Posts Tagged ‘o’

Doğum günü mesajları babalar için

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Doğum günü sözleri babalar için
babalar için doğum günü mesajları

Çok sevdiğim canım babacığıma kucak dolusu sevgilerimi sunar doğum gününü kutlarım..

Dünyadaki çiçeklerin en güzeli güldür güllerin en güzeli ise sen doğum günün kutlu olsun babacığım.

Ateşin yaktığından güneşin hareket ettiğinden gerçeğin bir yalan olduğundan kuşkulan fakat benim seni sevdiğimden asla kuşkulanma babacığım doğum günün kutlu olsun

Uzerıme sabır tohumu ekıp sevgıyle suladıgın gulunun bılmenı ıstedıgı bır sey var senı cok sevıyorum.Doğum günün kutlu olsun babacığım.

Evımızın gunesı bır tanesı olan canım babama kucak dolusu sevgı ve saygılarımla babacıgım bır iyiki varsın iyi ki doğdun.

Sen güçlü bir çınar gibisin.. Arkamı ne zaman sana yaslasam sanırım ki dünyayı bile fethedebilirim.. Çünkü bana hep güç verirsin.Doğum günün kutlu olsun babacığım

Bana yaptığın dünyadaki en büyük iyilik bana dünyanın en iyi örneği olmandır. Babaların en iyisi, bu gün sadece senin.. İyiki varsın

İlk adımlarımı atarken ellerimden tutuyordun. Şimdi fark ediyorum ki babacığım, ellerimi hiç bırakmamışsın. Birnikte daha nice yıllarda elele olmak diliğiyle doğum günün kutlu olsun

Hayatın anlamı ve tüm güzelliklerini öğreten adam, benim sevgili babam. Doğum günün kutlu olsun..!

Dünyanın en yakışıklı babasına, seni çok seviyoruz, doğum günün kutlu olsun..!

Sevgılı babacıgım sen bızım gul kokulu sekerden tatlı canımızdan degerlı bırıcık babamızsın senı cok sevıyoruz.Doğum günün kutlu olsun

Dun sana kızdıklarımı bugun ben yapıyorum baba cunku aslında senın kucuk bır kopyanım umarım senın kadar sevgı dolu olurum.Mutlu yıllar

Sevgılı babacıgım gurbet uzak olsa da sevgın o kadar yakın kı bılmelısın Doğum günün kutlar ellerınden operım sevgıler.

Gelıncıklerın en sadesıne papatyaların en guzel kokanına gullerın en guler yuzlusune babaların en sevgılısıne doğum gününü kutluyorum.

Dunyadakı cıceklerın en guzelı guldur gullerın en guzelı ıse sen doğum gunun kutlu olsun babacıgım.

Tatlı babacıgıma sabah yagan cıg kadar saf aksam gun batımında ıse ruzgar kadar cılgın,okyanusun derınlıklerındekı ıncı kadar guzelsın.doğum gününü kutluyorum.

Mesafeler ne kadar uzun olursa olsun sevgısını her zaman uzerımde hıssettıgım dun de bugun de yarın da hep yuregım kadar yakınımda olan babacıgım senı cok sevıyorum.Birlikte nice yıllara.Doğum günün kutlu olsun babacığım

Doğum günü mesajları en güzel

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Doğum günü sözleri en güzel,En güzel doğum günü mesajları,En güzel doğum günü sözleri,En güzel doğum günü smsleri

Sakın üzülme hayatın hızına, en güzel yıllar çabuk geçenlerdir… Geleceğini oluşturacak her yeni günün bir önceki günden daha güzel, isteklerine uygun ve seni mutlu edecek şekilde olmasını dilerim. Yüzünde her zaman bir gülümseme olsun çünkü sana çok yakışıyor. Daha nice mutlu yıllara…

Doğum gününü Kutlar sağlık mutluk ve huzur dolu uzun ömürler dilerim, nice yıllara…,

iyiki Doğdun iyiki varsın Sevgi ve Mutluluk Dolu daha nice doğum günleri dilerim.

