Posts Tagged ‘hala’

Fetih Marşı Şiiri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Fetih Marşı Şiiri Arif Nihat Asya
Arif Nihat Asya Fetih Şiiri
arif nihat asya fetih marşı

FETİH MARŞI

Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek;
Dağlardan çektiler, kalyonlar çekilecek…
Kerpetenlerle surun dişleri sökülecek…

Yürü: “Hala, ne diye oyunda oynaştasın?
Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın!

Sende geçebilirsin yardan, anadan, serden…
Senin de destanını okuyalım ezberden…
Haberin yok gibidir taşıdığın değerden…

Elde sensin, dilde sen… Gönüldesin, baştasın:
Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın!

Yüzüne çarpmak gerek, zamanenin fendini,
Göster: Kabaran sular nasıl yıkar bendini?
Küçük görme, hor görme, delikanlım kendini

Şu kırık abideyi yükseltecek taştasın;
Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın!

Bu kitaplar Fatih’tir, selim’dir, Süleyman’dır;
Şu mihrap sinanüddin, şu minare Sinan’dır;
Haydi, artık, uyuyan destanını uyandır!

Bilmem neden gündelik işlerle telaştasın?
Kızım, sende Fatihler doğuracak yaştasın;

Delikanlım, işaret aldığın gün atandan
Yürüyeceksin… Millet yürüyecek arkandan;
Sana selam getirdim Ulubatlı Hasan’dan…

Sen ki burçlara bayrak olacak kumaştasın…
Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın!

Bırak, bozuk saatler yalan yanlış işlesin!
Çelebiler çekilip haremlerde kışlasın!
Yürü, arslanım, fetih hazırlığı başlasın…

Yürü, hala ne diye, kendinle savaştasın?
Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın!

Arif Nihat ASYA

Tevfik Fikret Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Tevfik Fikretin şiirleri
Tevfik Fikret bütün şiirleri

Bana Kimsin Diye Sorma Meleğim

Bana kimsin diye sorma meleğim
Pek güzel dinle de izah edeyim
Nam-ı naçizime `Fikret’ derler
Şi’re de nisbetimi söylerler
Kaldığım varsa da gah ekmeksiz
Kalmadım şimdiye dek mesleksiz
Nur bekler gibi nısf-ı şebde
Bekledim on iki yıl mektebde
Sonra çıktım ne için bilmeyerek
Bu da bir cilve-i baht olsa gerek
Bab-ı Ali’ye müdavimlendim
Ehl-i namus diye mimlendim
Şimdi bir hayli eser sahibiyim
Ahmed İhsan’da musahhih gibiyim
Saye-i lutf-i cihan-banide
Hocayım Mekteb-i Sultani’de…

Balıkçılar

– Bugün açız yine evlatlarım, diyordu peder,
Bugün açız yine; lakin yarın, Ümid ederim,
Sular biraz daha sakinleşir… Ne çare, kader!

– Hayır, sular ne kadar coşkun olsa ben giderim
Diyordu oğlu, yarın sen biraz ninemle otur;
Zavallıcık yine kaç gündür işte hasta…

– Olur;
Biraz da sen çalış oğlum, biraz da sen çabala;
Ninen baban, iki miskin, biz artık ölmeliyiz…
Cocuk düşündü şikayetli bir nazarla: – Ya biz,
Ya ben nasıl yaşarım siz ölürseniz?

Hala
Dışarda gürleyerek kükremiş bir ordu gibi
Döğerdi sahili binlerce dalgalar asabi.

– Yarın sen ağları gün doğmadan hazırlarsın;
Sakın yedek biraz ip, mantar almadan gitme…
Açınca yelkeni hiç bakma, oynasın varsın;
Kayık çocuk gibidir: Oynuyor mu kaydetme,
Dokunma keyfine; yalnız tetik bulun, zira
Deniz kadın gibidir: Hiç inanmak olmaz ha!

Deniz dışarda uzun sayhalarla bir hırçın
Kadın gürültüsü neşreyliyordu ortalığa.

