Yaşamadım saysam keşke unutsam Mazim filizlenip cana dönüyor Bumerang gibi fırlatıp da atsam Neylesem sonunda bana dönüyor
Beni terk etmiyor gam ile tasa Yüreğim uyumaz gözler uyusa Susayıp elimi uzatsam tasa Sanki içtiğim su kana dönüyor
İçimde olanı döksem devirsem Kapansa kapılar zindana girsem Kaçmak için senden başım çevirsem Neylesem ,yüreğim sana dönüyor
Ölsem de unutmam o son bakışı Senden uzakta geçirsem bu kışı Yüreğinden etsen de sınır dışı Yüreğim sonunda vatana dönüyor
ESKiSi-GiBi
Bir heves mi sevmek sevilmek Değer mi bir hevese seveni üzmek Yalan mı her şey yaşandıkça mı silinir Çok mu gelir sevene artık gülmek…
Eskisi gibi değilsin… Eskisi gibi değilsin… Bu yüzden korkuyorum, Bu yüzden ağlıyorum, Bu yüzden ölüyorum…
Aslında sevginin tadı tuzudur Acı isteksiz onun ruhudur Belki bitecek diye korkutur Aşkın tam açıklaması yoktur
Eskisi gibi değilsin… Eskisi gibi değilsin… Bu yüzden korkuyorum, Bu yüzden ağlıyorum, Bu yüzden ölüyorum…
sUs ve DiNLe
sus birsey söyleme……
geldin artik vakti zamani,kelimeler buldu yerini. dilimde hece hece kar taneleri gibi her biri tertemiz ve berrak… gönlüne yagacagi gün,iste bu gün…. zordur tabi her seyin baslangici…nasil ne dersin ilk önce… sadece dinle…ne olur..yorum bile yapma…sen sadece bil… neler gecer gönlümde….. firtinalar kopacak bu gece icimde…. volkanlar patlicak…deprem olacak …dilimde… sen sadece sus ….sus ve dinle…. saklamak ne kadar zor bilirmisin….. bilirmisin..ne zordur sebebsizce sevmenin…. cikarsizca….beklentizs sevmek..karsiliksiz …habersiz sevmek… varligi bile mutlu eder seni… mutlulugu huzur verir…. huzuru can katar ömrüne…. anlatabilirmiyimki sana…..anlarmisin acaba… sevdinmi sen hic böyle elinde olmadan… sevdasina sevinirken…kiskancligin icini kemirdimi hiccc…. gecelerce agladinmi….sonra kendini hic teselli ettinmi…. yoklu ile ölmektense…varli ile… varsin baskasinin olsun dedinmiii…. varasin mutlu olsun….sevdalarin en yücesi en güzeli…varasin onun olsun …. ben zaten böylede mutluyum iste… seni sevmek…karsiliksizda olsa…duygularin en güzeli ya…. belki sende sevseydin …bu kadar sevebilirmiydim….. sus ve dile…ne olur hic bir sey söyleme…. birak kendi kurdugum tozpembe dünyamda…. gece baslar bende mutluluk…. seninle oldugum ruyalarda… birak kalsin sevdan bende …karsiliksizda olsa..pahabicilmez degerde.. ilk gördügüm o anda..nakis gibi isledi bakislarin kalbim diyarinda… beklenen sevdam senmi geldin …sen geldin gelmesinede… neden bukadar gec geldin… sus …sus ve dinle…. ben hep seni bekledim…… sen geldin ama baskasini sevdin….ben gecmistede gelecektede ….varligindada yoklugundada hep seni sevdim …hep sevecegim…. senin dünyanda bana yer yok…..benim dünyamda senden baskasi yokkk… ben seni hep sevdim…..cikarsizca..karsiliksiz…beklentisiz.. .. ve seni sevmekle hep mutlu oldummm..sus birsey söyleme….birak kendi dünyamda birak ümitlerimle…birak bendeki senle …seni hep seveyimmm…. yoklugunla yok olmaksa..varliginla mutlu olayimmm.. sus birsey söyleme…
Seni Seviyorum, Çünkü, Her sabah kalktığımda yaşamak için tek nedenim, sen varsın … Fakat seni sevmek için binlerce nedenim var … Bu siyah beyaz dünyada tek renk sensin, Bir ressamın fırçasından çıkmış gibi … Ama alalade bir renk değil, Gökkuşağının her tonunu gölgede bırakan bir renk …
Seni Seviyorum, Çünkü, Bu soğuk günde içimi ısıtan bir esinti gibisin … Hafiften esiyorsun, iliklerime işleyerek … Sonra da kaybolup gidiyorsun, daha nereden geldiğini Anlayamadan …
Seni Seviyorum ÇünküSeni Seviyorum, Çünkü, Seni Sevmekten başka bir şey gelmiyor içimden … O kadar doğal ki bu duygu ruhumun derinliklerinde, Sanki doğduğumdan beri var … Sadece ortaya çıkmak için seni bekliyordu …
Seni Seviyorum, Çünkü, Sensiz bir yaşamı artık düşünemiyorum … Sensiz bu kuru dünyada yaşamaktansa, ölümün soğuk nefesini öpmeyi bir daha hiç seni görmemektense hayata arkamı dönmeyi tercih ederim …
Seni Seviyorum, Çünkü, Ne zaman bir aşk şiiri duysam, mısralardan sen akıyorsun … Ne zaman eski bir şarkı gelse kulağıma, Gitar telleri arasından süzülen notalar, seni getiriyor bana … seni seviyorum.. Çünkü, Sen hep benimlesin … Gözümü kapatmam yeterli seni görmem için … Tatlı narin tenini …
Seni Seviyorum, Çünkü, Belki de ilk defa bir kadının kokusu beni çılgına çeviriyor içimden Odyseus’a türkü söyleyen deniz kızları da Onu aynı kokuyla baştan çıkarmaya mı çalıştılar acaba diyorum
Seni Seviyorum ÇünküSeni Seviyorum, Çünkü, Gözlerinin içinde binlerce yıldız, Gecenin karanlığını delip geçiyor … Bana bakarken kendimi yıldızlara tepeden bakıyor gibi hissediyorum …
Sen Seviyorum, Çünkü, Benliğim sana ait … Sen onu buruşturup çöpe de atabilirsi, Kalbine yakın bir yere de koyabilirsin … Tanrım !!! O kalbine yakın bir yerde olmak istiyorum …
Seni Seviyorum, Çünkü, Sen sensin … Ama sen beni ben olduğum için seviyor musun Onu kim bilir …
Seni Seviyorum, Çünkü, Seni Sevmeyi Seviyorum … Seni koklamayı seviyorum … Sana dokunmayı seviyorum …
Seni Seviyorum ÇünküSeni Seviyorum, Çünkü, Saçların ellerimin arasından kayıp giderken, Dünyada cenneti bulmuş gibiyim … Bir an elimde tutuyorum o cenneti … Bir an sonra belki de tamamen ellerimden kayıp gidecek …
Seni Seviyorum, Çünkü, Ben hiç bir kadın için şiir yazmadım, bu hep tuhaf gelmişti … Ama şimdi senin için şiir yazmamak tuhaf geliyor …
Seni Seviyorumn.. Çünkü, İçimde bir umut var … Bu şiiri belki başucuna koyarsın … Kim bilir belki yanına da ‘’Kırmızı’’ bir gül …
Seni Seviyorum, Çünkü, Tanrı çiçekleri yaratırken seni de onlarla beraber yaratmış … Papatyadan güzel, Zambaktan asil, Manolyadan tatlı, Gülden daha güzel kokulu …
Seni Seviyorum, Çünkü, Güzelliğine melekler imreniyorlar … Dünyada ise, Ölümlüler arasında galiba bir tek benim gibi bir iki şanslı Onu farkedebiliyor …
Seni Seviyorum ÇünküSeni Seviyorum, Çünkü, Ölene kadar, yok olana kadar seninle olsam, Bu herhalde bir ceza gibi gelir, Daha çok senle olamadığım için …
Seni Seviyorum, Çünkü, Senin tarafından Sevilme fikri bile bir insanı hayatı boyunca mutlu edebilecek kadar güzel ve asil … seni seviyorum… Çünkü Seni anlatmak için mısralar yetmiyor … Düşünüyorum bir kış gecesi bunu yazarken, Acaba kaç şair senin güzelliğini anlatmak için binlerce mısra yazdı …
Seni Seviyorum, Çünkü, Senin gülümsemen güneşin doğuşu gibi, İnsana her şeyi unutturuyor, Sadece seyredip tadına varma hissi uyandırıyor …
Seni Seviyorum, Çünkü, Bu kadar nedenden sonra bile SENİ ne kadar SEVDİĞİMİ anlatamadım !!!
