Gruptan yapılan yazılı açıklamada, ”Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ’nin (Turkcell) 29 Haziran 2012 tarihinde yapılması öngörülen Genel Kurul toplantısı ile ilgili olarak, karpayı dağıtımı, anasözleşme değişikliği, bağımsız yönetim kurulu adayları gibi konularda TeliaSonera ve Alfa adına bugün kamuoyuna yapılan açıklamaların gerçeğe uygun olmayan yönler içermesi nedeniyle, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini teminen, aşağıdaki hususların açıklanmasına ihtiyaç duyulmuştur” denildi.
”Turkcell’de karpayı dağıtımını engelleyen bizatihi TeliaSonera ve Alfa’dır” ifadesine yer verilen açıklamada, 2011 yılında yapılan ilgili Turkcell Genel Kurul toplantılarında, Turkcell Holding AŞ adına Genel Kurul toplantılarında görev yapan temsilcinin kullandığı oylar dolayısıyla, karpayı dağıtımını öngören gündem maddelerinin kabulünün mümkün olmadığı hatırlatıldı.
Açıklamada, ”Turkcell Holding AŞ adına söz konusu Turkcell Genel Kurul toplantılarında oy kullanan temsilcilerin, TeliaSonera ve Alfa’nın oylarıyla yetkilendirilen ve ne yönde oy kullanacağı da yine TeliaSonera ve Alfa’nın oylarıyla belirlenen kişiler olduğu, tüm kamuoyunca bilinen tartışmasız bir gerçektir. Hal böyle iken, karpayı dağıtımını Çukurova Grubu’nun engellediğine yönelik beyanlar, hiçbir inandırıcılığı olmayan, yanıltıcı beyanlardan ibarettir” görüşü dile getirildi.
Açıklamada, Turkcell Anasözleşmesi’nde yapılması planlanan değişiklik metninde uzlaşma sağlanamamasının, ”TeliaSonera ve Alfa’nın, bu değişiklik yoluyla yetkili kamu otoritesi SPK tarafından bağımsız Yönetim Kurulu üyelikleri ile ilgili olarak öngörülen ilkeleri devre dışı bırakmayı hedefleyen tutumlarından kaynaklandığı” savunuldu.
-”Çukurova Grubu, Anasözleşme değişikliklerini önermekte ve desteklemektedir”-
Yapılacak Turkcell Genel Kurul toplantısında anasözleşme değişikliği yönünde yapılması planlanan düzenlemelerin, esas itibariyle, Şirket Yönetim Kurulu’nun yapısını, toplantı ve karar nisaplarını ilgilendirdiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
”Bu çerçevede, Yönetim Kurulu’na seçilecek bağımsız üyelerin sayısı, Yönetim Kurulu’nun toplantı ve karar nisapları ve söz konusu kararlara bağımsız üyelerin katılımı konusundaki kurallar, SPK’nın belirlediği kurumsal yönetim kural ve ilkelerinin Şirket yönetimine yansıması ve bağımsız üyelerin karar alma sürecinde bu kural ve ilkelere uygun şekilde etkinliklerinin sağlanması meselesini doğrudan etkilemektedir.
Çukurova Grubu, Turkcell Yönetim Kurulu’nun oluşumunda ve alacağı kararlarda, en az bir bağımsız üyenin karar hakkında olumlu oy kullanmış olmasını öngören Anasözleşme değişikliklerini önermekte ve desteklemektedir. Bu tutum ise, SPK’nın yürürlüğe koyduğu kurumsal yönetim ilkelerinin ve bağımsız üyelik düzenlemelerinin amacını ve ruhunu yansıtan ve destekleyen bir yaklaşımı temsil etmektedir.”
-”Adayların birçoğu, SPK düzenlemesinde bağımsız adaylar için öngörülmüş bulunan kriterlere uygun değil”-
”TeliaSonera ve Alfa tarafından bağımsız üyelik için önerilen adayların birçoğu, bizatihi SPK düzenlemesinde bağımsız adaylar için öngörülmüş bulunan kriterlere uygun değildir” denilen açıklamada, şu görüşler dile getirildi:
”Kamuoyunca da yakından gözlendiği üzere, TeliaSonera ve Alfa tarafından Turkcell Yönetim Kurulu’na bağımsız üye olarak önerildiği belirtilen isimlerin birçoğu, önceki ve/veya halihazır iş bağlantıları, kimlikleri ve taraf oldukları konular dikkate alındığında, SPK tarafından belirlenen bağımsızlık kriterlerine uygun değillerdir.
Bu kapsamda, yakın geçmişte birçok medya organında haber ve tespit konusu edilen somut örnekler vermek gerekirse, TeliaSonera ve Alfa tarafından önerilen adaylardan bazıları için, münferit olarak; öneren taraf ile belli doğrudan veya dolaylı iş ve hizmet ilişkilerinin bulunduğu, bu yönüyle SPK’nın ve New York Borsası’nın ilgili düzenlemelerinde öngörülen süreler boyunca iş ve hizmet ilişkisinin bulunmamasına dair kurallarına uymadığı, bazı suçlarla ilgili iddialara veya yargılama sürecine konu oldukları, kimlik ve/veya konumları itibariyle öneren taraftan bağımsız hareket edemeyecekleri yönünde izlenim oluşturdukları ifade edilmektedir.
Bizatihi bağımsız medya mensupları ve mecraları tarafından tespit ve haber konusu yapılan bu somut gerçekler ortada iken, önerilen adayların SPK düzenlemesine uygunluğunun ileri sürülemeyeceği, bizce tartışmasızdır.”
Muhabir: İstanbul