– Yarın küçük gidecek yalnız, öyle mi, balığa?
– O gitmek istedi; “Sen evde kal!” diyor…
– Ya sakın
O gelmeden ben ölürsem?

Kadın bu son sözle
Düşündü kaldı; balıkçıyla oğlu yan gözle
Soluk dudaklarının ihtizaz-ı hasirine
Bakıp sükut ediyorlardı, başlarında uçan
Kazayı anlatıyorlardı böyle birbirine.
Dışarda fırtına gittikçe pür-gazab, cuşan
Bir ihtilac ile etrafa ra’şeler vererek
Uğulduyordu…

– Yarın yavrucak nasıl gidecek?

şafak sökerken o, yalnız, bir eski tekneciğin
Düğümlü, ekli, çürük ipleriyle uğraşarak
ılerliyordu; deniz aynı şiddetiyle şırak –
şırak döğüp eziyor köhne teknenin şişkin
Siyah kaburgasını… Ah açlık, ah ümid!
Kenarda, bir taşın üstünde bir hayal-i sefid
Eliyle engini guya işaret eyleyerek
Diyordu: “Haydi nasibin o dalgalarda, yürü!”

Yürür zavallı kırık teknecik, yürür; “Yürümek,
Nasibin işte bu! Hala gözün kenarda… Yürü!”
Yürür, fakat suların böyle kahr-ı hiddetine
Nasıl tahammül eder eski, hasta bir tekne?

Deniz ufukta, kadın evde muhtazır… ölüyor:
Kenarda üç gecelik bar-ı intizariyle,
Bütün felaketinin darbe-i hasariyle,
Tehi, kazazede bir tekne karşısında peder
Uzakta bir yeri yumrukla gösterip gülüyor;
Yüzünde giryeli, muzlim, boğuk şikayetler…

Tevfik Fikret Balıkçılar Şiiri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Tevfik Fikret Balıkçılar Şiiri
Balıkçılar Tevfik Fikret Şiiri
Tevfik Fikret Balıkçılar

BALIKÇILAR

– Bugün açız yine evlatlarım, diyordu peder
Bugün açız yine; lakin yarın, ümid ederim
Sular biraz daha sakinleşir… Ne çare, kader

– Hayır, sular ne kadar coşkun olsa ben giderim
Diyordu oğlu, yarın sen biraz ninemle otur
Zavallıcık yine kaç gündür işte hasta

– Olur
Biraz da sen çalış oğlum, biraz da sen çabala
Ninen baban, iki miskin, biz artık ölmeliyiz
Çocuk düşündü şikayetli bir nazarla: – Ya biz
Ya ben nasıl yaşarım siz ölürseniz

Hâlâ
Dışarda gürleyerek kükremiş bir ordu gibi
Döğerdi sahili binlerce dalgalar asabi

– Yarın sen ağları gün doğmadan hazırlarsın
Sakın yedek biraz ip, mantar almadan gitme…
Açınca yelkeni hiç bakma, oynasın varsın
Kayık çocuk gibidir: Oynuyor mu kaydetme
Dokunma keyfine; yalnız tetik bulun, zira
Deniz kadın gibidir: Hiç inanmak olmaz ha

Deniz dışarda uzun sayhalarla bir hırçın
Kadın gürültüsü neşreyliyordu ortalığa

– Yarın küçük gidecek yalnız, öyle mi, balığa
– O gitmek istedi; “Sen evde kal!” diyor…
– Ya sakın
O gelmeden ben ölüsem

Kadın bu son sözle
Düşündü kaldı; balıkçıyla oğlu yan gözle
Soluk dudaklarının ihtizaz-ı hasirine
Bakıp sükut ediyorlardı, başlarında uçan
Kazayı anlatıyorlardı böyle birbirine
Dışarda fırtına gittikçe pür-gazab, cuşan
Bir ihtilac ile etrafa ra’şeler vererek
Uğulduyordu…

– Yarın yavrucak nasıl gidecek

Şafak sökerken o, yalnız, bir eski tekneciğin
Düğümlü, ekli, çürük ipleriyle uğraşarak
İlerliyordu; deniz aynı şiddetiyle şırak –
şırak döğüp eziyor köhne teknenin şişkin
Siyah kaburgasını… Ah açlık, ah ümid
Kenarda, bir taşın üstünde bir hayal-i sefid
Eliyle engini güya işaret eyleyerek
Diyordu: “Haydi nasibin o dalgalarda, yürü!”

