Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul! Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer. Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul! Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer. Nice revnaklı şehirler görünür dünyada, Lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan. Yaşamıştır derim en hoş ve uzun rüyada Sende çok yıl yaşayan, sende ölen, sende yatan.
Rindlerin Akşamı
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç; Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç! Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile, Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle. Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan Geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece. Guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince, Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül! Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül.
Rindlerin Ölümü
Hafız’ın kabri olan bahçede bir gül varmış; Yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle. Gece; bülbül ağaran vakte kadar ağlarmış Eski Şiraz’ı hayal ettiren ahengiyle.
Ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde; Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter. Ve serin serviler altında kalan kabrinde Her seher bir gül açar;her gece bir bülbül öter.
Sessiz Gemi
Artık demir almak günü gelmişse zamandan, Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.
Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli, Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.
Biçare gönüller. Ne giden son gemidir bu. Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.
Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler; Bilmez ki, giden sevgililer dönmeyecekler.
Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden. Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden
Gül ruhluların misali yoktur. Hurşidin o rengi âli yoktur. Ağyar ile ülfet etmek ister Ben ölmeden ihtimali yoktur. Cevretme değil fedayı aşka, Öldürse dahi vebali yoktur. Allah’adır istinadım ancak Nevi beşerin kemali yoktur.
Namık Kemal
BEYİTLER
Sana senden gelir bir işte ‘dâd’ lâzımsa Zaferden ümidin kes gayriden imdad lâzımsa.
Yüksel ki yerin bu yer değildir; Dünyaya gelmek hüner değildir.
Bize gayret yaraşır, merhamet Allah’ındır. Hükmü ati ne fakirin, ne de şeyhin şahındır
Atamızdan bize emanet oldu bu vatan, Onu ebedî yaşatmak boynumuzun borcudur. Bil ki her zaman plân yapıyor düşman, Vatanı korumak boynumuzun borcudur.
İnmesin, göklerde dalgalansın bayrağım, Verilir mi şehit kanıyla sulanmış toprağım? Ölürüm de bırakmam, burası benim yatağım, Sancağı korumak boynumuzun borcudur.
Şerefsiz hayat için, bu toprağı satanlar, Bu milletin içine fesat ruhu katanlar, Bunu bize yakıştırır mı toprakta yatanlar? Türklüğü yaşatmak boynumuzun borcudur.
Tarih okusun ki, mazimiz ne imiş görsün Her bir kötülüğü kalbinden silsin, Düşmanımız, Türk gençliği ne imiş bilsin. Cumhuriyeti korumak boynumuzun borcudur.
Mehmed’im ne söylese hepsi haktır, Cumhuriyetçi gençlikte hile yoktur, Atatürkçü olanda vatan sevgisi çoktur, Vatanı korumak boynumuzun borcudur.
Mehmet SARIOĞLAN ATATÜRK KURTULUŞ SAVAŞI’NDA
Bir gemi yanaştı Samsun’a sabaha karşı Selam durdu kayığı, çaparası, takası, Selam durdu tayfası.
Bir duman tüterdi bu geminin bacasından bir duman Duman değildi bu Memleketin uçup giden kaygılarıydı.
Samsun limanına bu gemiden atılan Demir değil Sarılan anayurda Kemâl Paşa’nın kollarıydı.
Selam vererek Anadolu çocuklarına Çıkarken yüce komutan Karadeniz’in hâlini görmeliydi.
Kalkıp ayağa ardısıra baktı dalgalar Kalktı takalar, İzin verseydi Kemâl Paşa Ardından gürleyip giderlerdi Erzurum’a kadar.
Cahit KÜLEBİ
19 MAYIS GENÇLİK MARŞI
Bir şerefli milletin şanlı çocuklarıyız. Kalplerimiz, nabzımız, vatan diyerek atar. Ayrılmadan yürürüz, aynı yolda erkek, kız. Ruhumuzda ateş var, göğsümüzde iman var…
Vücudumuz yay gibi, bacaklarımız çevik, Kalplerde cumhuriyet, başımızdadır bayrak, Bir emanet taşırız, Ata’mıza söz verdik. Kuvvetimizi, gücümüzü, kanımızdadır kaynak…
Bilgi ile sporu, yürütürüz atbaşı, Çalışkanlık, çeviklik atalardan mirastır. Türk olmanın amacı kazanmaktır savaşı… Bize ülkü yaraşır, bize hamle yaraşır.
19 Mayıs bizim en kutsal bayramımız. Tarihlerde var mıdır, böyle bir günün eşi ? Bu pınardan içiyor, alıyoruz kuvvet, hız, Bu ocaktan yakıyor bütün gençlik ateşi…
İ. Hakkı TALAS ŞU SONSUZ KOŞU
Samsun’a ayak basmış Kahraman bugün, Çayır, çimen yeşermiş zafer yolunda Davul zurna sesinde şahlanır düğün, Gönlüm coşup öter bir bahar dalında.
Ata’nın rüyasına gelincikler sun, Emek bahçelerinin güzel gülünü… Biz sonsuz bir sabahtayız… O uyusun, Sevincimiz coşturur O’nun gönlünü.
Nasıl çıkmış bir sabah Samsun’dan yola, Dağlardan dağlara o zafer türküsü, Şahlanıp bayrak çekmiş her eski kola, Taze bir bahar açmış yurdun gözünü.
Al bayrağın Ankara Kalesi’nde hür, Dalgalanmakta altın bir çağa doğru, Yeni kahramanlar kol kol, boy boy yürür, Şu karlı dağlardaki bayrağa doğru.
On dokuz Mayıs’ın hür başına çelenk, Kiraz mevsimi, gençlik ay’ı, gül ay’ı, Bir bahar bahçesinde gönüller renk renk, Şu sonsuz koşuya bak, sarmış yaylayı.
Ceyhun Atuf KANSU BU GELEN BANDIRMA VAPURU
Tekmil Anadolu ayakta, Bu gelen Bandırma vapuru. Mustafa Kemâl’in bakışı Göklerden duru. Boz kalpağın hele bir çıkarsın Mustafa Kemâl Altın saçları pırıl pırıl uçuşur rüzgarda. Mustafa Kemâl’in elbisesi Rütbesiz, nişansız… Ve avuçlarında Kaderi yazılmış Türkiye’nin. Karadeniz sereserpe uzanmış önünde Bandırma vapuru yavaş yavaş yol alır, Gazi Anadolu divan kurmuş bekleşir Mustafa Kemâl geliyor. Vapur yaklaşır, yaklaşır; Secde eder dağlar taşlar. Selam verir Gazi Anadolu’m; Bandırma vapurunun içinde. Güneşten süt emmiş Bir sarışın kahraman var. Mustafa Kemâl, ölümsüz kahraman, Sen Samsun’a ayak bastığın an, Al bir bayrak gibi açılıp rüzgarınla, Dalgalandı vatan.