Deprem haftasına özel şiirler Deprem Haftası şiiri Depremle ilgili şiirler
DEPREM
Gürültü kopar uzaktan, Sular fışkırır topraktan. İnsanlar yolu bulamaz, Oluşan bir karanlıktan…
Bu bir depremin sesidir. Bir canavar nefesidir… Karanlık kaplar her yeri. Bilmem kentin neresidir?
Anne ağlar, yavrum diye, Çocuk ağlar, annem diye. İnsanların hepsi şaşkın… Bakamazsın bu sahneye.
Elimizden bir şey gelmez, Bu felâket hiç sevilmez. Bu sarsıntı yer küreden… Daha önceden bilinmez.
Sağlam temel sağlam evler, Sözüm size mimar beyler. Sağlam yapın her binayı! Yıkılmasın kentler, köyler!
Halkım hiç acı çekmesin, Artık gözyaşı dökmesin! Sağlam yapın her binayı, Deprem bize kükremesin!
Çok üzgünüm acılardan, Kurtulalım sancılardan… Çığlıklara dönüp bakın, Ders alalım buncalardan.
İbrahim ŞİMŞEK
KONUT DEYİNCE
Konutumuz sağlam olsun, Depremde hiç yıkılmasın. Gece-gündüz neşe dolsun, Kem gözlerle bakılmasın.
Konutumuz geniş olsun. Eşyalara yer bulunsun. Merdivenler dar gelirse, Asansörden çıkış olsun.
Konutumuz temiz olsun, Pencereler geniş olsun. Her adaya güneş girsin, Perdesinde korniş olsun.
Her durağa yakın olsun, Mobilyamız takım olsun. Gürültüden çok uzakta. Konutumuz sakin olsun.
Aylık gelir dolgun olsun, Kira, biraz uygun olsun. Çarşılara gitmek zordur, Manava da yıkın olsun.
Her köşede oyuncaklar, Bahçesinde salıncaklar, Mahallemizde çocuklar, Benimle arkadaş olsun.
Bahçesinde çiçek açsın, Ağacında kuşlar ötsün, Komşularla hep birlikte, Günlerimiz güzel geçsin.
İbrahim ŞİMŞEK
Yaşanan Zelzeleler
17 Ağustosta deprem felâketini Ailecek Gölcük’te gördük biz de yaşadık. Şimdi de vurdu yine Pakistan Milletini 9 Ekim İkibin beşte sanki biz vardık.
Allah merhamet etsin,yaşayan başka anlar Unutulmuyor asla geçse nice zamanlar, Felâketi görüp te içinde yaşayanlar O günlerine döner, o günlerini yaşar…
Bazı öyle olaylar anlatmakla yaşanmaz, Tarife imkân olmaz onu yaşayan bilir, İşte tüm felâketler yaşanır,anlatılmaz Acılarla doludur,yıkan bir aşk gibidir…
Depremle Selle Bizi Taşan Toprağan Katma
Pakistan harap olmuş gönül artık gülmüyor Gönül mızrabı kırılmış artık oda artık çalmıyor Bu kadar felaketten sonra Müslümanlar ders almıyor. Depreme uygun teknolojik binalarda yapmıyor. Depren senin dünya senin engellenmiyor Müslümanları gafletten uyandır sen koru yarabbi Yarabbi Müslümanlar gaflet içinde doğal afetinle yakma Sahibimiz sensin doğal afetlerle bizi hesaba çekme. Sen gafurur rahimsin bizi perişan edip yıkma Depremle selle bizi taşan toprağan katma Allah’ım
Deprem
Deprem olur dört bir yanda Enkaz altında kalır tüm insanlar Pek üzücü bir olayda olsa Razı olmalı tüm canlılar Yasla eşyaları duvara Düşmesin başımıza Enkazda kalınca Korur sivil savunma Deprem anında Çömelecek yerin olsun Başını yaralama Acını arttırma Yararalanınca sarar yaranı Zor durumda kalınca Bundan biri enkazdır Deprem olunca Nerede olacağı bilinmez Yolda veya okulda Rastlar her zamanda Sen hazırlıklı ol Zorlukolmasın başımıza Deprem anında Calın yada malın gider Enkaz altında Deprem çantasını hazır tut El fenerini unutma Hele yemek önemlisi İlk yardım çantasıda var Enkaz ne demek derlerse Acı gelir aklıma Canın koybola bilir Enkaz altında.
Bir kadını ağlatmak çok zor değildir aslında. Kadınlar her şeye ağlayabilir; bir filme, bir şarkıya, bir yazıya… En az erkekler kadar yani! Ama bir kadını yürekten ağlatmak zordur. Eğer bir kadın yürekten ağlıyorsa, ağlatan onun yüreğine ulaşmış demektir.Ama o yüreğin değerini bilememiş olacak ki ağlatan, gözünü bile kırpmadan teker teker batırır iğnelerini yüreğe!
İşte o zaman koca bir yumruk gelir oturur boğazına kadının. Yutkunamaz, nefes alamaz; çünkü o koca yumruk canını çok acıtır. Gözleri buğulanır kadının sonra.