Yürür zavallı kırık teknecik, yürür; “Yürümek
Nasibin işte bu! Hâlâ gözün kenarda… Yürü!”
Yürür, fakat suların böyle kahr-ı hiddetine
Nasıl tahammül eder eski, hasta bir tekne?

Deniz ufukta, kadın evde muhtazır… Ölüyor
Kenarda üç gecelik bar-ı intizariyle
Bütün felaketinin darbe-i hasariyle
Tehi, kazazede bir tekne karşısında peder
Uzakta bir yeri yumrukla gösterip gülüyor
Yüzünde giryeli, muzlim, boğuk şikayetler…

Tevfik Fikret

Hey Gidi Kemal Sunal

Perşembe, Haziran 21st, 2012


Bundan tam 10 yıl önce 3 Temmuz 2000 tarihinde; ülkemiz Türk insanına gülmeyi öğreten;duruşuyla,karakterleriyle,yıllar önce çekilmiş filmleriyle bile hala bizi güldürmeyi başaran;İnek Şabanımızı,Davaromuzu,Salakomuzu,Kibar Feyzomuzu,Kapıcılar Kralımızı,Çöpçüler Kralımızı,GÜLEN ADAMIMIZI…..

KEMAL SUNAL ‘ mızı kaybettik…Hala O‘nu özlüyoruz…

Ruhu şad ,mekanı cennet olsun…Allah rahmet eylesin….

Etkileyici Aşk Mektupları

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Etkileyici Aşk Mektupları

Tugbam sitesinde en güzel Etkileyici Aşk Mektupları sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Etkileyici Aşk Mektupları
Etkileyici Aşk Mektupları
Etkileyici Aşk Mektuplarından Örnekler
En Etkileyici Aşk Mektupları

Ben Sana Kalbimi Verdim

Sabah erken terminale indim. Çantamı yere bırakıp öylece beklemeye başladım. Bilinçsizce gözlerim etrafı tarıyordu, biliyorum beklemiyordun ama yinede gözlerim seni arıyordu eskiden kalma bir alışkanlıkla… Sen uzun bir zaman önce gitmiştin bu kent de biliyorum ama inatla gözlerim seni arıyordu yine de, arada geçen bunca zamana rağmen…

Soğuktu, Ankara’ya kar yağıyordu, üşüyordum… Benim de düşlerim yağdı Ankara’ya… Ellerimi cebime soktum bir süre öylece bekledim… Sanki biraz sonra bir köşeden çıkıp gelecektin, sadece birazcık geç kalmıştın; koşarak çıkıp merdivenleri gelip sarılacaktın hasretle…

Biliyorum uzaklardasın şimdi .. Kimlerlesin kimbilir, yalnızsın belki de benim gibi şu an..? Oralar da soğuktur belki, üşüyor musun..? hala canını sıkıyor mu, bir ömür tükettiğin bu hayat kavgası..?
Beni sorma! Suyu tükenmiş limanların denizlerine yürüyüp duruyorum hala… Hayatımın sesi kısılmış, yaşlanmış dudaklarımdaki kelimeler, kimse aramıyor, anlamıyor beni… Unutulmuşum anlayacağın…

Beklerken gözlerin geldi gözlerimin önüne, dudakların, duruşun, gülüşün, sevgiyle bakışın… Sonra aklım ayrılığın bir burgu gibi işlediği yüzüne bakmaya, elini tutmaya korktuğum günlere gitti. Burgu ağır ağır işliyordu içime, ağır döndüğü içinde daha çok acıtıyordu…

Yıllardır bu terminale her gelişimde aynı acıyı duyarım, aynı özlemi hissederim, aynı hüznü yaşarım… Oysa aradan uzun yıllar geçmişti ama her şey daha dünmüş gibi gözlerimin önünde canlanıyordu…
Ne zaman bu terminale insem içim burkulur, gözlerim durup durup dolar. Her esen yelde, yağan yağmurda, çağlayan ırmakta, uğuldayan ormanda senin kokunu duyarım…
Her esintide soluğunu hissedip içime ferahlık dolar ve her yokluğunu yokladığımda ruhum sızlar.