Özker YAŞIN RENKLERDE 19 MAYIS
Ak 19 Mayıs ak Mustafa Kemal Samsun’a çıkacak. Al 19 Mayıs al Sivas’ta Mustafa Kemal… Yeşil 19 Mayıs yeşil Çimenlerde çocuklar oynaşır.
Mavi 19 Mayıs mavi Ordular hedefimiz uygarlık, ileri. Mor 19 Mayıs mor Sonrasını anlatmak zor.
Sarı 19 Mayıs sarı 10 Kasım’da bayraklar yarı. Ak 19 Mayıs ak Atatürk vatan, Atatürk bayrak.
Pembe 19 Mayıs pembe, Atatürk aklım sende. 19 MAYIS’TA DÜŞÜNCELER
Sen, geceyi gündüze katan Kaputa sarınıp karda yatan Sen, müstesna ölümsüz kahraman Çanakkale’nin çelik kalesi Sen, düşmandan kaçılmaz, diyen Bir avuç, cephanesiz, keşif koluyla Dağ gibi zırhların karşısında duran Duru durup, Dumlupınar’da Turnayı gözünden vuran Çarıksız, tüfeksiz, ekmeksiz Kağnıyla, Ayşeyle, Fatmayla Ordulara Akdeniz’i gösteren Senin yolundayız bugün de… Yorulmaz Usanmayız Yenilmeyiz, dönmeyiz Senden aldık ışığımızı, Gökte bile kalmasa bir kıvılcım Yine sönmeyiz. Gözlerin güneş bize, Sözlerin ateş bize, Bir kavuşturdun sevdiğimize, Hürriyet, vatana. Bugün 19 MAYIS Senin yolundayız. Dönmeyiz bir adım sağa, sola, Dönmeyiz bir adım geri. Hep aynı heyecanla görüyoruz seni At üstünde, Parmağın ufukta Ordular, Hedefiniz Akdeniz’dir, İleri! Hep böyle görüyoruz seni, Hep aynı heyecanı taşıyoruz, Hep aynı heyecanla 9 Eylül’de İzmir’e girer gibi Yaşıyoruz. Hep dev gibiyiz Hep aslan gibi, Şimdi hep senin gibiyiz. Kimse yan bakamıyor artık bize, Hattı müdafaa yok, Sathı müdafaa var. Edirne’den Kars’a, İzmir’den Rize’ye kadar Akdeniz’den Karadeniz’e, Yalın kılıç, Kükremiş, Bekliyoruz. Bugün elle tutuyor, gözle görüyoruz Yurtta sulh, cihanda sulh” dediğini. Dumlupınar’da yatıyor şehitler, Her gün gidip geliyoruz Senden onlara mekik dokuyoruz. Silah çatıyor, süngü takıyoruz… 19 Mayıs’ta Samsun’a çıktığın gibi heyecanla Her yıl okuldan çıkıyoruz. Biz de sen olduk şimdi Her köyde, her okulda, her fabrikada Cumhuriyeti emanet ettiğin GENÇLİK VAR!…
O GELİYOR
Yıl 1919 Mayıs’ın on dokuzu. Kızaran ufuklardan kaldırıyor başını Yeryüzüne can veren, Cana heyecan veren Al yüzlü Oğan güneş. Takanın burnu nasıl Karadeniz’i yırtar ? Siz de bir an öyle yırtınız uykunuzu. Uyanın Samsunlular! Kurutacak gözlerde umutsuzluk yaşını Al yüzlü Oğan güneş. Bugün Çaltıburnu’ndan gülerek doğan güneş.
Yıl 1919
Mayıs’ın on dokuzu. Uyanın Samsunlular. Uyumak ölüme eş. Diriltir ruhunuzu, Ufukta bir gemi var. Fakat bu gemi niçin böyle yavaş geliyor ? Fakat yolu mu az, yoksa yükü mü ağır ? Bu gemi umut yüklü, insan yüklü, hız yüklü ! İçinde bu vatanın derdiyle yanan bağır. Kurulacak yarını düşünen baş geliyor. Bir baş ki, gökler bir küme yıldız yüklü. Bu gemi onun için böyle yavaş geliyor.
Yıl 1919 Mayıs’ın on dokuzu. Ufukta duran gitgide yaklaşıyor. Sanki harlı bir ateş Yakıyor ruhumuzu. Beklemek üzüntüsü her gönülde taşıyor. Üzülmemek elde mi ? Hız yüklü, iman yüklü, umut yüklü bu gemi.
O umut yayıldıkça ruhlara sıcak sıcak, O hız, doldukça bütün damarlara kan gibi, Gizli inleyen her yürek canlanacak. Ateşler püskürecek uyuyan volkan gibi. Gittikçe büyükleşen Gölgene dikilmekten karardı gözlerimiz. Koş, atıl gemi, sana engel olmasın deniz. Ak saçlı dalgaları birer birer kes de gel Kuşlar gibi uç da gel, rüzgar gibi es de gel
Celal Sahir EROZAN
BİR KURTULUŞ DESTANI
Osmanlıydı bir zaman tarihler yazan, Dört bir yana kök salmış, kükreyen aslan.
Asırlarca yaşadı, nesil geçti aradan, Zayıfladı kuvvetçe, dediler “hasta adam”.
Asiler çıktı, Osmanlıya başkaldıranlar, Fitneyle parçaladı hain düşmanlar.
Küçüldü topraklar savaşlarda bir yandan, Atmak istediler Türk’ü Anadolu’dan.
Bir inançla gürledi, yüce Türk milleti, Önder seçti kendine Mustafa Kemal’i.
Millet birlik oldu, koştu düşman üstüne, Nice canlar verildi, Maraş, Urfa, Antep’te.
Cephelerde Mehmetçiğin Allah sedası, Temizlendi düşmandan güney, doğu, batısı.
Ay ve yıldız dalgalandı akan kanlar üstüne, Ve ölümsüz marşımız doğdu Mehmet Âkif’le.
