Kurucu ortaklardan Dustin Moskovitz Facebook’tan ayrılıyor. Hedefinde yeni bir sosyal ağ kurmak var.
Facebook’un kurucu ortaklarından biri olan ve aynı zamanda mühendislik eğitimi alan Dustin Moskovitz, dünyanın büyük ilgi gösterdiği ve adeta günümüzde artık bir fenomen halini alan Facebook’u bırakmaya karar verdi.
Moskovitz’in Facebook’tan ayrılmasının nedeni net olarak bilinmezken, bazı kaynaklar Moskovitz’in yeni bir sosyal ağ üzerinde çalışma yürüteceğini iddia ediyor.
Moskovitz, bilindiği gibi Mark Zuckberg ile birlikte Harvard Üniversitesi’nde öğrenci oldukları dönemde Facebook ağını kurmuştu. Facebook’tan tek başına ayrılmayacak olan Moskovitz, daha önce Google’dan Facebook’a transfer olan şirketin mühendislik yöneticisi Justin Rosenstein ile birlikte yaklaşık bir ay içinde Facebook’la yollarını ayıracak.
Facebook’tan ayrılacak olmanın kendisini üzdüğünü belirten Rosenstein, yeni hedefleri için bu ayrılığın gerekli olduğunun altını çizdi.
Yayın hayatına bir sosyal ağ olarak başlayan Facebook, Google ve Yahoo´yu tahtından etmek için yaptığı hamlelere devam ediyor.
Dünyanın en büyük sosyal iletişim ağı olan Facebook bu hedefe ulaşmaya yönelik yeni araç ve ürünlerini tanıttı. Bu internet araçları, Facebook kullanıcılarının, internette tarama yaparken arkadaşlarıyla iletişimde kalmalarına imkan veriyor.
BBC’de yer alan haberde Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg, internetin kısa süre öncesine dek kullanıcıların arkadaşlarını dahil edecek şekilde tasarlanmadığını ancak buna ihtiyaç olduğunu ve bunun izlerinin daha da fazla görülmeye başlandığını belirtti.
350 milyonu aşan kişi sayısıyla birlikte Facebook, günümüzün en güçlü internet oluşumlarından biri. Dünyaya sosyal ağ kavramını öğreten bu sayfa, artık sıradan bir tanışma sitesinden öte hale gelmeye çalışıyor. İlk başlarda sadece, eski arkadaşların bir birini bulmasını sağlayan ve ufak muzurluklara izin veren site şimdi kârını artırmak için üyelerinin fazlalılığından güç alıyor.
”Seni seviyorum” sözcüğü dilimin ucunu ısırırken her konuşmamızda boş yere saatlerce havadan sudan söz etmek.
Seninle olmanın en heyecanlı yanı ne biliyor musun?
Aynı şeyleri seninle aynı anda düşünmek birlikte ağlamak gülmek. Ve buradayken bile seni çılgınca özlemek…
Seninle olmanın en acı yanı ne biliyor musun?
Seni hiç tanımadığım bir sürü insanlarla paylaşmak. Senin yanında olan, seninle konuşan herkesi çocukça kıskanmak.
Seninle olmanın en mutlu yanı ne biliyor musun?
Tanıdık birileriyle karşılaşma tedirginliği ile yollarda yürümek yan yana… Elimdeki şemsiyeye inat yağmurda ıslanmak birlikte. Elimde kır çiçeğiyle seni beklemek…
Aynı mekanlarda aynı yiyecekleri yemek.
Seninle olmanın en romantik yanı ne biliyor musun?
Sensiz gecelerde sana söyleyemediklerimi yıldızlara aya anlatmak… Okuduğum kitabın sayfalarında dinlediğim şarkıların türkülerin şiirlerin her mısrasında seni bulmak.
Seninle olmanın en zor yanı ne biliyor musun?
Seni kaybetme korkusuyla hayatta ilk kez tattığım o tarifsiz duygularımı umut denizinin ortasında küreksiz bir sandala hapsetmek.
Sevgili yerine yıllarca dost kalmayı başarmak. Yalın ayak yürümek bıçağın en keskin yerinde. Kanadıkça tuz yerine gözyaşlarımı basmak yüreğime.
Seninle olmanın tek yan etkisi ne biliyor musun?
Nereden bileceksin?
Sen benimle hiç olmadın ki. Olsaydın avuçlarım terlemezdi… Isırmazdım dilimin ucunu… Özlemezdim seni yanımdayken.Kıskanmazdım.
Korkmazdım yollarda yürümekten. Islanmazdım yağmurlarda… Yıldızlara aya dert yanmaz, böyle her şarkıda serhoş olmazdım.
Korkmazdım seni kaybetmekten ayaklarım kan revan atlardım sandaldan denize… Ve her kulaçta haykırırdım seni..
Ama sen hiç benimle olmadın ki… YA AKLIN BAŞKA YERLERDEYDİ YA YÜREĞİN…”
sivil savunma günü ile ilgili şiirler,sivil savunma günü şiirleri,sivil savunma günü ile ilgili şiir
Sivil Savunma
Edirne’den Ardahan’a Samsun’dan İskenderun’a uzanan Devletin en şefkatli elleridir. Sivil Savunma.
Savaşta ve barışta Depremde, selde, yangında Her tür afette, Uzanır zorda kalan vatandaşına Çeker alır ölüm tuzaklarından Sarar yaralarını.
Sivil halkla beraber Sivil halkın yanında Karda, kışta her koşulda Hazırdır göreve. Karagün dostu, Görevinin, özgüvenin okuludur Sivil Savunma.
Cihat SOLMAZ
Sivil Savunma
Harbin olumsuzluğu Cephelerde kalmıyor. Siviller bile artık Korkunç zarar görüyor.
Saldırıdan korunmak Yeterli önlem almak, Bulunmak ilkyardımda Şart sivil savunmada.
Tüm askerler cephede Kararlı savaşırken; Sivil savunma ile Destekle cepheyi de.
Yurdun savunmasına, Olumlu katkıları. Sivil savunmacılar, Kurtarmakta canları.
Askere ve kendine Yardımcı olmak için, Sivil savunmacı ol, Hizmet et milletine.
Sivil Savunma
Afet,Savaş Olursa Yetişir Sivil Savunma Kurtarır Sivilleri Yardım Eder Onlara
Savaş Yıkıntı Afette Veririz Biz Elele Sivil Savunma İle Birlikte Mutlu Oluruz Yine
Gelin Paylaşalım Bu Sıkıntıları Umutlarla Saralım Köyü Anılarımızı
Mutluluğun Altında Yatar Sivil Savunma Mutlu Oluruz Tekrar Sağol Sivil Savunma
Hilal Özegen
Sivil Savunma
Uzun yıllardan beri insanlar savaşmakta, Ölüm ile birlikte servetler yok olmakta. Yangın ve felaketin anası oldu harpler, Savaş sonralarında geri kaldı milletler.
Zaman ilerleyince kavga biter sanıldı, Çağdaş gelişmelere umut ile bakıldı. Oysaki gizli gizli ne silahlar yapıldı, İnsanlar yığın yığın acımadan yakıldı.
Görüldü ki savaşta asker değil sadece, Sivil halk da ölüyor, binlerce, onbinlerce. “savaş kural tanımaz” ilkesi anlaşıldı, Sivil savunmaya da böylece ulaşıldı.
Kurtarıcı, silahsız ve sivil kişilerden, Teşkilatlar kuruldu, yönetildi merkezden, İşyerinde ve evde, cephenin gerisinde, Öz savunma sivilin yeşerdi bilincinde.
