Ayasofya Müzesinin Özellikleri nedir Ayasofya Özellikleri Ayasofya Müzesi Özellikleri
Ayasofya ilk olarak Konstantinus zamanında 390 yılında yapılmıştır. İlk yapı ahşap bir şekilde yapılmış ve tamamen yanarak yok olmuş. Bugüne gelmiş Ayasofya’ya ilk yapım çalışması imparator Iustinianus zamanında 532 yılında başlanmıştır. Kilise ibadete 537 yılında ibadete açıldı. Yapımında emeği geçen mimarlar Miletoslu İsidoros ve Trallesli Anthemios’tir. İlk adı büyük anlamına gelen “Megali Ecclesia”, bir sürede “Thea Sophia” olarak adlandırıldıktan sonra kutsal hikmet anlamına gelen “Hagia Sophia” adı verildi.
553, 557, 559 yıllarında yaşanan depremlerden sonra Mimar İsidoros tarafından restore edilmiş. Bu onarımdan sonra 896,986 yıllarında meydana gelen depremlerde büyük zarar görmüş ibadete kapatılmış. Değişiklikler yapıplarak 994′te ibadete açılmış. Haçlı seferlerinde yağmalanmıştır. Sebebi ise kaplamalarının sarı renkli olması ve insanların onu altın sanıp sökmeleri sonucu olmuş. Kilisedeki bir çok şey çalınmıştır. 14. yy’da tekrar ibadete kapandı ve 1354′te tekrar açıldı. 481 yıl boyunca Müslümanların ibadetine tanıklık etti. 1934 yılında Atatürk’ün emri ile ibadete açılmış. Camiye ise 1 haziran 1453 yılında çevrilmiş. Türk sanatından da çeşitli değişiklikler eklenerek onarımlar yapılmış. İlk olarak II. Mehmet tarafından ahşap bir minare yapıldıysada bir süre kullanılıp yerine tuğladan bir minare yapılmış. Saray kapısındaki minareyi II. Beyazıt yaptırdı. II. Selim tarafından inşa edilen Öteki iki minareyle birlikte dört tane oldu.
Ayasofya’nın avlusunda bulununan beş türbenin burada olması Ayasofya’ya nekadar önem veildiğini göstermektedir.
Caminin özellikleri
Yapı kareye yakın dikdörtgen
Büyük orta nekan, iki yan mekan, apsis, iç ve dış nartekslerden oluşan bölümler
Kubbesi 55 metre
yaldızlı geometrik bitkisel motifle
9-12. yy’a ait Figürlü mozaikler
2009′da 160 yıldır üstü örtülü Serafim adlı meleğin betimlendiği mozaik
Uludağ’da bulunan oteller Uludağda hangi oteller var Uludağın otelleri
Güzel bir kış tatili yapmak ve Uludağ’ın eşsiz güzelliğinde kaybolmak istiyorsanız aşağıdaki otellerde konaklayabilirsiniz.Ağaoğlu My Resort Uludağ Grand Yazıcı Uludağ Alkoçlar Zone 2 Hotel Alkoçlar Hotel Kervansaray Uludağ Ağaoğlu My Resort Uludağ Monte Baia Uludağ Karinna Hotel Uludağ Uslan Hotel Fahri Hotel Uludağ Beceren Hotel Fergana Büyük Otel Le Chalet Yazıcı
Türkiyenin En Güzel müze Evleri Türkiyedeki En Güzel Evler
ÇAKIROĞLU KONAĞI (Birgi, Ödemiş)
Ağa, İzmirli ve İstanbullu hanımları hasret çekmesin diye iki şehrin resmini yaptırdı
Çakıroğlu Konağı’na yolunuzun düşmesini beklemeyin, yolunuzu düşürün. İzmir’e yaklaşık 120 kilometre mesafede, Bozdağ’ın eteklerindeki Birgi, 15’inci yüzyıl başlarında Osmanlıların eline geçmiş. Özellikle 15 ve 16’ncı yüzyıllarda Anadolu’daki önemli kültür, sanat merkezlerinden biri olmuş. 16’ncı yüzyıldan itibaren önemini yitirmeye başlamışsa da, sahip olduğu kültür mirasının büyük kısmını korumayı başarmış. Bu şirin kasabada Aydınoğulları ve Osmanlı dönemini günümüzde yaşatan çok sayıda güzel tarihi bina bulunuyor. Bugüne ulaşabilmiş en önemli eserlerden biri Çakıroğlu Konağı. Üç katlı bina 1761’de Şerif Ali Ağa tarafından yaptırılmış ancak konağın renkli ve zengin süslemelerine bakanlar 19’uncu yüzyılda elden geçtiğini hemen anlıyor. Ahşap malzemenin kullanıldığı yapının her katındaki biri düz, biri kemerli ve vitraylı iki sıra pencere ile konağın dış yüzeyini kaplayan boyalı bezekler görenlerin ilk dikkatini çeken detaylar. Gezerken, duvarlar ve tavanları süsleyen kalem işlerine ilgi göstermeyi unutmayın, ait oldukları sanatın zarif örnekleri arasında sayılıyorlar. Konak, döneminin tüm özelliklerini yansıtan bir sivil mimari örneği. Geniş bir iç bahçesi var ve zemin kat taşlık, mutfak, hizmetçi odaları, misafir bekleme odası ile ahır ve samanlık için ayrılmış. İkinci kat kışlık olarak kullanıldığı için alçak tavanlı, bu yüzden ara kat olarak da tanımlanıyor. Burada bütün odaların açıldığı geniş bir salon karşılıyor sizi. Kışın ısıtma için şömine yapılmış. Bir iç merdivenle çıkılan daha yüksek tavanlı üst kat yazlık olarak kullanılıyormuş. Tavan ve duvarları süsleyen bitki ve meyve motiflerine dikkat edin, o dönem sanatının tüm zarafetini taşıyorlar. Bu katta misafirleri karşılayan iki panonun ilginç bir hikayesi var; konağın sahibi biri İstanbullu diğeri İzmirli iki hanımla evlenmiş. Eşlerinin hasret çekmesini önlemek için de her iki şehrin resmini yaptırmış. Konağı gezdirenlere bu düşünceli beyefendinin o zamanlar geçerli olan “dört hak” anlayışıyla iki hanımla aynı zamanda mı evli olduğunu, yoksa birini kaybettikten sonra mı diğeriyle evlendiğini sorduk ama ne yazık ki cevap üzerinde kimse ortak bir fikre varamadı. Ev 1950 senesine kadar konut olarak kullanılmış. Daha sonra Kültür Bakanlığı binayı devralmış. Aslına sadık kalınarak elden geçirilen konak, 1995 yılında ziyarete açıldı, geçen yıl restore edildi.
LATİFOĞLU KONAĞI (Tokat)
Tavan ve duvarlardaki ahşap işçiliği oya gibi
Bu harika Osmanlı evi Anadolu’daki konakların hemen hepsinden en güzel özellikleri bünyesinde toplamış. 19’uncu yüzyıla ait olan L planlı iki katlı yapı, o tarihlerde zenginlerce yaptırılan konakların tipik örneği. Son derece zarif ahşap işçiliği ve alaturka kiremitli çatısı binaya yaklaşırken ilk dikkati çeken özellikler. Geniş ve özenle düzenlenmiş avlusunda bir de havuzu var. Aşağı katta tüm donanımıyla birlikte, bu tür evlerin karakteristiği olan mutfağı görebilirsiniz. Henüz yukarı çıkmamışken, aynı kattaki hamama da bir göz atın. Soğuk, ılık ve sıcak bölümlerinden oluşan hamam evin en ilginç bölümlerinden biri. Bu katı beğendiyseniz bir de üst katı deneyin çünkü evin en güzel kısımları sizi orada bekliyor. İkinci kat, haremlik, selamlık ve yatak odalarına ayrılmış. Kalem işleri ve çeşitli motiflerle süslenen bu kat ev sakinlerinin hayatını şenlendirirken, sanki gelen misafirleri de eve hayran bırakmak üzere tasarlanmış. Kapılar ve dolap kapaklarındaki ince ahşap oymalarla duvarlar ve tavanlardaki işçilik Anadolu kadınının göz nuru akıtarak yaptığı oyalar ile yarışacak nitelikte. Havuz başı odası ise kendi konseptine yaraşır şekilde çiçek motifleriyle donatılmış. İstanbul’u tasvir eden panolar yöre zengininin büyük şehre olan özlemini anlatıyor gibi. Bu kattaki bir oda ise “evin mücevheri” unvanını fazlasıyla hak ediyor. Paşa Odası ailenin erkek üyelerinin bir araya toplandığı ve misafirlerin kabul edildiği yer. Odanın etrafı açılınca yatak olan sedirlerle çevrilmiş, o dönemlerde keten çarşaflar yüklüklerde saklanırmış. Paşa Odası’nı süslemede kullanılan barok detaylar, çeşitli bezemeler, vitraylar ve tepe pencereleri gözünüzden kaçmayacak. Tepe pencerelerinde göreceğiniz motifler ise o dönem süsleme sanatında sıkça kullanılan Mühr-ü Süleyman motifleri. Davut Yıldızı’nı anımsatan Mühr-ü Süleyman akla bir atasözünü getiriyor: “Mühür kimdeyse Süleyman odur.” 1990 yılında ziyarete açılan müze evde, geçmişte yörede halkın günlük yaşamda kullandığı bazı aletler de sergileniyor.
