıları
Gelmiş geçmiş bilim adamlarının en büyüklerinden biri olarak kabul edilen Isaac Newton, matematik ve fizikte çok önemli buluşlar gerçekleştirdi. Matematikte (a+b)ª ifadesinin üstel seriye açınımını veren genel iki terimli teoremini buldu. Newton’un bilime en büyük katkısı mekanik alanındadır. Merkezi Kuvvet yasası ile Kepler yasalarını birlikte ele alarak kütleçekim yasasını ortaya koydu. Newton hareket yasaları olarak bilinen eylemsizlik ilkesi, kuvvetin kütle ile ivmenin çarpımına eşit olduğunu ifade eden yasa ve etki ile tepkinin eşitliği fiziğin en önemli yasalarındandır.
Newton yaptığı çalışmalarda bazı hesaplamaların içinden çıkamayınca kendi bulduğu formüllere uyması için bazı varsayımlar ortaya atmak zorunda kalmıştır. Kendisi de bu varsayımların hatalı olduğunu bilmesine rağmen bunları kullanmak zorunda kalmış. İlerleyen yıllarda yapılan bilimsel araştırmalarla Newton’un bu hataları tespit edilmiştir. Ama yine de yaptığı çalışmalara kıyasla bunlar göz ardı edilmiştir.Isaac Newton bu çalışmaları ile ün kazanmıştır.
Newton Başlıca eserleri
-Method of Fluxions -De Motu Corporum in Gyrum (1684) -Philosophiae Naturalis Principia Mathematica (1687) -Opticks (1704) -Arithmetica Universalis (1707) -An Historical Account of Two Notable Corruptions of Scripture(1754)
Bilim ve Teknoloji Konulu Şiirler – Bilim Konulu şiirler – Teknoloji Konulu Şiirler Bilim ve Teknoloji İle İlgili Şiirler- 8 – 14 Mart Bilim ve teknoloji haftası Şiirleri
Tugbam sitesinde en güzel Atatürk Sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Atatürk Sözleri Atatürk Sözleri Atatürk Sözleri kısa
Atatürk Sözleri
AHLAK
Tehdide dayanan ahlak, bir erdemlilik olmadığından başka, güvenilmeye de layık değildir. Birtakım kuşbeyinli kimselere kendinizi beğendirmek hevesine düşmeyiniz; bunun hiçbir kıymeti ve önemi yoktur. Bir milletin ahlak değeri, o milletin yükselmesini sağlar. Bir millet, zenginliğiyle değil, ahlak değeriyle ölçülür. Saygısızlığın, saldırının küçüğü, büyüğü yoktur. Samimiyetin lisanı yoktur. Samimiyet sözlerle açıklanamaz. O, gözlerden ve tavırlardan anlaşılır. Medeniyetin esası, ilerlemesi ve kuvvetin temeli, aile hayatın-dadır. Bu hayattaki fenalık mutlaka toplumsal, ekonomik ve politik beceriksizliği doğurur. Bir millette, özellikle bir milletin iş başında bulunan yöneticilerinde özel istek ve çıkar duygusu, vatanın yüce görevlerinin gerektirdiği duygulardan üstün olursa, memleketin yıkılıp kaybolması kaçınılmaz bir sondur.
BAĞIMSIZLIK
Egemenlik, kayıtsız şartsız ulusundur. Ulusal egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, mahvolur. İnsaf ve merhamet dilenmekle millet işleri görülemez; millet ve devletin şeref ve bağımsızlığı elde edilemez, insaf ve merhamet dilenmek gibi bir kural yoktur. Türk milleti ve Türkiye’nin çocukları, bunu bir an akıldan çıkarmamalıdır. Bağımsızlık, uğruna ölmesini bilen toplumların hakkıdır. Dünyada ve dünya milletleri arasında sükun, huzur ve iyi geçim olmazsa, bir millet kendisi için ne yaparsa yapsın, huzurdan mahrumdur. Türkiye’nin güvenini amaç edinen, hiçbir başka ulusun aleyhinde olmayan bir barış yolu, her zaman bizim ilkemiz olacaktır. Biz Türkler, tarih boyunca hürriyet ve istiklal timsali olmuş bir milletiz. Tam bağımsızlık denildiği zaman, doğal, siyasal, mali, adli, askeri, kültürel ve her alanda tam bağımsızlık anlaşılır. Bağımsızlıktan yoksun bir ulus, uygar insanlık karşısında uşak olmaktan kurtulamaz. Bilelim ki, milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlerin avıdır. Ulusun bağımsızlığını, yine ulusun kesin kararı ve direnişi kurtaracaktır. Ben yaşayabilmek için, kesin olarak bağımsız bir ulusun evladı kalmalıyım. Bu yüzden ulusal bağımsızlık bence bir hayat sorunudur. Ya istiklal, ya ölüm.