Ağlamayacağım, der içinden. Ama engel olamaz işte.
Çünkü yüreğine ulaşmıştır birileri ve iğneler saplamaktadır.. Bu acıya ne kadar karşı koyabilir ki bir kadın. İnce ince süzülür yaşlar gözünden; önce birkaç damla, sonra bir yağmur seli… Ve kadın ağlar; hem de çok!
Sanmayın ki gidene ağlar kadın! Gidenin giderken koparttığı yerdir onu ağlatan, orada bıraktığı yaradır. O yaranın hiç kapanmayacağını, kapansa bile izinin kalacağını bilir kadın; o yüzden ağlar. Ama bilir misiniz, ağlamak kadınları olgunlaştırır. Her damla, daha çok kadın yapar kadınları. Her damla bir derstir çünkü.
Bazen kadınlar ağladığında çoğu insan, ağlama niye ağlıyorsun ki, değmez onun için derler. Bilmediklerindendir böyle demeleri. Çünkü yürekleri acıyan kadınlar ağlamazlarsa, ölürler.
İçlerindeki zehirdir onları öldüren! Ağlayarak o zehirden kurtulur kadınlar, o irini temizlerler yaralarındaki! Çünkü bilirler, o irin temizlenmezse iltihaba dönüşür yaraları.
Dönüşmemesi lazımdır oysa. O yüzden de bolca ağlarlar.
Zaman geçer sonra. Kadınlar kendilerine sarılmayı öğrenirler. Umarım öğrenirler, yoksa ruhlar sapkın yollara çarpar kendini. Sapan ruhların doğru yolu bulması da yeni acılar demektir. Bunu bilir kadınlar, o yüzden eninde sonunda öğrenirler kendilerine sarılmayı…
Çok ağlayan kadınlar, bir çok şeyden vazgeçen kadınlardır aslında. Her damla olgunlaştırır kadınları evet ama olgunlaştıkça o safça inandıkları aşk gerçeği onların gözünde küçülür. Küçüldükçe değerini yitirir ve işte o zaman kendilerine sarılıp, yeni bir kadın yaratırlar kendilerinden. Güçlü, yenilmez, mağrur ve aşka inanmayan…
İnsanlar soruyorlar çoğu zaman neden bu kadar çok bekar kadın var diye; hepsi kariyer derdinde olan. Çünkü inançlarını yitirdi o kadınlar. Zamanında yüreklerine o kadar çok iğne saplandı ki, o kadar çok ağladılar ki! Artık kendilerinden başka bir doğru olmadığına inanıyorlar, o yüzden kendilerine sarılıyorlar.
Çünkü biliyorlar ki sarıldıkları adamlar onları hak etmedi; hem de hiçbir zaman! Hep bir çıkarları oldu sarıldıkları adamların. E.. o zaman niye sarılsınlar ki!
Niye sarılalım ki!
Etrafınızda yürekten ağlayan bir kadın varsa bilin ki olgunlaşıyordur.
Bilin ki, gerçekleri kabul etmeye başlamıştır.
Bilin ki, artık aşkın olmadığına inanmıştır.
Bilin ki, sarılacak tek bir doğrusu kalmıştır. O da kim, ne diye sormayın artık. Çok ağlayan kadınlar, eninde sonunda kendilerine sarılırlar çünkü!
Hürrem Sultan Şiirleri Sultan Hürreme Şiirler Şiir Hürrem Sultan
Kanunî nin Hürrem Sultan’ a aşkını anlatan Hürrem Sultana yazılmış çok güzel şiirler, dizeler…
HÜRREM SULTAN
Bu gördüğüm, sanki düştü Sayılı gün, çabuk geçti Yüreğime, hasret düştü Kızım yurda, uçtu gitti.
Kısa rüzgar, gibi esen Gitmiyorum, kaldım desen Demeyince, umut kesen Dinlemedi, kaçtı gitti
Analar mı , sever fazla? Büyütürsün, binbir nazla Seversin hep, bitmez hazla Bir kuş gibi, göçtü gitti.
Ellerimde, kaldı ısın Şiir gibi, akıcısın Güneş kadar, yakıcısın Işığını, saçtı gitti.
Ocağıma, savrulmuş eş Yıllar mıdır böyle kalleş? Ciğerimde, yanar ateş Yine yara, açtı gitti.
Hürrem Sultan, gönül açar Sıkılınca, forumdas.nethemen kaçar Annesi de, kalır naçar Yolunu da, seçti gitti.
DOST YÜREKTEN
Hasret sardı yüreğimi Özlüyorum ver elini Şimdi ellerin gelini Sen biricik kız evladım
Önceleri anlamadım Şimdi yanlız kalakaldım Sensin benim saltanatım Sen biricik kız evladım
Her gün yüreğimde varsın Sen dertlerime dermansın Sen annene bir sultansın Sen biricik kız evladım
Dileğim mutlu olursun O mutluluğu bulursun Sen mutlu ol annen duysun Sen biricik kız evladım İsmail hakkı bağdat. Banada ilham oldu bu dizeler döküldü…
Yeterki canı sağ olsun, Seven anası varolsun, Bırak dilediği olsun, Sılasına kaçıp gitsin. AHMET ACAR
ÇİRKİN/İ SEVMEZ/Mİ SANDIN..?