MEMİŞ AĞA KONAĞI (Sürmene, Trabzon)
Ağa odasının tavanı rüzgarda dönüyor
Trabzon’dan Rize’ye doğru giderken ana yolun yanında devasa bir kayalığın üzerinde göreceksiniz bu etkileyici evi. Sürmene ilçesinin Kastel köyünde bulunan yapı, zaman içinde köyle özdeşleşip halk arasında “Kastel” olarak adlandırılmış. Kimi vakur duruşundan ötürü kimi de kullanılan taş malzemenin yaptığı çağrışımdan olacak, görenlerin çoğu bu konağı kaleye benzetiyor. Eve yaklaşırken saçaklarının dışarıya normalden fazla uzandığını fark edeceksiniz. Bu saçakların görevi, evi bölgenin aşırı yağmurlarından korumak. Taş ve aralıklı iksa ile inşa edilen konağın zemin katındaki zindan o dönem suçlularının korkulu rüyasıymış. Zemin kat ayrıca mutfağa ve kilere de ev sahipliği yapıyor. Mutfağın her iki yanında göreceğiniz odalar ise burada çalışanlara ayrılmış. Hane halkının asıl yaşam alanı üzeri süsle kaplanmış bir merdivenle çıkacağınız birinci kat. Haremlik ve selamlığa ait odalar bu katta bulunuyor. Binaya halk arasında “Döner Tavanlı Konak” adının verilme sebebini de bu kattaki odalardan birinde göreceksiniz. Odanın tavanına bir milin etrafında dönen bir parça yerleştirilmiş. Çatının dışına çıkan milin esen rüzgarla dönmesi ve bir pervane gibi odayı serinletmesi sağlanıyormuş. Tavandaki bu parça odanın dekorasyonuyla uyumlu olacak şekilde aynı süslemelerle bezenmiş. Hemen bütün Anadolu konaklarında olduğu gibi burada da bir “Baş Oda” var elbette. Taş oymalı şömine ve dolapla duvarlardaki renkli süslemeler ve tavandaki ahşap kabartmalar evin reisinin önemi ve gücünü de yansıtıyor. Süslemelerin nispeten daha sade olduğu odanın ise evin hanımlarına ayrıldığı düşünülüyor. Ahşap bezeme sanatı cömertçe kullanılmış konakta, kapı kolları, pencere parmaklıkları bile bu sanatın tüm inceliklerinden nasibini almış. Konağın dekorasyonunda görev alan çiçek ve meyve freskleri de göz kamaştırıyor. Binadaki özel hamam sisteminin bir görevi de merkezi ısıtmayı sağlamakmış. Konağı gezebilmek için görevliyi bulmanız gerektiğini unutmayın.
Eski Kayseri’nin yüksek bazalt duvarlar arkasındaki tarihi evlerinde mermer ve ahşap gibi malzemelerin nasıl dantel gibi işlenebileceğini görmeye hazır olun. Tarihi 15’inci yüzyıl başlarına kadar uzanan bu muhteşem konak, şair, bestekar ve hükümet görevlisi Ahmet Mithat Güpgüpoğlu’na ev sahipliği yapmış. Yapıldığı dönemde Mısır’da hüküm süren Memlüklerin sanatından izler taşıyan konak, 19’uncu yüzyıl aile hayatına da ışık tutuyor. Binada kullanılan kesme taşlardaki üslup bizi Bursalı ustalara götürüyor, konağı yapan ustanın Bursalı olduğunu yazan kayıtlar da bu bilgiyi doğruluyor. Haremlik ve selamlık bölümlerinden oluşan konak sedef kakmalar, yerden tavana kadar yükselen ahşap oymalar ve renkli bezemelerle misafirlerini kendine hayran bırakıyor. Güzelliğiyle günümüz Kayseri mimarisinden dağlar kadar uzakta olan yapı restore edildikten sonra 1995 yılında müze olarak halka açılmış. Müzede eskiden günlük hayatta kullanılan eşyaların yanı sıra yöresel kadın ve erkek kıyafetleri de sergileniyor. Odalardan birinde Osmanlı dönemi sikkeleri, halıları ve el yazmaları, bahçede ise mezar taşları koleksiyonu görülebilir.
HACI ABDULLAH BEY KONAĞI (Savur, Mardin)
Savur’un şahin yuvası
Savur çoğu zaman ziyaretçilerin gözünden kaçan küçük ve şirin bir ilçe. Sırtını dağa yaslayan yerleşim bir kültür beşiği, tarihi Hititlere kadar uzanıyor. Üzüm, kiraz ve fındık da dahil olmak üzere hemen her türlü ürünün yetişebildiği bir ilçe olan Savur’un bir sürprizi daha var: Mardin’dekilere benzeyen birçok büyük taş konak. Kasabanın tam tepesinde muhteşem bir manzaraya hakim, Hacı Abdullah Ağa Konağı, soyları Hz. Muhammed’e dayanan bir aileye ait. 200 yaşında ve yöreye özgü taş işçiliğinin doruk noktası olarak niteliyor. Yapıyı görenler bir kaleye benzetiyor. 22 odası, taş fırını ve hamamı olan konak, sahiplerinin bir zamanlar burada nasıl yaşadığını, yemek pişirdiğini ve banyo yaptığını gösterecek şekilde büyük bir titizlikle restore edilmiş. Eğer istiyorsanız konakta gecelemeniz bile mümkün. Gece kalmasanız bile yörenin ünlü yemeklerinden olan bumbarı bir de burada tatmanızı tavsiye ederiz.hürriyet Beypazarı Evleri
Ayasofya Müzesi hakkında Kısa Bilgi Ayasofya hakkında bilgi Ayasofya müzesi tarihçesi
Ayasofya müzesinin tarihçesi:
Türklerin İstanbul’u fethetmesinden çok zaman önce Hıristiyanlığın yeni yayıldığı süreçte Bizans İmparatoru I. Konstantinos (324-337) ilk Ayasofya`yı yaptırmıştır. Fakat, bazilika planlı, ahşap çatılı bu yapı, bir ayaklanma sonunda yandığı gibi, bu eserden hiçbir kalıntı günümüze ulaşamamıştır.
Ayasofya`yı ikinci defa İmparator II. Theodosius tarafından yaptırılmış ve 415`te ibadete açmıştır. Bu yapı da bazilika planlı olup birincisi ile aynı akıbete uğramış ve 532`de çkan Nika ihtilali sırasında yanmıştır. Bu bina ile ilgili “mabede girişi gösteren basamaklar, sütunlar, başlıklar” gibi bazı kalıntılar 1936 yılında yapılan kazılarda bulunmuştur.
Daha sonraki İmparator 1. Justinianus (527-565) ise, çağın ünlü mimarlarından Miletos`lu İsidoros ve Tralles`li Anthemios`a öncekilerden daha da büyük bir kilise yapmaları talimatı vermiş ve bu muazam eserin günümüze ulaşmasını sağlamıştır. İmparator, bu muazzam esere Hazreti İsa’ya atfen “Kutsal Bilgelik” anlamına gelen Hagia Sophia (Ayasofya) adını vermiştir.