Büyük harpler yaşadı bu vatan, bu topraklar, Yine de bir nebze susmadı gök kubbede ezanlar.
Büyük Ata önder oldu, açtı Millet Meclisi, Daha sonra kuruldu Milletin İradesi.
Binlerce şehidiyle aldı, Türk milleti vatanı, Tarihe şerefiyle yazıldı, bu Kurtuluş Destanı.
Bu Kurtuluş Destanı’dır kuşak boyu sürecek, İlelebet, yok etmeye kimsenin gücü yetmeyecek
Erdoğan GÜNEŞ 19 MAYIS TÜRKÜSÜ
On dokuz Mayıs, En yüce bayram. Bize armağan, Bıraktı Ata’m.
Sağız vatanca, Kafamız zinde, Tek bir kitleyiz, Ata izinde.
Ata’yı sevmek, Kutsal ülkümüz, O’na benzemek, Coşkun türkümüz.
Ata her yerde, Yol gösteriyor, Koşun güzele, Bilime diyor.
Samsun’a O’nun, Çıktığı bugün. Vatanda düğün, Çocuğum övün!
Yüzyıllar öncesinden Yüzyıllar sonrasından sesleniyorum size Ben Mustafa Kemal’im heyy… Ben Mustafa Kemal’im. Büyük büyük denizlerim vardır benim Hürriyeti içmiş dalgalarım. Hürriyetle kabarmış dalgalarım vardır benim Ulusumun yarınında sevincim Ben Mustafa Kemal’im heyy… Karanlığı deler gözlerim. Dalgalara binip gelmiş kahraman, Gökçe gözlerine türküler yaktığımız… Hâni bir güneş doğmuştu ya Samsun’dan İşte benim… Ben… Mustafa Kemal… Ölmek yaşamaktır vatan uğrunda Deyip, öyle girdim savaşa Komut verdim Şahlandı cümle vatan Boğdum kör talihi zindanında. Bahtı gülen anaları yurdumun Gökleri, dağları, denizleri Yarınları, güvenip de uyuduğum Aslan yeleli ışığı sınırlarımın Mehmetleri Tutun ellerinden yüreklerinizin Sevgilerinizle beni yıkayın. Yüzyıllar öncesinden Yüzyıllar sonrasından gelir sesim Sevdiğim Bir tanem Türkiye’lim Sen varoldukça belli ki Ben Mustafa Kemal’im. Sen var oldukça belli ki Ben Mustafa Kemal’im.
B.Kemal ÇAĞLAR
MUSTAFA KEMAL’IN GÖK YAZILARI
Ben Mustafa Kemal, elimde tebeşir, Kocaman, Mavicek bebelerin, ak kızların, Taş ninelerin, çatal dedelerin gözleri, kocaman, Bir 1O Kasım gecesi Yazıyorum ateşten çağrımı karşınıza: -Ey Türk gençliği…
Ben Mustafa Kemal, doyamadım haykırmaya, Şimdi destan ellerimle yazıyorum, Yeşiline suyun, Kuşun, Yelin, Yaprağın: “Ne Mutlu Türküm Diyene.”
Ben Mustafa Kemal, önümde kırk bin köy, Kırk bin ovaya karşı bir tek dağ gibiyim Bayraklarım değerken evren bayraklarına şimdi, Elimde tebeşir Yazıyorum kara gecenin üstüne Yazıyorum armağanımı: “Övün, Çalış, Güven.”
F. Hüsnü DAĞLARCA
10 KASIM TÜRKÜSÜ
Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler, Bozkır ovalarına, Erciyes’e Ağrı’ya, Ulusun egemen olduğunu Özgür olduğunu Haykıracağım haykıracağım işte, Senin sustuğunca!
Yolunda yürüyeceğim Atatürk; Ana baba oğul kız, Dere tepe bucak köy, Yeryüzü yaşamalarımla değil Oralarda, Senin gittigince!
Atatürk, taşıyacağım Çanakkale’de, Sakarya’da, Çankaya’da, al al, Senin taşıdığını; Yurdun gök ülküsü Dalgalanırken, Senin bayrağını yücelteceğim. Senin çıktığınca.
F. Hüsnü DAĞLARCA
ATATÜRK
Sen Atatürk’ü tanımazsın çocuğum Ne insandı O, ne insandı. İzmir’e gelişini görseydin. Ne şanlıydı O, ne şanlıydı.
Benzerdi sana, bana Bizim gibiydi eli, ayağı Ama bir yol baksaydın yüzüne. İçin sevgisiyle dolardı.
Vapura biniyorsak dilediğimizde, Sokakta geziyorsak hür, İyi bak dört yana, Atatürk’ün aklı görünür.
Arı Türkçe konuşuyorsak, Türkçe düşünüyorsak bugün, Her işimizde O’nun gücü. Büyük öğretmeni Türk’ün.
Halkımızın arasında, halktan, Davul vurur dengi dengine. Dünya rastlamış mıdır? Atatürk’ün dengine.
N. Ulvi AKGÜN ATATÜRK’Ü DUYMAK
Ulu rüzgâr esmedikçe Yaşamak uyumak gibi. Kişi ne zaman dinç; Dalgalanırsa bayrak bayrak gibi.
Ne var şu dünyada ekmekten daha aziz? Sürdüğün tarlalara sevginle serpildik. Ekmek olmak için önce Buğday olmak gibi.
Silinir sözcüklerden sen hatıra geldikçe Cılız sözler: Uzanmak, yorulmak, durmak gibi. Kuvvettir yaptıkların her yeni yetişene Her ışık-kaynak gibi.
En yakınlar zamanla yüzyıllarca uzak gibi, Bir sen varsın kalacak, bir sen ölümsüz, Daha da yakınsın, daha da sıcak Bıraktığın toprak gibi.
Kaç Türk var şu dünyada, bir o kadar susuz, Hepsinin gönlünde sen, bir pınar bulmak gibi, Ancak senin havanda sağlıklar esenlikler: Olmaya devlet cihanda Atatürk’ü duymak gibi.
Behçet NECATİGİL ATATÜRK GÜLÜMSEDİ
Atatürk gülümsedi öğretmenim Siz sınıfa girince Dağıldı kara bulutlar Açıldı gonca.
Baktı ki okul yenidir Siz yenisiniz düşünceler yeni Atatürk gülümsedi öğretmenim Saklayamadı sevincini.
