Posts Tagged ‘etmiştir’

Asım Köksal Kimdir

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Asım Köksal Hayatı


Asım Köksal Biyografisi

Mustafa Asım Köksal, 1913 yılında Kayseri`nin Develi ilçesinde doğdu.
Mustafa Asım Köksal İlköğrenimini Develi Numune Mektebinde gördü. Develi Müftüsü İzzet Efendi`den medrese usulüne göre eğitimi aldı. Mustafa Asım Köksal Ankara`da bulunduğu sıralarda Kerkük alimlerinden Muhammet Efendinin öğrencisi oldu. İskilipli İbrahim Etem`den tasavvuf terbiyesi aldı. 1933 senesinde Diyanet İşleri Başkanlığında memuriyete başladı ve 31 yıl boyunca üst kurullarda çeşitli vazifelerde bulundu. 1964 senesinde İslam Tarihi adlı eserini yazabilmek için emekli oldu.

Asım Köksal 1983 yılında 18 ciltlik İslam Tarihi adlı eseriyle, Pakistan Siret Ödülünü kazanmıştır. 1995 yılında Türkiye Yazarlar Birliği tarafından yılın kültür adamı seçilmiştir. Asım Köksal 1998 tarihinde vefat etmiştir.

Asım Köksal Eserleri

İslam Tarihi-Hz Muhammed Aleyhisselam ve İslamiyet 18 cilt, Hz.Hüseyin ve Kerbela Faciası, Peygamberler Tarihi, Gençlere Din Kılavuzu, Tevbe, Reddiye, Peygamberler (manzum), Peygamberimiz manzum bir siret, Sohbetler, Armağan, Ezanlar, Bir Amerikalının 23 Sorusuna Cevap, Türkçe Ezan Meselesi, Şeyh Bedrettin basılmamıştır, Şeyh Ahmet Kuddisi hayatı, mesleği, üstün kişiliği ve eserleri, İslam İlmihali.

Zekat İle İlgili Şiirler

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Zekat İle İlgili Şiirler
Zekat Şiirleri

Zekat
Din-i mübîn künyesidir verilen maldan zekat
Tâhir eder mâyesini her bir ahvâlden zekat
Beş vakit namaz müminin mi’racıdır eyce bil
Vermez isen alıkoyar seni bu yoldan zekat

Savm ile tevhid-i Yezdan rehber olur cennete
Hacca varmak kula farzdır fâik ise devlete
İkiyüz âyet inüpdür hakkına bak hüccete
Enbiyâyı kurtarandır tûl-i emelden zekat

Ver zekâtı ‘abdî haktır müstehakın ara bul
Emrine eyle riâyet olmayasın âsî kul
Dinle sen Cemâl Hoca’yı tâatın olur kabul
Destgîrin, nara siper, verdiğin elden zekat

Kağızmanlı Cemal Hoca

Zekat Olmasa

ZEKÂT OLMASA
Belki yakınırdım belki bıkardım
Hayatım bir aşka zekât olmasa…
Her olaya daha farklı bakardım
Hayatım bir aşka zekât olmasa…

Izdıraptan alev alır yanardım
İstifamı amirime sunardım
Belki eksi otuzlarda donardım
Hayatım bir aşka zekât olmasa…

Çileye gelmezdi gülmezdi yüzüm
Hayâlimi götürmezdi gündüzüm
Sözlerime tesir etmezdi özüm
Hayatım bir aşka zekât olmasa…

Kâbusa dönerdi hayâlim düşüm
Ağlamama karışırdı gülüşüm
Angarya gelirdi bana tüm işim
Hayatım bir aşka zekât olmasa…

Aklım mağlûp olur gönlüm sinerdi
İçimdeki fırtınalar dinerdi
Ömrümün bayrağı yere inerdi
Hayatım bir aşka zekât olmasa…

ŞAKALAR’ı dünya hırsı sarardı
Muhabbeti mum yakarak arardı
O zaman bir ömür neye yarardı
Hayatı bir aşka zekât olmasa…

Turan Şakalar

İman ve Zekat
dünya kazanç yurdudur cehennem ya da cennet
dünyalığa meyletmek insanlarda bir yarış
zengin olmadım diye sakın geçirme cinnet
Allah taksım etmiştir dünyayı karış karış