Ayasofya`da kullanılmak üzere, Anadolu`nun antik şehir kalıntılarından sütunlar, başlıklar, mermerler ve renkli taşlar İstanbul`a getirilmiştir. Yapımına 23 Aralık 532`de başlanan bu büyük eser, 27 Aralık 537`de tamamlanmıştır. Binanın Aralık 557 depreminden sonra zayıflayan kubbesi Mayıs 558’de çökünce farklılaştırılarak yeniden inşa edilmiştir. Anadolu, Mısır ve Yunan antik şehir kalıntılarından sütunlar, başlıklar, mermerler ve renkli taşlar Ayasofya’da kullanılmak üzere İstanbul’a getirilmiştir. Ayasofya, 916 yıl kilise olarak kullanıldıktan sonra 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u ele geçirmesiyle camiye dönüştürüldü, cumhuriyetin ilanından sonra 1935 yılında Atatürk’ün emriyle müze olarak kullanılmaya başlandı.
Bina ve Mimari Özellikler
Mozaikleriyle ünlü yapıyı 55.60 m. yüksekliğinde ve içten 30.80.-31.88 m. çapında 40 kaburgalı bir kubbe örtmektedir. Binanın ağırlığını 40’ı aşağıda, 67’si üst katta 107 sütun taşımaktadır. Mimari yönden incelendiğinde büyük bir orta mekân, iki yan mekân (nef), absis, iç ve dış nartekslerden meydana gelmiştir. İç mekân, 100 x 70 m. ölçüsünde olup, üzeri dört büyük ayağın taşıdığı 55 m. yüksekliğinde, 30.31 m. çapında kubbe ile örtülmüştür.
Ayasofya’nın mimarisinin yanı sıra mozaikleri de büyük önem taşımaktadır. En eski mozaikler iç narteks (Bizans kiliselerinde avluya verilen isim) ve yan neflerde altın yaldızlı geometrik ve bitkisel motifli olan mozaiklerdir. Figürlü mozaikler 9.-12. yüzyıllarda yapılmıştır. Bunlar İmparator kapısı üzerinde, absiste, çıkış kapısı üzerinde ve üst kat galeride görülmektedir. Üst galerideki, Meryem Ana’nın ve Vaftizci Yahya’nın da temsil edildiği büyük mozaikte İsa Peygamber’in yüzünün sağ ve sol yarıları birbirinden farklı olarak temsil edilmiştir. Bu özellik Leonardo da Vinci’nin ünlü eserinde de görülmekle birlikte, Ayasofya’daki bu mozaik 12.yy.’da yapılmış olduğundan Vinci’nin eserinden daha eskidir. Ayasofya’da, mevlut okuma balkonunun yanında, zeminde bulunan, çeşitli renklerde dairesel taşlar içeren, Yerin göbeği anlamındaki Omphalion (omphalos) adını taşıyan, kare biçimli alan, Bizanslılar’ca Dünya’nın merkezi olarak kabul edilmiş olduğundan Bizans imparatorlarının taç giyme törenlerine sahne olmuştur.
Ayasofya İstanbul’un fethi ile birlikte başlayan Türk döneminde çeşitli onarımlar görmüştür. Mihrap çevresi, Türk çini sanatı ve Türk yazı sanatının en güzel örneklerini içerir. Bunlardan kubbedeki ünlü Türk Hattatı Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin Kuran’dan alınma bir suresi ile 7.50 m. çapındaki yuvarlak levhalar en ilgi çekici olanıdır. Bu tahta levhalarda, Allah, Muhammed, Ömer, Osman, Ali, Ebu Bekir, Hasan ve Hüseyin’in isimleri yazılıdır. Mihrabın yan duvarlarında ise Osmanlı padişahlarının yazıp buraya hediye ettiği levhalar vardır.
Sultan II. Selim, Sultan III. Mehmet, Sultan III. Murat ve şehzadelerin türbeleri, Sultan I. Mahmut’un şadırvanı, sıbyan mektebi, imareti, kütüphanesi, Sultan Abdülmecit’in hünkar mahfeli, muvakkithanesi, Ayasofya’daki Türk çağı örnekleri olup türbeler, iç donanımı, çinileri ve mimarisiyle klasik Osmanlı türbe geleneğinin en güzel örneklerini oluşturmaktadır.
Genel Bilgiler
Dünyanin 8.harikalarindan birisi sayilan Ayasofya, Sanat Tarihi ve mimarlik dünyasinin 1 numarali yapisi hüviyetindedir. Bu yasta ve bu ebatta zamanimiza gelebilmis ender eserlerdendir. Orijinal adi Hagia Sophia olan, Türklerin Ayasofya dedikleri yapi yanlis bir sekilde, Saint Sofia olarak bilinir. Kubbe insaati Roma mimarisi tarafindan gelistirilmistir, Bazilika plani da eski devirlerden beri tatbik edilmekte idi. Yuvarlak yapilarin üzerleri çok büyük ölçüde kubbe ile örtülebilmisti. Ayasofya bir 6yy. Bizans devri eseri olmakla beraber, ön misali olmayan, sonraki devirlerde de taklit edilmeyen Roma mimari gelenegine bagli bir “Deneme” dir. Ayasofya her devirde hazineler dolusu sarflar yapilarak ayakta tutulabilmistir. Türk’lerin sehri 1453 yilinda fethetmeleri, harap durumdaki Ayasofya’nin derhal camiye çevrilerek kurtarilmasina sebep olmustur. Türk mimari Koca Sinan’in 16.yy.da ekledigi payanda duvarlari, 19. yy. ortasinda Mimar Fossati kardeslerin ve 1930’dan itibaren yapilan diger restorasyonlar ve kubbenin demir kusak ile çevrilmesi önemli tamirlerdi. 2000 li yillarin restorasyonlari, mevcut madeni portatif iskele ile daha seri yapilabilecektir.
TELEFON : (0212) 528 45 00 ADRES : Sultanahmet Meydanı, Eminönü İstanbul ZİYARET SAATLERİ : Pazartesi dışında her gün 09.30-16.30 arasında GİRİŞ ÜCRETİ : 10 TL
Kadın hastalıklarında her belirtiye önem verilmesi gerektiğini uzmanlar vurgulayarak belirtiyor.
Erkeklerden önce hastalıklarla savaşmaya başlayan kadın adayları, kadınlığa adımlarını attıklarında ise hastalıklar ve hormonal değişiklikler ile erkeklerden farklı rahatsızlıklarla karşılaşıyor.
Gebelik süresince stres içinde yaşayan anne adaylarının ise, doğumdan sonraki aşamada bebeklerinin de hastalıklara yakalanmasını kolaylaştırıyor.
Kadına düşen görevler de var
Kadın sağlığını olumsuz etkileyen özellikle kanser gibi ciddi sonuçlar doğuran hastalılarda, tanı ve tedavi yöntemleri kadar, kadınların alması gereken önlemler de büyük önem taşımaktadır.
Kadınların vücutlarındaki değişimlere karşı duyarlı olmaları, bunu bir jinekologla paylaşmaları ve düzenli kontrollere gitmeleri büyük önem taşımaktadır. Kadınlar, yılda bir kez yaptıracakları mamografi, smear testi, diyabet (şeker hastalığı) için açlık kan şekeri ölçümü ve kadın check-up ile sağlıklarından emin olabilirler.
Bu uyarıları dikkate alın
Kadın hayatında uzun bir süreci kapsayan adet dönemi, bünyesel faktörler ve sosyal yaşam düzeni gibi pek çok faktöre bağlı olarak, kişiden kişiye farklılıklar gösterir. Kanama süresi, miktarı, ağrılı ya da sorunsuz atlatılması gibi bu farklılıklar kişinin yaşam düzenini de etkileyebilir.
Adet döneminde hormonal değişimler yaşayan kadınlarda sinirlilik, halsizlik, mutsuzluk vb. gibi istem dışı dışavurumlar gözlenebilir. Yakın çevresindeki kişilerin daha anlayışlı yaklaşımı, onun bu dönemi daha rahat atlatabilmesine yardımcı olacaktır.
Şehitler Günü Hakkında yazı Şehitler Günü ne zaman
18 Mart günü, 1915 Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıldönümüdür. Bugün, 2002 yılından itibaren, “Şehitler Günü” olarak kabul edilmiştir.
Yıl 1915. Tarih boyunca birçok savaşlara alan olan Çanakkale Boğazı, en çetin savaşını veriyor, Türk kahramanlığına en büyük destanını yazdırıyordu. Türkler Birinci Dünya Savaşı’nda Almanya ve Avusturya-Macaristan imparatorlukları yanındaydı. Düşman devletler İngiltere, Fransa ve Rusya’ydı.