Baktı ki gençsiniz bilgili Eğitiyorsunuz yolunca yöntemince Atatürk gülümsedi öğretmenim Sevindi onca.
Baktı ki karışmış aramıza Çiziyorsunuz yolu Atatürk gülümsedi öğretmenim Gözleri dolu dolu.
Anlaşılan bütün yaz Atatürk gözünü kırpmamış Çünkü boşmuş sıralar Çünkü harf okunmamış.
Ama baktı ki gün doğmuş Bir koşu varmışız okula Özlemle açılmış kitaplar Bir iştah kızda oğlanda.
Baktı ki zil çalmış sınıfa girmişsiniz Bütün bakışlar sizde Günaydın demiş derse başlıyorsunuz Sımsıcak bir sevgi gözlerinizde
Baktı ki Türkiye’si Türkiye’miz Aydınlık ufuklara yürüyor hızla Atatürk gülümsedi öğretmenim Kürsüde kendini görünce.
Talât TEKİN
ATATÜRK YAZAR
Sordum seni; Dağına, taşına Türkiye’min, Herkes kendinden emin, Yükseldi gür sesler; Umutlar, sevgiler: O biziz, O bizleriz. Hepimiz bir parçayız Atatürk’ten, Bütün doğa, Atatürk’ü anar, Atatürk’ü şaşar. Herşeydir OTürkiyem’de. Göller, ırmaklar, ormanlar. İmza imza Atatürk yazar.
M. Vasfi SARAL
ATATÜRK’Ü GÖRDÜM DÜŞÜMDE
Sizler yaşadıkça çocuklarım Ben de yaşıyorum demek, İşte aranızdayım Ahmetler, Mehmetler’le, Sizler yaşadıkça çocuklarım Elele Yanınızdayım
Sizler yaşadıkça çocuklarım Daha ferah içim, Gök daha geniş denizler daha geniş, Vatan ya vatan, Vatan sonsuzluktan gelmiş Sonsuzluğa açılan yol Vatan siz.
Sizler yaşadıkça çocuklarım Bilin ki Ben de yaşarım, Bir sevinç düştü mü içinize Bir keder düştü mü içinize Bilin ki Aranızda ben varım.
A. Rıza ERGÜVEN
BİR TUTKUDUR MUSTAFA KEMAL
Bir Tutkudur Mustafa Kemal; Nice sevdalara değişilmeyen. Yitirilmiş Kasımlarda açan umuttur, Bir baştır, vazgeçilmeyen…
Bir Türküdür Mustafa Kemal; Suskun ağızlarda söyleşir, durur. Çaltıburnu’nda gözetir denizi. Köroğlu’nda bağdaş kurup oturur…
Bir İnançtır Mustafa Kemal; Yurdun dört yönünde, bir çağdır yaşayan. Sarmış kollarıyla, çepçevre ulusu. Sakarya boylarından Akdeniz’e taşıyan…
Bir Anlamdır Mustafa Kemal; Belkahve’den dürbünüyle seyrediyor İzmir’i. Özgürlük diyor, al atının üstünde, Kırıyor kılıcıyla, tutsak eden zinciri…
Bir Bayraktır Mustafa Kemal; Çekilmiş kalelere, rüzgârda dalgalanan. Bozkırın bağrında yol alan kağnılara, Işık tutan, güç veren, yol bulan…
Y.Doğan ERGENELİ KURTULUŞ ÖNCÜLERİ İÇİN
Yan yana iki çocuk görsem İşte Atatürk diyorum Özgürlüğün toprağı uyanıyor İçin için seviniyorum.
Koşuşan iki öğrenci görsem İçimin güneşi ısınıyor Yürüyen bir bakış gibi Mustafa Kemal geliyor.
Kol kola iki işçi görsem Ekmeğim çoğalıyor birden Bir ışık düşüyor ortalığa İşte Atatürk diyorum.
İşte Atatürk diyorum İlk kuruluş öncüleri Bir gül çağrısında hepsi Bize uzanmış elleri.
Mehmet KIYAT MUSTAFA KEMAL’LER TÜKENMEZ
Tükenir elbet gökte yıldız, denizde kum tükenir Bu vatan bu topraklar cömert Kutsal bir ateşim ki ben sönmez İnanın Mustafa Kemal’ler tükenmez
Ben de etten kemiktendim elbet Ben de bir gün geçecektim elbet İki Mustafa Kemal var iyi bilin Ben işte o ikincisi sonsuzlukta Ruh gibi bir şey görünmez İnanın Mustafa Kemal’ler tükenmez
Hep kardeşliğe bolluğa giden yolda Bilimin yapıcılığın aydınlığında Güzel düşünceler soyut fikirlerde ben Evrensel yepyeni buluşlarda Geriliği kovmuşum ben dönmez İnanın Mustafa Kemal’ler tükenmez
Başın mı dertte beni hatırla Duy beni en sıkıldığın an Baştan sona herşeyiyle bu vatan Sakın ağlamasın Kasım’larda Fatih’ler Kanunî’ler ölmez İnanın Mustafa Kemal’ler tükenmez
Bundan tam 10 yıl önce 3 Temmuz 2000 tarihinde; ülkemiz Türk insanına gülmeyi öğreten;duruşuyla,karakterleriyle,yıllar önce çekilmiş filmleriyle bile hala bizi güldürmeyi başaran;İnek Şabanımızı,Davaromuzu,Salakomuzu,Kibar Feyzomuzu,Kapıcılar Kralımızı,Çöpçüler Kralımızı,GÜLEN ADAMIMIZI…..
14/01/1850 Bir süre İstanbul’da da yaşamış olan Fransız romancı Pierre Loti.
14/01/1861 Son Osmanlı Sultanı Mehmed Vahideddin.
14/01/1875 1952 Nobel Barış Ödülü sahibi Alman din bilgini, filozof, orgcu, ve misyoner doktor Albert Schweitzer.
14/01/1892 Tanınmış Nazi karşıtı dinbilgini ve vaiz, Bekennende Kirche’nin (İtiraf Kilisesi)kurucusu Friedrich Gustav Emil Martin Niemöller.
14/01/1896 Birinci Dünya Savaşı sonrası “kayıp kuşak”ın önde gelen yazarlarından, ülkesinin yaşam tarzına yönelik sert eleştirilerini yansıttığı Amerika üçlemesiyle tanınan Amerikalı yazar John Dos Passos.
14/01/1923 Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım, İzmir’de öldü.