Sivil savunma artık bütün yurt genelinde, Hizmet için çalışıyor cephenin gerisinde. Ev, işyeri ve sivil, bu örgütçe korunur, Sivil savunmacının görevi onurludur.
doğum günü şiirleri doğum günü sözleri doğum günü mesajları Doğum Günü şiirler Mesajları
Doğum Günü Hediyesi
…Kim derdi ki gün gelip te ellerin elleri ellerinde terleyecek ve kim derdi ki yaşananlar acımasızca tarihin zalim diliminde silinecek?
Gözler ilk kez sensiz ağlıyor İlk kez sözler sustuğunda Dudaklar dudaklarda Yalnız kalıyor Oysa doğum günümdü Mayısın son günü Beni sevdiğini söylediğinde Durdu zaman yürüdüğü yolda Şahitlik yaptı sevgiye,yüzüme güldüğünde
Şimdi çok uzaklardasın Tarih yine aynı Yine birşeyler karalıyorum beyaz sayfalara Tek ilham gözlerin yok odamda
Bu sana sayısız bir şiirim Bilinmeyenler içinde değil asla İlk te son da aynı olacak Hepsinde sen olacak
Ve ilk kez kendi doğum günümde Bir başkasına hediye veriyorum Belki bana verdiğin eşsiz hediyenin ışığını Sana yansıtıyorum…
Doğum günü kutlu olsun sevginin Kim yaşıyorsa sonuna kadar Unutulmayanların,için için kanayanların Tesellisi olsun ölene kadar…
Ferdi Gökharman
Bugün doğumgünün olduğu için farklı ve özel olduğunu mu sanıyorsun sen? Oysa sen benim için sadece bugün değil her gün farklı ve özelsin… Dostluğunun, arkadaşlığının verdiği keyfi sana anlatmam çok zor. Kalbim hep seninle. İyi ki varsın.. Birlikte daha nice yaşlara…
Sesim güzel olmadığından sana bir doğumgünü şarkısı söyleyemiyorum. Bu yüzdendir ki böyle kısa bir mesaj çekiyorum. Yeni yaşında da hep olduğun gibi sevgi dolu ve neşeli kal. Sana koskocaman mutlu bir yıl dilerim! Gönlünden ne geçiyorsa hepsinin gerçekleşmesi dileğiyle..
Bugün belki de çok kişiden doğumgünü mesajı alacaksın, ancak şu an okuduğun içlerinde en farklısı. Çünkü bu mesajın her harfi tamamen sevgiden oluşuyor. Hayatının her döneminde mutlu ve sağlıklı olmanı diliyorum. Tüm hayallerin gerçekleşsin, hayat güneşi her daim seni aydınlatsın! İyi ki doğdun ve iyi ki varsın…
Dikkat! Bu mesaj sevgi, neşe ve iyi dilek içermektedir. Bir dakika için yaşamın ve seni düşünen birinin olduğunun sevincini hisset ve mutlu ol! Bu mutluluğun her zaman sürsün. İyi ki doğdun. Nice mutlu yaşlara…
Arkadaşlar yıldızlar gibidir, onları her zaman göremezsin ama senin için her daim varolduklarını ve seni düşündüklerini bilirsin. Bugün beni göremezsen de bil ki yanındayım! Doğumgünün kutlu olsun… İyi ki varsın varsın.. Birlikte daha nice yaşlara…
Kısa bir mesaj olmalı bu. Sana binlerce öpücük ve sevgi yolluyorum buradan.. Bil ki unutulmadın.. Doğumgünün kutlu olsun!
Doğum Günü
Kutlu olsun doğum günün, kötülükler uzak olsun Mutlu ol ömrünce, üzülmeler sana yasak olsun Kalbin kırılmasında, üzerinde kir pasak olsun Sen üzülme sakın, üzülmelerim sana feda olsun
İyiki doğdun, iyiki vermiş yaradan seni bizlere Yıldırım gibi çaktın, güneş gibi açtın üstümüze Söz oldun, mani oldun, saz oldun bestemize Kutlu olsun doğum günün,nice mutlu senelere
Ben seni sevdim mi? Sevdim, kime ne Tuttum, ta içime oturttum seni Aldım, okşadım saçlarını, öptüm İçtim yudum yudum güzelliğini Ben seni sevdim mi? Sevdim elbette Bendeydi özlemlerin en korkuncu Çıldırırdım sen ne kadar uzaksan, Aşk değil, hiç doymayan bir şeydi bu Ben seni sevdim mi? Sevdim doğrusu Sevdikçe tamamlandım, bütünlendim Biri vardı ağlayan gecelerce Biri vardı sana tutkun; o bendim Ben seni sevdim mi? Sevdim en büyük En solmayan güller açtı içimde Ömrümü değerli kılan bir şeydin Sen benim boz bulanık gençliğimde Ben seni sevdim mi? Sevdim, öyle ya Bir çizgiye vardım seninle beraber Ve bir gün orada yitirdim seni Ben seni sevdim mi? Sevdim…. Ya sen Beni sevdin mi ?
Ümit Yasar OGUZCAN
SeninLe 0Lmak..
Seninle olmanın en güzel yanı ne biliyor musun? Elin elime değmeden avuçlarımı terleten sıcaklığını taa içimde hissetmek. Seninle olmanın en kötü yanı ne biliyor musun? ”Seni seviyorum” sözcüğü dilimin ucunu ısırırken her konuşmamızda boş yere saatlerce havadan sudan söz etmek. Seninle olmanın en heyecanlı yanı ne biliyor musun? Aynı şeyleri seninle aynı anda düşünmek birlikte ağlamak gülmek. Ve buradayken bile seni çılgınca özlemek. Seninle olmanın en acı yanı ne biliyor musun? Seni hiç tanımadığım bir sürü insanlarla paylaşmak. Senin yanında olan seninle konuşan herkesi cocukça kıskanmak. Seninle olmanın en mutlu yanı ne biliyor musun? Tanıdık birileriyle karşılaşma tedirginliği ile yollarda yürümek yan yana… Elimdeki şemsiyeye inat yağmurda ıslanmak birlikte. Elimde kırçiçeğiyle seni beklemek… Aynı mekanlarda aynı yiyecekleri yemek. Seninle olmanın en romantik yanı ne biliyor musun? Sensiz gecelerde sana söyleyemediklerimi yıldızlara, aya anlatmak… Okuduğum kitabın sayfalarında dinlediğim şarkıların, türkülerin, şiirlerin her mısrasında seni bulmak. Seninle olmanın en zor yani ne biliyor musun? Seni kaybetme korkusuyla hayatta ilk kez tattığım o tarifsiz duygularımı umut denizinin ortasında küreksiz bir sandala hapsetmek… Sevgili yerine yıllarca dost kalmayı başarmak. Yalınayak yürümek bıçağın en keskin yerinde. Kanadıkca tuz yerine gözyaşlarımı basmak yüreğime. Seninle olmanın tek yan etkisi ne biliyor musun? Nereden bileceksin? Sen benimle hiç olmadın ki. Olsaydın avuçlarım terlemezdi… Isırmazdım dilimin ucunu… Özlemezdim seni yanımdayken… Kıskanmazdım. Korkmazdım yollarda yürümekten. Islanmazdım yağmurlarda… Yıldızlara, aya dert yanmaz, böyle her şarkıda sarhoş olmazdım. Korkmazdım seni kaybetmekten, ayaklarım kan revan atlardım sandaldan denize… Ve her kulaçta haykırırdım seni Ama sen hiç benimle olmadın ki… Ya aklın başka yerlerdeydi ya yüreğin !!!