İçimi yakar dışıma vuran yıldızların şavkı Ahraz düşünceler sarar dokularımı Ben yabancı dünya yabancı Mısralarımın arasında kelimeler şaşkın Siyah düşer hep bahtıma
Hani sen çirkindin Hani küskün idin güz/e Eyy Cemal/ine yandığım Nasıl tutuşturdun sineyi Ben bilemedim Bilemedim çehrenin dört mevsime denk düştüğünü
Vakit yorgun hazan solgun Güz son demleri yudumlamakta Bilsen ne forumdas.netfırtınalar kopuyor Ruh deprem yaşatıyor Aynalar utangaç aynalar siyaha büründü Aynalar küskün sessizlikte
Ellerin ahh ellerin Kokun tenime denk Ilık nefesinin salıncağından savruluşum Sıcaklığın dem dem yayılırken bedenime
Menekşeler mor/a çalmış Kelimelerdeki oyunlara gelme Parça parça sine Volkan ocağında esir Sıla meçhul çöllerde
Delisin sen gönül Güzel ararken /çirkine kandın Ben har/dım sende yandım Yoksa sen Çirkini sevmez/mi sandın HÜRREM SULTAN (SULTAN HÜRREM)
HAR/DA SEN BUZ/DA
Sırlarla dolu sessiz bir kuyu.. Dibi olmayan yalnızlıklarımla Hikayesi olmayan boş ahraz gölge Kayboluyorum güneşsiz kışın koynunda. Sana gelmek isteyen adımlarıma çelme takıyorum… Susturuyorum kendimi
Kanat takıyorum göğe Senin olmak için can veresim Bir an olsun kaldır bakışlarını Bir an forumdas.net çarpsın sevmeler benliğimde Fakir bir kuşum eşiğinde İster yar de ister köle İstersen esir olsun bu cariye Yeminim var Senden başka adam girmeyecek düşüme
Köpürdü sular Canhıraş ne varsa silip süpürmekte Savrulan gömleğinin düğmeleri açıldı Beyaz bir sine Çöktü içime Sarhoş naraları atan Biri var ben/den öte Sana yakın yakınlığınca yakmakta
Eyy hayatıma anlam katan yar Ruhumun sarmaşıklarına verdiğin anlam da kokular Tek renk hepsi Ha kızıl ha al Kuytu karanlıklarda Sıkıştırıyor tek kalmış nefesi Yusuf musun göz göre göre yakılmışlığım
Tut ellerimi Yusuf”um Sev saçlarımı hazan sarısı yapraklarda Perçemler aralansın gizli salıncakta Ben sendeyim her rüzgar salladığında
Ah yar Seviyorum seni sevmeyi Zararda bu can Tutulmuşum sol çevriğine Görmüyor gözlerim Dilim lâl Boğazımda kement sıktıkça sıkmakta Teneşir soğukluğu üfledi boynuma Har/da sen buz/da
Gel ıslak bir şarkı çalsın keman Tambur damarlarımı tuş etsin Tabirin rüyaları bize gülsün Bilinsin seni forumdas.net seven artık yaşamıyor Ölü bir gölgeden ibaret Yürüyor da izi belli olmayan
Kaldıramıyorum yokluğunu Sensizliğe giden benin ardından yürüyorum Düştükçe kanayan dizlerime tutunuyorum Körebe misali Saçıma düşen kırlar gizliyor beni Öldürüyor Avuçlarım sıkmış kendini Sensizliğe dokunmamak için Kesiyor biçare et/i…
Uyuştu beden muamma
SOL YANIM HİCAZ KALDI
İki kadehti doldurduğum Biri sen, biri bendeki sen Sana çıktı yollar, zamanlar Uyuşmuş beynin edepsizliğinde kan Sıvamış kolları Durmadan sıkıyor Elleriyle çıkmış canı
Sevdanın eteğini çektim İnadına yükleniyorum duygusuzluğuna Bir elbise giydirdim Belinde forumdas.net bakirelik üç kez dolanık saflığıyla Sen ışığımı nefesinle söndürürken Ben sönmüş mum titrekliğinde kokuna tutsağım
Çocuktun sen baharda açmaya korkmuş gonca Köpüğü ala bora olmuş dalgaların miğferi Soluklarımın süzgeçlerine yüklediğim artılarımı çıkarıyorum
II
Ey rüzgar ! Sende kalan yanımı ayrıcalıklarınla sar Deniz taşmış Işık yılı arşınlamış Delilik zan altında Toprak koynumda üşümüş Bedeli yüklende yüklen Bu sana en hafifinden irtica Papatya falı açtım Seviyor sevmiyor Hep se/si sevilir, mi derken nota derinleşir Tırnak batırmışçasına la demler ,fa ağlar Sol tüm akortsuzluğuyla hicazı söyler
Geldiği zaman aralar kapısını Beş vakte iki vuslat sığdırır Belki ışır Mücerret vurur aya nisbet ağırlığınca Sana muktedir sözlerim
Sen hiç bilmediğim iki heceli sevgilim Hayatın şoklarına sövüyorum Ömrümün en kızılını tükürüyorum beyaz zarfa Damgaladığım kirletilmiş adını Arkamı dönüp forumdas.net duygusuzca düşürdüğüm kuyulara itiyorum İndir yüreğinin arsız perdelerini Hayasızlığın önümde kopçalarını açsın Şeytanı çıkar aradan O ıslak bakışların bir kez daha düşümde yansın Teranesine forumdas.net tutulduğum gecenin efkarı boynumu yakmakta Savunmasızlığım aldanışa geçti Sana özlemlerim dört elif miktarı nüksetti Haydi ! Savrulmuşluğumu farket Tutsaklığıma vur mührün Ahh imrenilesi sevdalara gebe kadın Tohumun toprak duvarlara yapışmış balçık
III
Cebelleşiyorum Ne hayatla Ne de taşa yapışmış yosunla Sadece aklımla emekliyorum tekrarlara Sadece senin dizine Soluğuna imkansız bakışına Müptelası olduğum duvarlarına çözülüyorum
Gidiyorsun Aklımı tren raylarına bıraktım Darmadağın beynim bin parça Soluk almaktan nefes kesildi Yaptığım tüm paslı kurşunlarımı döktüm kendime Yasaktın bana! Sen yasak halinle elma Ben sana forumdas.net müptelası loş ışıklı boş oda Haydi çıkar aklımın hücrelerini Masumiyetin bakireliğine o gün ayna tutsun şafak
Kızıla boyanmış mor bir buse İflahın eşiğine uzansın İncecik beden Zehirli çiçek Kül grisi tozunda hafif meşrep Dumanı tüten bir ocakta yansın İlk sahnesi sen İkincisi beden Üçüncüsü ölüm olsun
Hiç bilmeyeceksin ,senin içinden akarkenki halimi Ve hiç bilmeyeceksin Her satırı senin için karaladığımı Sen her zaman beynimin kasığından inen yetim olarak kalacaksın
HABERİN VAR MI?
Güneş gibi doğdun hayallerime Bir şarkı oldun bak şu gönlüme Sevdan ile ney/i meylettim yine Adamım ! Ben sana tutuldum haberin var mı?
İğde çiçekleri başımda açtı Sevdamın baharı gönlümde yaz/dı Kalp gözü seni bildi de yandı Adamım ! Ben sana vuruldum haberin var mı?
Damla damla akar sızım durulmaz Rüzgar olsam dumanın savrulmaz Bir kere olsun yakınıma sokulmaz Adamım ! Ben sana yandım haberin var mı?
Yaseminler kokar ayak teninde Saçların buklesi eser gönülde Ne isim ne cisim gerek sevgiye Adamım! Ben sana tutuştum haberin var mı?
Bir uzansan kucağıma, saçın severim Saçın değil gülüm seni severim Sende sevmelere aklım veririm Adamım! Ben sana hapsoldum haberin var mı?
Bir ağaç gölgesi kirpiklerinde Bir sevda neşesi gözlerinde Yaşamımın gayesi yüreğinde Adamım ! Ben sana mahkumum haberin var mı?
Gözlerim siyah telaşlara savruldu Yanağın pembe idi allara vurdu Hayalin dolandı önümde durdu Adamım ! Ben sana köleyim haberin var mı?
Kollarımı bıraksam omuzlarına Yaslasam başımı avuçlarına Bir acı çıkmazı yokluğunda Adamım ! Ben sana aşık oldum haberin var mı?
BİLİR-MİSİN…!
