13 Ağustos 1925 yılında Balıkesir’de doğdu. Istanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Balıkesir’e maiyyet memurluğu, kaymakam vekilliği, kaymakamlık ve avukatlık yaptı. Hürriyet Partisi kurucuları arasında yer aldı ve CHP Balıkesir milletvekili olarak 1961-1965 yılları arasında parlamentoda bulundu.Vakıfların yeniden kurulmasını sağlayan 903 sayılı kanunu o teklif etti. Uzun süre Türk Petrol Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptı bilahare ayrıldı.Hayırsever ve medeniyet görüşü olan bir insan.
Türk Eğitim Vakfı, Türkpetrol Vakfı, Göğüs Cerrâhisi Vakfı, TÜSEV-Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı, TEMA Vakfı, İstanbul Trafik Vakfı, Türk Mûsıkîsi Vakfı gibi çok sayıda vakfın kurucu ve yöneticileri arasında bulunmaktadır. 1965’den sonra ticârî ve sınâî alanlara girmiş ve başta petrol, turizm, gemi inşâ, nebatî yağlar ve gıda gibi konular olmak üzere çok sayıda şirkete kurucu, hissedâr ve yönetici olmuştur.Ahmet Aydın Bolak evlidir, bir oğul, iki torun sahibidir.
Ömer Seyfettin 1884 yılında Balıkesir’in Gönen ilçesinde dünyaya gelen Ömer Seyfettin, öğrenimine Gönen’de başladı. Daha sonra Ayancık’ta ve İstanbul’daki Mekteb-i Osmaniye’de devam etti. 1893 yılında Askeri Baytar Rüşdiyesi’ne geçti ve 1896 yılında bitirdikten sonra, babasının asker olmasının da etkisiyle, Kuleli Askeri İdadi’sine kayıt oldu. Bir süre sonra Edirne Askeri İdadisi’ne geçti ve eğitimini bu okulda tamamladı.
Ömer Seyfettin 1900 yılında Edirne Askeri İdadisi’nden mezun olduktan sonra İstanbul’daki Mekteb-i Harbiye’ye kayıt oldu ve buradan piyâde asteğmeni rütbesiyle mezun oldu. Teğmen rütbesiyle 1903-1909 yılları arasında İzmir’de, üsteğmen rütbesiyle de Rumeli’de görev yaptı.
Askerlikten ayrılmasının ardından Selanik’e geçen Ömer Seyfettin, Genç Kalemler dergisinde yazı yazmaya başladı. İlk yazısı “Yeni Lisan”, 1911 yılında Genç Kalemler dergisinde yayımlandı. Balkan Savaşının başlaması üzerine askerliğe geri döndü ve bir yıl süreyle Yunanlıların elinde esir kaldı. Esaret hayatı süresince okumaya ve yazmaya önem verdi. Bu dönemde yazdığı en önemli hikayeler olan “Mehdi” ve “Hürriyet Bayrakları” Türk Yurdu dergisinde yayımlandı.
1913 yılında esirlikten kurtuldu ve İstanbul’a döndü, kısa bir süre sonra da askerlikten yine ayrıldı. Hayatına yazarlık ve öğretmenlik yaparak devam etmeye başladı. Türkçü bir akım izleyen “Türk Sözü” dergisinin başyazarlığına getirildi. 1914 yılında Kabataş Lisesinde edebiyat öğretmeni olarak başladığı görevini ölümüne kadar sürdürdü.Ömer Seyfettin 6 Mart 1920 tarihinde İstanbul’da hayatını kaybetti. Ömer Seyfettin’in Eserleri
Roman:Ashâb-ı Kehfimiz, Efruz Bey, Yalnız Efe
Öykü:Harem, Yüksek Ökçeler, Gizli Mabed, Beyaz Lale, Asilzâdeler, İlk Düşen Ak, Mahçupluk İmtihanı, Dalga, Nokta, Tarih Ezelî Bir Tekerrürdür
2012 Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Aile Danışmanı Alımı
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, 2012′de yoksul aileler için 3 bin aile danışmanı görevlendirecek. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü, yardıma muhtaç ailelerin gelirini yükseltmek amacıyla düzenli nakit transferi yapılmasını ve her aileye bir sosyal danışman tahsisi için düğmeye bastı. Aile hekimleri gibi her aileye özel hizmet verecek danışmanlar üniversitelerin sosyoloji, psikoloji, iletişim, halkla ilişkiler bölümlerinden mezun olan kişiler arasından, ortalama 2 bin TL maaş ile işe alınacak. Bu kapsamda 2012 yılı içinde 3 bin aile sosyal destek uzmanı göreve başlayacak. Pilot il ise Bakan Fatma Şahin’in memleketi Gaziantep.