Melankoli
gül dalında kanar kankırmızısı küçük bir serçe ağaca konar cılız bir yaprak düşer dalından amansız bir sıcaklık basar ikindiyi içimde koca bir boşluk, can sıkıntısı atarım kendimi içimdeki uçurumdan
hüzünlü bulutlar iner sonsuz maviliğe rüzgarlar toz kaldırır toprak yollardan uzaklardan yağmur kokusu gelir burnuma salınır ağaçlar, yaprakların seslerini dinlerim hasret sarar içimi, iki gözüm yoldadır nedensiz terki diyar eder düşüncelerim
yükselir sesleri akşamüstü kırlangıçlarının pastel renklere boyanır yorgun gün tutar nefesini akşamüstü, yaprak kımıldamaz birileri biryerlere ateş atar tutuşurum kurumuş yanlarımdan gönlümde koca bir orman yanar
serinlik çocuklarının sesleri doluşur alacalığa iki sevgili tutar evinin yolunu el ele tüm kapılar örterler geceye kendilerini bir akşam kasvetidir düşer üstüme sanadır tüm düşüncelerim, hasretindeyim gecenin ağırlığı çöker ezer beni
ara ara baykuş seslenir derinlerden bir köpek korkusunu havlar karanlığa yorulmuştur lambalar, söner ışıkları ve gözümün önüne gelirsin, seni görürüm sevdiceğim, özlemisin biten her gecemin her defasında ben, sabaha çıkmaz ölürüm
Göğüs ağrısına ve kalp krizine neden olan koroner arterlerdeki daralmalar belli bir seviyenin üzerine çıktığında kanın akışında engel oluşturur. Bu da kalbin yeterince beslenememesi ve dolayısıyla görevini tam anlamıyla yapamaması anlamına gelir.
Bu olumsuz tabloyu ortadan kaldırmak amacıyla uygulanan cerrahi işleme koroner bypass ameliyatı denilir. Koroner bypass ameliyatının amacı; varsa göğüs ağrısını ortadan kaldırmak ve oluşabilecek bir kalp krizinin önüne geçmektir.
Her organ gibi kalbimizin de yaşamak ve görevini yapmak için kanla beslenmeye gereksin duyar. Kan, kalp kasımıza koroner arter adı verilen atardamarlar yoluyla gelir. Bilindiği gibi damar sertliği (ateroskleroz) tüm vücuttaki damar iç duvarında yerleşebilen ve yerleştiği bölgede darlıklara neden olan bir hastalıktır. Koroner arterler de damar sertliğinden önemli oranda etkilenir. Bunun sonucunda kalp kasının beslenmesi için tek kaynak olan koroner arterlerde daralmalar ve tıkanmalar oluşabilir.
Kimler Açık Kalp Ameliyatına Adaydır
Koroner arterlerin daralmalarında tedavi çin 3 seçenek söz konusudur. Bunlar; ilaç tedavisi, koroner balon anjioplasti (stent uygulamaları bu grup içinde düşünülür) ve koroner bypass ameliyatıdır. Hangi tedavi şeklinin seçilmesi gerektiğine, hastalığın durumu göre kalp cerrahı ve kardiyolog birlikte karar verir. Tedavi yönteminin seçiminde; hastanın genel durumu, koroner arterlerin yapısı ve kalbin kasılma gücü gibi bir çok faktör etkili olur.
Ameliyat Ne Kadar Sürmekdedir
Ameliyat süresi yapılacak bypass sayısına ve varsa ek işlemlere bağlı olarak değişmekle birlikte yaklaşık 4 saat kadar sürer.
Tiroid Kanseri Nedir? Tiroid bezinde yer alan hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla oluşan kanser türüdür. Genellikle boyunda bir nodül olarak kendini gösterir. Tiroid bezi, boyunda yer alan 20-25 gram ağırlığında; iyot kullanarak yaptığı hormonla bütün vücut metabolizmasını düzenleyen bir organdır. Tiroid kanseri tek tip bir kanser değildir. Görülme sıklığına göre Papiller Kanser, Folliküler Kanser, Medüller Kanser ve Anaplastik Kanser olmak üzere 4 gruba ayrılır.
Kimler Risk Altındadır?
Kadınlar (erkeklere göre daha sık görülür Tiroid bezinde nodül olan hastalar, Çocukluk döneminde baş boyun bölgesine ışın tedavisi uygulananlar,
Nedeni tam olarak bilinmese de özellikle bazı radyoaktif maddelere (uranyum gibi) maruz kalan kişilerde daha fazla görüldüğü için radyoaktif maddelere maruz kalanlar risk altındadır. Arjantin, İsviçre gibi ülkelerde ve ülkemizde tuzlarımızın iyotlanması ile birlikte guatrdan korunma anlamında bir başarı kazanılmakla birlikte, devam eden yıllarda tirodit (tiroid iltihaplanması) görülme sıklığı artmıştır. Belirtileri Nelerdir? Tiroid kanserlerinin çoğunda hiçbir şikayet olmayabilir. Çoğu hastada tanı anında başka organlara da yayılma olduğu saptanabilir. Hastalık çok fazla belirti göstermemekle birlikte; boyunda şişlik, boğazda sıkıntı hissi, ağrı, yutkunma güçlüğü, nefes almada güçlük, ses kısıklığı, kilo artışı, sinirlilik, saçlarda zayıflık ve cilt kuruluğu gibi belirtiler gözlemlenebilir. Tiroid Kanserinde Erken Teşhis ve Tedavi
Erken teşhis ve tedavi ile hastalık tamamen ortadan kaldırılabilir. Teşhis koyabilmek için öncelikle kandaki tiroid hormonların düzeyini belirlemek için testler yapılır. Elle muayene sonrası yapılacak ultrasonografi ile nodülün varlığı, büyüklüğü ve yapısı hakkında değerli bilgiler edinilebilir. Yine nodüllerden alınan iğne biyopsileri ile çok hücresel özellikleri tanınabilir. Teşhis konulduğunda hasta ameliyat edilerek tiroid bezi çıkarılır ve ardından kişiye özel tedavi yöntemi uygulanmaya başlanır.
Bağımlılık, yaşam boyu bir tedavi gerektiren ve ancak gerekli tedavi ile kontrol altına alınan bir hastalıktır (Şeker hastalığı gibi). Yani bağımlılık yaşam boyu sürer. Tedavi, bağımlısı olunan maddenin hayat boyunca tekrar kullanılmaması ile gerçekleşir.
Bağımlılık iki ana bölüme ayrılır: Kimyasal olan ve kimyasal olmayan. Kimyasal olan bağımlılık ise içerisinde yasal olan ve olmayan şeklinde ikiye ayrılır.
Alkol’e Biyolojik Yatkınlık, Alkol Bağımlılığı İle İlgili Bilgiler
Alkolizmin hastalık modelinin ortaya konması, genetik geçişin farkedilmesiyle olmuştur. Genetik geçiş, aileden alman genetik özellikler nedeniyle alkolizme yatkın oluşu vurgular. Aileden alınan genetik özelliklerle belirlenen biyolojik yapı bazı insanlarda alkolizmin gelişebilmesi için uygun bir zemin oluşturur.
Hastalık modeli ortaya konmadan önce, biyolojik yatkınlık alkolizmin, genetik geçişi daha iyi saptanmış başka hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkışıyla açıklanmaktaydı. Örneğin iki uçlu mizaç bozukluğu, genetik geçişi olduğu iyi bilinen bir hastalıktır, sıklıkla da alkolizmle birlikte bulunabilir. Dolayısıyla alkolizmin genetik geçişi olmadığı ama iki uçlu mizaç bozulduğuyla birlikte görülen alkolizm vakalarının böyle bir izlenim yarattığı ileri sürülebilir. Daha sonra yapılan çalışmalarda bu nokta da dikkate alınarak, anne ya da babasından birisi alkolik olan çocukların, diğer tüm psikiyatrik bozukluklardan bağımsız olarak alkolizme yakalanma risklerinin toplumdaki ortalama riske göre 3-4 kez fazla olduğu gösterilmiştir. Aile çalışmaları, genetik geçişi ortaya koymak açısından yeterli değildir. Alkolik ailenin çocuğu yetiştirdiği de göz önüne alınırsa alkolizmin, yetiştirilmeye bağlı faktörlerle de çocuğa aktarılmış olması mümkündür.