14/01/1923 Mustafa Kemal, Batı Anadolu’da geziye çıktı.
14/01/1923 Londra- New York arası ilk telefon görüşmesi yapıldı.
14/01/1923 Mustafa Kemal’in annesi Zübeyde Hanım.
14/01/1932 Amerika Birleşik Devletleri’nde işsizlerin sayısının 8,2 milyona ulaştığı açıklandı.
14/01/1938 Türkiye- Irak – İran – Afganistan arasında imzalanan Sadabad Paktı Türkiye Büyük millet Meclisi’nde onaylandı.
14/01/1938 Dışişleri Bakanlığı kuruluş kanunu kabul edildi.
14/01/1941 İstanbul Valiliği Üniversite Talebe Birliği tüzüğünü onayladı; Talebe Birliği faaliyete geçti.
14/01/1941 Gergin ve izleyiciyi kendine çeken icrasıyla ünlü Amerikalı kadın sinema oyuncusu Faye. Dunaway.
14/01/1941 Türkiye’de ilk sinemayı açan ve filmcilik konusunda ilk girişimde bulunan, Kemal Film’in sahibi Kemal Seden.
14/01/1943 Sir Winston Churchill, Franklin Roosevelt ve Charles De Gaulle Casablanca Konferansı’nda bir araya geldiler.
14/01/1944 Şair Mehmet Emin Yurdakul.
14/01/1945 Ekmek istihkakı kişi başına 450 grama çıkarıldı.
14/01/1953 Josip Broz Tito Yugoslavya devlet başkanı oldu.
14/01/1957 “Casablanca” filmindeki performansıyla film dünyasının unutulmazları arasında yer alan Amerikalı sinema oyuncusu Humphrey Bogart.
14/01/1963 Fransa Cumhurbaşkanı Charles De Gaulle İngiltere’nin Ortak Pazar’a girmesini reddetti.
14/01/1964 Meclis, Ortak Pazar anlaşmasını onayladı.
14/01/1966 Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Lyndon Johnson’ın eski Başbakan İsmet İnönü’ye gönderdiği mektup Meclis’te görüşüldü. Mektupların kamuoyuna açıklanması istendi.
14/01/1970 Mahkum aileleri “genel af” için yürüyüş yaptılar.
14/01/1970 Milli Mücadele kahramanlarından, Genelkurmay ikinci başkanlarından Orgeneral Asım Gündüz öldü.
14/01/1974 Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Genel Başkanı Seyfi Demirsoy.
14/01/1974 Antalya Gazeteciler Cemiyeti kuruldu.
14/01/1975 Tüm Üniversite, Akademi ve Yüksek Okullar Asistanları Birliği (TÜMAS) kuruldu.
14/01/1977 Güncesiyle tanınan Frnasız kökenli Amerikalı yazar Anais Nin.
14/01/1983 Cumhurbaşkanı Kenan Evren’e fahri profesörlük ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin fahri hukuk doktorluğu unvanları verildi.
14/01/1986 Yazar Enver Naci Gökşen.
14/01/1987 Yapımcı ve film yönetmeni Turgut Demirağ.
14/01/1987 Uluslararası Ticaret Odası Vehbi Koç’u “Dünyada Yılın İşadamı” seçti.
14/01/1990 Eski Milli kaleci, iş adamı Sabri Dino, Boğaziçi Köprüsü’nden atlayarak intihar etti.
14/01/1993 Nubar Terziyan, Ankara Uluslararası Film Festivali’nde “Emek Ödülü”ne değer bulundu.
14/01/1994 4 şehirlerarası yolcu otobüsüne yerleştirilen bombaların patlaması sonucu 3 kişi öldü,17 kişi yaralandı. Eylemleri PKK’nın (Kürdistan İşçi Partisi) askeri kanadı ARGK (Kürdistan Halk Kurtuluş Ordusu) üstlendi.
14/01/1994 Sinemamızın karakter oyuncusu Nubar Terziyan.
14/01/1995 İlk kez düzenlenen Uluslararası Nazım Hikmet Şiir Ödülü, İstanbul’da yapılan bir törenle Lübnan’lı şair Adonis’e verildi.
14/01/1996 Besteci Onno Tunç, Bursa’dan İstanbul’a gelirken kullandığı tek motorlu uçağın Armutlu, Bozburun’da düşmesi sonucu yanındaki Hasan Kanık’la birlikte öldü.
14/01/1998 Ses sanatçısı Safiye Ayla.
14/01/2005 Afganistan’daki Uluslararası Güvenlik Yardım Kuvveti harekatına katılarak, Kabil Çok Uluslu Tugay Komutanlığı görevini 27 Ocak’ta 6 ay süreyle üstelenecek 28’inci Mekanize Piyade Tugayı için uğurlama töreni düzenlendi.
14/01/2005 Avrupa Uzay Ajansına (ESA) ait Huygens sondası, Satürn’ün gizemli uydusu Titan’a inişe geçti.
Şehitler Günü Hakkında yazı Şehitler Günü ne zaman
18 Mart günü, 1915 Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıldönümüdür. Bugün, 2002 yılından itibaren, “Şehitler Günü” olarak kabul edilmiştir.
Yıl 1915. Tarih boyunca birçok savaşlara alan olan Çanakkale Boğazı, en çetin savaşını veriyor, Türk kahramanlığına en büyük destanını yazdırıyordu. Türkler Birinci Dünya Savaşı’nda Almanya ve Avusturya-Macaristan imparatorlukları yanındaydı. Düşman devletler İngiltere, Fransa ve Rusya’ydı.