Farkında mısın biraz daha yaşlandın, ama olsun sen tanıdığım en tatlı ihtiyarsın

sana daha nice mutlu yıllar ve ömür boyu huzurlu, stressiz ve mutlu bir yaşam diliyoruz.

unutulduğunu sandığın anda gelen doğum günü mesajı

Nice yaşlarını birlikte geçirmemiz dileğiyle. Doğum günün kutlu olsun sevgilim.

Sen benim mutluluğum, hayatımın en güzel varlığısın. Doğum günün kutlu olsun.

Sevgi sevilen kişiye bir armağandır. Kabul edilip edilmemesi önemli değildir. Önemli olan duyguların ifade edilmesidir. Doğum Günün Kutlu Olsun.

Biraz şans, biraz sevgi ve sabır, birer parça zaman, başarı ve memnuniyeti de eklersek malzemelere, hepsini karıştırıp senin için uzun ve dileklerinin gerçekleştiği bir “hayat pastası” yapabiliriz sanırım… Nice yaşlara!

Kısa bir mesaj olmalı bu. Sana binlerce öpücük ve sevgi yolluyorum buradan. Bil ki unutulmadın.. Doğum günün kutlu olsun.

Yokluğun yağmura yazı yazmak kadar zor, sensizlik ölüm kadar acı, sen nefes kadar önemli, canım kadar de?erlisin, iyi ki do?dun birtanem.

Dileğim bugün dilediğin tüm dileklerin gerçek olması. Belki yanında değilim ama bil ki kalbimin en derin yerinde seninle kutluyorum. Nice Yıllara.

Güneş kadar sıcak… Kar tanesi kadar berrak… Yağmur kadar saf ve Temiz bir ömür dileğiyle.. Doğum Günün Kutlu Olsun..

Dalgalar vuruyor sahile,yıldızlar parlıyor sonsuz mavide bende bitmez sevgimle koşuyorum hep gecelerde. Doğum günün kutlu olsun..

Doğduğun gün bulutları yırtarak, bir güneş gibi etrafına aydınlık saçarak girdin hayata. Hep sevgiyle yaşa! Nice yaşlara

160 kısa karaktere neler sığdırabilirim diye düşünüyorum ancak aklıma mutlu bir yaş ve sevgi dolu nice yıllar dilemekten başka bir şey gelmiyor. Seni seviyorum.

Doğum gününün sana tıbbı şaşırtacak kadar sağlık, melekleri kıskandıracak kadar mutluluk getirmesi dileğiyle nice yıllara..

Arkadaşlar yıldızlar gibidir, onları her zaman göremezsin ama senin için her zaman var olduklarını ve seni düşündüklerini bilirsin. Doğum günün kutlu olsun…

Doğduğun gün bulutları yırtarak, bir güneş gibi etrafına aydınlık saçarak girdin hayata. Hep sevgiyle yaşa! Nice yaşlara..

Dileğim bugün dilediğin tüm dileklerin gerçek olması. Belki yanında değilim ama bil ki kalbimin en derin yerinde bugünü seninle kutluyorum. Nice yaşlara..

Dünyada essiz bir güzellik varsa o da kalbindedir. Hayatinin bundan sonrası kalbinin güzelliği gibi geçsin. İyi ki varsın ve iyi ki doğdun!

Geleceğini oluşturacak her yeni günün bir önceki günden daha güzel, isteklerine uygun ve seni mutlu edecek şekilde olmasını dilerim. Nice seneler..

Bugün bir yaşını daha doldurmanın mutluluğunu yasarken geleceğin sana kalbindeki tüm dilekleri vermesini diliyorum. Doğum Günün Kutlu Olsun.