Çekip gitmiştin kalbinin bütün kapılarını kapatarak ardında.. Durmadan büyüdü içimde yokluğun. Günler aylar, yıllar geçip gitti ardına bakmadan ama sen yoktun gelmiyordun… Gelmiyeceğini biliyorum beklemem nafile ama yine de köşe başlarına bakıyorum belki bir köşeden çıkar gelirsin diye.. Uzaktasın oysa ki bir ömür kadar… Özlem tek yönlü bir yol işte gidip de dönmeyen…Ve sen bir yel gibi esip gittin hayatımda ardına bakmadan, ben yelkenleri kırık tekneler gibi bakakalmıştım yorgun denizler üzerinde…

Seni ne zaman ansısam bir hüzün şarkısı kırılır kalbimde; hiç unutamadım ki seni zaten, yıllar oldu buraları terkedip gideli, yıllar oldu ayrıyız, dudaklarımız biribirinden uzak, bedenlerimiz, ellerimiz, gözlerimiz uzak. Oysa aşk karşılıklı sevmektir, dokunmaktır, gerçek aşk paylaşmaktır hayatı. Hala kulağım sesinde, gözlerim etrafta seni arıyorum, çok uzaklarda olduğunu ve gelmeyeceğini bile bile… Kırık bir tebessümdür anımsadığım, bir sevda türküsüydü adın… Herkese bir şeyler verilir belki ama ben sana kalbimi verdim… Kalbimi de alıp gittin beraber…

Çekip gittin hayatımdan düşlerimi ve anılarımı sarsarak.. hayatımda artık mutluluk olmayacak, teselli olmayacak. Hep bir boşluk, hep acılar, hüzünler olacak…

Şimdi güz sonu, kışa giriyoruz ben dört mevsim baharı yaşadım seninle. Dört mevsim çiçek açtın kalbimde, taze bir yaprak gibi yeşildin, sevgi çiçeğiydin, üzerine çiğ taneleri düşmüş kırmızı güldün, maviydin, beyazdın bütün renklerde sevmiştim seni…
Seni severken hayatı da sevmiştim ben, dünyayı da,insanları da…

Uçup gitti şimdi sevgi kuşları hayatımda. Günlerin, gecelerin tadı yok. Leylası kaybolmuş bir mecnunum, Hiçbir çöl kabul etmiyor beni artık Soğuk karanlık gecelerde kayıp çocuk resimleridir hüznün bir başka adı. Gittiğinden beri kayıp içimdeki çocuk…

Sen Benim Saplantımsın

Sana aşık olduğumdan beri,benim saplantım sensin.
Sen kendi dünyanda yaşıyorken,benim dünyam sensin.
Yoğun bir aşk,yoğun duygular,inanılmaz bir ruh yaşıyorum artık!
Aşkını bekliyorum,bir parça yem gibi,yuvarlak bir kasede bir balık gibi artık!

Gündüzün,seni kapmak için,bir kartal gibi seni izlerim.
Geceleyin,seni kaybetmemek için,siyah bir yarasa gibi seni takip ederim
Yazın,aşkımı sana göstermek için,bir yunusbalığı gibi sana doğru yüzerim.
Kışın,kendimi sana hazırlamak için,bir penguen gibi smokin elbise giyerim.