Ondokuz Şubat günü boğazdaki kaleleri topa tutarak Seddülbahir ve Kumkale’ye asker çıkardılar. Onsekiz Mart sabahı onaltı savaş gemisi ile boğaza girdiler. Kıyıları korku veren bir top ateşine tuttular. Çanakkale şehri ateşler içindeydi. Türk kaleleri susmuştu. Düşman artık bu kıyılarda canlı hiç kimsenin kalmadığına inanmıştı. Onun için gemilerini boğazdan içeriye sürdüler ve Nusret mayın gemisinin bir gece önce gizlice döktüğü mayınlara çarptılar ve battılar. Kıyılarda sustuğu sanılan Tük topçusu da Ulu Önder Mustafa Kemal önderliğinde top ateşine başlamıştı. Düşman büyük bir şaşkınlığa uğramıştı. Hepsini korku sarmıştı. Geri kalanlar da savaşı bırakmak zorunda kaldılar. 18 Mart, böylece Çanakkale’de Türk’e zafer günü oldu. Düşman kuvvetleri savaşı kazanacaklarından o kadar emindiler ki daha savaşın başında “Boğaz geçildikten sonra izlenecek olan siyaset” konusunda raporları ve planları bile hazırlanmışlardı. Çanakkale Savaşları’nda mehmetçik çelik siperlerin yerine göğsünü germiş, merminin bittiği yerde sürgüsünü, onun olmadığı yerde de yumruğunu kullanmıştır. Çanakkale Zaferi Türk Milletinin tarihinde kazandığı ve uğursuz talihini değiştirdiği birkaç zaferden biridir. Öyle bir zafer ki, iç ve dış düşmanların Türklüğü yok etmek için üzerine çullandığı bir devirde kazanılmıştır. Türk’ün “hasta adam” olmadığını bütün dünyaya göstermiştir. Çanakkale Savaşları’nda vatanımızın herbir köşesinden gelen yüzbinlerce Mehmetçik şehit olmuştur. Cesur, vatansever Mehmetçik Çanakkale’de son sözü söylemiştir;
Çanakkale geçilmez !
“Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir.
Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebeleri’ni kazandıran bu yüksek ruhtur.”
M. Kemal ATATÜRK
Kutsal vatan topraklarını canları pahasına koruyarak şehitlik onuruna erişen aziz şehitlerimizi minnet ve şükranla anıyoruz.
Dünya Kooperatifçilik Günü sözleri Dünya Kooperatifçilik Günü kutlamaları
Dünya Kooperatifçilik Günü
Kişilerin, dolayısıyla ülkenin kalkınmasında büyük payı olan kooperatifçiliği tanıtmak, yararlarını anlatmak, bireyleri kooperatifçiliğe teşvik etmek amacı ile 21 Aralık günü “Dünya Kooperatifçilik Günü” olarak kabul edilmiştir.
Bu günde kooperatiflerin önemi anlatılır. Kişisel değil, toplumsal bir kuruluş olduğu vurgulanır. Çeşitli kooperatiflere geziler düzenlenir, çalışmaları hakkında bilgi alınır.
Sosyal bir oluşum olan kooperatifçilik 21 Aralık 1844 yılında İngiltere’de kurulmuştur. Bizde ilk kooperatif Mithat Paşa tarafından 1863 yılında “Memleket Sandığı” adı ile kurulmuştu. İyi sonuçları görülünce 1867 yılında yaygınlaştırılmasına karar verildi. Bu sandıklarda çiftçilerin ürettiği mallar satılır, elde edilen para o çiftçinin sermayesi olarak sandığa yatırılırdı. Sandıklar, halkın güvendiği dört vekil tarafından yönetilirdi. Bu vekiller görevlerini ücretsiz olarak yapardı.
Atatürk, ilk “Tarım Kredi Kooperatifini” Silifke ilçesine bağlı birkaç köyün de içinde bulunduğu “Tekirçiftliği” köyünde 30 Haziran 1936 yılında açtı. Kendisi de ilk ortak olarak katıldı. “İnsanlar kişisel olarak çalışırlarsa başarılı olamazlar” diyerek kooperatifleşmenin önemini vurgulamıştır.
Dünya Kooperatifçilik Günü Sözleri
– Kooperatifçilik “Birlikten kuvvet doğar. Bir elin nesi var, iki elin sesi var” atasözümüz de belirtildiği gibi bir güç odağı ve iktisadi faaliyetler için bir baskı aracıdır. – Kooperatif, fertlerin tek tek altından kalkamayacakları işleri gerçekleştiren mükemmel bir dayanışma kuruluşudur. – Kooperatifçilik gelir dağılımından zarar görenlerin, bu zararlarını etkisiz hale getirmede (dağıtımda) denge oluşturan bir teşekküldür. – Kooperatifçilikle, maddi ve manevi ihtiyaçların en az gider ve maliyetle ortakların ayağında giderilmesi mümkün olabilmektedir. Diğer bir ifadeyle üretici ile tüketici arasındaki kademeler kooperatifler vasıtasıyla ya tamamen kalkmakta veya en aza inmektedir. – Kooperatifçilikle, emek ve ürünün gerçek değerini bulması sağlanabilir. Diğer bir ifadeyle kooperatifler fiyatın oluşmasında üreticinin zararlarının bertaraf edilmesinde bir sigorta görevi ifa eder. – Kooperatifler bencilliği (egoizm) önler. Kendi çıkarlarını hesaba katmadan başkaları lehine karşılıklı olarak çaba harcanmasına hizmet eder. Bu fonksiyonlarıyla kooperatifler insani ve ahlaki kuruluşlardır. – Kooperatifleşmeyle israf önlenir. Maliyet düşer, üretim artar ve verimlilik yükselir. – Kooperatifler birer demokrasi okuludur. Seçimle göreve gelip, seçimle görevden ayrılma sayesinde toplum ihtiyaçlarına daha kısa sürede cevap verme, insana hizmet konusunda en güzel fırsatları veren kurumlardır. – Tüketici güvenilir, kontrolden geçmiş besin maddelerine kavuşmuş olur. – Pazarda fiyatların aşırı derecede yükselmesine kooperatifler engel olur. Bu suretle tüketicinin korunmasına hizmet edilmiş olur. – İstihdam sağlanmasında kooperatifler büyük rol oynayabilir. Bütün ülkeyi kaplayacak tesisleri, fabrikaları, emtia depoları, satış mağazaları ve eğitim kurumları ile kooperatifler işsizliğe karşı düşünülecek çarelerin birisi, belki de en etkilisidir.
Sevgililer Günü neden kutlanır Sevgililer Günü neden 14 şubat
Sevgiler Günü’nün başlangıç tarihi eski Roma İmparatorluğu zamanına uzanıyor. Eski Roma’da 14 Şubat günü bütün Roma halkı için önemli bir gündü. Çünkü bu günde Roma tanrı ve tanrıçalarının kraliçesi olan Juno’ya duyulan saygı ve sevgiden ötürü tatil yapılırdı. Juno ayrıca Roma halkı tarafından kadınlık ve evlilik tanrıçası olarak da biliniyordu. İmparator 2. Claudius, Roma’yı kendi katı kuralları ile zalimce yöneten bir hükümdardı.Onun için en büyük sıkıntı, ordusuna savaşacak asker bulamamaktı. Ona göre bu durumun en büyük sebebi Romalı erkeklerin eşlerini ve ailelerini bırakmak istememeleriydi. İşte bu yüzden, Roma’daki tüm nişan ve evlilikleri kaldırdı. Aziz Valentine de Claudius’un hükümdarlığı zamanında Roma’da yaşayan bir papazdı. Kendisi gibi papaz olan Aziz Marius ile birlikte Claudius’un yasağına rağmen gizlice çiftleri evlendirmeye devam etti. Ancak İmparator bu durumu bir süre sonra öğrendi. Aziz Valentine, insanları evlendirmeye devam ettiği için tutuklandı ve yaptıklarının cezası olarak sopa ile dövülerek öldürüldü. Milattan sonra 270 yılının 14 Şubat’ında Hıristiyan şehitliğine gömüldü.O gün bugündür her yılın 14 Şubat’ı “Sevgililer Günü” olarak kutlanmaya devam ediyor ve yeryüzünde kadın ve erkek beraber olduğu sürece de kutlanmaya devam edecek…
Yalnız senin gezdiğin bahçede açmaz çiçek, Bizim diyârımız da binbir baharı saklar! Kolumuzdan tutarak sen istersen bizi çek, İncinir düz caddede dağda gezen ayaklar.