Yaşa. Sev. Gül! Bunlar eksik olmasın yaşamında. Yaşın kaç olursa olsun her şeyin en güzeli seninle olsun. Nice mutlu, neşeli ve yaşam dolu yaşlara…

Barış Göksu – Kimdir O

Cuma, Haziran 22nd, 2012
Kimdir O

Bir Yerlerde Kendini Göstermekte
Herkesin İçine Bir Gölge Düşürmekte
Çirkin Planlar Hep Öne Gelmekte
Yaşadığımız Hayatı Altüst Etmekte

Bizleri Kötü Emellere Yönlendirmekte
Bilmediğimiz Çıkmazlara Sürüklemekte
Bütün Duygularımızı Sonsuzluğa İtmekte
Başkalarının Haklarını Haksızca Yemekte

Gözlerimizi Sislere Bulayarak Kör Etmekte
Aramıza Girip Bizleri Birbirimize Düşürmekte
Her Fırsatta Hain Pusularıyla İlerlemekte
Çıkarları Uğruna Nice Canları Katletmekte

Biz Ne Kadar Uğraşsakta Kapanmaz Bu Yaralar
Ne Kadar Çabalasakta Bitmez Bu Feryadlar
Yaşadığımız Hayatı Sanki Kendi Ellleriyle Yazarlar
Sonrada Bir Kalemde Silip Karalayarak Bırakırlar

Genç kızlara Facebook tuzağı!

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Dünyanın en büyük sosyalleşme ağı, Facebook’ta çakma ünlüler genç kız peşine düşmüş. Bugün gazetesi yazarı Aşkut Işıklar, çakma ünlülerin peşihe düştüğünde çok ilginç olaylarla karşılamışmış. Siz siz olan bu çakma ünlülerin tuzağına düşmeyin.

Türkiye’de son verilere göre 3 milyon 464 bin 640 kişi Facebook kullanıyor.

Yani yaklaşık 3.5 milyon Türk vatandaşı yalnızlığını Facebook sayesinde dünya ile paylaşıyor. Kimi taa Japonya’daki arkadaşına yazıyor, kimi taa Güney Afrika’dan gelen mesajları okuyor. Bilim adamları bunu incelemeye başladı. Gerçekten Türk halkının Facebook denilen bu siteye ilgisi neden çok fazla?

ABD, İngiltere ve Kanada’dan sonra dördüncü ülkeyiz. Toplam nüfusun yüzde beşi Facebook’ta dolaşıyor. Facebook’ta en çok itibarı, her konuda olduğu gibi ünlüler görüyor.

Bazılarının listesinde beş bin arkadaşı var. Hatta kontenjanı dolup, kapananlar var. Ne kadar üzücü bu ilgi görenlerin çoğunun Facebook’tan haberi bile yok. İsimlerini kullanan sahtekarlar yani çakmalar halkı aldatıyor.

İşte Bugün yazarı Aykut Işıkların Facebook gözlemleri;

(…) Facebook listelerinde o kadar çok sahtekar var ki. Kendini ünlü şarkıcının yerine koyup, genç kızlar ile mektuplaşıyorlar. Gençlerin onları anlaması çok zor. Kimliğine büründüğü kişiyi çok yakından tanıdıkları için ikna edebiliyorlar. İşte size çakma ünlülerin listesi.

Bunların çoğunu bizzat kendi çabamla çözdüm. Ne kadar uğraştılar ise de yakayı ele verdiler. Son zamanlarda liseli genç kızların en sevdiği şarkıcı olan Murat Boz’un pek çok korsan sitesi var. Onların hepsi ‘çakma Murat’… Sakın aldanmayın.

En çok arkadaş olunmak istenen bir başka şarkıcı Tarkan’ı da unutun. Tarkan’ı sevenlerin kurduğu fan kulüpleri var. Siz Tarkan diye bu hayranlar ile konuşuyorsunuz. Onlar da sizinle bir güzel dalga geçiyor. Ebru Gündeş’in kaç tane Facebook listesi var. Acaba Ebru, bilgisayar başına hiç geçiyor mu?