Senin ilgisizliğinden,dondurmanda bir mikrop olmak isterim.
Rüyanda adımı tekrarlayarak konuşan bir papağan olmak isterim.
Kendimi sana göstermek için,ısırılmış elmanda bir kurtcuk olmak isterim.
Sırf beni görmen için,iri bir böcek gibi,yiyeceğinin üzerine konmak isterim.

Beni önemsemediğinde,bir sivrisinek veya bir hamamböceği gibi seni ısırmak isterim.
İntikam almak için,bir böcek,bir örümcek yada bir yaban arısı gibi seni rahatsız etmek isterim
Aslında benim amacım,bir öç almak değil,seni bir kelebek gibi öpmektir.
Benim gayem kalp hırsızlarını bir polis köpeği yada bir atlı polis gibi kovalamaktır.

Zıplayarak ve sırıtarak,bir şempaze gibi,sana duygumu göstermeye hazırım.
Eğer izin verirsen,oyuncak ayın gibi,seni kucaklamaya hazırım.
Aşkın beni insanımsı bir hayvan yaptı;tedavi etmek için saplantımı aşkını bana ver.
Yoksa dayanılmaz güzelliğin beni bilinçsiz bir tutkuya sürükler.

Umudu Bitmiş

Sensiz geçen birgünüm daha be gülüm ömrüm sensiz tükeniyor ben sensizim mutsuzum huzursuzum…..
Hayat senmişsin yaşamak senmişsin Hani bana gülüm derdin bebeğim derdin duyamıyorum artık duyamıyorum gecelerin sessizliğinde sensiz ağlıyorum hiç dinmeyecek gözyaşlarım başlıor ve hiç bitmiyor Hasretin öldürdü be aşkım yaşamak gelmiyor içimden sensiz tat alamıyorum hiçbirşeyden umudum kalmadı duygularım bitti hayat bundan sonra benim için sadece mantık duygularım seni bana kaybettirdi artık onları sevmiyorum Ben bende bittim be gülüm hayat boş benim için İnşallah mutlu olursun Bundan sonra.Ama bilki sevgilim beraber öleceğiz Ben seni Hep hissediyorum benim sende yüreğimin yerini biliyorum sen benim herşeyimsin…Ben seni sensiz sevdim be gülüm halada öle…hepte öyle olacak bigün ben evlensemde çocuğum olsada hep öyle olcak ama hep isterdimki senden bi parça dünyaya getirim bi bebeğimiz olsun senin ve benim ama olmadı sevgilim….Sen yoktun hala yoksun ama hep kalbimdesin nerde el ele bi sevgili görsem aklıma sen geliyorsun Kaçamak yaptığımız günler gecenin bi saatinde gezmeler…

CESARET İSTEYEN GECENİN Bİ SAATİ:)Gülüm ben sevdanın sevginin oturduğu sokakta oturuyorum Beni ararsan orda bulursun Seninle bitmeyecek bi sevgimiz aşkımız vardı anlatılamayacak kadar adımızı Leyla mecnun katmışlardı Bizde onlar gibi kavuşamadık be gülüm sonumuz onlar gibi bitsin istemedim ama bu sölediklerim nafileydi ne kadar çaba göstersemde olmadı BİTTİ!!!Hayatımdaki sevmediğim kelimeden biri bunun içinde sende varsan o benim için daha kötü ama inanıyorumki kıyamet günü geldiğinde beni uyandıracaksın Ben seni sensiz sevdim gülüm…Neden bu kadar sevdim bilmiyorum ama kendimi senden alamıyordum olmuyordu sensiz Nefesimdin Vazgeçilmezimdin…..Dünyamdın evrenimdin Ruh eşimdin ama YOKSUN YOKSUN YOKSUN Bundan sonrada olmayacaksın Öbür Dünyada Kavuşuruz Be gülüm İnanıyorum Ben Sevenler orda kavuşur derler ben inanıyorum inanmak istiyorum Hoşçakal Şimdilik sonsuz aşkım sonsuz RUH EŞİM….HERŞEYİM…..BEBEĞİM….ßİTANEM…..GÜLÜM. …..SANA GELMEDİĞİM GÜN ÖLDÜĞÜM GÜNDÜR GÜLÜM…..BEN SENSİZ ARTIK BİR HİÇİM………MUTLU OLAMIYORUMMMMMMMMMMMM…….YAŞAMA SEBEBİMDİN AMA ARTIK YOKSUN!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!SENİ SEVİYORUM SENİ HEP SEVDİM HEP DELİCESİNE SEVECEĞİM……