Ben seni içimde sakladım Mahpus ettim zincirlerle Feryat etmeyesin Başkası duymasın sesini diye Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni Anka Kuşu,nun kanadından Hazal denizinin akışından Tüm güllerin açışından Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni dağların toprağından Sarayların tahtlarından Ceylanların bakışından Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni selvi boylu ağacın gölgesinden Sarı saçlı kızın gözlerinden Yürürken uzayıp giden yoldan Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni hiç durmadan ağlayan yağmurdan Her gün doğan seherden Işık ışık çiğ düşmelerinden Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni yere düşen yapraktan Kışın üşüyen çamlardan Baharda açan zambaktan Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni çölde kavrulmuş kumdan Gökyüzünde ki dolunaydan Yolda kaybolmuş taştan Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni henüz doğmamış candan Açılmamış kirpikten Söylenmemiş sözlerden Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni gül kurusu renklerden Yazın çiğ düşmüş sabahından Henüz hiç duymadığım kokundan Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni yudumlayamadığım nefesinden Seyretmediğim düşlerimden Dokunamadığım yüreğinden Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni akşamın buhranından Ateşin kıvılcımlarından Sönmeyen aşk masalından Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni tüm bilinmeyen sırlardan Açılıpta söylenmiş semadan Mahmur ela gözlerden Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni çölde giden kervandan Aşk ile yanan sevdandan Ayın o ilk halinden Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni kaymış yıldızın kuyruğundan Kırılmış aynalardan Yakılmış resimlerden Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni sırata giderken ki yoldan Yakılmış cehennem odunlarından Cennetin tüm tatlarından Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Ben seni cereyana kapılmış tenden Acılardan helak olmuş gizden Ölmüş bitmiş nefesten Kıskanırım bilir,misin Bilmelisin
Dünyanın Bütün Çiçekleri Şiiri Dünyanın bütün çiçeklerini getirin bana dünyanın bütün çiçeklerini getirin buraya şiiri ceyhun atuf kansu dünyanın bütün çiçekleri
Bana çiçek getirin, dünyanın bütün çiçeklerini buraya getirin.” — Köy öğretmeni Şefik Sınıg’in son sözleri.
DÜNYANIN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum Bütün çiçeklerini getirin buraya, Öğrencilerimi getirin, getirin buraya, Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer Bütün köy çocuklarını getirin buraya, Son bir ders vereceğim onlara, Son şarkımı söyleyeceğim, Getirin, getirin…ve sonra öleceğim.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum, Kir ve dağ çiçeklerini istiyorum, Kaderleri bana benzeyen, Yalnızlıkta açarlar, kimse bilmez onları Geniş ovalarda kaybolur kokuları… Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri Hepinizi, hepinizi istiyorum, gelin görün beni, Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum, Afyon ovasında açan haşhaş çiçeklerini Bacımın suladığı fesleğenleri, Koy çiçeklerinin hepsini, hepsini, Avluların pembe entarili hatmisini, Çoban yastığını, peygamber çiçeğini de unutmayın, Aman Isparta güllerini de unutmayın Hepsini, hepsini bir anda koklamak istiyorum. Getirin, dünyanın bütün çiçeklerini istiyorum.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum, Ben köy öğretmeniyim, bir bahçıvanım, Ben bir bahçe suluyordum, gönlümden, Kimse bilmez, kimse anlamaz dilimden, Ne güller fışkırır çilelerimden, Kandır, hayattır, emektir benim güllerim, Korkmadım, korkmuyorum ölümden, Siz çiçek getirin yalnız, çiçek getirin.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum, Baharda Polatlı kırlarında açan, Güz geldi mi Kop dağına göçen, Yörükler yaylasında Toroslarda eğleşen, Muş ovasından, Ağrı eteğinden, Gücenmesin bütün yurt bahçelerinden Çiçek getirin, çiçek getirin, örtün beni, Eğin türkülerinin içine gömün beni.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum, En güzellerini saymadım çiçeklerin, Çocukları, öğrencileri istiyorum. Yalnız ve çileli hayatimin çiçeklerini, Köy okullarında açan, gizli ve sessiz, O bakımsız, ama kokusu essiz çiçek. Kimse bilmeyecek, seni beni kimse bilmeyecek, Seni beni yalnızlık örtecek, yalnızlık örtecek.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum, Ben mezarsız yaşamayı diliyorum, Ölmemek istiyorum, yasamak istiyorum, Yetiştirdiğim bahçe yarıda kalmasın, Tarumar olmasın istiyorum, perişan olmasın, Beni bilse bilse çiçekler bilir, dostlarım, Niçin yaşadığımı ben onlara söyledim, Çiçeklerde açar benim gizli arzularım.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum, Okulun duvarı çöktü altında kaldım, Ama ben dünya üstündeyim, toprakta, Yaz kış bir şey söyleyen toprakta, Çile çektim, yalnız kaldım, ama yasadım, Yurdumun çiçeklenmesi için daima yaşadım, Bilir bunu bahçeler, kayalar, köyler bilir. Simdi sustum, örtün beni, yatırın buraya,
Tugbam sitesinde en güzel Dramatik Mesajlar sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Dramatik Mesajlar Dramatik sözler mesajlar Kısa Dramatik Mesajlar
En güzel Dramatik Mesajlar Sözler
Ya Sev Beni Yalansız ya da yalansız oL Söyle Gerçekleri Olumsuz Dramatik Hayatımıza..
Dramatik Bir Sevgi Benimkisi Karşılıksız Bir Umut Kapısında Dilenci Oldum Yalnızlık Dolu Bir Beden Bıraktın Arkanda..
Arkadaşındır Bazen Seni Bitiren Dostundur Bazen Çıkmazlar içine Sokan Seni Birde Sensin Beni Çaresizlikler içine düşüren..
Dramatik Aşkların Son Bulacağı Bir Dünya istiyorum Artık!
Gözlerimi Kapatınca Güzel Anılar Geliyor Aklıma Muziklerde Anlıyorum Hayatı Sen Sadece Boş zamanlarımda Kaldın Sen Bir Hayal ürünüsün Artık benim için…
Hayata Dair Bir anlamım Kalmadı Yaşam içerisinde Bir Dalım yok Artık Sensizlikle Kaldım Odamda Sensizlikle öLücem Yalanlar Arasında..
Dön Nasıl kimleysen Dön Beni Biraz Sevdiysen insafsız Sevgili…
Sözlerim Kadar Hayatımda Dramatik Bu Dünyada Sensiz Yaşanan Zamanlarda Nefretim Vuruyor Yazılarıma…
Okadar Çok Heybetli Bir Yaşantım Olmadı Bu Dünyada öLümü Bekledim Sensizliğin Kucağında…
Yok Olmak = Sensiz Kalmak, Artık Alıştım Dramatik Sevgilerin Dramatik Sonlarına..
