Posts Tagged ‘kasım’

10 kasım ile ilgili kısa şiirler

Cuma, Haziran 22nd, 2012

10 kasım şiirleri , 10 kasımla ilgili şiirler, on kasım ile ilgili şiirler, kısa 10 kasım şiirleri, 10 kasım ile ilgili kısa şiirler

Atatürk’ü Yitirmedik

Yıllar
Üst üste katlandıkça
Acımasız uzadıkça
Çelik mavisi gözlerinde
Her geçen gün
Işığını çoğalttıkça
Güzel vatanımızı
Kurtardığın anıldıkça
Seni yitirmedik ki
Dün olduğu gibi
Bugün de aramızdasın her an
Buna inan Ata’m
Yüzyıllar da geçse aradan
Sen her zaman anılan
Kutsal bir kahramansın.

Süleyman APAYDIN


Atatürk Yazar

Sordum seni;
Dağına, taşına Türkiye’min,
Herkes kendinden emin,
Yükseldi gür sesler;
Umutlar, sevgiler:
O biziz, O bizleriz.
Hepimiz bir parçayız
Atatürk’ten,
Bütün doğa,
Atatürk’ü anar,
Atatürk’ü şaşar.
Herşeydir OTürkiyem’de.
Göller, ırmaklar, ormanlar.
İmza imza Atatürk yazar.

M. Vasfi Saral


10 KASIM TÜRKÜSÜ

Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler,
Bozkır ovalarına, Erciyes’e Ağrı’ya,
Ulusun egemen olduğunu
Özgür olduğunu
Haykıracağım haykıracağım işte,
Senin sustuğunca!

Yolunda yürüyeceğim Atatürk;
Ana baba oğul kız,
Dere tepe bucak köy,
Yeryüzü yaşamalarımla değil
Oralarda, Senin gittigince!

Atatürk, taşıyacağım
Çanakkale’de, Sakarya’da, Çankaya’da, al al,
Senin taşıdığını;
Yurdun gök ülküsü
Dalgalanırken,
Senin bayrağını yücelteceğim.
Senin çıktığınca.

F. Hüsnü DAĞLARCA

eski karım…

Cuma, Haziran 22nd, 2012

ESKİ KARIM

Hala sen varmışsın gibi
İki yastıkla yatıyorum..

Kimseye söyleme gidişini, ben söylemedim.
Elimde senin siparişin olmayan torbalarla geliyorum eve..
Ağlaya ağlaya öpüyorum yattığın yastığı yorganı
Sanki beni az önce yolcu etmişsin gibi çıkıyorum sokaklara..
Üst komşuya hava atarak, bi fiyaka bi görsen..
Ne garip bu insanlar!
Bütün mahalle, hatta alttaki bakkal bile seni geçen kasım öldü sanıyor…
Ne garip bu insanlar!
Hala her sabah bana selam veriliyor..
Sanki yaşıyormuşum gibi..

Ceyhun YILMAZ

Öğretmenler Günü Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Öğretmenler günü 2009, öğretmenler günü şiirleri 2009, öğretmenler günü şiirleri, 24 Kasım Öğretmenler günü, 24 kasım şiirleri

BEN BİR ÖĞRETMENİM

Ben bir öğretmenim

Okulların birinde

Duymayı, düşünmeyi öğretirim.

Derslerimde…

benim çocuklarım bu bahçelerde,

bu yağmur altında ıslanmadılar.

Bir yağmur sonrası gelin seyredin,

Her taraf tepeden tırnağa kadar,

Bulutsuz masmavi dünyalarına

Sevginin, sevincin güneşi doğar.