İkiz çalışmaları genetik geçişin önemini ortaya koymak açısından daha elverişlidir. İkiz çalışmaları, tek yumurta ikizlerinde iki kardeşte birden alkolizm görülme şıklığıyla, çift yumurta ikizlerinde bu sıklığın karşılaştırılmasıyla yapılır. Tek yumurta ikizlerinde birlikte alkolizm görülme sıklığı, çift yumurta ikizlerine göre fazladır. Bu bulgu genetik malzemenin önemini ortaya koyar. Tek yumurta ikizlerinde genetik yapı tam olarak aynıdır. Çift yumurta ikizlerinin genetik yapısı ise herhangi iki kardeş kadar birbirine benzer. Genetik yapının benzerliği arttıkça alkolizmin birlikte görülme sıklığı da artmaktadır.
Genetik geçişi ortaya koyan üçüncü gurup araştırma evlat edinilmiş çocuklarla yapılan çalışmalardır. Bu çalışmaların genel olarak ortaya koyduğu: Biyolojik ailesi alkolik olan çocukların ilk altı ay içinde ailesinden ayrılıp başka ailelerin yanına verilenlerinde alkolizm sıklığı, yine aynı durumda evlat edinilmiş ama biyolojik ailesi alkolik olmayan çocuklara göre daha yüksek olduğudur. Her iki durumda da evlat edinen ailede anne ya da baba alkolik değildir. Biyolojik anne babasından biri alkolik olan, ama evlat edinen ailesinde alkolik olmayan çocukların alkolizme yakalanma riski, biyolojik ailesinde alkolik olmayan ama evlat edinen ailede anne ya da babanın alkolizm geliştirdiği durumlara göre de daha fazladır. Evlat edinilmiş çocuklarla yapılan çalışmalar da genetik geçişin önemini ortaya koyduğu gibi, bunun yetiştirilmeyle ilgili etkenlere göre daha belirleyici olduğunu da vurgulamıştır.
Sözü edilen çalışmalar genetik geçişle belirlenen biyolojik bir yatkınlığın varlığını ortaya koymakla birlikte bu yatkınlığı açıklayabilecek özgün biyolojik bulgular bu denli açıklıkla saptanamamaktadır, bu yönde sürdürülen çalışmalar alkolizme yatkınlığı hazırladığı düşünülen bazı özellikleri ortaya koymuştur.
Alkol etkisine dirençli olmak, alkolizm gelişmesi riskini arttıran bir özelliktir. Alkolün sarhoş edici etkisi beyin hücrelerinin alkolden ne kadar etkilendiğiyle ilgilidir. Aynı dozlarda alkol, bireylere göre farklı düzeyde sarhoşluğa yolaçar. Anne ya da babalarında alkolizm saptanan bireylerle yapılan çalışmalarda bunların alkol etkisine daha dirençli oldukları görülmüştür.
Bir diğer biyolojik özellik, beynin elektriksel işlevinin bir göstergesi olan P 300 dalgasında saptanan değişikliklerdir. P 300 dalgası, bir uyaran verildikten (genelde ışık çakması) 300 milisaniye sonra saptanan elektriksel bir dalgadır. Genelde uyaranın tanınmasını simgelediği varsayılır.
Özel testlerle saptanabilen bilişsel yeteneklerdeki bazı farklılıkların da alkolizm için belirleyici olabileceği düşünülmüştür. Alkoliklerde saptanabilen değişiklikler özellikle beyinin ön bölgesi olarak adlandırılabilecek frontal lobun işlevleriyle ilgili değişikliklerdir. Bu bulgular beyin görüntüleme yöntemleri olan bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonans teknikleriyle saptanan değişikliklerle de uyumludur.
Alkolün vücuttaki yıkımının son aşamasını gerçekleştiren enzim olan aldehit dehidrogenaz aktivitesi bireyler arasında farklılık gösterir.
Beyindeki iletiden sorumlu olan kimyasal maddelerin parçalanmasıyla ilgili olan mono amin oksidaz (MAO) adlı enzim pekçok psikiyatrik rahatsızlığın oluşumunun açıklanmasında önemli bir role sahiptir. Alkoliklerde de MAO aktivitesinin düşük olduğu tespit edilmiştir. Alkol kesildikten sonraki dönemlerde de normale dönmediği ileri sürülür.
Bu bulgular aile çalışmalarıyla varolduğu ortaya konan biyolojik yatkınlığı nelerin ortaya çıkardığım araştırmaya yönelik çalışmalardır. Pekçoğu alkoliklerle birlikte alkoliklerin çocuklarında da tekrarlanmıştır. Henüz kesin ifade edilebilecek düzeyde olmamalarına karşın yatkınlığın dayandığı birtakım biyolojik özelliklerin habercisi durumundadırlar.
Diğer taraftan alkolizmin kendi başına bir hastalık olduğu fikrini desteklerken, alkolizm hakkındaki ahlak değerlerinden kökünü alan önyargıların ortadan kalkması için önayak olmaktadırlar.
Saptanabilen biyolojik özelliklerin farklılığı bunların tek bir biyolojik süreç içinde açıklanmasını güçleştirmektedir. Örneğin P 300 dalgası merkezi sinir sisteminin çalışmasıyla ilgiyken ALDH enzimi karaciğerde etkinliğini göstermektedir. Bu durum, alkolizme yatkınlığın çok faktör tarafından ortaya konan bir genel sonuç olduğunu düşündürür.
Genetik geçişin ve biyolojik yapının da yatkınlığı tamamıyla belirlemediği ortadadır (diğer türlü tek yumurta ikizlerinde birlikte alkolizme yakalanma oranı % 100 olmalıydı oysa % 55-60 arasındadır). Çevresel etkenlerin de biyolojik etkenlere katılarak alkolizme yatkınlığın belirlenmesinde etkili olduğu açıktır.
