Yaklaşık 18 yıl süren pazarlıkların ardından Rusya’nın Dünya Ticaret Örgütü üyeliği Temmuz ayında fiilen başlayacak. Rus parlamentosu Duma’nın üyelik anlaşmasını 23 Temmuz’da onaylaması bekleniyor. Böylece Rusya’nın üyeliğinin önünde hiçbir engel kalmayacak. Rusya, geçen aralık ayında anlaşmaya imza atarak Dünya Ticaret Örgütü üyesi olmuştu. Rusya’nın örgüte katılması, AB ve özellikle Almanya ile olan ticari ilişkilerini ileriye taşıyacak.
Alman otomobilleri Rusya’da revaçta. Ancak Mercedes Benz, BMW ya da Volkswagen marka otomobil kullanmak isteyen Rusların cüzdanını boşaltması gerekiyor. Çünkü ithal edilen yeni otomobillerin fiyatına yüzde 30 gümrük vergisi ekleniyor. İkinci el araç ithal edildiğinde ise gümrük vergisi oranı daha da artıyor. Bu nedenle de pahalı ithal otomobiller Ruslar için cazibesini yitiriyor.
Dünya Ticaret Örgütü’nden Peter Balas, Rusya’nın korumacı davrandığını söylüyor. Balas, “AB ile yaptığı ortaklık ve işbirliği anlaşmalarını temel alan Rusya bu yıllarda başta tarım sektörünü korumak amacıyla bir dizi önlem aldı. Ardından kerestenin gümrük vergisine zam yapıldı. 2009’da krize karşı önlem olarak gümrük vergileri yüksek oranda arttırılmıştı” açıklamasını yapıyor.
Peter Balas, AB’nin Rusya ile ticaretinin son yıllarda gerilediğini belirtiyor. İstatistikler ticari kısıtlamalar, aşırı bürokrasi ve yolsuzluk nedeniyle yatırımların büyük oranda azaldığını gösteriyor. Rusya’daki ekonomik durgunluğun sebeplerinden biri de verimliliğin az olması ve çürümüş altyapı.
Peter Balas “Rusya’nın Dünya Ticaret Örgütü’ne (WTO) katılması her iki taraf açısından hem ülkenin kendisi hem de AB için önemli. Ticari ortaklarına güvenlik ve istikrarlı koşullar sunmadığı ve hukuki güvenlik sağlamadığı sürece Rusya, yatırımcılar için cazip bir ekonomik ortak ve çekici bir hedef olmayacaktır. Dünya Ticaret Örgütü’ne katılması ise değişiklikleri beraberinde getirecek, Rus ekonomisinin de modernleşmesini destekleyecektir” şeklinde konuşuyor.
Modernleşme deyince, özellikle de makine yapımı ve tesislerin inşası konusunda, akla ilk Almanlar geliyor. Daha şimdiden Rusya, Almanya’nın dördüncü ihracat pazarı haline geldi. Endüstri ürünlerinin gümrük vergisi düşünce iki ülke arasındaki ticaretin de artacağı tahmin ediliyor. Geçen yıl Almanya ile Rusya arasındaki ticaret hacmi 70 milyar euroyu buldu. Rusya’nın Dünya Ticaret Örgütü’ne üye olması ile birlikte bunun iki milyar daha artması bekleniyor.
Rusya, geçen aralık ayında anlaşmaya imza atarak Dünya Ticaret Örgütü üyesi olmuştu
“Beklentiler aşırı olmamalı”
Alman otomotiv sektörü de gümrük vergisinin kademeli olarak yüzde 15’e indirilmesinin ticareti arttıracağı tahmininde bulunuyor. Ancak Alman Ekonomi Bakanlığı’nın dış ticaret politikaları sorumlusu Hans Joachim Henkel, beklentilerin aşırı olmaması konusunda uyarıyor. Henkel, “Tabii bu sadece Rusya, oyunun kurallara uyarsa gerçekleşebilir. Çünkü Rusya’da ekonominin farklı alanlarında korumacı önlemlerle ilgili devam eden yoğun tartışmalar, burada kaygıya yol açıyor. İthal taşıtlardan hurda vergisi alınması, tarım araçlarına Rus parçalarının monte edilmesi gerektiği gibi konular tartışılıyor ve hayata geçirilmeye çalışılıyor” diyor.
Dünya Ticaret Örgütü’nden Peter Balas da Rusya’nın bu geçiş sürecini iyi değerlendiremediğini belirtiyor. Balas her hafta yeni önlemlerin alındığına değiniyor ve bunların yasal olmadığını, Rusya’nın Dünya Ticaret Örgütü’nün tüm kurallarına uymak zorunda olduğunu vurguluyor.
Dış ticarette liberalleşmeye karşı en fazla tepki de Rus ekonomi temsilcilerinden geliyor. Yerel şirketler, gümrük vergileri düşürüldüğünde ucuz ürünler sunan yabancı şirketlerle rekabet edememekten korkuyor. Rus hükümeti ise Dünya Ticaret Örgütü’ne girmesi sonucu tüketici fiyatlarının düşmesini umuyor. Böylece ülkede hakim olan toplumsal huzursuzluk kısmen azalmış olacak.