Kurumuş toprağa düşer gözyaşlarım gibi eylül yağmurları…
Yaşanan bir an’dan geriye kalan siyah beyaz bir fotoğraf.
Yaz bitti.
Ayrılıkların yazgısı neden eylül?
Bu eylül bahçesi yağan yağmur serinliğince ıssız, yokluğun kadar.
Nereden bileceksin duvarlarla çevrili sensizliğin adresini, kendine küskün her yalnızlığımın yolunda ne çileler çektiğimi haykırmasam bu eylül yağmurlarına…
Şimdi sana bırakıyorum bu eylül tarihimi; sarıl bana, koca bir düşü barındıran yürek gibi…
Avuçlarında yağmur damlaları ve başucunda yıldızlar; savrulan her yaprak suskunluğu anlatır elbet bir gün sana neden kırgın olduğunu yüreğimin, ayrılıklara…