Tugbam sitesinde en güzel Mezuniyet Yıllık Yazıları sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Mezuniyet Yıllık Yazıları
Mezuniyet Yıllık Yazıları Yıllık Yazıları Yıllık İçin Yazılar
Eksantrik(!)şarkı sözlerin,gitar çalmaya çalışma merakın(!) en çok da insanların suratına şişe atma (bilhassa benim)merakın… Ah ah kısacası bol ünlemli, ara sıra parantezli, fizikçinin deyimiyle tuhafiyeci olma potansiyeline sahip ama gönüllerde uzayı fethetmeye talip bir kişiliksin.seni tanıdık(zor olsa da)sevdik şimdi sıra başkalarında hadi kibsss
ELİF ÖZDEMİR(Sarı olan)
Uzunum sana ne yazayım bilemiyorum ama gündelik saçmalıklarından mı yoksa sakarlıklarından mı valla karar veremedim. Ama her ne kadar sakar ve beceriksiz olsan da sen şu okulda karşıma çıkan en temiz yürekli insanlardansın. Ama şunu inkar etmemem gerek ki gitar çalma isteğini bende sen uyandırdın. Cidden gitarı hiç fena çalmıyorsun üniversitede kızları takacan peşine anlaşılan. Neyse ben çok konuştum herhalde. Sana hayatta sağlık, mutluluk, ve başarı dilerim
ADEM GÜNDÜZ
Okula başladığım ilk günden beri(ilkokul) arkadaşımsın diyorum hep, ama sen yedi yılcık oldu tanışalı diyorsun. Öyle olsun. Zaman çok da önemli değil aslında sadece seni tanımak çok güzel. Hayatında elini attığın hiçbir işi batırmaman dileğiyleJ. Önümüzdeki en az bir yedi yılJ daha görüşelim. Her şey istediğin gibi olsun canım.
Hayatı ve felsefeyi başından sonuna kadar yaşayabileceğiniz bu üniversiteden mezun oluyoruz artık. Şimdi de başkalarının düşüncelerini okuyalım hep birlikte benim ve senin hakkında. Zafer ve başarı hep yanında olsun. Murat DUMAN
UĞUR KAYA ahmet karizma lider yaw.kulüp başkanı.sapcı olmaktan son anda dönmüş bir nefer o da 🙂 her zaman sınıfın en çakal saman altından su yürüten bireyleri olur ya işte o da aynen öyle birisi 🙂 her türlü organizasyonun ve de etkinliğin mimarı:) junior vedat 🙂 kendisini çalışmaya adamış çok kaliteli bir bilgisayar mühendisi tabiki bir de.gelecekte de çok iyi yerlere geleceğini düşündüğüm bir insan.ömür boyu başarılı olman dileğiyle..
TURGUT ÖZTÜRK Adam aktif, adam yonetici, adam coder,adam reis, adam … :)) bir zamanlar kulüp başkanlığı da yapmıştır ve ustesinden de fevkalade gelmiştir.Bizler için yapmadığı fedakarlık yoktur Ahmet’in.Gezilerde bile dostlar sağolsun ben yemesemde olur diyerek mangalın başında durmuş gibi gözüksede partinin büyüğünü kendisi götümüştür:)). Kalbinin temizliği yüzüne yansımış Ahmetcim.Sevdiklerinle birlikte mutlu ve başarılı bir ömür diliyorum
Sıra arkadaşım için yazdığım: İnsanların hayatında, bir zaman sonra yüreğinin sisli bir köşesinde hayal meyal hatırlayacağı, öyle güzel anlar vardık ki yaşanmış, her günü sevgiyle dolu. Bir an inanamazsın yaşadıklarına… Ve zaman geçer, herşey geçmişte kalır. Geriye dönüp, tebessümle hatırlayacağın o günlere tutunmak istersin ama o yer ve o insanlar değişmiştir artık. Yıllar sonra tozlu kapaklarını aralayıp çevirirken sayfalarını bu yıllığın, işte o zaman çarpar yüzüne geçmişin, okul sıralarının sıcaklığı. Canım kardeşim, Barış Can’ın yanındaki çocuk.:) Yepyeni bir hayat başlıyor bizim için, yeni bir dünya, sabrımızın ödülü… Beni unutmaman umuduyla.
mezun oluyoruz ama bu bir ayrılık değil aksine bir ömür boyu sürecek dostluğumuzun başlangıcı,umarım liseyle beraber dostlugumuz da bitmez,,8inci sınıfta başlayan arkadaşlığımız, sınıfımızın bilmemnecilerinden olan osman, okulun en çılgın grubuyduk(hava atılmazsa olmaz), bugüne kadar hep mezun olmanın hayalini kurduk şimdi gururluyuz, ünivin en güzel kızına, şimdi ise o gün geldi çattı, esprileriyle dikkatleri çeken, şunu yapmıştık hatırlar mısın?, şu barın da müdavimi olmuştuk hani ,ünivden mezun olunca seni şurda burda müdür görmek dileğiyle
Matematikcinin Aşkı (Sevgiliye mektup)
Türev tanem, bir tanem, bir sigma işareti kadar kıvrak bir Pi sayısı kadar sonsuzsun sevgilim. Sana olan sevgim limitlerin sonsuzluğuna ulaşıyor. Bir bakışın kalbimde matris kadar derin etkiler yapıyor. Kalem gibi kaşların, trigonametri gibi karışık saçların, tebeşir kokusu gibi burnumda tütüyor. Çarpanlara ayrılmayan denklemler gibi nazlanma. Senden mektup almak inan integral almaktan daha zor. Bilinmeyenlerimiz farklı olsa bile polinomlar gibiyiz. Eğer böyle devam ederse seni keşfedilmemiş dizi kuralları ile izleyeceğim. Seninle bir daire olalım. Merkezde ben, etrafımda eşit uzaklıklarda sen. Nereye bakarsam seni göreyim. Üzüntülerimiz teğet, sevinçlerimiz kiriş olsun. Birbirimize o kadar yakın olalım ki, yarıçaplarımızın limiti sıfıra yaklaşsın. Şu anda y=ax+bx+c parabolünün iki ayrı kolu isek de bir gün tepe noktasında buluşacağız. Sana bir sinx eğrisi gibi sürekli “k” sabiti kadar bağlıyım. Hiçbir parantez bizi ayıramaz.