Ondokuz Şubat günü boğazdaki kaleleri topa tutarak Seddülbahir ve Kumkale’ye asker çıkardılar. Onsekiz Mart sabahı onaltı savaş gemisi ile boğaza girdiler. Kıyıları korku veren bir top ateşine tuttular. Çanakkale şehri ateşler içindeydi. Türk kaleleri susmuştu. Düşman artık bu kıyılarda canlı hiç kimsenin kalmadığına inanmıştı. Onun için gemilerini boğazdan içeriye sürdüler ve Nusret mayın gemisinin bir gece önce gizlice döktüğü mayınlara çarptılar ve battılar. Kıyılarda sustuğu sanılan Tük topçusu da Ulu Önder Mustafa Kemal önderliğinde top ateşine başlamıştı. Düşman büyük bir şaşkınlığa uğramıştı. Hepsini korku sarmıştı. Geri kalanlar da savaşı bırakmak zorunda kaldılar. 18 Mart, böylece Çanakkale’de Türk’e zafer günü oldu. Düşman kuvvetleri savaşı kazanacaklarından o kadar emindiler ki daha savaşın başında “Boğaz geçildikten sonra izlenecek olan siyaset” konusunda raporları ve planları bile hazırlanmışlardı. Çanakkale Savaşları’nda mehmetçik çelik siperlerin yerine göğsünü germiş, merminin bittiği yerde sürgüsünü, onun olmadığı yerde de yumruğunu kullanmıştır. Çanakkale Zaferi Türk Milletinin tarihinde kazandığı ve uğursuz talihini değiştirdiği birkaç zaferden biridir. Öyle bir zafer ki, iç ve dış düşmanların Türklüğü yok etmek için üzerine çullandığı bir devirde kazanılmıştır. Türk’ün “hasta adam” olmadığını bütün dünyaya göstermiştir. Çanakkale Savaşları’nda vatanımızın herbir köşesinden gelen yüzbinlerce Mehmetçik şehit olmuştur. Cesur, vatansever Mehmetçik Çanakkale’de son sözü söylemiştir;
Çanakkale geçilmez !
“Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir.
Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebeleri’ni kazandıran bu yüksek ruhtur.”
M. Kemal ATATÜRK
Kutsal vatan topraklarını canları pahasına koruyarak şehitlik onuruna erişen aziz şehitlerimizi minnet ve şükranla anıyoruz.
13 Ekim Ankara’nın Başkent Oluşu 13 Ekim Ankara’nın Başkent Oluşu etkinlikleri Ankara’nın başkent oluşu 13 Ekim
Her yıl 13 Ekim günü Ankara’nın başkent oluşu, düzenlenen büyük törenlerle kutlanır. Ankara Kalesi’nde başlayan bu törene özel giysileri içinde seymenler, öğrenciler, çeşitli dernek temsilcileri katılırlar. Törende yapılan konuşmalarda Ankara’nın başkent oluşunun anlam ve önemi belirtilir.
Ankara’nın başkent olması Mustafa Kemal, Mondros Ateşkes Anlaşması imzalandıktan sonra, Padişah VI. Mehmet tarafından 30 Nisan 1919’da 9. Ordu Müfettişliğine atandı.[46] 19 Mayıs 1919’da Refet Bey (Bele), Kâzım Bey (Dirik), ‘Ayıcı’ Mehmet Arif Bey ve Hüsrev Bey (Gerede) ile birlikte Samsun’a çıktı. Anadolu’da Havza ve Amasya Genelgesi’ni yayınlayan ve Sivas ile Erzurum Kongresi’ni düzenleyen Mustafa Kemal, İstanbul Hükümeti ile Amasya Protokolü’nü imzaladı. Bu protokol üzerine Meclis-i Mebusan açılmıştır. Mustafa Kemal, meclis çalışmalarını daha yakından izleyebilmek için 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelmiştir. Ankara’ya gelmesinin nedenleri arasında buranın demiryolu ağına sahip olması, İtilaf Devletleri tarafından işgal edilmemiş olması, merkezi bir konumda bulunması ve Batı Cephesi’ne yakınlık gibi nedenler de etkili olmuştur. Meclis, 28 Ocak 1920’de oybirliği ile Misakımillî’yi kabul etmiştir. Bunun üzerine İstanbul işgal edilmiş ve meclis kapatılmıştır. Mustafa Kemal, 19 Mart 1920’de illere ve kolordu komutanlıklarına bir genelge göndermiş ve Ankara’da olağanüstü bir meclisin açılacağını duyurmuştur. Seçimlerin ardından 23 Nisan 1920’de TBMM açılmış ve hükümet kurulmuştur. Türk Kurtuluş Savaşı bu meclisten yönetilmiş, savaşın kazanılmasının ardından Lozan Antlaşması imzalanmış ve I. TBMM seçim kararı almış ve yerini II. TBMM’ye bırakmıştır. İnkılap Meclisi olarak da anılan bu meclis 13 Ekim 1923’te Ankara’yı başkent ilan etmiştir
Tugbam sitesinde en güzel Türkçe İle İlgili Sözler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Türkçe İle İlgili Sözler Türkçe İle İlgili Özlü Sözler,
Türkçe İle İlgili Güzel Sözler,
“Türk Milletinin dili, Türkçedir Türk Dili dünyanın en güzel, en zengin ve en kolay dilidir” Mustafa Kemal Atatürk
“Türk Dili, Türk Milletinin kalbidir; beynidir” Mustafa Kemal Atatürk
“Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir Dilin milli ve zengin olması milli hissin inkişafında başlıca müessesedir Türk Dili, dillerin en zenginlerindendir Yeter ki bu dil; şuurla işlensin” Mustafa Kemal Atatürk
“Bugünden sonra divanda, dergâhta, barigahta, mecliste, meydanda, Türkçeden başka dil kullanılmayacaktır.” 1277 Karamanoğlu Mehmet Bey
“Türklüğün vicdanı bir Dini bir, imanı bir; Fakat hepsi ayrılır Olmazsa lisanı bir.” Ziya Gökalp
“Ülkesini ve yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.”
“Türk demek Türkçe demektir; ne mutlu Türküm diyene!”
Tugbam sitesinde en güzel Namık Kemal Aşk Sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Namık Kemal Aşk Sözleri Namık Kemal Sözleri
Namık Kemal Vatan Sözleri
Namık Kemal’in Aşk üzerine sözleri bulunmamaktadır.Namık kemal aşk üzerine sözler vatan aşkı ile ilgili sözlerdir.
Ne efsunkâr imişsin ah, ey dîdar-ı hürriyet; Esir-i aşkın olduk, gerçi kurtulduk esaretten.
İşte Namık Kemal’in diğer sözleri;
Ne mal iledir beyim ululuk, kemal iledir.
Usanmaz kendini insan bilenler halka hizmetten.
Yüksel ki yerin bu yer değildir,
Ülkedeki ahlak bunalımının bir kaynağı da; ana babanın çocuk eğitiminde tuttukları yoldur.
İnsan vatanı sever, çünkü hürriyeti, rahatı, hakkı vatan sayesinde kaimdir.
Vatan, bize kılıcımızın ekmeğidir.
Ne mümkün zulüm ile bidad ile imha-i hürriyet.
Köpektir zevk alan Sayyad-ı bi insafa hizmetten.