Böyle çocuklarla dolar her yanım,

Çocuklar kardeşim,

Çocuklar arkadaşım

Canım…

Onlarda toplanmıştır

Geçip geçen zamanım,

Bir parıltı görsem gözlerinde,

Bilgiden, anlayıştan yana,

Bir hal olur bana

Zannedersiniz ki

Dünyalar benim…

Çocuklar, kitaplar, yazı tahtası

Enine boyuna bütün zamanlar,

Dört duvar arası bir dershanede

Her dinden her dilden gelmiş insanlar

Bizimle konuşur hayal ederler,

Bağlanırız kalırız kendilerine

Hikaye anlatır, şiir söylerler,

Mutluluk üstüne, ümit üstüne…

M.Gündüz GÖKTÜRK

Atatürk’ü Anma İle ilgili Şiir

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Atatürk’ü Anma ile İlgili şiir
Atatürk Şiirleri
10 Kasım şiirleri
10 Kasım ile ilgili Şiir


ATAM

Atam’ın gözleri kapalı,
Yatıyor mezarında.

Şiirleri okuduk ağlaya,ağlaya
O adam o adam vatanımızı kurtaran

Hayatteyken her yerde barışı sağlayan

Şimdi yatıyor mezarında o büyük kahraman
onsuz kalbimize hançer saplanız
bizi bu acıdan ölüm kurtarı


10 KASIM

Ben hiç 10 Kasım’a
“Günaydın” demem ki
Ben sensiz 23 Nisan’a
Hoş geldin diyemem ki

Seni özlesek bile
Elden ne gelir ki
Bir daha senin gibi
Gelecek mi ne belli

Bak 10 Kasım yine geldi
Gözlerde yaşlar tükendi
Aradan 78 yıl geçse bile
Senin hatıran hiç bitmedi

Sabahlar her zaman güzeldir
Seni hatırlatmadıkça
Günaydın denir ama


10 kasım

yine geldi 10 kasım
mutluklar ve üzüntüler
yine gelir buraya
atatürk ü anarız

ah şu atatürk
hiç unutulurmu
bize hayat verdi
10Kasımı gönderdi

ne güzel sabah var
ne güzel bayram var
keşke hiç bitmese
10 kasım

atatürk ölmeseydi
herkes onu karşılayacaktı.
onu sevecekti
ama öldü


10 kasım

on kasım sabahında
kuşlar bile ötmüyor
seni tarif etmeye
kelimeler yetmiyor

seni kaybettiğinde
millet kara bağlandı
bütün yurt hatta düya
sana içten ağladı

tarihi karıştırırsın
bilmeyen ibret alsın
dileğimiz ALLAH’DAN
mekanın cennet olsun


10 kasım

Yıl otuzsekiz, on kasım perşembe
Hatırdan çıkmayacak bir sonbahar
Sarsılıyor İstanbul yedi tepe
Yaman geçmiş Dolmabahçe/de rüzgar

Gerçek olamaz olsa bile bir düş
Dokuzu beş geçe Atatürk ölmüş
Böyle toptan bir yas nerde görülmüş
Berabar ağlıyoruz kurtlar, kuşlar

Bu memlekete en çok hizmet eden
Bu aşk ile dağlara gücü yeten
On sekiz milyonun omuzunda giden
Atam Ankara sırtlarında yatar.


10 kasım

Saat 9′5 geçe
Atam dolma bahçedei
Gözlerini kapamış,
bütün dünya ağlamış.

Doktor,doktor kalksana
Lambalarını yaksana
Atam elden gidiyor
Çağresine baksana

Uzun,uzun kavaklar,
Dökülüyor yapraklar
Ben atama doymadım
Doysun kara topraklar


10 Kasım Türküsü

Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler
Bozkır ovalarına, Erciyes’e, Ağrı’ya
Ulusun egemen olduğunu
Özgür olduğunu
Haykıracağım haykıracağım işte
Senin sustuğunca!

Yolunda yürüyeceğim Atatürk;
Ana baba oğul kız
Dere tepe bucak köy
Yeryüzü yaşamalarımla değil
Oralarda, senin gittiğince!