Sen kubbesinde ince bir mozaik arar da Gezersin kırk asırlık bir mabedin içini. Bizi sarsar bir sülüs yazı görsek duvarda, Bize heyecan verir bir parça yeşil çini…
Sen raksına dalarken için titrer derinden Çiçekli bir sahnede bir beyaz kelebeğin; Bizim de kalbimizi kımıldatır yerinden Toprağa diz vuruşu dağ gibi bir zeybeğin.
Fırtınayı andıran orkestra sesleri Bir ürperiş getirir senin sinirlerine, Istırap çekenlerin acıklı nefesleri Bizde geçer en hazin bir musikî yerine!
Sen anlayan bir gözle süzersin uzun uzun Yabancı bir şehirde bir kadın heykelini; Biz duyarız en büyük zevkini ruhumuzun Görünce bir köylünün kıvrılmayan belini…
Başka sanat bilmeyiz, karşımızda dururken Yazılmamış bir destan gibi Anadolu’muz. Arkadaş, biz bu yolda türküler tuttururken Sana uğurlar olsun… Ayrılıyor yolumuz.
Faruk Nafiz Çamlıbel
Sanat Sanat sanat içinse Sanat bana göre değil Sanat toplum içinse Sanat bana göre değil
Bir fikrin ışığında Edebin eşiğinde Olmazsa döşeğinde Sanat bana göre değil
Haktan bahsetmiyorsa Hakkı hissetmiyorsa
SANAT Sanat ilmi zevk haline getirmektir. Sanat derini görmek, göstermektir.. Sanat üstün emektir Sanat ince elektir Sanat ilmek ilmektir Sanat ruha girmektir Sanat iyi örnektir Sanat doğal petektir Sanat koza, ipektir Sanat büyük şelektir Sanat çelik yelektir Sanat demir bilekti
Sanat Sanat nedir size tarif edeyim: Düşünceye duygu katmaktır sanat Bazen kör kötürüm öksüz ve yetim Kimsenin elinden tutmaktır sanat.
Sanat zalimlere ihtar vermedir Maddede de olan ruhu görmedir Bazen sanat kırgın gönle girmedir Güneş gibi doğup batmaktır sanat.
Dağlarca yükselip toprakça olmak Güllerle açılıp son gülle solmak Garibin mazlumun derdiyle dolmak Çilede neşeyi tatmaktır sanat
Tugbam sitesinde en güzel Kaliteli Sözler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Kaliteli Sözler Kaliteli Sözler Kardeşlerimi tanrı yarattı; fakat dostlarımı ben buldum. ( Goethe )
Şans, verimli çalışmaya bağlıdır. ( iran Atasözü )
Ateşe ateşle karşılık verenlerin ellerinde kalan, genellikle küldür. ( A. V. Bruen )
Bir adam en çok sevgilisini, en iyi şekilde ailesini, en uzun da annesini sever.( irlanda Atasözü )
İhtiyaç buluşun anası, hoşnutsuzluk da ilerlemenin babasıdır. ( D. Rockefeller )
Küçük kazançlar servet getirir.
Bekarken iki gözünü aç, evlendikten sonra birini kapat. ( Jamaica Atasözleri )
Suyun taşı delmesi gücünden değil, sürekli akmasındandır. ( Anonim )
Vaadler memleketinde insan açlıktan ölür. ( Danimarka Atasözleri )
Herkesle arkadaşlık yapın, ama sadece erdemlilerle dost olun. ( Konfüçyüs )
Sağır bir kocayla,kör bir kadın mutlu bir çifttir.
Aza sahip olan değil, çok isteyen fakirdir. ( Seneca )
Bir gün su içeceğin çeşmeye çamur sıçratma. ( Musevi Atasözleri )
Analık sanatının ilk şartı çocuk uyuduktan sonra uyumaktır. ( A. Franca )
Mert düşman, kötü huylu bir dosttan daha iyidir.
Silahlanma dünyanın en pahalı hurdalığıdır. ( L. Paulıng )
Büyük adamın hatası da büyük olur.
Ya bir yol bulacağız, ya da bir yol açacağız. ( Anibal )
Mandayı nalladıklarını gören kurbağa da ayağını kaldırmış. ( Bulgar Atasözleri )
Bir milletin Türkülerini ben yazsam da, kanunlarını kim yazarsa yazsın.
Parlayan her şey altın değildir.
Bütçe, kuşkuların matematiksel teyididir. ( A. A. Latimer )
Eti tadan çoban köpeğinden hayır gelmez.
Kendini başkalarından daha az akıllı kabul et, ama öyle olma. ( Jean Cocteau )
Kış güneşine,kadın gülüşüne inanç olmaz.
Eğitimsiz zeka, madendeki gümüş gibidir. ( Mark Twain )
Torbada ne varsa,çorbada da o vardır.
İnsan için en değerli olan şey yine insandır. ( Spınoza )
Tugbam sitesinde en güzel Hikmetli Sözler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Hikmetli Sözler
Tomurcuk derdinde olmayan ağaç, odundur. (N. F. Kısakürek)
Kalabalıkların kafası çok, aklı yoktur. (?)
Hata değil, çare bulun… (Henry Ford)
Boş bir çuval dik durmaz. (Benjamin Franklin)
Dünya büyük adamların düzeyinde yaşayamaz. (George Frazer)
İyi ağaç kolay yetişmez; rüzgar ne kadar kuvvetli eserse, ağaçlar da o kadar sağlam olur. (J. Willard Marriot)
İnat, iradenin eşekliğidir. (?)
Yaşamın ilginç yanlarından birisi de, en iyinin dışında bir şey kabul etmeyenlere genellikle en iyisini vermesidir. (W. Somerst Maugham)
Zaman büyük bir öğretmendir; ne yazık ki bütün öğrencilerini öldürür. (Curt Goetz)
Günün parlak ışığında görebileceğimiz en uzak cisim güneştir, fakat gecenin karanlığında milyonlarca kat uzakta olan yıldızları görürüz. Özel dünyanızın karardığı gelecek seferde bunu hatırlayınız… (Good Reading Dergisi)
Büyük adam, davası büyük olan adamdır (Bekir Berk)
Herkes gibi davranan, kendisi gibi davranamayana zorunlu olarak kızar. (Andre Gide)
Çocuğuna küçük şeylerden zevk almasını öğreten, ona büyük bir servet bırakmış olur. (Atienne Gilson)
Bir memleketin nasıl yönetildiğini anlamak mı istiyorsunuz; Onun müziğine kulak veriniz. Nerede güzel eserlerden oluşmuş uyum vardır, orada adalet ve erdem hüküm sürer. (Konfüçyus)
Bir milleti tutsak etmek isterseniz, onun müziğini çürütün. (Konfüçyus)
Doğruyu söylemek değil, anlatmak güçtür. (?)
Akıllı insanlara gülmek, delilerin ayrıcalığıdır. (Jean de La Bruyere)
Basit düşünceli adam, yakınındaki her şeyi suçlamaktan zevk alır. (La Rochefacuald)
Hiç bir vakit, öğüt verirken olduğumuz kadar cömert değilizdir. (La Rochefacuald)
Başkalarının kusurlarını tartarken, parmağıyla terazinin kefesine bastırmayan insan pek enderdir. (Baron Langenfauld)
Akıllı adam yarışmaz. Böylece kimse de onunla yarışmaz. (Lao-Tse)
Bir memlekette ne kadar çok yasa ve nizam varsa, orada o kadar da çok hırsıza ve hayduta rastlanır. (Lao-Tse)
Yanlış yoldaki çıkışlar da iniştir. (Orhan Yalçın)
Hoşuna giden her şeyi söyleyen kimse, hoşuna gitmeyecek şeyler işitir. (Leonard Louis Levinson)
Kulaklarımızı da gözlerimi gibi istediğimiz zaman açıp kapayabilseydik, bu ne büyük bir rahmet olacaktı! (G.C. Lichtenberg)
İman etmek, görünmeyene inanmaktır. Mükafatı ise görünmeyeni görmektir. (St. Augustine)
Hayatımda hiç bir zaman bir ağaç kadar güzel bir şiir görmedim. Şiirleri yazan benim gibi çılgınlardır. Fakat ağaçları yapan Tanrı’dır. (W. Longfellow)
100 kelime ile ifade edilemeyen bir düşünceyi ne söylemeli ne de yazmalıdır. (W. Longfellow)
Eğer bir insan üniversiteden çıktıktan sonra, öğreneceği daha çok şey olduğunu öğrenebilmişse, yüksek öğrenim yapmanın bir zararı yoktur. (W. Longfellow)
Okumadığı bir kitabı illa da okudum diyenler varsa, o kitap bir başarıdır. (Los Angeles Times Gazetesinden)
Yarın göz açtırmayacak olanlar, bu gün göz yumduklarımızdır. (Ş.)