Devlet, halkın ne babasıdır, ne hocasıdır, ne vasisidir, ne lalasıdır.
Vatan sevgisinden maksat, toprağa değil, onun üstünde yaşayan insanlara duyulan sevgidir.
Ne efsunkâr imişsin ah, ey dîdar-ı hürriyet; Esir-i aşkın olduk, gerçi kurtulduk esaretten.
Kimse takdir edemez âlemde Kendi mahiyetini reyi ile/Münferit vasıta-i rüyet iken göremez kendini dide bile (Kimse kendi niteliğini kendi görüşüyle algılayamaz. Tek görme organı göz olduğu halde gözün kendini göremediği gibi.
Zihin fukara olunca, akıl ukala olurmuş.
İnsan ne söylediğini bilmeli, fakat her bildiğini söylememelidir.
Düşene gülen acıyandan çok bulunur.
İnsan her nefesini mezardan uzaklaşmak için alır ama her nefes alışında ömründen bir nefeslik zaman azalır…
Okumayı öğrenmek, en güç sanattır. Âdemin hayvaniyeti yemekle, insaniyeti okumakla kaimdir.
Kimsenin lütfuna olma tadip, bedeli cevheri hürriyettir.
Terbiye ana kucağından başlar; her söylenilen kelime, çocuğun şahsiyetine konan bir tuğladır.
Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini; Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini? Atatürk’ün bu soruya cevabı: Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini; Bulunur kurtaracak baht-ı kara maderini!
İnsan, ne idraksiz mahlûktur! Herkes kimsenin sağ kalmadığını bilir de, kendi öleceğine inanmak istemez.
Tugbam sitesinde en güzel Yahya Kemal Beyatlı Sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Yahya Kemal Beyatlı Sözleri Yahya Kemal Beyatlı Sözler
Yahya Kemal Beyatlı Güzel Sözleri
-İnsan alemde hayal ettiği müddetçe yaşar.
-Güçlü olan, yenilmeyen yalnız azimdir.
-Ölmek kaderde var, yaşayıp köhnemek hazin.
-Bir çare yok mudur buna ya Rabbe’l alemin?
-Siyasette, doğru her zaman biraz geç söylenir.
-Ankara’nın en çok İstanbul’a dönüş yolunu sevdim.
-Doktorlara sorarsanız karaciğer mükemmel, kalp mükemmel, böbrek mükemmel, tansiyon mükemmel! Yalnız ben berbat bir haldeyim
-Bir genç için, Hem şiir yazıyor, hem resim yapıyor; lâkin acaba hangisini tercih etseydi? diye sormuşlar. Yahya Kemal, Resmi tercih etsin! deyince, Ama siz daha resimlerini görmemişsiniz?” demişler. Yahya Kemal de Evet, resimlerini görmedim ama şiirlerini gördüm demiş
-Gayet çekingen, adeta korkak bir adam olan ve en basit şeyleri söylerken gizli bir eda alan Mehmet Ali Tevfik için Yahya Kemal, Kızılcık reçeli yese bir ay onu sır diye söylemez!demişti.
-Yahya Kemal, İzmir’e, Bergama’ya, Efes’e gidiyorum. İsmail Habip varıp yazmadan evvel oraları bir göreyim! diyordu.
Tugbam sitesinde en güzel Vatan Üzerine Güzel Sözler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Vatan Üzerine Güzel Sözler Vatan Üzerine Güzel Sözler Vatan Üzerine Güzel Anlamlı Sözler vatan sevgisiyle ilgili özlü sözler
Vatan Üzerine Güzel Sözler
Vatan sevgisi ahlakta iyiliği, ahlakta iyilik de vatan sevgisini meydana getirir. Montesquieu
Vatan aşkını artırmak için en emin yol, bir müddet yabancı bir memlekette kalmaktır. William Shenstone
Bu memleket tarihte Türktü. Bugün de Türktür ve ebediyyet Türk olarak kalacaktır. (K.Atatürk)
Kılıçla alınan vatan, para ile satılmaz.
Ezan Dinmez,bayrak İnmez,Vatan bölünmez
Türklerden başka dini ve vatanı uğruna canını vermeye hazır asker görmedim. Hamilton
Bu vatan, çocuklarımız ve torunlarımız için cennet yapılmaya layıktır. Mustafa Kemal Atatürk
Vatanına sadakatle hizmet edenin atalara ihtiyacı yoktur. Voltaire
Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Mithat Cemal Kuntay
Bir memleketin saha bakımdan büyüklüğü onun gerçek büyüklüğünü ifade etmez ve bir milleti millet yapan arazisi değildir. Thomas Henry Huxley
Eğer vatan tehlikede ise, her şey vatana aittir. George Jacques Danton
İnsan vatanını sever, çünkü hürriyeti, rahatı, hakkı vatan sayesinde kaimdir. Namık Kemal
Vatan bir milletin evidir. Ahmet Mithat
Vatan için katlanılan ölüm kadar tatlı ve şerefli bir ölüm var mıdır? Horatius
Vatan için ölmek de var, forumdas net fakat borcun yaşamaktır. Tevfik Fikret
Vatan için yaşamak, vatanın terakki ve tealisine çalışmak da vatan için ölmek kadar şereflidir.Vatan sevgisi imandan gelir. Hz. Muhammed
Millete hizmet etmek istiyorsan, elinden gelen işle başla…. İsmail Bey Gaspıralı
Arzularına karşı koyanlar varya onların varacağı yer cennetdir (nazıat 37_41)
Üç şey vardır ki bütün günahlarin kaynağıdır. Bunlar: kin, hirs ve hasettir. hadisi şerif
Vatan sevgisi imandandır (kelam-ı kibar)
Yüksel Türk Senin için yüksekliğin hududu yoktur.İşte parola budur.” M.Kemal Atatürk
ve tarih bir gün,acz içinde kıvrana kıvrana; şehadete susamış bir ülkücüden daha müthiş bir silahın keşfedilemediğini yazacaktır seyyid ahmed arvasi
Kanına İsyan Etme Küçüğüm Gün Olur Genlerin Hesap Sorar Senden
Benden eğerimi isteyiniz vereyim, atımı isteyiniz vereyim. Fakat vatanımdan hiç kimse bir karış toprak istemesin veremem. Mete Han
Vatan sıhhate benzer, değeri kaybedilince anlaşılır. Süleyman Nazif
Vatan, çalışkan insanların omuzları üstünde yükselir. Tevfik Fikret
Vatana olan borcunu ödemeden ölen insan bedbahttır. J. Fletcher