Tugbam sitesinde en güzel Sevgili için Güzel Sözler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Sevgili için Güzel Sözler Sevgili için Güzel Sözler Sevgili Üzerine Güzel Sözler Sevgili ile ilgili Güzel Sözler
İnsanlar hep birilerinin peşinden koşarlar, ama dönüşte kendi peşlerinden koşanlara hiç bakmazlar.
Eğer beni bu sokakta, bu mahallede, bu şehirde bulamazsan sevgilim bil ki ben, Gözlerinin daldığı yerdeyim… Yastığımla uykumu baş başa bıraktım, sırf seninle yalnız kalabilmek için! Bu da yetmedi kendimi de bir kenara bıraktım şimdi burada yalnız sen varsın!
Bir gün hayatin bütün güzelliklerinden vazgeçip ölüme sessiz sedasız gitmek istersen, yanıma gel ki sana sensiz yaşamanın, sensiz olmanın ölüm olduğunu göstereyim…
Biraz seni bilirler, biraz beni ama ne bilirler, bu delinin seni deli gibi sevdiğini.
Sarı giyer güneş olursun, Mavi giyer deniz olursun, Siyah giyer matem olursun, Kim bilir belki bir gün, Beyaz giyer benim olursun.
Beni bos bir kutu farz et, içimi ise sevginle donat…
Güneşe adını buzla yazan biri olursa, bil ki o seni benden çok seviyor.
Kim bilir hangi aksam güneşle beraber bende söneceğim kim bilir hangi ellerden son suyumu içeceğim belki göremeden öleceğim fakat yinede seni ‘EBEDİYEN SEVECEĞİM’.
Denizlerden kâğıt, yosunlardan kalem yaptım, her yere seni seviyorum yazdım, ama sen aptalsın, inandın, çünkü ben seni sevmedim, sana taptım.
Gözlerin Nehir, Kirpiklerin Köprü Olsun, Ben Tam Üzerinden Geçerken İpler Kopsun, Düştüğüm O Yer DUDAKLARIN OLSUN… Dünyada 2 renk gül olsun, biri kırmızı diğeri beyaz, sen beni unutursan kırmızılar solsun, ben seni unutursam beyazlar kefenim olsun.
Gözlerin gözlerimde, ellerin ellerimde, aşkın içimde ve ruhun bedenimde olduğu surece seni çok sevmeye devam edeceğim…
Gözleri uzaklıklar değil, bazen de göze alamadığımız yakınlıklar acıtır.
Ben seni deli gibi sevdim sen beni deliyim diye sevmedin!
Seni ben değil gözlerim seçti, onlar sevdi onlar beğendi. Sen benim değil onlarınsın gittiysen bana ne onlar ağlasın…
Sen günesin doğduğu, karanlığın bittiği yerdesin sen hep kalbimde yatan tek sevgilimsin…
Sesini duysam da her an yüzünü görmek gibi değil, özlediğimi bil her an çünkü hiçbir şey seni sevmek gibi değil!
Ben seni deli gibi sevdim, sen beni deliyim diye sevmedin.
Bir insanın idealleri olmalı, sonsuzluk gibi… Bir insanın özlemi olmalı, özlemle açan çiçekler gibi… Bir insanın bir tanesi olmalı, o da senin gibi…
Gözleriyle gözlerine göz koyanın, gözlerimle gözlerini oyarım. Gözlerini gözlerden sakın, gözlerin gözlerime lazım.
Hani en güzel aşklar imkansız gelir ya insana, imkansız olduğun için aşığım sana!..
Seni seviyorum; elini kalbimin üzerinde hissettiğim zaman, üzüntülerimi alıp onların yerine şimdiye kadar kimsenin başaramadığı o sıcaklığı koymayı başardığın için…
Seni ve sensizliği düşündükçe, esen rüzgârların ardından yağan yağmurlar gibi sana ve sensizliğe ağlamak istiyorum.
Seni ne kadar sevdiğimi merak ediyorsan, yağan yağmurun her damlasını tutmaya çalış, tutamadığın her yağmur damlası kadar seviyorum seni.
Sana dalgalardan kalem yaptım ve kıyıya seni seviyorum yazdım, sen de inandın değil mi? Sen delisin, seni sevmedim, sana bağlandım sana taptım…
Ayrılık küçük sevgileri oldurur ama büyük sevgileri güçlendirir. Tıpkı rüzgârın mumu söndürüp yangını güçlendirdiği gibi… Bizim de sevgimiz hep yasayacak ve daha da güçlenecek sevgilim. Nice günlere birlikte olmak dileğiyle…
Tugbam sitesinde en güzel Görgü Kuralları İle İlgili Sözler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Görgü Kuralları İle İlgili Sözler Görgü Kuralları İle İlgili Sözler Görgü Kuralları İle İlgili Şiir Görgü Kuralları
Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı Görgü toplum içinde Uyulması gereken Kuralları öğretir Bencillik hırsını yen Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı Toplumda saygı görmek İsterseniz dürüst ol Esenlik mutlulukla İleriye uzat kol Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı Görgülü olan kişi Mutludur huzurludur Onların önlerinde Önü ilikleyip dur Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı Güzel bir davranıştır Bilin görgülü olmak Millet ile birlikte Yüzyıllar boyu kalmak Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı Görgüsüzlük toplumda Bilin hoş karşılanmaz Yarına koşmak için Kalemi tut elle yaz Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı Zamanla kazanılır Görgü böyle özellik İnsanlar konuşursa Hep görülür güzellik Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı Türk toplum hayatında Bütün ilişkilerde Görgü büyük rol oynar Bilir baba ve dede Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı Dürüstlüğün olduğu İl ilçe beldelerde Kötü huy barınamaz Ne gökte ne de yerde Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı Daim ağırbaşlı ol Minnet ile baksınlar Mutluluk ateşini Yüreğine yaksınlar Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı Efendi insanları Hasan der herkes sayar Kötülük olur ise Kalmaz insanda ayar Görgü kurallarını Öğrenip iyi tanı
Tugbam sitesinde en güzel Şiir sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Şiir sözleri *Duymak nedir bilir misin? Duymak, ama anlatamamak Çemberini kıramamak kelimelerin. Tam dilinin ucuna gelmişken söyleyememek “Seviyorum” diyememek Yani ölümü yaşamak nedir bilir misin?
*Bir daha dünyaya gelsem Yine seni severdim Beni üzesin diye Beni deli divane edesin diye Biliyorum Sen de bir daha dünyaya gelsen Yine beni sevmezdin Kahrımdan öleyim diye
*Ne hasta bekler sabahı Ne taze ölüyü mezar Ne şeytan bir günahı Seni beklediğim kadar…
*Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin? Hep böyle içinde uzak bir ışık mı yanar? Bakışlarında beni dinlendiren birşey var; Kıyısındaymış gibi en sakin denizlerin…
*denize düştüğün için boğulmazsın denizden çıkamadığın için boğulursun
*Çaldı mı…? Davullar yetmemişti kalbinin sesini bastırmaya, Sazlar yetişmemişti öykünü anlatmaya… Ve kanunlar ağlamıştı henüz yapamadıklarına Gürültüde kendinden geçenler Sessizlikte korkup kaçtı mı?Bir ses verin ne olur Ecel kapıyı çaldı mı?
