doksan da olur ..!
İnsan dediğin noksan da olur ..!
” Bir ben varım deme ”
yoksan da olur ..!
Ve anlatmadıklarım neleri söylüyor..
Aşk dediğin beklemektir Ey Sevgili!
Kays gibi Mecnun olana kadar, Hz. Yakup gibi aydınlığa hasret kalana kadar beklemek bekleye bekleye gözden olmak, sözden olmaktır.
Ve beklemek dünyanın en asil eylemidir, eğer beklenene değecekse. Bilesin!
Aşk; yanmaktır Ey Sevgili!
Yanıp kül olmaktır, Kerem gibi Aslına ermektir. Ateşin ortasına hesapsız girmektir İbrahim misali. Ki onun gönlünün yangınıdır ateşi gülistana çeviren.
Ki yanmak insanı kurtarır hamlıktan çiğlikten. Hem ne diyordu şair; “Yanmışın halinden ne bilsin ham/ Sükut gerektir bize gayrı vesselam..
Gözlerinden ayrı geçen her an yanmaktayım. Bilesin!
Aşk; bedel ödemektir Ey Sevgili!
Bülbül, gonca gülü görebilmek için her seher uyanık olmak ve güle ulaşmak için yüreğini gülün dikenine asmak, kanını akıtmak zorundadır. Ya ben yüreğimi nereye asayım Ey Sevgili.
Çünkü Aşk bedel ister, külfetsiz nimet olmaz.
Beklemek bedel ödemekse eğer hâlâ ödüyorum o bedeli. Bilesin!
Aşk; vazgeçmektir Ey Sevgili!
Mecnun gibi aklından, Kerem gibi bedeninden vazgeçmek. Yardan gayrısından, cümle cihandan vazgeçmek.
Yemeden, içmeden, uykudan uyanıklıkdan ve vazgeçmekten bile vazgeçmektir gün gelince.
Senin için senden vazgeçmişim. Bilesin!
Aşk; bilmektir Ey Sevgili!
Bir tek yârı bilmek, onu candan daha aziz bilmektir. Ondan gayrı bildiklerinin hiçbir şey olduğunu dünyanın onunla mana bulduğunu bilmektir.
Onun selamı ile gelen bela olsa EyvALLAH (c.c.) diyebilmektir.
Kızmana, gülmene, gelmene, gitmene hepsine EyvALLAH. Bilesin!
Aşk; susmaktır Ey Sevgili!
Onun güzelliğini, iyiliğini tarif etmeye gücün yetmediği an susmaktır. Kelâmın, kalemin, sözün tükendiği yerde, manayı sessizliğe yükleyip susmaktır.
Artık sustum Ey Sevgili. Bilesin!
Aşk dediğin susup beklemektir..
(ey hayat, sen şavkı sularda bir dolunaysın
aslında yokum ben bu oyunda
ömrüm beni yok saysın…)
yaşam bir ıstaka
gelir vurur ömrünün coşkusuna
hani tutulur dilin
konuşamazsın!
tırmandıkça yücelir dağlar
sen mağlupsun sen ıssız
ve kalbinde kuşların gömütlüğü
tutunamazsın…
eloğlu sevdalardan dem tutar
aşk büyütür yıldızlardan
yasak senin düşlerin
dokunamazsın…
birini sevmişsindir geçen yıllarda
açık bir yara gibidir hâlâ
hâlâ ne çok özlersin onu
ağlayamazsın…
yolunda köprüler çürür
sesin, sessizlik sanki bir uğultuda
savurur hayat kül eyler seni
doğrulamazsın!
yapayalnız bir ünlemsin
dünyayı ıslatan şu yağmurlarda
herşey çeker ve iter
anlatamazsın…
yaşam bir ıstaka
gelir vurur işte ömrünün coşkusuna
sesinde çığlıklar boğulur ama
bağıramazsın…
sonra vakt erişir, toprak gülümser sana
upuzun bir ömrün ortasında
ne hayata ne ölüme
yakışamazsın!
yazdırmalısın mezar taşına:
ey hayat, sen şavkı sularda bir dolunaysın
aslında hiç olmadım ben bu oyunda
ömrüm beni yok saysın…
asker,
mehmetçik,
asker şiirleri,
asker hakkında güzel yazı
Ey Şanlı Askerim!
Dağlarda yaşar gerekirse Vatan için
Ey Şanlı Askerim Sen Birtanesin!
Sen Vurmuşsun Yüregime Mauzer Vız Gelir Bedenime.. Senin Sayemde uyuruz huzurla Mehmedim Canım benim… Asker Arkadaşı öLümüne Arkadaştır, öLüm Arkadaşı Can Arkadaşındır. Sesini Dünya Duysun Ey Askerim Türk miLLeti Durmaz Daima iLeri… Şafak Bitince Eve Dönüşünü beklerim Askerim.. Ne Hitler Verdik Ne Savaşlar Geçirdik Türkiye Cumhuriyetine Canım fena Türk Askeri Sen Çok Yaşa. her Askerin uLaşmak istediği O Mertebede Rahat uyu Askerim gece Nöbetinde Askerim Vatanı Korur Askerim Bize Bulaşan Düşmanları Nöbette Avlar Askerim. Geceleri Nöbet Tutarsın Vatan için Sabahları Eğitim Yaparsın ulus için
Ey Askerim Vatanım benim.
Askerim Canım benim Türk miLletinin Kalbi Sensin..