Gönderen : Umudum

Şarkı Mesajları

Pazar, Haziran 17th, 2012

Şarkı Mesajları

Tugbam sitesinde en güzel Şarkı Mesajları sizler için hazırlandı
. Buyurun Şarkı Mesajları

Sevdim Seni Bir kere Başkasını Sevemem Deli Diyorlar Bana Desinler Değişemem!

Dünya Bana Zindan Oldu Sen gideli oldum Deli Bunca ömrüm Ziyan ldu Sen gideli Sen gideli Gitti Aklım Oldum Deli off…

Yâr Deyince Kalem Elden Düşüyor Sözlerim Görmüyor Aklım Şaşıyor.

Bırakma beni insanlar kötü bırakma beni korkuyorum..

Vaz Geçtim Gözlerinden Sanma Adını Ezberliyorum hala Aşkın En Ağırıydın Bana Kalmadı Yüreğim Kayboldum her an..

Yalnız Gitme Giderken Benide Götür, ben Gelmezsem Hic Durma Bu Aşkı Bitir, Yapma Beni Bırakma Eller Ne Der Sonra Diller Ne der Sonra!

Ağlamazdım Kirpiğimde Yaş Olsaydın Sıkılmazdım Gözümde çöp Olsaydın Gocunmazdım Ah Yaramdaki kan Olsaydın Sana Ben harammıydım ki helaline gittin…

Bir gün Gelirde Unuturmuş insan En Sevdigi Hatıraları bile, Bari Sen Her Gece Yorgun Sesiyle Saat 12’yi Vurduğu Zaman beni beni Unutma..

Aklımı yerden Göğe Kadar Aşka Sordum Kimseye Kafam Bozulmuyor Onun Kadar, Çok Umutsuzum Bazen Bazende umutluyum Seviyorum Olmuyor Sevmezsem öLürüm..

Bu Sefvdanın Dalında Hep Yanmayamı yeminim Erken gelen Hazanda hep Solmayamı yeminim, Bulutlar Dayansın diye Adını Dağlara verdim Toprağa Anlatsın Diye Sesini Sulara Verdim!

Söze gerek yok Gözlerime Bak oku gerçeği Sen içinin Sesini Dinle Kalbine Sor Beni..

Ben Canımı verdim Bir Vefasıza O beni Unuttu Dönmedi hala, Bu Evde Saatler geçmiyor Sanki o şimdi uzakta Duymuyor beni Yardım Et Allahım Yol Göster Allahım..

Dert Yine Dert Bıktım Senden Git Hadi Git Koptuk Zaten Her Sebebin bendim Madem Neden Sustun Neden?

Sığınacak Başka Kimim var gecemde Gündüzümde Sen Senin için Atan Yüreğimin Yangınını Bi BiLsen..

Delilik Biliyorum Senle Olmak Delilik Takılıp Kaldım Karşı koymam imkansız, Yaşanan Yollarım Senden çok Daha Fazla Hüzünlerim Alır gider Sevinçlerimi..

Olmadığın her yer gurbet gelmedigin evim zindan yatağım taştan Soğuk Dayanamaz Buna insan Tükenecek neyim kaldı uykularım çoktan bitti yetmiyor aklım çözmeye bumu sevda dedikleri?

Artık gitme demiyeceğim zaten iyice hazırsın bu sefer herşeyi yanında götür anılarımızı umutlarımızı sevgimide al belki lazım Olur!

içimde bi kıpırtı var hayrola hop oturuyor hop kalkıyor gonul okuyor canıma ne desem boş sıgmıyorki ele avuca diyorki leyla kavuştu mecnununa..