Allah zenginlik verip denemekte kulunu
imandaki sebatı onu ikrama zorlar
zekat ibadetinin bulmalıdır yolunu
şeytana kulak asma o hep küfürde zırlar

zekat farizasında önce yakından başla
imkanın ne kadarsa zekatın ona göre
verdiğin kimseleri incitme gözle kaşla
imanında müslüman tırmanır öre öre

bir kimseki zekatı unutmuştur çok yazık
musibetler ard arda malını talan eder
zengindir lakin ona dünyası olmuş kazık
adı müslümansa da ahreti olmuş heder

karun bir örnek bize zekat vermedi battı
bir mucize olarak kur’an-da dermeyandır
demesinler Allah’ı iki kuruşa sattı
çokta olsa zekat ver inanmazı utandır

İlyas Demirbaş

Ankara’nın başkent oluşu 13 Ekim 2011 Kutlamaları

Perşembe, Haziran 21st, 2012

13 Ekim Ankara’nın Başkent Oluşu
13 Ekim Ankara’nın Başkent Oluşu etkinlikleri

Ankara’nın başkent oluşu 13 Ekim

Her yıl 13 Ekim günü Ankara’nın başkent oluşu, düzenlenen büyük törenlerle kutlanır. Ankara Kalesi’nde başlayan bu törene özel giysileri içinde seymenler, öğrenciler, çeşitli dernek temsilcileri katılırlar. Törende yapılan konuşmalarda Ankara’nın başkent oluşunun anlam ve önemi belirtilir.

Ankara’nın başkent olması
Mustafa Kemal, Mondros Ateşkes Anlaşması imzalandıktan sonra, Padişah VI. Mehmet tarafından 30 Nisan 1919’da 9. Ordu Müfettişliğine atandı.[46] 19 Mayıs 1919’da Refet Bey (Bele), Kâzım Bey (Dirik), ‘Ayıcı’ Mehmet Arif Bey ve Hüsrev Bey (Gerede) ile birlikte Samsun’a çıktı. Anadolu’da Havza ve Amasya Genelgesi’ni yayınlayan ve Sivas ile Erzurum Kongresi’ni düzenleyen Mustafa Kemal, İstanbul Hükümeti ile Amasya Protokolü’nü imzaladı. Bu protokol üzerine Meclis-i Mebusan açılmıştır. Mustafa Kemal, meclis çalışmalarını daha yakından izleyebilmek için 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelmiştir. Ankara’ya gelmesinin nedenleri arasında buranın demiryolu ağına sahip olması, İtilaf Devletleri tarafından işgal edilmemiş olması, merkezi bir konumda bulunması ve Batı Cephesi’ne yakınlık gibi nedenler de etkili olmuştur. Meclis, 28 Ocak 1920’de oybirliği ile Misakımillî’yi kabul etmiştir. Bunun üzerine İstanbul işgal edilmiş ve meclis kapatılmıştır. Mustafa Kemal, 19 Mart 1920’de illere ve kolordu komutanlıklarına bir genelge göndermiş ve Ankara’da olağanüstü bir meclisin açılacağını duyurmuştur. Seçimlerin ardından 23 Nisan 1920’de TBMM açılmış ve hükümet kurulmuştur. Türk Kurtuluş Savaşı bu meclisten yönetilmiş, savaşın kazanılmasının ardından Lozan Antlaşması imzalanmış ve I. TBMM seçim kararı almış ve yerini II. TBMM’ye bırakmıştır. İnkılap Meclisi olarak da anılan bu meclis 13 Ekim 1923’te Ankara’yı başkent ilan etmiştir

Ankaranın başkent oluşu ile ilgili şiir

ankaranın başkent oluşu ile ilgili resimler

4. Mehmet Şiirleri

Perşembe, Haziran 21st, 2012

4. Mehmet Şiiri


4. Mehmet Hanın Afife Hatuna Yazdığı Şiir

4.mehmet Han Ve Afife Hatunun İttifat şiiri

Beyazlar geydiğince bir dür-i yektaya benzersin,
Siyahlar geydiğince sen hemen Leyla’ya benzersin,
Yeşiller geydiğince tût-i güyaya benzersin,
Benim hoş-bu Âfifem, sen gül-i rânaya benzersin..

yollu iltifatına Afife Kadınefendi şu hoş manzume ile mukabele etmiştir:

Beyazlar geydiğince padişahım Ay’a benzersin,
Siyahlar geydiğince Kâbei ulya’ya benzersin,
Kızıllar geydiğince cevher-i hamzaya benzersin,
Benim heybetli hünkârım, he*men deryaya benzersin.