*yanımda sanırım bakarım düştür, güldüm zannederken gözlerim yaştır, umduğum ne varsa hepside boştur yinede bekliyor onu gözlerim…
*sana bakmak suya bakmaktır sana bakmak bir mucizeyi anlamaktır
*Ne zaman sen gelsen aklıma, Kaldıramayacağım bir ağırlık Çöküyor yapraklarıma. Umutlara taş basıyor yokluğun, Kar düşüyor Henüz tomurcuk umutlarıma…
*Seni senden de yakın yalnız ben tanıyorum Sana seni en sıcak ben anlatıyorum Kimse varamaz senin ben kadar yanına Çoğu zaman kendimi sanki sen sanıyorum Sana seni anlatsam,anlatırım kendimi…
*Eflatun esintiler içinde titredi incecik Aynı içten kokuyla iki ayrı erguvan Birisi bir küçük evin içedönük bahçesinde Süsledi sevgisini iki pembe avucun Öbürü bir mezar başında öksüz döktü rengini sessizce.
Tugbam sitesinde en güzel En Güzel Cümleler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa En Güzel Cümleler Tarihte kurulmuş en güzel cümleler, hikmetli anlamlı cümleler Düşünürlerden güzel en anlamlı cümleler..
Menfaat her türlü dili konuşur, her kılığa girer, hatta menfaatlere karsı kayıtsız biri gibi görünmesini de bilir. (La Rochefoucauld)
Kışın sıcakta oturmak isteyenler, yazın terlemek zorundadır. (Jacobsen)
İnsan sefalete düşmeye görsün, vicdanla namusun sesi, aç mideden gelen feryatlar yanında zayıf kalır. (Diderot)
Son gününü görmeden, hiç kimse mutluluğa ermiş demeyin. (Sophokles)
Korku ve azap hariç, her his müzikte teselli bulabilir. (George Elio
Bazı kimseler birbirinden nefret etmeden başkasını sevemezler. (Victor Hugo)
Üç kişi bir sırrı saklayabilir, eğer ikisi ölmüşse. (Benjamin Franklin)
Hayatta kimse için ağlamaya değmez Ağlamaya değenler zaten ağlatmaz Birgün ağlaman gerekirse başını dik tut ki Gözyaşların seni ağlatan kişi kadar alçalmasın (?)
Ateş, nasıl odunu yer yutarsa, haset de iyilikleri yer yakar ve mahveder. (Hz. Muhammed)
Bir hastayı tedavi eden doktordur, kurtaran hastabakıcı. (Victor Hugo)
İlk hata saflığın, fakat sonrakiler suçun ürünleridir. (Oliver Goldsmith)
İnsan tek basına hayal eder, tek basına acı çeker, tek başına ölür. (Henry Frederic Amiel)
Hırs deyip geçmeyin, bu dünyada büyük olarak ne yapılırsa onun sayesinde yapılır. (Anatole France)
Yorgunluk kadar sağlıklı ve belki de yorgunluk kadar etkili uyku ilacı hemen hemen yok gibidir. (Henry Fielding)
İnsanlar parlayanı karartmaktan, yükseleni yere serip toza bulamaktan hoslanirlar. (Schiller)
Kötü işler, üstlerini bütün dünya örtse, yine kendilerini belli ederler. (Shakespeare)
İyilikler iade edilebilme sınırı içinde kaldıkça hoşa gider, bu sınırı aşınca şükranın yerini nefret alır. (Pascal)
İnsanda arzu ile birlikte saygı uyandırmayan kadın ne zavallıdır. (Kisfaludy)
Kadın yalnız gözle seçilmez. Onu, gözünden çok kulağınla seç. (Thomas Fuller)
Yeryüzünde bütün ıstıraplar, aza kanaat etmemekten doğar. (Firdevsi)
İster kişiliğiyle olsun, ister bilgisiyle, bana bir şeyler verebilen herkesi severim. Benim tüm nefretim gevezeleredir. (Christian Morgenstern)
Alın teriyle ıslanan toprak kurumaz. (Ibrahim Olcaytu)
Ne kadar büyük değerde olursa olsun, insanların kendiliklerinden boyun eğmek isteyecekleri bir kimseye bugüne dek rastlanmamıştır. (Machiavelli)
Aktör bir dramı bir elbise gibi alır, giyinir, sonra buruşturup atarak bir başkasını alır. Ama bu attığı elbise ondan daha fazla yaşar. (Alfred de Vigny)
Yüksek makamlar yüksek tepeler gibidir, koşarak çıkanlar nefes darlığı hisseder. (Cenap Sehabettin)
En olgun meyve, en basta düşer. (William Shakespeare)
Her önemsiz şey çok küçümsenirse, öcünü alır. (Lessing)
1001 meziyeti de olsa, insanlara kötü yanlarından bakarlar. (Moliere)
Sevgide güneş gibi ol, dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol, hataları örtmede gece gibi ol, tevazuda toprak gibi ol, öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol. (Mevlana Celaleddin-i Rumi)
Mezarlık ölülerin, toprağa karışmadan önce adlarını, kimliklerini toprak üstünde bıraktıkları yerdir. (Paul Valery)
Öfkenin ateşi önce sahibini yakar, sonra kıvılcımı düşmana ya varır ya varmaz. (Şeyh Sadi)
Dünyaya geldiğimiz gün bir yandan yasamaya, bir yandan ölmeye başlarız. (Montaigne)
Utanılası eylemlerinden pişmanlık duymak, yaşamını kurtarmaktır. (Demokritos)
İnsanin kendi vatani için yalan söylemesi bir vatanseverlik sanatıdır. Buna diplomasi denilir. (Ambrose Bierce)
Ruhu öldürmek, cismi öldürmekten daha büyük bir cinayettir. (Gerhart Hauptmann)
Bir saçı okşamaz, bir alnı serinletmez, bir yelkeni şişirmez, bir eteği havalandırmazsın. Neyleyim senin gibi rüzgarı. (Arif Nihad Asya)
Kelle kesildikten sonra saçların ardından ağlanır mi? (Dostoyevski)
Sağlık hiç kimsenin kesin olarak güvenemeyeceği tek nimettir. (Bertrand Russell)
Hiçbir şey istemeyen, hiçbir şey ummayan ve hiçbir şeyden korkmayan sanatçı olamaz. (Çehov)
Sarhoşluk kusur yaratmaz, kusurları göz önüne çıkarır. (Seneca)