Vatanı için ölmüş bir insan mesut insandır. Virgilius
Vatanımızı sevelim; orası babalarımızın da ülkesidir. Schiller
Vatanında ölmeyen iki kere ölür. İ. Habib Sevük Gerigori Petrof
Tugbam sitesinde en güzel Vatan Sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Vatan Sözleri Vatan İle İlgili güzel sözler Vatanla İlgili Sözler Yurt ile ilgili sözler Memeleket ile ilgili sözler
Millete hizmet etmek istiyorsan, elinden gelen işle başla…. İsmail Bey Gaspıralı
Arzularına karşı koyanlar varya onların varacağı yer cennetdir (nazıat 37_41)
Üç şey vardır ki bütün günahlarin kaynağıdır. Bunlar: kin, hirs ve hasettir. hadisi şerif
Vatan sevgisi imandandır (kelam-ı kibar)
“Yüksel Türk Senin için yüksekliğin hududu yoktur.İşte parola budur.” M.Kemal Atatürk
ve tarih bir gün,acz içinde kıvrana kıvrana; şehadete susamış bir ülkücüden daha müthiş bir silahın keşfedilemediğini yazacaktır seyyid ahmed arvasi
Kanına İsyan Etme Küçüğüm Gün Olur Genlerin Hesap Sorar Senden
Benden eğerimi isteyiniz vereyim, atımı isteyiniz vereyim. Fakat vatanımdan hiç kimse bir karış toprak istemesin veremem. Mete Han
Bu memleket tarihte Türktü. Bugün de Türktür ve ebediyyet Türk olarak kalacaktır. (K.Atatürk)
Kılıçla alınan vatan, para ile satılmaz. 2. Abdülhamid
Ezan Dinmez,bayrak İnmez,Vatan bölünmez
Türklerden başka dini ve vatanı uğruna canını vermeye hazır asker görmedim. Hamilton
Bu vatan, çocuklarımız ve torunlarımız için cennet yapılmaya layıktır. Mustafa Kemal Atatürk
Vatanına sadakatle hizmet edenin atalara ihtiyacı yoktur. Voltaire
Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Mithat Cemal Kuntay
Bir memleketin saha bakımdan büyüklüğü onun gerçek büyüklüğünü ifade etmez ve bir milleti millet yapan arazisi değildir. Thomas Henry Huxley
Eğer vatan tehlikede ise, her şey vatana aittir. George Jacques Danton
İnsan vatanını sever, çünkü hürriyeti, rahatı, hakkı vatan sayesinde kaimdir. Namık Kemal
Vatan bir milletin evidir. Ahmet Mithat
Vatan için katlanılan ölüm kadar tatlı ve şerefli bir ölüm var mıdır? Horatius
Vatan için ölmek de var, forumdas net fakat borcun yaşamaktır. Tevfik Fikret
Vatan için yaşamak, vatanın terakki ve tealisine çalışmak da vatan için ölmek kadar şereflidir.Vatan sevgisi imandan gelir. Hz. Muhammed
Vatan sıhhate benzer, değeri kaybedilince anlaşılır. Süleyman Nazif
Vatan, çalışkan insanların omuzları üstünde yükselir. Tevfik Fikret
Vatana olan borcunu ödemeden ölen insan bedbahttır. J. Fletcher
Vatanı için ölmüş bir insan mesut insandır. Virgilius
Vatanımızı sevelim; orası babalarımızın da ülkesidir. Schiller
Vatanında ölmeyen iki kere ölür. İ. Habib Sevük Gerigori Petrof
Vatan sevgisi ahlakta iyiliği, ahlakta iyilik de vatan sevgisini meydana getirir. Montesquieu
Vatan aşkını artırmak için en emin yol, bir müddet yabancı bir memlekette kalmaktır. William Shenstone
Tugbam sitesinde en güzel Bayrak Sevgisiyle İlgili Atasözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Bayrak Sevgisiyle İlgili Atasözleri Bayrak Atasözleri
Bayrak Sevgisiyle İlgili Atasözleri
• Bu vatan, çocuklarımız ve torunlarımız için cennet yapılmaya layıktır. Mustafa Kemal Atatürk
• Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Mithat Cemal Kuntay
• Benden eğerimi isteyiniz vereyim, atımı isteyiniz vereyim. Fakat vatanımdan hiç kimse bir karış toprak istemesin veremem. Mete Han
• Bir memleketin saha bakımdan büyüklüğü onun gerçek büyüklüğünü ifade etmez ve bir milleti millet yapan arazisi değildir. Thomas Henry Huxley
• Eğer vatan tehlikede ise, her şey vatana aittir. George Jacques Danton
• İnsan vatanını sever, çünkü hürriyeti, rahatı, hakkı vatan sayesinde kaimdir. Namık Kemal
• Türklerden başka dini ve vatanı uğruna canını vermeye hazır asker görmedim. Hamilton
• Vatan aşkını artırmak için en emin yol, bir müddet yabancı bir memlekette kalmaktır. William Shenstone
• Vatan bir milletin evidir. Ahmet Mithat
• Vatan için katlanılan ölüm kadar tatlı ve şerefli bir ölüm var mıdır? Horatius
• Vatan için ölmek de var, fakat borcun yaşamaktır. Tevfik Fikret
• Vatan için yaşamak, vatanın terakki ve tealisine çalışmak da vatan için ölmek kadar şereflidir. Gerigori Petrof
• Vatan sevgisi ahlakta iyiliği, ahlakta iyilik de vatan sevgisini meydana getirir. Montesquieu
• Vatan sevgisi imandan gelir. Hz. Muhammed
• Ana gibi yar vatan gibi diyar olmaz.
• Bülbülü altın kafese koymuşlar vatanım da vatanım demiş.
Tugbam sitesinde en güzel Bağımsızlık ile ilgili sözler Bağımsızlık sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Bağımsızlık ile ilgili sözler Bağımsızlık sözleri
Bağımsızlık İle İlgili Sözler…
* Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım. – Mustafa Kemal Atatürk
* Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz. – Mustafa Kemal Atatürk
* Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz. – Mustafa Kemal Atatürk
* Insanlarla uğraşmada üstünlüğe ulaşmanın tek yolu onlardan bağımsız olduğunuzu göstermenizdir. – Arthur Schopenhauer