Dostluk İle İlgili Şiirler Yeni,
Dostluk Şiirleri Kısa;
SEN GÜZEL DOST
Yazdın onca eserleri
Aydınlattın beyinleri
Topladın tüm verileri
Bir mürşittin, sen güzel dost
Savunurdun evrenseli
Mertebenle, oldun veli
Tinde esen, bir sam yeli
Bir önderdin, sen güzel dost
Boyun kadar kitapların
Dost söyledi, hep dillerin
Olmadı hiç ödünlerin
Ödünsüzdün, sen güzel dost
Araştırdın, sorguladın
Yaşam boyu, hiç durmadın
Tarih yazdı, senin adın
Ölümsüzsün, sen güzel dost
Anadolu bilgesiydin
Gerçeklerin gür sesiydin
Dervişlerin nefesiydin
Filozoftun, sen güzel dost
Verdin Cevri mahlasını
İnsanlığın en hasını
Kamilliğin manasını
Öğretmiştin, sen güzel dost
Gidecektir bir gün gelen
Eserlerdir baki kalan
Üretendir, soru soran
Hep ürettin, sen güzel dost
Yol gösterdin, Zamanım’a
Hizmet sundun, insanlığa
Dünyada ki, tüm canlara
Değer verdin, sen güzel dost
DOSTLUK
Biz haber etmeden haberimizi alırsın,
yedi yıllık yoldan kuş kanadıyla gelirsin.
Gözümüzün dilinden anlar,
elimizin sırrını bilirsin.
Namuslu bir kitap gibi güler,
alnımızın terini silersin.
O gider, bu gider, şu gider,
dostluk, sen yanı başımızda kalırsın
Dost!
Yollarımız ayrılsada…
Yüreğim dost kalır sana!
Habersiz gitsen uzağa…
Arar bu can seni,ey dost!
Bulur bu can seni,bil dost!
Dost…
Çatlamış topraklar gibi,
Susamışsa dostun dili,
Sular seller, yağmur gibi…
Akar bu can sana, ey dost!
Yağar bu can sana,bil dost!
Dost…
Arar insan,arar dostu!
Bulursa o gerçek dostu,
Gönlümde tapulu yurdu…
Kurdu bu can sana,ey dost!
Kurar bu can sana,bil dost!
Dost…
Açılır kapılar sana…
Sen de kapılar aç bana!
Dost olan dostundan yana…
Gelir bu can sana,ey dost!
Koşar bu can sana,bil dost!
Dost…
Gerçek dostlar unutur mu?
Gezer o dostun yurdunu…
Derdin dost derdim olurdu,
Devam sen de,bilesin dost!
Özün gerçek,sözünse dost!
Dost…
DOSTUM
Hayat akıp giderken,
Düşler birer birer biterken,
Ben kendime bir dal ararken,
Seni buldum DOSTUM.
Şimdi çok mutluyum.
Hatta uçuyorum.
Adeta kendimi,
Bir cennette sanıyorum.
İyiki varsın bitanem,
İyiki yumuşak kalbin var,
Denizler kadar derin,
Güzel gözlerin var.
Ben seninle olmaktan,
Seninle dertleşmekten,
Seninle gülmekten,
İnan çok mutluyum.
DOST DEDİĞİN
Dost dediğin
Dostun yüreğinden geçeni bilmeli
Dost dediğin
Dostunu karşılıksız sevmeli
Dost dediğin
Verecekse almadan vermeli
Dost dediğin
Yüreği kan ağlarken, dost için gülmeli
Dost dediğin
Kara toprak gibi sadık kalabilmeli
Dost dediğin
Sığınacak yerin yoksa kucağını açabilmeli
Dost dediğin
Güne sıcak bir güneş olup doğabilmeli
Dost dediğin
Geceye parlayan yıldız olabilmeli
Dost dediğin
Sırtını yasladığın asırlık bir çınar
Dost dediğin
Gerektiğinde bir kalkan olabilmeli
Dost dediğin
Kahpe kurşuna göğsünü siper yapabilmeli
Dost dediğin
Velhasıl dost olduğunu bilmeli
Dost dediğin
Dostluk
Dostluk; yemek,içmek,eğlenmek değil
Dostluk; fedâkarlık,dostluk emektir
Dostluk; bir nefeslik dinlenmek değil
Dostluk; kötü günde birlik demektir
Acıyı paylaşmak,kederi silmek
Yerinde bir lokma ekmeği bölmek
İçten duygularla sevmeyi bilmek
Dostluk can istese,canı vermektir.
Dostluk; sığınılan liman olmalı
Dostluk; nefes,nefes kalbe dolmalı
Dostluk; yaşadıkça baki kalmalı
Dostluk; dost bağından çiçek demektir
Dostluk kolay olmuyor
Dost dediğin dostu ile yoldaştır
Belki arkadaştır belki kardeştir
Belki ana baba belki de eştir
Dost dediğin kolay bulunmuyor ki…
Dostluk insanlarda gönül bağıdır
Dostluk duyguların olgun çağıdır
Dostluk yemeklerin tuzu yağıdır
Dostluklar çabucak kurulmuyor ki…
Dostluk para ile alıp satılmaz
Elinin tersiyle hemen itilmez
Dostluk bozulursa rahat yatılmaz
Dostluk öyle kolay kurulmuyor ki
Elemde kederde, güzel şeylerde,
Dağlarda şehir de belki köylerde,
Yaşamın sürdüğü her türlü yerde,
Dosttan uzaklarda yaşanmıyor ki…
Dostuna güvenir rahat edersin
Her şeyi konuşur her şeyi dersin
Dostluk çok önemli sen de bilirsin
Dostluk öyle kolay kurulmuyor ki….