Savaşta, dövüşenlerden çok kaçanlar ölür. (Selma Lagerlöf)
Sevgi ne kadar büyükse kederi de o kadar büyük olacaktir. (Spinoza)
Acı, çabuk unutulur, sevinç ise ebedidir. (Schiller)
Üç kişi bir sırrı saklayabilir, eğer ikisi ölmüşse. (Benjamin Franklin)
Hayatımızda işlediğimiz hataların çoğu, düşünmemiz gereken yerde hissetmekten, hissetmemiz gereken yerde düşünmekten ileri gelmektedir. (John COLBINS)
En kolay şey insanın kendisini aldatmasıdır, çünkü bir insan genellikle arzu ettiği şeyin gerçek olduğuna inanır.(DEMOSTHENES)
Akılsız adam mutluluğu uzakta arar; akıllı ise, onu ayaklarının altında bulur. (JAMES OPPENHEIM)
Her insan öfkelenir, bu kolaydır; fakat tam adamına, tam ölçüsünde,tam zamanında, tam yerinde ve tam usülünde öfkelenmek, ne herkesin kudretindedir, ne de kolaydır. (ARISTOTELES)
En kötü babalar kimlerdir bilir misiniz? Gençliklerinde yaptıklarını unutanlar. (Diderot)
Bir baba yüz evlada bakar da, yüz evlat bir babaya bakamaz. (Gabriele D’Annunzio)
Zamanında bir adım atmayan tembel,sonradan yüz adım atmak zorunda kalır…… (Giovio)
Güzel yüz aynaya aşıktır…..(Mevlana)
Ara sıra isyana yönelecek olursan:Hatırla ki, Kainatı Yargılamak imkansızdır.Onun için,kaygılarını sürdürürken bile kendi kendinle barış içinde ol.Görmeye çalış ki,bütün pisliğine ve kalleşliğine rağmen dünya güzeldir……..(Buda)
Altının ne olduğunu mihenk, cimrinin kim olduğunu dilenci bilir (Sadi)
Ne kimseden borç al, ne kimseye borç ver.çünkü ödünç para veren , çok kere , hem parasından olur, hem dostundan. (Shakespeare)
Mal kaybeden bir şey kaybetmemiştir.Onurunu kaybeden birçok şey kaybetmiştir.Cesaretini kaybeden her şeyini kaybetmiştir….(Goethe)
Kimseyi sevmemek, kimse tarafından sevilmemektir. (Demokritos)
Sıkıntınızın sırrı sizin elinizde değil, başkalarının elindedir. (H. de Balzac)
Kızların sevdası, sepete konmuş su gibidir, akar gider. (Enrique Larreta)
Sabır acıdır, ama meyvesi tatlıdır. (J. J. Rousseau)
Ağır abi sözleri tugbam sitesinde en güzel Ağır abi sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Ağır abi sözleri
Biz Mercedes lerle gezip Gözlüklerle Şekil Yapmayız, Biz tesbigle Gezer takım Elbisemizle Havamızı Basarız…
Ne Serseri Dinler Yüreğim Ne Delikanlı Bilir beynim benim Sadece Abiyim Alayına Giderim…
Karanlık Gecelerde Çıkar ismimiz Aleme Ağır Abidir Adımız Bilir Alem Bizi…
Kahvede iceriz Çayımızı 3 Şeker OLmaz Bizde Delikanlı 2 Şekeri Atarız Tavşan Kanı Cayımıza Sohbet Ederiz Bizden Büyük Adamlarla..
Siz Sokakların Efendisi Sandığınız Semtlerin Çocuklarısınızı, Bizler Sizlere Bağışlakdık O Sokakları…
Silahımda 14 Mermi Çekerim geceleri silahımı Sıkarım Etrafıma Aşığım Aşık Oluyorum Sana Deli…
Kurşun kadar Hızlı yaşarım hayatı Boş Kovan Gibi Düşmem Doludur Barutum Geceleri Alırım Arabamı Giderim Belanın Olduğu Yere…
Güneş Yüzlüm benim Senin için KaranLıkLardan Çıkıp Takdım belime Silahımı Ağır Abi OLmanın Yoktur Hesabı…
Hayatım Senin yolunun üstüne çizilmiş Gülüm Sensiz OLamam, Yoluna Çıkarım Herseferinde Hayalinle yatarım Soğuk gecelerimde…
Biz Hapishanelerde Öğrendik Bağlamayı, Telleri Anlatır Sana Olan Aşkımı, Yaptıum Sana 4 Duavar Arasında Bir Şarkı, Şarkının Adı ; Bu hayat Sensiz Olmamalı…
Bizim Pamuk Yüklü Duygularımız GüneşLi Sokaklarda kaldı Gözüm, Şimdi KarabLık Sokaklarda Pamuk Yüklü Duyguları Kaldrıyoruz…
Biz Ağır Abi Olduk Alemde Ders Verdik bütün gençlere, Sevgiyi Aldık Kalbimizden Cüzdanımıza Koyduk Tesbihle Aşk yaşadık gecelere Atladık..
Yok bu Aşkın Dermanı her Sözüm Sana ManâLı, Deli Gibi Sever Bu Delikanlı, Sen iStemesende Bu Can Sana Sevdalı…
KaranLık gecelerde Yıldızları izler Bu Delikanlı, Aşk yarası Geçmez Kalbi Olmuş Derbeder…
tarz yaratmak için Ağır Abi OLma!! Ağır Abi Dediğin Sevdimi Tam Sever Giydiğini herkez Beğenir, Saygısı Sonsuz Sevgisi Ebedi Olur..
imanımız Varsa Bu yolda, Seviyorsak ALLAH Yolunda, Delikanlıyız Biz Ağır ABileride Biliriz Sevdikmi İmanımızla ALLAH ına Kadar Severiz..
öLmek için Dost Bulma! Senin için öLücek Dost Elbet Bir Gün Olur Yanında…
Ağırdır Sözlerim her Delikanlı Dinlesin! Ağır Abidir ismim Fazla Racon Kesmeyin, Şeklimiz Vardır Alemde Sesinizi Kesin.. Bizi Dinleyin Rahat Edin..
Alemde Dayı Olmuşuz Ne fayda Sözlerde Kral Olmuşuz Ne Fayda, Bir Güzel Sevdik Sonunda Oda bize Bakmıyor BatSın Bu Sevda…
Reislerle Kurduk Mekanı Dayılarla Harcadık bu yolları Serserilerle Aleme Daldık Delikanlılarla Şekil yaptık, Bizler Ağır Abileriz herkezi Severiz..
Şekil yapma Bana Ezerim Seni Fazla Kurcalama Bozarım Seni, Delikanlı Adam yapmaz Geri, ben Daima ileri Giderim Ezerim Seni..
Çocuk Yok karşında ANlatma Masal, Kurbağa Bekleme Olursun Sanal, Bizim Sevgimiz herzaman real, Delikanlı Gibi Seviyoruz Ağır Abileri izliyoruz…
Bu Sokaklarda Ne Kralları indirdik Ne Garipleri Kral yaptık, Haklıyı Severiz, Haksızı s…..