Sibel Can her yerde ‘Aman sakın aldanmayın. Ben Facebook’ta yokum’ diyor. Ama binlerce üyeden oluşan Fan Kulüpleri adına her şeyi yapıyor. Aynen Beyazıt Öztürk gibi. Geçen gün Çelik’in ismini kullanan uyanıkları yakaladım. Çelik de Facebook’ta yok. İbrahim Tatlıses ile Özcan Deniz’in adını kullanan sahtekarlar da var. ‘Sen kimsin? diye sıkıştırınca ‘Ben onların hayranıyım’ diyor. Ama saf kızlara öyle demiyor. Gülben Ergen, Yeşim Salkım, Hülya Avşar gibi bazı şöhretler bu işi Fan Kulüpleri’ne havale etmiş. Hayranlar ile kontağı Fan Kulüp’teki görevliler kuruyor.

Onlar da sahtekarları çok çabuk yakalayıp, kendi yöntemlerinle cezalandırıyor. Birileri Deniz Seki’nin adını kullanıyor. Hadise daha Türkiye’ye gelmeden Facebook’ta sahteleri dolaşmaya başlamıştı. Başta Kurtlar Vadisi dizisi oyuncuları olmak üzere bütün dizi kahramanlarının (Polat Alemdar) sahteleri dolaşıyor Facebook ortamında.

Burcu Kara’dan tutun Özgü Namal, Bergüzar Korel, Gülse Birsel gibi sevilen tüm oyuncuların sahteleri var. Peki sanatçıların gerçek listesi mi yoksa çakması mı nasıl anlayacağız derseniz… İşte bunu anlamak zor. Bazı ünlüler kim başvurursa listesine alıyor. Kimisi ise sadece arkadaşlarını. Siz her koşulda uyanık olun. Sır vermeyin, davetlere gitmeyin, fotoğraf göndermeyin yeter. Tabii ev adresi de bildirmeyin.

Kaynak: İnternet haber

Amasya şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Amasya şiir,
Amasya ile ilgili şiir

Amasya Mektupları

I.
nasıl tanınabilir yüzüm seninle
böyle bırakıp gittin ya beni
dalgın bir kuğuydum, oyalanmadın
sesinin rengine hapsettin beni.

ve şimdi bir büyük anısın sokaklarımda.

nasıl tanınabilir yüzxüm seninle
ıtır kokusu toprağındayım
kapılara paslı kilit vurmuşlar
sarıya boyamışlar evlerimizi
sanki güvercinsin, kanadındayım.

ve bir turuncu kandil kovalar beni.

nasıl tanınabilir yüzüm seninle
bir kış odasında vuruldum ağır
bu yaralar şu kalbime musallat
işte gidiyorum açıyor zakkum.

yüzüme baktıkça çağırıyorum seni.

II.
her şey seninle şimdi, masum ve dilsiz
öyle çıkıyoruz yukarılara
ağzın, ötelerin şelalesidir
saçlarına kar değmemeiş daha ne?
ellerinden tutayım bırakma beni.

sesin okunuyor su çırpıntısından.

her şey seninle şimdi, karanlık kışla
gömleğime değen berrak bir türkü
al al götür beni akşamlarına
gideceğim adres yeni değil ki
oralarda selvi, bir kaç menekşe.

ihanet sıçrıyor ak gerdanından.

her şey dağılıyor seninle şimdi.
ah! künhüne vardığım sırlarım bitti
yüzünle sınandım, senin yüzünle
yalnız tasan kaldı bana, hafifliğinden
bir su kenarında akan gözlerim
ayrılık topluyor dudaklarından.

III.
derler ki imlası kırık kaderin
içinden geçermiş ferhatın kahrı
ya ben sana nasıl gelirim şirin
bulutun içinden rüzgar sesinden
ya ben sana nasıl gelirim ferhat
kalbimdeki ırmak sakinliğinden.

derler ki goncası açmaz bir aşkın
kapıları örtük olurmuş he mi?
mermere yazılan harfler kaybolur
yağmur düşer sızlanırmış karanfil
ben böyle bekliyorum yollarda, gülüm
imlası kırık kalbimle seni.