Düşüncelerini değiştirmeyenler yalnızca delilerle ölülerdir. (T. Lowell)
Kaptanın ustalığı, deniz durgunken anlaşılır mı? (Lukianos)
İki türlü insan daima açtır. Biri ilmi arayan, diğeri de parayı… (Yusuf İslam)
Büyük görünme, küçülürsün… (Said-i Nursî)
“İyi adam” dediğimiz, kendimize en çok benzeyendir. (?)
Yarının insanları, bu günle oyalanmamalı. (Sedat Turan)
Kabul etmediğimiz fikirlere karşı ne kadar kuvvetli mantığımız vardır! (?)
Aydın ışık taşır, sahte aydınsa karanlık… (Mehmet Salah)
Tugbam sitesinde en güzel Babalar Gününe özel güzel sözler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Babalar Gününe özel güzel sözler Her zaman söylemesem de biliyorum aslında babamın onu ne kadar çok sevdiğimi bildiğini.. Ve ben ne kadar karışık cümleler yazsam da hepsini deşifre edebileceğini.. Çünkü o benim BaBaM..
Sen güçlü bir çınar gibisin.. Arkamı ne zaman sana yaslasam sanırım ki dünyayı bile fethedebilirim.. Çünkü bana hep güç verirsin.. Babalar günün kutlu olsun…
Bana yaptığın dünyadaki en büyük iyilik bana dünyanın en iyi örneği olmandır. Babaların en iyisi, bu gün sadece senin..
İlk adımlarımı atarken ellerimden tutuyordun. Şimdi fark ediyorum ki babacığım, ellerimi hiç bırakmamışsın. Babalar günün kutlu olsun.. Hayatın anlamı ve tüm güzelliklerini öğreten adam, benim sevgili babam. Babalar günün kutlu olsun..!
Dünyanın en yakışıklı babasına, seni çok seviyoruz, babalar günün kutlu olsun..!
BIR BABA, KENDI MUTLULUGUNDAN COK, COCUKLARININ MUTLULUGU ILE MUTLU OLUR.
COCUKLUK CAGINDA BABA KORUMASINDAN DAHA GUCLU BIR IHTIYAC DUSUNEMIYORUM.
BABANIN MIRASINI MI ISTIYORSUN? BILGISINI OGREN. ONUN PARASINI HEMEN HARCAYABILIRSIN.
BABANIN ERDEMLERI COCUKLARININ SERVETIDIR.
BABANIN ROLU, YUZ OGRETMENINKINE BEDELDIR.
INSAN BABASINA BORCLU OLDUGU SAYGIYI, ANCAK BABA OLUNCA DUYAR.
BABA SEVGISINI KORU. O SEVGIYI KESIP ATARSAN, TANRI DA SENIN MUTLULUK ISIGINI SONDURUR.
BIR ADAM YASLANDIGINI ANLAR, CUNKU BABASINA BENZEMEYE BASLAR.
KOKLANACAK GUL ACILACAK GONCA YASANACAK HAYAT VE ALINACAK NEFES OLAN SEVGILI BABAM IKLIMINDEN TASASIZLIK SEVGINDEN CESARET VE GOZLERINDEN ESARET ALDIGIM GUNLERI HEP YASAMAK ISTIYORUM.
ATESIN YAKTIGINDAN, GUNESIN HAREKET ETTIGINDEN, GERCEGIN BIR YALAN OLDUGUNDAN KUSKULAN; FAKAT BENIM SENI SEVDIGIMDEN ASLA KUSKULANMA. BABACIGIM BABALAR GUNUN KUTLU OLSUN
UZERIME SABIR TOHUMU EKIP SEVGIYLE SULADIGIN GULUNUN BILMENI ISTEDIGI BIR SEY VAR SENI COK SEVIYORUM.
EVIMIZIN GUNESI BIR TANESI OLAN CANIM BABAMA KUCAK DOLUSU SEVGI VE SAYGILARIMLA BABACIGIM BIR GUNUMDE DEGIL HER GUNUMDESIN.
SEVGILI BABACIGIM SEN BIZIM GUL KOKULU SEKERDEN TATLI CANIMIZDAN DEGERLI BIRICIK BABAMIZSIN SENI COK SEVIYORUZ.
DUN SANA KIZDIKLARIMI BUGUN BEN YAPIYORUM BABA CUNKU ASLINDA SENIN KUCUK BIR KOPYANIM UMARIM SENIN KADAR SEVGI DOLU OLURUM.
SEVGILI BABACIGIM GURBET UZAK OLSA DA SEVGIN O KADAR YAKIN KI BILMELISIN ELLERINDEN OPERIM SEVGILER.
GELINCIKLERIN EN SADESINE PAPATYALARIN EN GUZEL KOKANINA GULLERIN EN GULER YUZLUSUNE BABALARIN EN SEVGILISINE BABALAR GUNUNUZU BIR KEZ DAHA KUTLUYORUM.
DUNYADAKI CICEKLERIN EN GUZELI GULDUR GULLERIN EN GUZELI ISE SEN GUNUN KUTLU OLSUN BABACIGIM.
TATLI BABACIGIMA SABAH YAGAN CIG KADAR SAF AKSAM GUN BATIMINDA ISE RUZGAR KADAR CILGIN,OKYANUSUN DERINLIKLERINDEKI INCI KADAR GUZELSIN.BABALAR GUNUNU KUTLUYORUM.
MESAFELER NE KADAR UZUN OLURSA OLSUN SEVGISINI HER ZAMAN UZERIMDE HISSETTIGIM DUN DE BUGUN DE YARIN DA HEP YUREGIM KADAR YAKINIMDA OLAN BABACIGIM SENI COK SEVIYORUM.
BU DÜNYADAKI EN GÜVENLI SIGINAGIM SENIN KUCAGIN.BENIM BABAM OLMAN BU DÜNYADAKI EN BÜYÜK SANSIM. SENI SEVIYORUM BABACIM
Tugbam sitesinde en güzel En Güzel Kutlama Mesajları sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa En Güzel Kutlama Mesajları dunyada bircok insan vardir, kimi mutlu kimi mutsuz, kimi guluyor kimi agliyor, ama tum guzelliklere ve mutluluklara layik biri var o da su anda bu mesaji okuyor.
bu sabah mavi bulutlari avcuna, mutluluklari gonlune, sevgimi usulca kalbine birakiyorum. Gunes her zaman senin icin dogsun, en guzel gunler seninle olsun…
avuclarin acildigi, gozlerin yasardigi, ilahi esintilerin kalpleri oksadigi anin bir asra bedel oldugu bu gece dualarda birlesmek dilegiyle kandilinizi kutlarim…
bir umut serpilsin yuregine, bin mutluluk dogsun gunlerine, hersey kendin gibi ve gozlerin kadar guzel olsun…
uzuntuleriniz kum tanesi kadar kucuk,sevincleriniz nisan yagmurlari kadar bol olsun.iyi gunde kismetiniz bol olsun.
ruzgarin kemani vurdugu ilik bir gecede, yagmur damlalari cama vururken, yatagina uzanarak hayalini kurdugun ve keske dedigin tum guzellikler senin olsun…!
basarilar ve her daim mutluluklar seninle olsun. Aramiza hosgeldin.
aramizdan ayrildigin icin uzgunuz, ama dunyanin sana ihtiyaci var. Is hayatinda basarilar dilerim.
yeni isinizin size mutluluk getirmesi dilegiyle …
insani buyuk yapan kendi azmi ve sabridir. Yeni gorevinde basarilar dileriz.
buyuk insanlar olmadan buyuk isler basarilamaz,daha nice basarilari birlikte kutlamak dilegiyle
yeni gorevinizde basarilar dileriz.basari ve huzur diliyorum. Sevgiler…
Tugbam sitesinde en güzel Benjamin Franklin Özlü Sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Benjamin Franklin Özlü Sözleri Benjamin Franklin Özlü Sözleri
Benjamin Franklin Sözleri
Bilgiye yapılan yatırım en yüksek kârı getirir.
Tecrübe, okulların en gelişmişidir. O okulda aptallar bile bir şeyler öğrenirler.
Delilik aynı şeyi tekrar tekrar yapmak ve farklı sonuç beklemektir.
Zamanı geldiğini düşündüğünde oğlunu evlendir, kızını ise ilk fırsatta.