Dünya Tiyatrolar Günü Tiyatrolar Günü yazıları Tiyatro Günü ile ilgili yazı
Tiyatrosu olan bir ülkede kötülükler, çirkinlikler, yanlışlıklar sürüp gitmez
Bir olayın çeşitli şekillerde canlandırılmasına “tiyatro” adı verilir Tiyatro, yazarların dram, komedi, trajedi türünde yazdıkları eserlerin sahnede oynanması sanatıdır Tiyatro yaşamın bir parçasıdır Konusu bakımından hareketlere, konuşmaya, bazen de müziğe yer verilir Bu nedenle tiyatro güzel sanatların en ilgi çekici kollarından biridir Tiyatroda oynayanla izleyen arasında yakın, sıcak bir iletişim vardır Tiyatroda rol alan kişilere “tiyatro oyuncusu” ya da “tiyatro sanatçısı” denir Tiyatronun yazılı bir metni vardır ve oyuncular bu metne göre tiyatroyu oynarlar Metne bağlı kalmadan oyuncuların doğal olarak kendiliğinden oynadıkları bölümlere ise “doğaçlama” adı verilir İlk çağlarda oyunun yazılı metni yoktu Yeteneklerine güvenen oyuncular ortaya çıkıp bir çeşit tuluat yaparlardı Tuluat; oyuncuların o anda düzenle-dikleri hareketleri, tasarladıkları sözleri söylemeleridir Tuluat, sahnesiz ve metinsiz bir tiyatro oyunudur Yazılı tiyatro yapıtları çok sonra ortaya çıktı Bir süre tiyatro sözsüz oynandı Oyuncular olayları, el, kol, gövde, bacak ya da yüz hareketleriyle anlatırlardı Bu sözsüz tiyatroya “pandomima” adı verilir
Dünyada ilk tiyatro olayının nerede, nasıl başladığı bilinmemektedir Araştırmacılar; tiyatronun ilkel insanların av dönüşü vurdukları avın çevresinde sevinç ve heyecan sesleri çıkararak dans etmelerinden doğduğunu anlatırlar Daha sonraları topluluk halinde yaşamaya başlayan insanlar yılın belirli günlerinde, belirli bir yerde toplanmaya başladılar Bu toplantıda içlerinden bir kişi yüksekçe bir yere çıkarak güldürücü öyküler anlatır, taklitler yapar, şarkılar söylerdi Bu tür oyunlar zamanla şenlikler geleneğini oluşturdu Bir süre sonra tiyatroda kişiler ikiye, üçe çıktı Daha canlı, daha ilgi çekici konular bulundu Böylece oyunlar, sanat niteliğine kavuştu Tiyatro da meslek haline geldi
Uluslararası Tiyatro Enstitüsü 1948 yılında kuruldu Bu enstitü 1961 yılında aldığı bir kararla 27 Mart gününü Dünya Tiyatrolar Günü olarak kabul etti Her yıl enstitüye üye ülkelerde 27 Mart günü “Tiyatrolar Günü” olarak kutlanır 27 Mart günü her ülkenin sanat ve tiyatro adamlarınca hazırlanan bir bildiri, sahnelerde okunur Tiyatrolar o gece halka parasız gösteriler düzenler, tiyatroyu halka sevdirmeye çalışırlarÜlkemizde tiyatro ile ilgili ilk ulusal bildiriyi, yaşamını Türk tiyatrosuna adamış olan ünlü tiyatro sanatçımız Muhsin Ertuğrul yazdı
Tiyatro gösteri sanatı olarak tanımlanır ve belli başlı türleri şunlardır:
Komedi: Oyunların, insanların, durumların gülünç yönlerini gösteren bir tiyatro yapıtıdır Komedinin belli başlı türleri ise şunlardır :”Vodvil”, hareketli, eğlenceli bir konuya dayanan, içinde şarkılar bulunan hafif güldürüdür”Fars”, olayların aşırı abartıldığı, taklitlerin sık sık tekrar edildiği bir komedi türüdür
Trajedi: Konusunu tarih, ya da efsanelerden alan acıklı sahne yapıtıdır
Dram: Yaşamımızda var olan umudu, sevinci, acıyı, bir arada sunan tiyatro oyunudur Dram şiir ve düz yazı ile yazılabilir
Ülkemizde tiyatrolar; devlet tiyatroları, halk tiyatroları, bulvar tiyatroları, açık hava tiyatroları ve şehir tiyatroları gibi isimlerle anılırTiyatrolarda hayatın gerçekleri sahnelenir, insanlar düşünmeye sevk edilir, düşündürürken eğitir ve eğlendirir Birlikte gülmeyi, birlikte ağlamayı, birlikte hareket etmeyi aşılar Yaşama sevinci yaratır Geçmişi, günümüzü, geleceği anlamamıza yardımcı olur Tiyatro, insanlar arasından, halkın içinden doğmuş bir sanat olması nedeniyle insanlara çok sıcak gelen bir olaydır Bu nedenle herkes sık sık tiyatrolara gitmeli, bu duyguları yaşamalı, tiyatroyu yaşantılarının bir parçası haline getirmelidir
2010 yılını geride bıraktığımız şu günlerde herkes yılbaşında neler yapılabileceğini düşünmeye başlamış durumda. Kimisi ailesiyle birlikte evde oturup tombala oynamayı planlıyor kimiside ünlülerin sahne aldığı mekanlarda yer ayırtma çalışmalarında. Siz neler yapacaksınız bilmiyorum ama ünlülerle birlikte bir yılbaşı tatili geçirmek istiyorsanız işte size kim nerde sahne alıyor sorusunun cevabı.
2011 yılbaşı programlarında hangi sanatçı nerede sahne alacaktır?
* Kenan Doğulu: Lütfi Kırdar
* YeŞim Salkım: Şile Doğa Club
* Yeni Türkü, Nev Teoman: Princess
* Hande Yener: Ortaköy Princess’ta
* Vega, Manga, Gripin: Polat Champions
* Emre Altuğ ve Göksel: Princess Sport
* Sibel Can: 31 Aralık Lares Park/ 2 Ocak Akka Otel
* Suat Suna: 31 Aralık-Akka Otem
* Funda Arar: 2 Ocak- Lares Park
* Metin Arolat: 2 Ocak-Ic Santia
* Rafet El Roman: 2 Ocak-Porto Bello
* Zeynep Dizdar: 31 Aralık Kervansa ray Otel/ 2 Ocak- Kemer Maxim Resort
* Ege: 31 Aralık-Adora Golf Resort
* Pınar Aylin: 2 Ocak-Maritim Beach Resort
* Ümit Sayın: 1 Ocak-Kemer Maxim Resort
* İzel: 2 Ocak-Kemer Maxim Resort
* Demet Akalın: 1 Ocak-Beach Resort
* Petek Dinçöz: 2 Ocak-Selge Beach
* Candan Erçetin: 2 Ocak-Kremlin Palace
* Soner Arıca: 2 Ocak-Kemer Orange
* Altay: 1 Ocak-Mirada State Del Mar
* Nükhet Duru: 31 Aralık-Belek Xanadu Resort Otel
* Eda-Metin Özülkü: 31 Aralık-Club Hotel Resort Otel
Sevgiliye Alınabilecek Hediyeler Sevgilinize özel günlerde veya içinizden geldiği herhangi bir anda alınabilecek en güzel hediyeler neler olabilir birlikte düşünelim. * Çok sevimli porselen bardaklar var. Tamamen beyaz görünümlü. Üzerinde hiçbir yazı ya da resim yok. Siz bu bardaklara sevgilinizin resmini, kendi resminizi veya herhangi bir yazıyı kopyalatabiliyorsunuz ve bu yazı ya da resim bardağın içersine bir sıvı konduğu zaman ortaya çıkıyor. Sevgilinize sıradan beyaz porselen bir bardak almış gibi görünüyorsunuz ve sevgiliniz bardağın içine herhangi bir sıcak ya da soğuk sıvı kattığı anda bardağın üstünde birden sizin resminiz ya da birlikte çekilmiş olduğunuz bir resim veya yazdırdığınız güzel bir söz beliriveriyor. Bu bardaklar sihirli bardak ismiyle satılıyor. * Saat sadece zaman dilimini gösteren bir takı olmaktan çıksın diyorsanız, sevgilinize çok şık bir saat alıp akrep ve yelkovanın olduğu hazneye kendi resminizi ya da birlikte çekilmiş resminizi monte ettirebiliyorsunuz. Böylece saate her baktığında sizin resminizi ya da birlikte çekilmiş resminizi görebilir. * Sevgiliniz eğer çoğu insan gibi çikolata delisi ise, şimdilerde çikolataların üzerine sevgilinizin ya da kendinizin veya birlikte çekilmiş olduğunuz bir resmi aynen çikolataların üzerine kopyalıyorlar ve çok şık bir hediye oluyor. Güzel bir çikolata kutusunu sevgilinize verdiğinizde sıradan bir çikolata paketi sanıp, kapağını açtığı zaman her bir çikolatanın üzerinde resimlerinizi gördüğünde eminim çok sevinecektir
Sevgili bayanlar Biz Bayanların en çok kullandığı kozmetik ürü olan ruj, her gün kullanım nedeni ile dişleri çürütüyor. Rujun içinde bulunan parafin maddesi, sık kullanım sonucunda dudakta biriken bu maddeler, dişlerin çürümesine neden olurken diş minelerine de zarar veriyor.
Parafin adı verilen madde dişlere yapışıyor ve yiyecek kalıntıları, parafin sayesinde dişe yapışıyor. Dişe yapışan yemek kalıntıları ile birlikte diş üzerinde bir çok bakteri oluşuyor ve diş çürümesine neden oluyor.
