İktidar partisine geçmeyeceğini kesin bir ifade ile belirtmeyen Kurtulmuş, “Biz ne olacağız” ifadesinin gönüllerinden geçmediğini, “Biz ne yapacağız.” fikrinin gönüllerde makes bulduğunu kaydetti. HAS Parti’nin aldığı oydan bağımsız olarak Türkiye siyasetinde “sesi en güçlü parti” olduğunu ifade eden Kurtulmuş, “Bu sözlerin iktidar partisinin içinden çıkması da takdir edersiniz ki, sözümüzün gücünün iktidar partisi tarafından anlaşılmış olduğunu gösterir.” dedi.
HAS Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda Kurtulmuş, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kurtulmuş, özel yetkili mahkemelerin kaldırılması, Başbakan-Leyla Zana görüşmesi ve kendisinin AK Parti’ye transfer olacağı yönünde basında yer alan haberlerle ilgili açıklama yaptı.
Transferi ile ilgili çıkan haberleri, kendilerinin de iktidar partisi içinde konuşulan mesele olarak bildiklerini dile getiren Kurtulmuş, konunun bir şekilde medyaya sızdırıldığını ifade etti. Kurtulmuş, HAS Parti’nin kurulduğu günden bu yana gelecek Türkiye’yi, 2050 yılının Türkiyesini kuracak fikirleri, programları, projeleri büyük bir hassasiyetle Türkiye kamuoyuyla paylaştığını anlattı, sözü doğru söylediklerini, doğru insanlarla bir araya geldiklerini vurguladı. HAS Parti’nin, aldığı oydan bağımsız olarak Türkiye siyasetinde sesi en güçlü parti olduğunu ifade eden Numan Kurtulmuş, bu çerçevede hayatının her safhasında gönüllerinden “Biz ne olacağız.” ifadesinin geçmediğini söyledi. Kurtulmuş, mücadelelerinin ana fikri ve çerçevesinin “Biz ne yapacağız, insanlığın hayrına ne yapacağız.” fikrinin olduğunu söyledi. Bu çerçevede, kendisinin ve arkadaşlarının “makam mevki” hırsı olmadığı gibi “şan, şöhret, para, pul” gibi derdinin de olmadığını kaydetti.
Kurtulmuş, sözlerine şöyle devam etti: “Biz bu çerçevede özümüzü söylüyoruz. Her platformda, her halde ve şartta söyleyeceğiz. Bu sözlerin iktidar partisinin içinden çıkması da takdir edersiniz ki, sözümüzün gücünün iktidar partisi tarafından anlaşılmış olmasıdır. Bundan dolayı büyük bir memnuniyet içindeyiz. Bizim derdimiz önce insandır, bizim derdimiz yeni ve güçlü bir Türkiye’yi kurmaktır. Derdimiz, hakkın ve adaletin tesis edildiği bir programın uygulanmasıdır. Derdimiz, yeryüzünde bütün insanların huzur ve mutluluk içinde yaşadığı bir sistemi tesis etmektir. Derdimiz, medeniyetimizi yeniden inşa etmek ve yeniden medeniyetimizin siyasetini kıyamete kadar yaşatmak mücadelesidir. Bu, sözümüzü gücümüzün yettiği her yerde söylemeye devam edeceğiz.”
“MEVCUT DAVALAR AKAMETE UĞRATILMAMALI”
Konuşmasında, ÖYM’lerin kaldırılması ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, Türkiye’de hukuk ile ilgili sorunların çözüme kavuşturulmasının sadece bir maddenin değiştirilerek halledilemeyeceğini ifade etti.
ÖYM’lerin olağanüstü ve DGM’lerin devamı olduğunu belirten Kurtulmuş, Türkiye’de ÖYM’lerin kaldırılması ile demokratikleşmenin sağlanamayacağını belirtti. Türkiye’de halen ihtilal tehdidi olduğuna dikkat çeken Kurtulmuş, “Türkiye’de gücünü anayasa ve yasalardan alan bir olağanüstü dönem vardır. Evren’in avukatlarının verdiği savunma bunun en açık delilidir. Türkiye önce bu antidemokratik adımları, anayasal sistemle sistemi değiştirmek zorundadır. Bu çerçevede ÖYM’lerin kaldırılması, mahkemelere adli kolluk birimlerinin tahsis edilmesi, ceza evlerinin ıslah edilmesi, tecridin kaldırılması gibi konuları da aynı zamanda kaldırmak zorundayız. Türkiye’de ÖYM’ler kaldırılabilir, ancak bu yapılırken, ısrarla söylediğimiz devam eden yargılamaların, Türkiye’nin demokratikleşmesinde en önemli yargılamalar olarak gördüğümüz 28 Şubat, darbe planları, Ergenekon, Balyoz, internet andıcı, 12 Eylül soruşturmalarının akamete uğramaması zorunludur. Bu çerçevede, bizim söylediğimiz yere umarım Parlamento gelecektir. Düzenlemenin içinde çetelerle ve darbelerle mücadeleyle ilgili bir yasa muhakkak yer almalıdır. Böyle olmadığı takdirde, bu millet darbecilerin tehditlerine karşı eli, kanadı kırık bir şekilde bırakılacak.” ifadelerini kullandı.
“BAŞBAKAN’IN ZANA İLE GÖRÜŞMESİ OLUMLUDUR”
Kurtulmuş, Başbakan’ın Milletvekili Leyla Zana ile görüşmesi hakkında da değerlendirmelerde bulundu. Başından beri Türkiye’nin en büyük sorunlarından birinin toplumsal barışı sağlamak olduğunu ifade eden Kurtulmuş, bunun için Türkiye’de ilk olarak Kürt sorununun halledilmesi gerektiğini kaydetti.
Bunun için herkesin elini taşın altına koymasını isteyen Kurtulmuş, “Dolayısıyla Türkiye’de herkes bu sorunun çözümü için elini taşın altına koymak zorundadır. Israrla başından beri söyledim: Bu işin çözümü ne darbe, ne sokak ne de Genelkurmay karargahıdır. Bu sorunun çözüm yeri TBMM’dir, siyasetin kendisidir. Sorunu siyasi arenada çözmeye yönelik atılan her adımı destekliyoruz. Bu görüşmeden ümit ederim ki, Türkiye’nin 30 yıldır kanayan yarasına belki çözüm çıkar. Belki birkaç tane adım atılmış olur. Bu sürede herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Herkes, Kürt meselesi diye ortada dolaştırırken. Biz HAS Parti olarak Türkiye’nin gönüllü kardeşlik projesini Türkiye’nin her tarafında anlattık. Bu milletimizin takdirini aldı.” dedi.