Küçük işlerle uğraşanlar çoğu zaman büyük işleri göremeyecek hale gelirler.
Bilge bir insan, adil bir şekilde kazanabileceğinden, gösterişsiz bir şekilde kullanabileceğinden, neşeyle dağıtabileceğinden ve huzurla geride bırakabileceğinden daha fazlasını arzulamaz.
İnsanın cehaletinin farkında olması, bilgi yolunda atılmış büyük bir adımdır.
İyi kalpli insan, başkalarını haset ettirmemek için, kendisinde birkaç kusur bırakır.
Yapmak istediğin herşeyi düşünerek karar ver, verdiğin kararıda mutlaka gerçekleştir.
Üç kişinin bir sırrı saklamasının tek yolu, iki kişinin ölü olmasıdır.
Para herşeyi yapar diyen adam, para için herşeyi yapan adamdır.
Ne iyi bir savaş vardır, ne de kötü bir barış.
Bir kızın kusurlarını öğrenmek için onu bir kız arkadaşına övünüz.
Düşmanlarınızı sevin çünkü kusurlarınızı yalnız onlar açıkça söyleyebilir.
Bir kızın kusurlarını öğrenmek için onu bir kız arkadaşına övünüz.
Kim seni kendinden daha fazla kandırdı?
İyi mazeretler bulmayı başaranların, başka şeyler başarabildiği çok nadiren görülür.
Herkesi kınamak ve herkesi övmek, akılsızların yapacağı bir şeylerdir.
Görmek kolay, önceden görmek zordur.
İnsanlar her zaman kahraman olamazlar ama her zaman insan olabilirler.
Deney, okulların en gelişmişidir, o okulda aptallar bile bir şeyler öğrenir.
Hayatı seviyor musun? Öyleyse zamanı çarçur etme, çünkü hayat ondan ibarettir.
Mutlu olmanın iki yolu vardır: ya arzularımızı azaltmak, ya da imkanlarımızı çoğaltmak.
Unutulmak istemiyorsan, ya okunacak şeyler yaz, ya da yazılmaya değer şeyler yap.
Evlenmeden önce gözünüzü dört açın, evlendikten sonra birini kapatın…
Kendi dişlerimin arasında olmasına rağmen kendi dilime hakim olamıyorsam , başkalarının diline nasıl hakim olabilirim.
Para ve insan arasındaki karşılıklı ilişki şöyledir: İnsan paranın sahtesini yapar, para da insanın.
Hayatın en büyük trajedisi çok çabuk yaşlanmamız, ama çok geç akıllanmamızdır.
Çocuklarınıza dilini tutmasını öğretin. Konuşmasını nasıl olsa öğrenecektir.
Tugbam sitesinde en güzel Namazla İlgili Güzel Sözler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Namazla İlgili Güzel Sözler Namazla İlgili Çok Güzel Sözler
Namaz İle İlgili Güzel Sözler
* Kur’an-ı Kerimde Allah emreder: Günde beş vakite bir saat yeter.. Yirmi saatten yalnız birini Hakk’a vermeyene insan denir mi?… Ahmet Tevfik PAKSU
* Namazsızlık İmansızlığa oda sürükler. Ali TAYYAR
* Namaz İslam dini’nin ruhu ve kişiyi İslam nizamına bağlayan en kuvvetli bir râbıtadır. A.Rıza DEMİRCAN
* Her vakte bir bahâne bulur bi-namâz olan. Yazıcı Râşid
* Namaz kılanın rahattır canı devamlı parlar anın îmanı. Muhammed ALTUN
* Namaz imânın alâmeti vücûdun selâmetidir. Ali TAYYAR
* İbâdet içinde en büyük namaz… Onunla yapılır Allah’a niyaz. Hem sevabı çoktur hem de ucuzdur Kılmayan huzursuz hem de nursuzdur. Ahmet Tevfik PAKSU
*Namaz nurdur sahibini günahlardan korur ve doğru yola sevk eder.
*Namaz rûhâni bir yıkanmadır Her vakitte insan yeniden diriltir.
*Namaz mü’minin kötülüklere karşı silahı zırh ve kalkanıdır
* Namaz kötü huyları yenememişse o namaz merduttur. Ali TAYYAR
* Namaz kılanın imânı tamdır İslâm için dâim cihad yapandır. Muhammed Altun
* Sabah namazını kılan kimse Allah’ın himayesinde olur. Hz.EBÜBEKR (R.A.)
* Kabrini gece karanlıklarında namaz kılmak suretiyle nurlandır. Hz.ALİ (R.A.)
*Namaz kalbi günahların pisliklerden temizler ve gayp kapısını açar
* Namaz kıldığında bir daha namaz kılmayacakmışsın gibi kıl. Hz.Ubbâde (R.A.)
* Mü’minin nûru gece kıyâmdadır. (Gece-Teheccüd) Hz.ALİ (R.A.)
* İbâdet bir kuş olsaydı onun kanatları namaz ilen oruç olurdu. Yahya bin Muâz (R.A.)
* Namazda ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir râhatı vardır. Hem cisme de o kadar ağır bir iş değildir. Said Nursî (Rah.A.)
* Namaz kalbi günahların pisliklerden temizler ve gönüle gayb kapısı açar. İmam-ı Gazâli (K.S.)
Tugbam sitesinde en güzel Başarı İle İlgili Güzel Sözler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Başarı İle İlgili Güzel Sözler Başarı İle İlgili Güzel Sözler
-Elmas nasıl yontulmadan mükemmelleşmezse, insan da acı çekmeden olgunlaşmaz. Konfüçyüs
-Söz ağızda iken sahibinin esiridir, ağzından çıktıktan sonra sahibi sözün esiri olur. Hz. Ali
-Çok konuşan az iş yapar. Schiller
-Hiç kimse başarı merdivenine elleri cebinde tırmanmamıştır. Konfüçyüs
-Kendi omzuna tırman. Başka nasıl yükselebilirsin ki! Nietzche
-Kaplumbağaya dikkat et! Ancak kafasını çıkarıp risk aldığında ilerleyebilir. James B. Conant
-Başkalarından üstün olmanız önemli değildir. Önemli olan dünkü halinizden üstün olmanızdır. Hint Atasözü
-Mal cimrilerde, silah korkaklarda, karar da zayıflarda olursa, isler bozulur. Hz. Ebu Bekir
-Ne kadar bilirsen bil söylediklerin karşındakinin anlayabildiği kadardır. Mevlana
-Akıllı konuşur, çünkü onun söylemek istedikleri vardır; aptal konuşur, zira kendinin bir şeyler söylemek mecburiyetinde olduğunu sanır. Plato
-Daha iyi olmaya çalışmayan iyi olarak ta kalamaz. Oliver Cromwell
-Hayatta muvaffak olmak için üç şey lazımdır: Dikkat, intizam, çalışma. Mevlana
-Plan yaparken stratejik, harekete geçerken ilkel olun. Rene Char
-Akıllı adam, aklını kullanır. Daha akıllı adam, başkalarının aklını da kullanır. Bernard Shaw
-Hava soğuduğunda gölge veren ağaçları unutursun. Japon Atasözü
-Hayatta bir gayesi olmayan insanlar, bir nehir üzerinde akıp giden saman çöplerine benzerler; onlar gitmezler, ancak suyun akışına kapılırlar. Seneca
-Hiçbir zaman çıktığın kapıyı hızlı çarpma. Geri dönmek isteyebilirsin. Don Herold
-İnsanlar ancak hayalleriyle yaşar ve biraz yaşamaya başlayınca tüm hayallerini kaybederler. Voltiere
-İşlemeyen demiri kendi pası mahveder. İnsanı tembelliğe alışması mahveder. Hint Atasözü
-Rüyaları gerçekleştirmenin en kısa yolu uyanmaktır. Emerson
-Taş da yumurtanın üstüne düşse,yumurta da taşın üstüne düşse,olan yine yumurtaya olur. Rum Atasözü
-Ya bir yol bul, ya bir yol aç, ya da yoldan çekil. Konfüçyüs
-Yaşadığımız her an kendi hakkını ister. Goethe
Hayat, bir bileği taşıdır ve bu bileği taşı sizi un ufak mı edecek yoksa bileyip parlatacak mı, buna sadeca ama sadece siz karar verirsiniz. -CAVETT ROBERT-
İster başarabileceğinizi düşünün, ister başaramayacağınızı, her halükarda haklısınız.-HENRY FORD-
Her olumsuz olay, içinde kendi kadar ya da daha büyük bir faydanın tohumlarını barındırı.-W.CLEMENT STONE-