Sürekli olarak ruj kullanan kişilerin dişlerine yapışan parafin, dişler üzerinde gözle görülemeyecek kadar küçük çatlaklar oluşturuyor ve bu çatlaklar dişlerin içerden çürümesine neden oluyor. Uzmanlar çürüklerden kurtulabilmek için gün içerisinde, günde iki kere dişlerin fırçalanması gerektiğini belirtiyor. Alıntıdır
Kadın Sığınma Evleri hakkında bilgi Kadın Sığınma Evi nedir
Eşleri veya arkadaşları tarafından dövülen veya hakaret edilen kadınlara çocuklarıyla birlikte barınma imkanı sağlamayan evlere Kadın Sığınma Evi denir.
Kadın sığınma evinde güvenli bir şekilde kalınabilir. Anneler çocuklarıyla birlikte yeni bir ev bulana kadar burada kalabilirler.
Kadın sığınma evleri hemen hemen her şehirde vardır.
Kadın sığınma evinde anneye çocuklarıyla birlikte kalabilecekleri özel bir oda verilir. Kadın sığınma evinde mutfaklar, banyolar, oyun odaları, oturma odaları ve bahçede çocuk parkı bulunmaktadır.
Kadın sığınma evinde çalışan personel kadınlarla ve çocuklarıyla ilgilenir.
Okula giden çocuklar gerektiğinde kadın sığınma evine yakın bir okula da gidebilirler.
Kadın sığınma evlerinde çocuklar için çok iyi olanaklar vardır:
* Küçük çocuklar için oyun grupları * Okula giden çocuklar ve gençler için boş zaman grupları * Çocuklar için bireysel danışmanlık * Ev ödevlerinde yardım
Şayet bir kadın çocuklarıyla birlikte Kadın Sığınma Evi’ne gelmek istiyorsa, telefon etmesi yeterlidir. Sonra burada çalışan yetkili neler yapılacağını anlatır.
İşçi bayramı ilk kez 1856’da Avustralya’nın Melbourne kentinde yapılan yürüyüşle başlamıştır. Taş ve inşaat işçileri, günde sekiz saatlik iş günü için Melbourne Üniversitesi’nden Parlamento Evi’ne kadar bir yürüyüş düzenlemişlerdir.
1 Mayıs 1886’da Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde işçiler, günde 12 saat, haftada 6 gün olan çalışma takvimine karşı, günlük 8 saatlik çalışma talebiyle iş bıraktılar. Chicago’da yapılan gösterilere yarım milyon işçi katıldı. Luizvil’de (Kentaki) 6 binden fazla siyah ve beyaz işçi, birlikte yürüdü. Her eyalet ve kentte, siyah ve beyaz işçilerin birlikte yaptığı gösteriler, gazeteler tarafından, ‘Böylece önyargı duvarı yıkılmış oldu’ şeklinde yorumlanmıştı
Bu gösteriler 1 Mayıs’ı izleyen günlerde tüm harareti ile devam etti ve 4 Mayıs’ta kanlı Haymarket Olayı’na yol açtı.
Uygulanan yasal baskılarla bu gösterinin tekrarlanması engellendi. 1889`da toplanan İkinci Enternasyonal’de Fransız bir işçi temsilcisinin önerisiyle 1 Mayıs gününün tüm dünyada “Birlik, mücadele ve dayanışma günü ” olarak kutlanmasına karar verildi. Böylece ikinci gösteri 1890 yılında yapılabildi.
Türkiye7de işçi bayramı 22 Nisan 2009 tarihinde TBMM’de kabul edilen yasa ile 1 Mayıs resmi tatil ilan edilmiştir.
14 Şubat Sevgililer Günü Süpriz hediye 14 Şubat Sevgililer Günü Süpriz fikirleri
İşte size 14 şubat sevgililer günü ile ilgili fikir ve öneriler:
1. Gül Yaprakları Gül yapraklarını her yerde kullanmanız mümkün. Evin içinde yatağınıza gül yapraklarından bir yol yapabilirsiniz. Gül yapraklarını yatağınıza serpebilirsiniz. Yatakta gül yaprakları inanılmaz bir romantizm yaşatır. Bulunduğunuz ortam müsaitse ve birine yaptırma imkanınız varsa, muhabbetinizin en romantik anında üstten masanıza ya da hemen yanınıza gül yaprakları serptirebilirsiniz. Evlenme teklif edecekseniz hayır demesi imkansız 🙂 2. Fotoğraf Sürprizi Birlikte çekilmiş en sevdiğiniz fotoğrafları bir fotoğrafçıya giderek çerçevelettirin. Fotomontaj yoluyla ikinizin fotoğrafına çok güzel bir hava katabilirler. Mesela kalp içinde ikinizin fotoğrafı. En sevdiğiniz fotoğraflardan küçük bir albümde hazırlamanız hoş olabilir.
3. Aşkınızı Çizin Eğer resim yapabiliyorsanız ya da çiziminiz kuvvetliyse, aşkınızı kağıda yansıtmaya ne dersiniz? Onun fotoğrafını en zarif çizgilerle kağıda dökün. 4. Mum Işığında Yemek Belki biraz klasik, ama hala en romantik alternatiflerden biri mum ışığında bir akşam yemeği. İster bir restoranda, isterseniz en sevdiği yemeklerden oluşan bir mönü eşliğinde evde; hafif bir müzik eşliğinde bu gecenin keyfini çıkarabilirsiniz.
5. Romantik Mum Yolu Mumların romantik gücü tartışılmaz! Evinizin giriş kapısından başlayarak yatak odanıza kadar yere küçük, renkli mumlar yerleştirerek bir ‘mum yolu’ yaratın. Eşiniz yatağınızın kenarındaki son muma ulaştığında kendisini orada bekliyor olun. Bunu gül yapraklarıyla daha romantik hale getirmeniz mümkün.
6. Küçük Tatlı Hediye İstediğiniz boyda bir ayakkabı kutusu edinin ve üzerini resim, yazı, fotoğraf, çiçek, vs. ile süsleyin. İçine de en sevdiği şekerlerden veya çikolatalardan doldurun. Bir de ‘sen bunlardan çok daha tatlısın’ yazılı bir kart eklemeyi unutmayın. 8. Aşkınızı Anons Edin O gün birlikte bir mağazaya alışverişe gidin, sonra birden ortadan yok olun ve onu ne kadar çok sevdiğinizi mağazada mikrofonlar aracılığıyla anons edin. Elbette tüm bunları mağaza yetkilileriyle önceden organize etmeyi unutmayın.
10. Nostalji Yaşatın Onu eski zamanlara geri götürmek ve gülümsetmek istiyorsanız, kenarda köşede unutulmuş mutlu bir çocukluk fotoğrafını büyüttürüp çerçeveletin.
11. Bir Tekne Kiralayın Eğer sevgiliniz denizi seviyorsa, onun için küçük bir tekne kiralayabilirsiniz. Ay ışığında yapacağınız romantik bir gezi hoş bir sürpriz olabilir.
12. Ona Özel Şiir Eğer gerçekten romantizm rüzgarları estirmek istiyorsanız, sevdiğiniz için bir şiir yazmayı deneyebilirsiniz. Kırmızı bir kağıda dökeceğiniz satırlardan oluşan şiiri küçük bir kalp kutuda hediye edebilirsiniz. Çok harika bir şiir olması o kadar da önemli değil, önemli olan içinizdeki duyguları ona yansıtmanız.
13. Evde Piknik Bahar aylarında yemyeşil kırlarda piknik yapmak çok güzel olabilir. Ama bu mevsimde de imkansız değil. Salonunuzda kocaman bir alan açın ve yere bir piknik sofrası kurun. Kokulu mumlar, loş bir ışık ve romantik bir müzik ortamı daha da farklılaştıracaktır.