Atatürk, taşıyacağım
Çanakkale’de, Sakarya’da, Çankaya’da, al al
Senin taşıdığını;
Yurdun gök ülküsü
Dalgalanırken
Senin bayrağını yücelteceğim.
Senin çıktığınca

Atatürk’ü Anma şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Atatürk’ü Anma Şiirleri
10 Kasım şiir
10 Kasım şiirleri
Atatürk Şiirleri


10 Kasım

Her doğum başlangıçtır ölüme
Ölüm;
sığdırılmışsa içine bir yaşam
yaşam adanmışsa yaşamlara
ve öldüğünde insan
selam duruyorsa hala
topuyla,tüfeğiyle ve elinde çiçeğiyle
gözyaşlarıyla damla damla
insanlar

ve varsa hala ardından
ağlayan kadınlar
ve çocuklar
doğduklarında yokken bile sen
senin resminse yakalarındaki
cepheye giderken

ve anılıyorsan hala
senin adını taşıyorsa sokaklar,okullar
akıyorsa damlalar gözpınarlarından
yığınların
ve hala adın yazılamıyorsa
nüfus kütüklerinde
ve hala varsa öldürmek isteyenlerin
ölümün adı değildir
10 kasım
olsa olsa bir merhabadır ölüme

10 KASIM ATA’ YA SESLENİŞ

Sensiz 10 kasım da, nasıl güleyim
Ah çeker ağlarım, dertli yüreğim
Albayrak yarıda, durur direğim
Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.

Hazan geldi Atam, çiçekler soldu
Hergün şehit geldi, millet kahroldu
Şehit anaları saçların yoldu
Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.

Güneşler tutuldu, ayda karardı
Ağladı ulusun bahtı karardı
10 kasımda ulus sana ağladı
Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.

Ordular ilk hedef, akdeniz dedin
Savaşın sonunda zafere erdin
Sana yas tutuyor, şimdi milletin
Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.

Gündüz güneş idin, gecede aydın
Bütün devrimleri ülkeye yaydın
On kasım da aramızdan ayrıldın
Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.

Yurdumuzdan hain düşmanı attın
Kurtardın ülkeyi bayram yaşattın
Ecel geldi atam, bahtımızı kararttın
Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.

Devrimlerle bu günlere gelindi
Zaferlerle bütün ulus sevindi
Bayram etti ulus, sana güvendi
Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.

Bakari’ yem ben Atamı ararım
On kasımlar da, sever anarım
Kaybettim ben Atama yanarım
Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.

10 KASIM
Atatürk’üm biliyorum ugün 10 Kasım.
Senin ölüm yıl dönümün.
Ama sen gidince seni buvatan arar oldu,
Bu genç yüreğim seninle doldu.

Sen merak etme Atam.
Senden aldığımız örneklerle olduk adam,
Atam seninle var olduk,
Senin ilkelerinle yoğrulduk.

Sıra biz gençlerde yolundayız,
Sözlerinle ilkelerinle doğru yoldayız,
Seni canaım kadar vatanım kadar,
Çok seviyorum Atam,dünyalar kadar…

10 KASIM

Atam seni çok seviyoruz!
Türk ordusu ile savaştın.
Atam!seni saygı ile anıyoruz.
Türk cumhuriyetini kurdun.
Ülkemizi korodun.
Ruhun hep cennette olsun.
Keşke seni görebilseydim…

Türkiye Şiirleri Ünlü Şairler

Cuma, Haziran 22nd, 2012

ünlü şairlerden türkiyeyi anlatan şiirler,
türkiyeyi anlatan şiirler

En Güzel Türkiye Şiirleri

Güzel Türkiye

Uzunca yürüdüm yollarında
Deresinden köprüsünden geçtim
Dağlarından akan pınarlarında
Buz gibi akan sularını içtim

Türkiye Zümrütten yeşil
Göllerinden,ırmaklarından geçtim
Dağlar,ovalar,ormanlar yemyeşil
Türkiye`mi yıldızlara bakarak seçtim

Türkiye denizlerin ne güzel
Denizlerinin üzerinden geçtim
Türkiye şehirlerin ne güzel
Türkiye körfezlerinde güzelliği seçtim