BİLİM
Bilim, gerçeği bilmektir. Bilim ve fen nerede ise oradan alacağız ve ulusun her bireyinin kafasına koyacağız. Hayatta en hakiki mürşit, ilimdir.
BİRLİK – BERABERLİK
Birlik ve beraberlik; ölümden başka her şeyi yener. Bir ulus, sımsıkı birbirine bağlı olmayı bildikçe yeryüzünde onu dağıtabilecek bir güç düşünülemez. Bugün vatanımızda bir milli kudret varsa, o cereyan, felaketlerden ders alan ulusun kalp ve dimağından doğmuştur. Milli sınırlar içinde bulunan yurt parçaları bir bütündür; birbirinden ayrılamaz.
CUMHURİYET
Cumhuriyet, düşüncesi hür, anlayışı hür, vicdanı hür nesiller . ister. Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk, onu devam ettirecek sizlersiniz. Cumhuriyet düşüncede, bilgide, sağlıkta güçlü ve yüksek karakterli koruyucular ister. Cumhuriyet, demokratik idarenin tam ve mükemmel bir ifadesidir. Bu rejim, halkın gelişimini ve yükselişini sağlayan, onlardan esirlik, soysuzluk, dalkavukluk hislerini uzaklaştıran bir yoldur. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk toplumudur. Cumhuriyet, fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre hürmet ederiz. Cumhuriyet fazilettir.
ÇALIŞMAK
Kendiniz için değil, bağlı bulunduğunuz ulus için elbirliği ile çalışınız. Çalışmaların en yükseği budur. Denebilir ki, hiçbir şeye muhtaç değiliz, yalnız bir tek şeye ihtiyacımız var: Çalışkan olmak! Servet ve onun doğal sonucu olan rahat yaşamak ve mutluluk, yalnız ve ancak çalışanların hakkıdır. . Yaşamak demek çalışmak demektir. Türk, öğün, çalış, güven.
DEĞİŞİM
Türk milletinin istidadı ve kesin kararı, medeniyet yolunda durmadan, yılmadan ilerlemektir. Medeniyet yolunda başarı, yenileşmeye bağlıdır. İnkılap, Türk ulusunun son asırlarda geri bırakılmış kurumlarını yıkarak yerlerine, ulusun en yüksek uygarlık düzeyine ilerlemesini sağlayacak yeni kurumlar koymaktır. Türk milletinin son yıllarda gösterdiği harikaların, yaptığı siyasi ve sosyal inkılapların gerçek sahibi kendisidir. Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.
DİL
Ülkesini, yüksek istiklalini korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır. Türk milletindenim diyen insanlar her şeyden önce ve mutlaka Türkçe konuşmalıdır. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir.
EĞİTİM Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk ekonomisi, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir. Bir millet, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin yaşayacak sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla kaimdir. Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.
Tugbam sitesinde en güzel Bilim Adamlarının Sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Bilim Adamlarının Sözleri Bilim adamlarının söylediği güzel sözler Bilim adamlarının anlamlı sözleri
Bilgi düzenlendiğinde bilimi oluşturur, hayat ise bilgeliği.. Immanuel Kant (1724-1804)
Karmaşık problemlerin basit, kolayca anlaşılabilen ama yanlış çözümleri vardır
Evrende en çok bulunan iki şey vardır: Hidrojen ve Aptallık Harlan Ellison
Hayatta başarılı olmak için akılsız görünmeli, ama akıllı olmalıyız. Montesquiue
Basit bir insanın elinden geleni yapabilmesi, zeki bir insanın tembelliğinden çok daha değerlidir. Baltasar Bracias
Bir çiçeğin kokusu ne ise bir insanin şahsiyeti de odur. C. W. Shwab
Hiç hata yapmayan insan genellikle hiçbir şey yapmaz. E. J. Phelps
Hakiki arkadaşlık sıhhatten farksızdır, kıymeti ancak elden gittikten sonra anlaşılır Golti
Kapanmayan tek yara vicdan yarasıdır. Publius Cyrus Dünyada 10 çeşit insan vardır; ikilik sayı sistemini anlayanlar ve anlamayanlar.
