Bu şehri ağlatacak kadar ağırdı gidişin Şimdi yokluğunu koynuma aldım Karanlığın bile hüznümü kaybedemediği bir gecede Hesap soruyorum yüreğime boyundanbüyüksevmek sana mı düştü diye
Her yer senkokuyor işte Her şeyde senden bir parça Böyle çaresiz böyle yarım kaldım işte Sol yanım acıyor Her atışı yokluğunun isyanı şimdi Yanmaktayım işte
Nasıl sevmişim oysa seni Ne kadar sen olmuşum Ne kadar çok ben olmuşsun Nasıl mecburmuşum Nasıl tutulmuşum Sensizlik ölümmüş oysa Oysa ne zormuş ölüm Bir damla sen diye yalvarıyorum
Gülben Ergen, Bodrum’da çekilmiş selülitli görüntüleriyle ilgili yapılan yorumlara isyan etti. Ergen, ‘Kadının teninin acımasızca malzeme yapılması kadına şiddettir’ dedi.
Gülben Ergen, selülitli fotoğraflarının gazetelerde yayınlanmasına ateş püskürdü. Gazetecisinden akademisyenine birçok kadın ‘Sunuş biçiminizle aşağıladığınız tenim ve bedenimle üç evlat dünyaya getirdim’ diyen Ergen’e destek verdi Gülben Ergen’in selülitli fotoğrafları yeni bir gündem yarattı.
Twitter’dan isyan eden Ergen, tepkisini şöyle dile getirdi:
O selülitlerden daha önemli neler neler yaparım şok, şok, şok değeri taşımaz. (…) Kadının teninin, canının, bedeninin selülit başlığı altında bu denli acımasızca malzeme olabilmesi kadına şiddetin bir parçası. Okul öncesi verdiğim eğitime önem, bireysel olarak kurduğum dernek, Milli Eğitim Bakanlığı’yla işbirliğim, anneliğim ve selülitlerim? Göbekli bir adama yer vermez basınımız. Selülitle yargılayıp, sunuş biçiminizle aşağıladığınız tenim ve bedenimle üç evlat dünyaya getirdim. Ne selülitmiş, yıllardır eksik olmadı, haber değerini yitirmedi, gitti.