Türkiye tarihi eserlerine hayran kaldım
Öyle güzelsinki güzel Türkiye
Tarihi eserlerinden, rüyalara daldım
Dünya`yı dolaştım,seni seçtim,Türkiye

Mustafa Cemil Dirier

Yok ki Başka Türkiye

Memleket bizimdir,insanlar bizim
Hepimiz aynıyız salkımda üzüm
Hoşgörü,kardeşlik en iyi çözüm
Akıllı ol yok ki başka Türkiye

Türkiye karışsın ister ecnebi
Karışsında farketmez ki sebebi
Unutma hoşgörü denen edebi
Akıllı ol yok ki başka Türkiye

İsimlerimiz bir, birdir dinimiz
Aynı denizlerde yüzer gemimiz
Ayrılık demeye varmaz dilimiz
Akıllı ol yok ki başka Türkiye

Saygı gösterirsen saygı görürsün
Bölmeye kalkarsan elbet ölürsün
Kötü düşünenler her gün sürünsün
Akıllı ol yok ki başka Türkiye

Ozan Kasım bende ülke evladı
Başka memlekette bulmadım tadı
Her daim yaşasın Türkiye adı
Akıllı ol yok ki başka Türkiye

Kasım Kol

Can Türkiye’m

Dağlarında soğuk suyun
Çanakkale’dir can ruhun
Dumlupınar, İstanbul’un
Öz mekanım can Türkiye’m.

Can Türkiye’m, can Türkiye’m
Toprağın kutsal Türkiye’m
Al bayrağım göklerinde
Dalgalansın can Türkiye’m.

Gökten bayrak inmeyecek
Ezanlar hiç dinmeyecek
Bu meş’ale sönmeyecek
Canım cananım Türkiye’m.

Değişmem seni dünyaya
Selamlar olsun ataya
Hacı Bektaş, Mevlana’ya
Dergah olan can Türkiye’m.

Celal Sevencan

Türkiye’m

Sırtımı dayadım karlı dağına
Ormanın güzeli sende Türkiye’m
Vuruldum bahçene hem de bağına
Meyvenin güzeli sende Türkiye’m

Sevgi dolu dost canlısı insanın
Rağbet görmez hiç birisi kavganın
Kalbimizde yeri başka sevdanın
Aşkların güzeli sen de Türkiye’m

Ovası yaylası güzel yurdumuz
Gönülden sevdalı sana ferdimiz
Barış için savaş eder ordumuz
Askerin yiğidi sende Türkiye’m

Zengin toprakların bakir dağların
Denizi arzular coşkun suların
Demir kömür daha nice madenin
Zenginliğin hepsi sende Türkiye’m

Gönül arzular ki hep böyle olsun
Nefret çıksın kalpler sevgiyle dolsun
Güzel insanımın yüzü hep gülsün
Dilekler umutlar sende Türkiye’m
Osmaniye 15.06.2006

Mustafa Kuruldak

5. Sınıf Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

5. Sınıf Şiirleri

5. Sınıf Şiirler

CUMHURİYET

Bir zamanlar yurdumuzda
Bir başka devlet varmış,
Başındaki padişah
Ne isterse yaparmış.

Millet onun yanında
Köle imiş, kul imiş,
Türklerin vatanında
Yıllar sürmüş bu gidiş.

Vatan kalmış bakımsız
Millet fakir perişan
Sönüp gitmiş eski hız
Yurda saldırmış düşman.

Atatürk padişaha
Düşmana karşı durmuş,
Yurdumuzu kurtarmış
Cumhuriyeti kurmuş.