Savaş kimin haklı olduğunu değil kimin geriye kalacağını belirler Bertrand Russell
Üç tür yalan vardır: yalan, kahrolası yalan ve istatistik Benjamin Disraeli
Yalanlamak ve reddetmek için okuma. İnanmak ve herşeyi kabullenmek için de okuma. Tartmak, kıyaslamak ve düşünmek için oku! Francis Bacon
Hayat, sadece kazanan numaraların göründüğü büyük bir piyangodur. Sofi’nin Dünyasi’ndan
Yaşamak için bir “neden”i olan, her türlü “nasıl”a dayanabilir Friedrich Nietzsche
Güç ve sabır arasında seçme durumunda kalırsan sabırı seç W.B. Prescott
Başarı, genelde onu sürekli aramakla meşgul olanlara gelir. Henry David Thoreau
Bilim ile Bilimkurgu arasındaki fark Hayal ile Hayalet arasındaki farka denktir derler, büyük bir yalan… H. R. Giger
Kavramak için görmek, görmek için de dikkatle bakmak gerek. Pitigrilli
İnsanların en çok inandıkları şeyler, en az anladıklarıdır Montaigne
Gerçeklerden kaçınmak için sanata ihtiyacımız var Friedrich Nietzsche(1844-1900)
Bir kimsenin akıllı olduğu cevaplarından, bilge olduğu da sorularından anlaşılır. Necip Mahfuz
Problemlerin değeri, çözülmeye çalışıldığında verdikleri zorluktan anlaşılır Paul Erdos (1913-1996)
Bilgin olan konuşur ama alim olan dinler Jimi Hendrix
Herşey mümkün olduğu kadar basit yapılmalı; ama daha basit değil. Albert Einstein
Aptal biri ile tartışırken, onun da aynı şeyi yapmadığından emin ol. Ahmet Haşim
Birşey yaratmada tek ve en zor kısım başlangıçtır; zira bir çim biçme bıçağının yapımı bir meşe ağacı yapımı kadar zordur. James Russell Lowell
Ugraşılmaya değer problemler, değerlerini geri teperek ispatlarlar. Piet Hein
Bilgi düzenlendiğinde bilimi oluşturur, hayat ise bilgeliği.. Immanuel Kant (1724-1804)
Karmaşık problemlerin basit, kolayca anlaşılabilen ama yanlış çözümleri vardır
Evrende en çok bulunan iki şey vardır: Hidrojen ve Aptallık Harlan Ellison
Hayatta başarılı olmak için akılsız görünmeli, ama akıllı olmalıyız. Montesquiue
Basit bir insanın elinden geleni yapabilmesi, zeki bir insanın tembelliğinden çok daha değerlidir. Baltasar Bracias
Bir çiçeğin kokusu ne ise bir insanin şahsiyeti de odur. C. W. Shwab
Hiç hata yapmayan insan genellikle hiçbir şey yapmaz. E. J. Phelps
Hakiki arkadaşlık sıhhatten farksızdır, kıymeti ancak elden gittikten sonra anlaşılır Golti
Kapanmayan tek yara vicdan yarasıdır. Publius Cyrus Dünyada 10 çeşit insan vardır; ikilik sayı sistemini anlayanlar ve anlamayanlar.
Savaş kimin haklı olduğunu değil kimin geriye kalacağını belirler Bertrand Russell
Üç tür yalan vardır: yalan, kahrolası yalan ve istatistik Benjamin Disraeli
Yalanlamak ve reddetmek için okuma. İnanmak ve herşeyi kabullenmek için de okuma. Tartmak, kıyaslamak ve düşünmek için oku! Francis Bacon
Hayat, sadece kazanan numaraların göründüğü büyük bir piyangodur. Sofi’nin Dünyasi’ndan
Yaşamak için bir “neden”i olan, her türlü “nasıl”a dayanabilir Friedrich Nietzsche
Güç ve sabır arasında seçme durumunda kalırsan sabırı seç W.B. Prescott
Başarı, genelde onu sürekli aramakla meşgul olanlara gelir. Henry David Thoreau
Bilim ile Bilimkurgu arasındaki fark Hayal ile Hayalet arasındaki farka denktir derler, büyük bir yalan… H. R. Giger
Kavramak için görmek, görmek için de dikkatle bakmak gerek. Pitigrilli
İnsanların en çok inandıkları şeyler, en az anladıklarıdır Montaigne
Gerçeklerden kaçınmak için sanata ihtiyacımız var Friedrich Nietzsche(1844-1900)
Bir kimsenin akıllı olduğu cevaplarından, bilge olduğu da sorularından anlaşılır. Necip Mahfuz
Problemlerin değeri, çözülmeye çalışıldığında verdikleri zorluktan anlaşılır Paul Erdos (1913-1996)