14. Kendi Puzzlenızı Yapın Büyük bir kartondan kalp şekli yapın ve üzerine bir aşk sözcüğü yazın. Sonra bu kartonu dilediğiniz kadar küçük parçalara bölüp şık bir kutunun içinde ona armağan edin. Ardından bu parçaları birleştirerek puzzle yapmasını isteyin.
16. Aşkınızı Kaydedin Bir kaset veya CD’ye onu ne kadar sevdiğinizi ve sizin için ne kadar önemli olduğunu anlatan bir konuşma kaydedip ona hediye edin. Bunu resimlerinizle birlikte bir video şeklinde yapmanız daha da güzel olacaktır. Tabi videoya güzel bir fon müziği eklemeyi unutmayın.
17. Arabasını Süsleyin Arabasına çiçekler, çikolatalar ve aşk sözcüklerinin bulunduğu minik notlar yerleştirin. Sonra da bir bahane uydurup onu arabaya gönderin.
18. Aşk Balonu Ona aldığınız hediyenin ucuna üzerinde ’seni seviyorum’ yazan kocaman bir balon bağlayıp yatak odasında yatağın üzerine koyabilirsiniz. 19. Ona Özel Aşk Şarkısı Müzikle aranız iyiyse, ona aşkınızı anlatan bir şarkı yapmaya ne dersiniz? Tabii şarkıyı da kendiniz söylemek şartıyla. 20. Radyodan Aşk İlanı Sürekli dinlediği bir radyo programı varsa, ona bu program aracılığıyla da aşkınızı ilan edebilir ve şarkınızı gönderebilirsiniz. Elbette bunun organizasyonunu önceden planlamalısınız. Bunu başka ortamlarda da organize etmek gayet mümkün.
21. Sade ve Romantik İster çalıştığı işyerine, isterseniz eve; ona ‘Seni seviyorum’ notuyla göndereceğiniz tek bir kırmızı gül kalbini ısıtacaktır. Yalnız size gül için bir önerim olacak. Gülün yanına bir şiir iliştirebilirsiniz ve gül kutusuna gül yapraklarıda koymanız çok daha romantik bir ortam oluşturacaktır. Hiçbir kız gül yapraklarına dayanamaz.
22. Ona Özel Havai Fişek Gösterisi Maddi durumunuz elveriyorsa, onun için bir havai fişek gösterisi düzenleyebilirsiniz.
23. Sevginizi Örün En sevdiği renklerden oluşan bir atkı veya bere örüp, soğuk kış aylarında içinin ısınmasını sağlayabilirsiniz. 24. Gazeteye İlan Verin Her Sevgililer Günü’nde gazetelerde aşk ilanları yayınlanıyor. Siz de gazeteye bir ilan vererek, ona olan aşkınızı herkese duyurabilirsiniz.
25. Aşk Pastası Sevgililer Günü’ne özel bir pasta yapabilirsiniz. Kırmızı gıda boyası kullanarak kalp şeklinde bir pasta yapın ve üzerine krem şantı ile ’seni seviyorum’ yazın.
27. Şarkılarınızı Kaydedin Sizin için özel olan bütün şarkıları bir kasete veya CD’ye kaydedin. Kapağını da birlikte çekilmiş bir fotoğrafınızla süsletin.
28. Ofiste Sürpriz İş yerindeki çekmecesine, odasının duvarlarına, sandalyesine, dolaplarının üzerine yani kısaca onun ulaşıp görebileceği her yere tatlı sevgi mesajları yerleştirebilirsiniz.
29. Küçük Bir Tatil Eve dev bir dünya haritası alın ve en sevdiği ülkeleri kalplerle işaretleyin. Bir kalbin içine de ‘çekmeceye bak’ ya da benzeri bir not yazın. Çekmeceye de o ülkeye gitmek için iki tane uçak bileti koyun.
30. Posterini Asın İkinize ait en sevdiğiniz resmi poster olacak kadar büyüttürün ve bu posteri gideceğiniz mekana asın.
31. Minik Bir Dost Eğer uzun zamandır kedi, köpek, kuş veya balık sahibi olmak istiyorsa, neden Sevgililer Günü’nde olmasın?
32. Sahnede Aşk Sadece ikiniz için bir tiyatro salonu kiralayın ve sahneye şık bir sofra kurun. Perde açıldığında ve garson sizi sahneye davet ettiğinde tüm salonu romantizm kaplayacaktır.
33. Yollarına Gül ya da Gül Yaprakları Serpin Eğer bir restoranda yer ayırttıysanız, kapının girişinden masanıza kadar olan yola önceden gül döktürün ve gül yaprakları arasında ona masaya kadar eşlik edin.
34. Size Özel Takı İster başharflerinizden oluşan bir kolye ucu, isterseniz isimlerinizin yazılı olduğu bir yüzük ya da herhangi başka bir takı. Önemli olan sadece size özel olması.
35. Hikayenizi Yazın Nasıl tanıştığınızı ve onu ne kadar çok sevdiğinizi satırlara döküp bunu küçük bir mektup olarak bastırabilirsiniz.
36. Aşkınızı Gökyüzüne Yazın İmkanınız varsa küçük bir uçak kiralayın ve kuyruğuna aşkınızı anlatan bir afiş astırın.
Tugbam sitesinde en güzel Vefat Sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Vefat Sözleri insan doğar büyür yaşar ve öLür, önemli Olan Yaşadığı Süre içindeki Görevleri Dualarımız Muhteremle Olsun Başımız Sağolsun.
üzüntüyle geçmez içimizdeki yara Dualarla Rabbimize Dua Edelim Mekanı cennet Eyliyelim, başınız Sağolsun Acımız Bir Olsun.
Hayatın Acı gerçekleri Gelir bir gün Vurur Ummadığımız Bir Anda, Acınızı içten Paylaşıyoruz Ruhuna Dua Ediyoruz Başınız Sağolsun.
Yalan Hayatta Ne Yaptıysak kendimize Ahiret Sorularını Hazırlayalım Fani yerimizde, ölümüşlerinizin Ruhlarına Dualarımızı, Çektiğiniz Acıyı Paylaşarak yaşıyoruz, Başınız Sağolsun.
Hayatımızı idame ettirmekte olduğumuz fani dünyada Kötü gününüzde yanınızda Olduğumuzu Unutmayınız, Başınız Sağolsun ALLAH Yardımcınız Olsun.
Bir Gün gelir biter Bu canda Bir gün gelir Gülen Gözlerimiz Ağlar bir Anda, herzaman Dua Edelim Kalbimizi temizleyeLim Ölümü Hayatımızda Hissedelim başınız Sağolsun.
cennetin güzellikleri ruhumuza işlesin, ALLAH korkusunu Kalbimizden SilmeyeLim imanı hayat felsesi Olarak Bilelim, öLdüğümüzde yerimizi Yaptıklarımızla Görelim Başınız Sağolsun.
ALLAH’ım Mekanını cennet Eylesin Dualarımızı Kabul Etsin, Acınızı Sizinle paylaşıyoruz ALLAH Güç versin Ailesine ve yakınlarına.
Cennetin Suyu Ruhuna işlesin Toprağı bol ruhu huzurlu Olsun Başınız Sağolsun.
Dualarımız Birlikte Olsun Dileğimiz Tek Olsun Mekanı cennet Olsun Başımız Sağolsun.
öLenle öLünmez, Acılarımız Bitmez Hayatın gerçekliği Bu işte Dualarımız Birleşsin Bu Kötü Günde Acılarımızı Ufakta Olsa tesseli Edelim Birlikte, başımız Sağolsun.
Hayata Elveda Deyip öLüme Merhaba Diyen Ruhlara edelim hep birlikte dua ruhları şad mekanı cennet Olsun hepimizin Başı Sağolsun.