İ. Hakkı TALAS

—————————-

On Kasım

Yıl otuz sekiz, on kasım Perşembe
Hatırdan çıkmayacak bir sonbahar
Sarsılıyor İstanbul yedi tepe
Yaman esmiş Dolmabahçe’de rüzgar

Gerçek olamaz olsa olsa bir düş
Dokuzu beş gece Atatürk ölmüş
Böyle toptan bir yas nerde görülmüş
Beraber ağlıyoruz kurtlar kuşlar

Bu memlekette en çok hizmet eden
Bu aşk ile dağlara gücü yeten
On sekiz milyonun omzunda giden
Atam Ankara sırtlarında yatar.

Cahit Sıtkı Tarancı

—————————-

Güzel Türkiye

Uzunca yürüdüm yollarında
Deresinden köprüsünden geçtim
Dağlarından akan pınarlarında
Buz gibi akan sularını içtim

Türkiye Zümrütten yeşil
Göllerinden,ırmaklarından geçtim
Dağlar,ovalar,ormanlar yemyeşil
Türkiye`mi yıldızlara bakarak seçtim

Türkiye denizlerin ne güzel
Denizlerinin üzerinden geçtim
Türkiye şehirlerin ne güzel
Türkiye körfezlerinde güzelliği seçtim

Türkiye tarihi eserlerine hayran kaldım
Öyle güzelsinki güzel Türkiye
Tarihi eserlerinden, rüyalara daldım
Dünya`yı dolaştım,seni seçtim,Türkiye

Mustafa Cemil Dirier

alıntı

Etnografya Müzesi Bilgi

Perşembe, Haziran 21st, 2012

Etnografya Müzesi Hakkında Bilgi
Ankara Etnoğrafya Müzesi

Etnografya Ankara ilinin Namazgah adıyla anılan semtinde, Müslüman mezarlığı olan tepede kurulmuştur.Müze Vakıflar Genel Müdürlüğünce 15 Kasım 1925 tarihli Bakanlar Kurulu kararı gereğince, Milli Eğitim Bakanlığı’na müze yapılmak üzere bağışlanmıştır.

1924 yılına kadar Anadolu’da Kurtuluş Savaşı’na katılan, milli kültüre önem veren devrimciler, Türklerin maddi ve manevi kültü mirasını içeren bir Etnografya Müzesi’nin kurulmasının gerekliliğine inanıyorlardı. Bu nedenle Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver, eski mesai arkadaşı Budapeşte Etnografya Müzesi şeflerinden Türkolog J. Meszaroş’un müzenin kuruluşu konusundaki görüşleri sorularak, kendisine hizmet teklif edildiği, Prof. Meszaroş’un bakanlığa sunduğu 29 Kasım 1924 tarihli raporundan anlaşılmaktadır. Böylece Halk Müzesi’nin kurulmasına hazırlık yapılmak üzere, 1924’te İstanbul’da Prof. Celal Esad (Arseven) başkanlığında, daha sonra 1925 yılında İstanbul Müzeler Müdürü Halil Ethem (Erdem) başkanlığında, eser toplamak ve satın almak üzere özel bir komisyon kurulmuştur. Satın alınan 1250 adet eser, 1927 yılında inşası tamamlanan müzede teşhir edilmiştir. Müze Müdürlüğü’ne de Hamit Zübeyr Koşay atanmıştır.

15 Nisan 1928 yılında müzeyi ziyaret eden Gazi Mustafa Kemal Paşa (Atatürk) müze hakkında bilgi aldıktan sonra, Afgan Kralı Amanullah Han’ın Türkiye’yi ziyaretleri nedeniyle, müzenin açılmasına emir buyurmuşlardır. Müze 18.7.1930’da halka açılmış ve 1938 Kasım ayında Müzenin iç avlusu, geçici kabir olarak ayrılıncaya kadar açık kalmıştır. Atatürk’ün naaşı 1953’de Anıtkabir’e nakline değin burada kalmıştır.

15 yıl süreyle Etnografya Müzesi Anıtkabir görevini görmüştür. Devlet başkanlarının, elçilerin, yabancı heyetlerin ve halkın ziyaret yeri olmuştur. Bu süre içinde müzede çalışmalar sürdürülmüş 6-14.11.1956 tarihinde Uluslararası Müzeler Haftası nedeniyle gerekli değişiklikler yapılarak, tekrar halkın ziyaretine açılmıştır.

