CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Bütün komşularımızla dost olmak zorundayız. Bunun için önce dilimizi düzeltmeliyiz” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın’da 15 yıl önce temeli atılan ve şehrin ortasında yıllardır atıl vaziyette duran belediye hizmet binasının açılışını yaptı. Açılışa Kılıçdaroğlu’nun yanı sıra Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, ADÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Birincioğlu, CHP Aydın Milletvekilleri Bülent Tezcan, Metin Lütfi Baydar, Osman Aydın, İl Özel İdare Genel Sekreteri Halil İbrahim Aktemur, İl Genel Meclisi Başkanı Hayri Güleç, CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Günaydın, Muğla Belediye Başkanı Osman Gürün, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileriyle davetliler katıldı. Türkiye Kuva-yı Milliye ve Mücahitler Derneği Aydın Şubesi halk oyunları ekibinin gösterileriyle başlayan açılış, CHP’li eski milletvekili Faruk Demir’in Atatürk için bestelediği “Sarı Saçlım, Mavi Gözlüm” adlı şarkısını seslendirmesiyle devam etti.
Konuşmasına Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nu överek başlayan CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Sevgili Aydınlılar kendinizle ne kadar gurur duysanız azdır. Size hesap vermeyi görev sayan namuslu bir belediye başkanı seçtiniz. Kendisi için değil bulunduğu kent için çalışan bir belediye başkanı. Borçlu devraldığı bir belediyenin kasasını dolduran belediye başkanı. Bir Aydın Belediye Başkanını düşün bir de Aydın’dan kat kat daha büyük Ankara ve İstanbul belediyelerini düşünün. Borç batağındalar, bir metroyu dahi yapamadılar. Buradan İstanbul ve Ankara belediye başkanlarına sesleniyorum. Hizmet vermeyi bilmiyorsanız gelin Aydın Belediye Başkanı size 15 gün kurs versin. Paraya ihtiyacınız varsa da gelin; Aydın Belediye Başkanı size borç para bile verir.”
Terör olaylarında dün 4 şehit daha verildiğini ve son bir ayda şehit sayısının 23’e yükseldiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Keşke hiç sorunu olmayan bir ülke oluşturabilsek. Birbirini seven birbirini kucaklayabilen bir Türkiye’yi oluşturabilsek. Her şeyi olan bu güzel ülkede neden şehitler veriliyor? 30-35 yıldır bu sorun neden çözülmez? Bu sorunun çözülmemesinin tek nedeni siyasetçiler. Niye bir araya gelip konuşamıyoruz. Neden bir arada sohbet etmiyoruz? Neden bir araya gelip de bu sorunun nasıl çözüleceğini konuşamıyoruz? Her şehit haberinin ardından ocaklarına ateş düşen herkes ‘Niçin bir araya gelemiyorsunuz’ diyor.”
Aydın’dan bu güzel coğrafyadan seslendiğini anlatan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Gelin bir arada oturup konuşalım. Bu derdi nasıl çözeceğimizi söyleyelim. Bu sorunu meclis çözmeyecekse kim çözecek? 30-35 yıldır Mecliste çözülmeyen bu sorunu dışarıdan biri mi gelip çözecek? Kim Türkiye’nin dostu? Dışarıdan dost aramaya gerek yok. Biz ülkemizin sorunlarını çözeceğiz. Millet bize niye oy verdi? Şehit sayısı artsın diye mi oy verdi millet bize? Millet bize bu memleketin sorunlarını çözün diye oy verdi. Milli irade nerede, TBMM’de. Anayasayı değiştirmek için bir araya geliyoruz, günlerce konuşuyoruz. Ucunda ölüm de yok ama bu işin ucunda ölüm var. Her gün şehitlerimiz geliyor.”
Bir araya gelerek bu sorunu çözmek gerektiğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “CHP olarak, Mustafa Kemal’in partisi olarak ‘Bir araya gelelim ve bu sorunu çözelim’ diyoruz. Hiçbir önyargımız yok. Hiç kimseye düşmanlığımız yok. Tek söylediğimiz şey şu; bir araya gelelim ve konuşalım. Kinle yol alınmaz. Bu topraklar zengin topraklar. Bu topraklarda kin değil; bu topraklarda sevgiyi yeşertmek zorundayız. Eğer topraklarda sevgiyi ve hoşgörüyü egemen kılarsak başaramayacağımız hiçbir şey yoktur”
KİN VE NEFRET SÖYLEMLERİYLE DOSTLUK OLMAZ
Suriye tarafından düşürülen uçakta bulunan iki pilota halen ulaşılamadığına değinen Kılıçdaroğlu, Atatürk’ün “Savaş zorunlu olmadıkça cinayettir” ve “Dünyada barış, yurtta barış” sözlerini anımsattı.
Savaşların hiçbir ülkeye bir kazanç sağlamadığını savunan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Savaş hiçbir topluma bir şey getirmemiştir. Bütün komşularımızla bir dost olmak zorundayız. Kin ve nefret söylemleriyle dostluk olmaz. Bunun için önce dilimizi düzeltmeliyiz. ‘Komşularımızla sıfır sorun’ politikası yürütüyoruz dediler. Geldiğimiz nokta sıfır sorun mu? Her komşumuzla düşman olduk. Niye böyle oluyoruz biz. Irak, İran, Suriye ve Rusya ile düşmanız. Gelip bir kalkan kuruyorlar şimdi de kalkanı korumak için gelin 4 milyarlık silah alın diyorlar. Memlekette işsizlik var. Niye ben 4 milyar dolarlık silah alayım? 4 milyar dolarla fabrika kurulur, istihdam oluşturulur. Üniversite gençlerimiz işsiz, yüz binlerce atanamayan genç var. 50-60 kişilik derslerde okuyorlar. Bunun için yapacağımız çok şey var. Bu ülkeyi bir barış adasına ulaştırmak ve kavuşturmak zorundayız. Kendi ülkemizde huzur ve barış içinde yaşamalıyız. Kendi derdimizi bıraktık başkalarının derdiyle uğraşıyoruz”
ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELERİ KABUL ETMİYORUZ
Türkiye’de bazı adliyelerin kapatıldığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, bu yüzden hak arayan kişilerin kilometrelerce mesafe yapmak zorunda kalacağına işaret etti. Adliyelerin ticaret hane gibi görülmesinin yanlış olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, bunun yanında halen Özel Yetkili Mahkemelerin tartışıldığının altını çizerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Özel Yetkili Mahkemeleri kabul etmiyoruz. Bunlar eski sıkıyönetim mahkemeleridir. Bu mahkemeler adalet dağıtmaz. Niçin adalet dağıtmadığını herhalde hepiniz biliyor ve görüyorsunuz.”
KAÇACAK ADAM YURT DIŞINDAN GELİR Mİ?
Son örneğin YÖK eski Başkanı Sayın Kemal Gürüz olduğunu anlatan
Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Aranıyordu, yurt dışından geldi. Kendi geldi, teslim oldu, ifadesi alındı. ‘Kaçacaksınız’ deyip içeri alındı. Yahu kaçacak adam yurt dışından gelir mi? Böyle bir adalet anlayışı olabilir mi? Adalet farklı bir şeydir. Hakimin verdiği kararı kamu vicdanı, milletin vicdanı kabul etmezse; o karar adil bir karar değildir.”