Acıyı kederi Bıraktı Bu Dünyada Dualarımızla Cennet Yüzü Görmeyi Nasip Etsin Yüce ALLAH’ım Merhuma, Acınızı Paylaşıyoruz Gözyaşlarımızla Başınız Sağolsun.
uzak Değil öLüm yakın Bütün KUllara Güzel öLüm Nasip Etsin ALLAH bütün insanlara, Mekanımız Cennet Olsun Kabrimiz iman dolsun ALLAH’ın Huzurunda Günahlarımız Af Olsun Başımız Sağolsun.
öLüm her insana gelicek Ummadığı Bir Anda, imanımızı Kuvvetli Tutalım Edelim ALLAH a dua, Yaşanmış Güzel Günlerin hatına öLümü unutmayaLım Acıyıda paylaşalım Bir Arada Başınız Sağolsun.
Tugbam sitesinde en güzel Konfiçyusten aşk öğütleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Konfiçyusten aşk öğütleri 1- Tedavi edilemez derecede romantik olun.
2- Birlikte kitap okuyun, elele tutuşun ve birlikte düzenli yürüyüşlere çıkın.
3- Gülümsemeler bulaşıcıdır. Ona da bulaştırın.
4- Güvenilir bir sırdaş olun ve onu hiç kimseye şikayet etmeyin.
5- Onun en sevdiği çiçeği, rengi, müziği, şiiri ve yazarı bilin.
6- Ona, beklemediği hoş sürprizler yapın. Hiçbir neden yokken de kart ya da küçük aşk notları yollayın.
7- Birbiriniz için özel ve gizli takma adlar bulun.
8- Aşk, birlikte saçmalamaktır. Arada bir, birlikte sonuna kadar saçmalayın.
9- Kimin haklı olduğunu tartışmayın, neyin doğru olduğuna karar verin. Her tartışma sonunda barış anlaşmasını bir öpücükle imzalayın.
10- Sevdiğinizi yalnızca onun duyabileceği biçimde eleştirin. Övgünüzü ise bütün dünyaya duyurun.
11- Bedeninize iyi bakın. Daima sağlıklı ve dinç olmayı hem kendinize hem de ona borç bilin.
12- Bir kucaklaşmadan ilk ayrılan siz olmayın.
13- Eş seçmek kitap seçmeye benzer, iyi tasarlanmış bir kapak ve cilt ilginizi çekebilir. İceriği sağlam olmadıkça sonunu getirmek zordur.
14- Aşk için evlenin. Hem eşinizin hem de kendinizin en iyi arkadaşı olun.
Tugbam sitesinde en güzel Yeni yıl sms mesajları sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Yeni yıl sms mesajları Yine bir yıl başı yaklaşıyor bu yıl başı sevdiklerinizle birlikte mutlu huzurlu bir yıla başlangıç yapmanızı ve tüm yılınızın aynı güzellikte geçmesini diliyorum.
Her yeniyıl bir başka güzel.. 2009 yeniyıl sizlere hayatınız boyunca unutamayacağız güzellikler yaşatsın. Yeniyıl ınız kutlu olsun.
Herkes bir başkasına yardım etseydi, herkesin işi yapılmış olur. Yeni yıl paylaşımlarımızın yılı olsun. Mutluluk, esenlik ve sevinçler getirsin. Mutlu yıllar dilerim.
Sağduyu aklın kapıcısıdır. Görevi: Kuşkulu fikirlerin içeri girmesine, ve de dışarı çıkmasına engel olmaktır.Yeni yılda hepizin mutlu, sağduyulu ve sağlıklı günler getirmesi dileğiyle..
Düşsüz büyük şeyler yapılamaz. 2009 yılında tüm düşlerinizin gerçekleşmesi dileğiyle..
Hiç hata yapmayan insan genellikle hiçbir şey yapamaz. 2009 yılında hatalarımızın az, başarılarımızın devamlı olması dileğiyle mutlu yıllar..
Sahip olduklarımızla yaşamayı öğrenmek bir süreç, bir katılım, yani yaşamımızın yoğrulmasıdır. Gelecek yıllar varlığımızı zenginleştirecek. Yeni yıl ilk adım.. Nice yıllar, mutlu yıllar..
Gül için dikene razı olur musunuz, yoksa dikeni de gülü de red mi edersiniz? Yeni yıllarda güllerle dolu günlerin dikenleri sizi düşmanları koruyan çitler olsun. Mutlu Yıllar!!
Nerede yaşam varsa, orada umut da vardır. Yeni yılda tüm umutlar ve başarılar seninle olsun. Mutlu Yıllar dilerim.
Zamanı yapamayacağımızı şeyleri istemekle geçirdiğimiz söylenir. Oysa gücümüz tüm zamanları zorlar. Yeter ki kendimize ve dostlarımızın gücüne inanalım. Yeni yılda inancımızı pekiştirmemiz ve mutlu olmamız dileklerimle..
Dünyayı değiştirmek istersen yüreğine inan , dostlarına güven, sevgine sarıl.. Yeni yıl senin başarılarının anahtarıyla tüm kapıları açacaktır.. Mutlu Yıllar!!
Susmak, dayanılması çok güç bir yanıttır. Yeni yılda tüm sorunların yanıtları seninle olsun.. Mutlu yarınlar, mutlu yıllar..
İnsan, armağanını kalbi ile birlikte vermezse ne değeri vardır. Yeni yıllar Tanrı’nın bizlere verdiği armağandır. En mutlu günler seninle olsun.. Armağanınla yücel..
En işe yaramayan günümüz hiç gülmediğimiz gündür. Yeni yılın dolu dolu ve geniş en içten gülümsemelere açılması dileğiyle mutlu yıllar..
Hepimizin tüm ilgisi gelecek olmalıdır, çünkü yaşamımızın geri kalanını orada geçireceğiz. 2009 yılı geleceğimize atacağımız ilk adımdır. Tüm adımlarımızın sağlam olması dileğiyle nice mutlu yıllar dilerim..
İdeal denen şey bir yıldıza benzer, ona hiçbir zaman ulaşamayız ama, tıpkı denizcilere olduğu gibi bize de yolumuzu gösteren odur. Yeni yılda tüm ideallerine kavuşman dileğiyle mutlu yıllar..
En büyük zaman hırsızı, yaşadığımız kararsızlıktır. 2006 yılı tüm kararlarımızın gerçekleşmesi ve mutluluğu getirmesi dileğiyle, nice mutlu yarınlara..
Şunu unutma: Her şeyin yok olduğunu düşündüğünüz anda, gelecek hâlâ yerindedir. Yeni yıl geleceğin ilk adımıdır. Mutluluk ve başarı dileklerimle..
Başaramadığınız zaman düş kırıklığına uğrayabilirsiniz ancak, yeniden denemezseniz işte o zaman sizin için her şey bitmiş demektir. 2006 yılının ülkemiz, ailemiz ve hepimiz için mutlu ve başarılarla dolu olması dileğiyle..
Bugün, yarına dünle beslenerek yol alır. 2009 yılı senin güzel yüreğinle birlikte sana mutluluk getirecektir, eminim. İyi yıllar dileğiyle ..
Bu dünyada mutlu olan insanlar; ayağa kalkıp istedikleri koşulları arayan, bulamazlarsa da yaratan insanlardır. Nice mutlu yıllar sana yakışacaktır..
Mutlu insan sevgisine ve kendine güvenendir. Sevgi bütün kapıları açar .. Yeni yılda sevgi dolu günler dilerim.. Mutlu yıllar.
Değişmez kural, değişmez kuralın olmayacağıdır. Yeni yılın en mutlu değişimlerle başarı, sağlık ve bol paralar getirmesi dileğiyle..
Yaşamı seviyor musun? Öyleyse zamanı harcama, çünkü yaşamın yapıldığı madde zamandır. 2009 yılının her anını dolu dolu yaşaman ve mutlu olman dileklerimle..