Binanın mimarı Arif Hikmet (Koyunoğlu) Cumhuriyetin ilk dönem mimarlarının en değerlilerindendir

Bina dikdörtgen planlı olup, tek kubbelidir. Yapının taş duvarları küfeki taşı ile kaplanmıştır. Alınlık kısmı mermer olup üzerleri oyma süslüdür.

Binaya 28 basamaklı bir merdivenle çıkılır. 4 sütunlu, üçlü bir giriş sistemi vardır. Kapıdan girilince kubbe altı holüne ve buradan da iç avlu denilen sütunlu kısma geçilir. Buranın ortasına mermer bir havuz yapılmış, çatı kısmı açık bırakılmıştır. Daha sonra bu iç avlu Atatürk’e geçici kabir olarak ayrıldığında, havuz bahçeye nakledilerek, çatısı kapatılmıştır. İç avlunun etrafında simetrik olarak büyüklü küçüklü salonlar yer almaktadır. İdare kısmı müzeye bitişik olup iki katlıdır.

Müze önünde at üstünde duran bronz Atatürk Heykeli 1927’de Milli Eğitim Bakanlığı tarafından İtalyan Sanatkarı P. Conanica’ya yaptırılmıştır.

Etnografya Müzesi, Türk Sanatının Selçuklu Devrinden zamanımıza kadar devam eden örneklerinin sergilendiği bir müzedir.

Anadolu’nun çeşitli yörelerinden derlenmiş halk giysileri, süs eşyaları, ayakkabı, takunya örnekleri, Sivas yöresi kadın ve erkek çorapları çeşitli keseler, oyalar, çevreler, uçkurlar, peşkirler, bohçalar, yatak örtüleri, gelin kıyafetleri, damat tıraş takımları eski geleneksel Türk sanatının birer temsilcileridir.

Türklere özgü teknik malzeme ve desenlerle kendi içinde halı dokuma merkezlerinden Uşak, Gördes, Bergama, Kula, Milas, Ladik, Karaman, Niğde, Kırşehir yörelerine ait halı ve kilim koleksiyonu vardır.

Anadolu Maden sanatının güzel örnekleri arasında XV.Yüzyıldan kalma Memlük kazanları, Osmanlı şerbet kazanları, güğüm leğen, sini, kahve tepsisi, sahanlar, taslar, mum makasları vb. çeşitli madeni eserler vardır.

Osmanlı Devri yayları, okları, çakmaklı tabancalar, tüfekler kılıç ve yatağanlar, Türk çini porselenleri ve Kütahya porselenleri, tasavvuf ve tarikat ile ilgili eşyalar, Türk yazı sanatının güzel örneklerinden levhalar bulunmaktadır.

Türk ağaç işçiliğinin en güzel örneklerinden, Selçuklu Sultanı III. Keyhüsrev’in tahtı (XIII. y.y.), Ahi Şerafettin Sandukası (XIV.y.y.), Nevşehir Ürgüp’ün Damsa Köyü Taşhur Paşa Camii mihrabı (XII. y.y.), Siirt Ulu Camii Mimberi (XII.y.y.) Merzifon Çelebi Sultan Medresesi Kapısı (XV.y.y.) müzemizin önemli eserlerindendir.

VII. Dönem T.B.M.M. üyesi Besim Atalay’ın müzeye armağan ettiği koleksiyonu çeşitli devirlere ait Türk sanat tarihlerini içermektedir.

Müzede özellikle Anadolu etnografya ve folkloru, sanat tarihi ile ilgili eserleri içeren bir ihtisas kütüphanesi bulunmaktadır.

Etnografya Müzesi Adres: Talatpaşa Bul. Opera / Ankara
Tel: (0312) 311 30 07

Kaynak: kultur.gov.tr