Her ne istiyorsanız, dua ettiğiniz zaman duanızın kabul olacağına inanın, o zaman
istediğinizi elde edersiniz. -MARKOS-
Hayat, ne olduğunuz değil, ne olmak istediğinizdir. -JOSE ORTEGA Y GASSET-
Zihin neyi alıyor ve neye inanıyorsa, onu başarabilir.-DR.NAPOLEON HILL-
Ben yaşayan bir sanatçıyım, sanat eserim de yaşamım. SUZUKİ-
Hayat bir şölendir ve bir sürü enayi, açlıktan olmek üzere.-MAME HALA-
Herkesin iki seçeneği vardır. Y sevgiyle dolu oluruz… ya da korkuyla. -ALBERT EINSTEIN-
İşini erteleyen insan, işinin hiçbir zaman yapılmaması riskine giren insandır.- BAUDELAIRE-
“Yapamaz”lara kulak asarsanız hiçbir zaman yapamazsınız. -DAVID LLOYD GEORGE-
Tırıs giden köpek kemiğini bulur. -ÇİNGENE ATASÖZÜ-
Genelde, yapmanız gereken şey yapabileceğiniz şeydir. -ELENOR ROOSEVELT-
İyi düşünmek iyidir; iyi hareket etmek çok daha iyidir.- HORACE MANN-
Bir insan kendini adadığında ilahi taktir de o yönde hareket edecektir. Tüm olaylar diğer bir olayı desteklemek işin oluşur ve aksi taktirde hiçbir zaman ortaya çıkmaz. Bir akarsu boyunca oluşan tüm olaylar sadece bir karardan doğar. Hiçbir insanın hayal edemeyeceği tüm umulmadık durumlar, oluşumlar ve maddi destek bu şekilde elde edilebilir. Elinizden geleni ve hayal edebileceğiniz herşeyi yapmaya hemen başlayın. Cesaret; deha, güç ve büyüyü de içinde saklar. Şimdi başlayın. -GOETHE-
Ne kadar yaparsan o kadar olursun. -ANGINE PAPADAKIS-
Bütün görkem başlamaya cürret edebilmektedir. -EUGENE F.WARE-
Başarının formülündeki en önemli içerik insanlarla nasıl başedileceğini bilmektir. -THEODORE ROOSEVELT-
Başarılı kuruluşların keşfettiği gizli formül, müşterilere misafir ve çalışanlara insan gibi davranmaktır. -TOM PETERS- Hiç kimse başarı merdivenine elleri cebinde tırmanmamıştır. -KONFUCYUS-
Uçurtmalar, rüzgar kuvvetiyle değil, bu kuvvete karşı uçtukları için yükselirler. -WILLIAM CHURCHILL-
Hırs bir teknenin, yelkenini şişiren rüzgara benzer. Fazlası tekneyi batırır. Azı da tekneyi olduğu yerde saydırır. -VOLTAIRE-
İnsanoğlunun içinde uyuyan güçler vardır. Kendisi bile şaşırır. Çünkü bu güçlere sahip olduğu aklından bile geçmez. Bu güçleri uyandırıp eyleme geçebilirse, o kişinin hayatında büyük bir devrim olurdu. -SWETTE MARDEN-
Harikulade şeyler ancak içlerindeki bir şeyin koşulların üzerinde olduğuna inanma cesareti gösterenler tarafından yapılmıştır. -BRUCE BARTON-
Kaplumbağaya dikkat et! Ancak kafasını çıkarıp risk aldığında ilerleyebilir. -JAMES B.CONANT-
Çok küçük bir başarı çok büyük bir plandan daha iyidir. -LEON DUGUIT-
Küçük avantajların peşinden koşarken büyük başarılardan olabilirsiniz. -KONFUCYUS-
Tugbam sitesinde en güzel Matematik İle İlgili Atasözü sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Matematik İle İlgili Atasözü Matematik İle İlgili Atasözleri
Matematik İle İlgili Sözler
– Matematiğin hiçbir dalı yoktur ki, ne kadar soyut olursa olsun, bir gün gerçek dünyada uygulama alanı bulmasın. LOBACHEVSKY
– Bir teoremin zerafeti onda görebildiğin fikirlerin sayısıyla doğru, o fikirleri görebilmek için harcadığın çabayla ters orantılıdır. George Polya
– Eksi çarpı eksi artı edecek, Böyle yazılacak, böyle bilinecek, Kimse “neden?” demeyecek.
– Matematikte bir şeyleri asla anlamazsın, sadece onlara alışırsın. John von Neumann
– Matematik matematikçiler için yazılır.Nicolaus Copernicus
– Bir karenin kenarlarıyla köşegenlerinin rasyonel orantılı olmadığı gerçeğinden habersiz olan, insan sıfatına layık değildir. Plato
– “Dünyadaki en mâsum uğraş matematiktir” G. H. HARDY
– “İnsanlar sayılar gibidir, o insanın değeri ise o sayının içinde bulunduğu sayı ile ölçülür.” NEWTON
– Matematikte bir şeyleri asla anlamazsın, sadece onlara alışırsın. John von Neumann
– Matematikte büyük olmanın iki yolu vardır: İlki herkesten zeki olmak, ikincisi de herkesten aptal, fakat sebatlı olmak. Raoul Bott
– Matematik ne neden söz ettiğimizi, ne de söyledğimiz şeyin doğru olup olmadığını bilmediğimiz bir konudur. Bertrand Russell
– “Hayat sadece iki şey için güzel;matematiği keşfetme ve öğretme” Simeon Poisson
– Sık sık “matematik, teoremleri isbatlamaktan ibarettir” sözünü işitiriz. Bir yazarın temel işi cümle yazmak degil midir? Rota, Gian-carlo
Tugbam sitesinde en güzel Benjamin Franklin Sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Benjamin Franklin Sözleri Benjamin Franklin Özlü sözler
Benjamin Franklin’in sözleri
Küçük işlerle uğraşanlar çoğu zaman büyük işleri göremeyecek hale gelirler.
Bilge bir insan, adil bir şekilde kazanabileceğinden, gösterişsiz bir şekilde kullanabileceğinden, neşeyle dağıtabileceğinden ve huzurla geride bırakabileceğinden daha fazlasını arzulamaz.
İnsanın cehaletinin farkında olması, bilgi yolunda atılmış büyük bir adımdır.
İyi kalpli insan, başkalarını haset ettirmemek için, kendisinde birkaç kusur bırakır.
Yapmak istediğin herşeyi düşünerek karar ver, verdiğin kararıda mutlaka gerçekleştir.
Üç kişinin bir sırrı saklamasının tek yolu, iki kişinin ölü olmasıdır.
Para herşeyi yapar diyen adam, para için herşeyi yapan adamdır.
Ne iyi bir savaş vardır, ne de kötü bir barış.
Bir kızın kusurlarını öğrenmek için onu bir kız arkadaşına övünüz.
En karlı yatırım, bilgiye yapılan yatırımdır.
Güvenlik uğruna özgürlükten vazgeçmeyi kabul eden bir toplum hiçbirini hak etmez ve ikisini de yitirir.
Paranın değerini öğrenmek isterseniz, borç almaya çalışın.
Viski, Tanrı’nın bizi sevdiğinin ve mutlu olmamızı istediğinin bir kanıtıdır.
Tanrı, kendi kendine yardım etmeyi bilenlere yardım eder.
Zaman büyük bir öğretmendir, ama ne yazık ki tüm öğrencilerini öldürür.
Yasalar örümcek ağına benzer, ancak küçük sinekleri yakalar. büyük sinekler, gözünün önünde onu delip geçer.
Geçici güvenlik için özgürlüğünü feda edenler ne özgürlüğü hakeder ne de güvenliğı.
Bilgiye yapılan yatırım en yüksek kârı getirir.
Tecrübe, okulların en gelişmişidir. O okulda aptallar bile bir şeyler öğrenirler.
Delilik aynı şeyi tekrar tekrar yapmak ve farklı sonuç beklemektir.
Zamanı geldiğini düşündüğünde oğlunu evlendir, kızını ise ilk fırsatta.
Bir kızın kusurlarını öğrenmek için onu bir kız arkadaşına övünüz.
Kim seni kendinden daha fazla kandırdı?
İyi mazeretler bulmayı başaranların, başka şeyler başarabildiği çok nadiren görülür.
Düşmanlarınızı sevin çünkü kusurlarınızı yalnız onlar açıkça söyleyebilir.