Cafer Turaç

O Sen …

Cuma, Haziran 22nd, 2012

O Sen

O Sen, O Sen, O Sen Sen;
suda gölge,
Gölgede ışık,
Işıkta ateş gibisin…

Ve başımda bulut,
Bulutta suyum,
Gökte yağmurum,
Aşk ateşimi söndüren,
Serinliğimsin…
Ve sen yaşama gerekli her şeyde,
Ve yaşanan her yerde; bereket gibisin…

Sen kara sevdam,
Sen gözyaşım,
Sen sevincim,
Sen, emsalsiz bir memleket gibisin…

Sen açlara tokluk,
Sen, kıtlıkları bitiren bolluk,
Sen çokluk,
Sen sayısızlıksın…

Sen;
Gönül yaralarına derman,
Sevdalara ferman,
Sen vazgeçilmezim,
Ve sen uyuyamadığım, hep özlediğim,
Ve uyumak istediğim en derin uykum…

Sen,
Aşkım,
Dünyam,
Rüyam,
Yorgunluklarımın bitimi,
Varmak istediğim son nokta…

Sen; rüyamsın, o en çok görmek istediğim,
Sen; hülyamsın, dalmakla bitiremediğim,
Sen yaşamımsın,
Ve hayatta kalmamın tek nedeni,
Kısacası,
Aldığım nefes gibisin..

Alıntı

O peri Sen misin??

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Acaba cennet dedikleri yer,
Kuşların uçarken avlanmadığı,
Ağaçların yeşilinin kurumadığı,
Çiçeklerin solmadığı,
Karşımda hayalinin değilde,
Bizzat senin olduğun bir yer mi?

Acaba cehennem dedikleri yer,
Sensizliğin ta kendisi mi?
Ve ateşleri,
Senin hasretinden mi?

Kimsenin görmediği,
Meleklerin meleği,
Rüyaların tek dileği,
Herkesin peşinden koştuğu,
Yoksa birtanem,
O Peri Sen misin?

Nazım Hikmet O mavi gözlü bir devdi

Cuma, Haziran 22nd, 2012

O MAVİ GÖZLÜ BİR DEVDİ
O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan bir ev.
Bir dev gibi seviyordu dev.
Ve elleri öyle büyük işler için
hazırlanmıştı ki devin,
yapamazdı yapısını,
çalamazdı kapısını
bahçesinde ebruliiii
hanımeli
açan evin.

O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadın sevdi.
Mini minnacıktı kadın.
Rahata acıktı kadın
yoruldu devin büyük yolunda.
Ve elveda! deyip mavi gözlü deve,
girdi zengin bir cücenin kolunda
bahçesinde ebruliiii
hanımeli
açan eve.

Şimdi anlıyor ki mavi gözlü dev,
dev gibi sevgilere mezar bile olamaz:
bahçesinde ebruliiiii
hanımeli
açan ev..

NAZIM HİKMET

Sustum! Ne kadar susulacaksa o kadar sustum!

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Sustum!

Ne kadar susulacaksa o kadar sustum!

kendimle konuşuyorum şimdi yalnız…

yalnız yüreğimle dokunuyorum sesime

kimse duymuyor…

sustum!

sustu dudağımdaki şarkı gözlerimdeki şiir

yaraları yalayan rüzgar

sokaklarında kahrolduğum şehir

gözlerim konuşuyor yalnız…

sustum!

bin ah sürüp dudaklarıma

ne kadar susulacaksa o kadar sustum!

sustu benimle deniz

sustu deli dalgalar sustu martılar…

umutlarımı sarıp rüzgarlara

uzaklara savuruyorum her gece

yıldız yapıp serpiyorum gökyüzüne

kimse görmüyor…

saçı ağarmış hayaller

nemli kirpiklerle

bulutlandığında gözlerim

gökte şimşek olup çakıyorum

kimse görmüyor…

Sustum!

tuz basıp yaralarıma!

sustum…

içinde volkanlar taşıyan bir derviş gibi

yaslanıp yalnızlığın duvarına

gül döküp kalabalıklara

kimsesiz geziyorum gönül ülkemi her gece

kimse bilmiyor..

sustum!

sustu benimle gök sustu toprak

acılar konuşuyor şimdi yalnız

yaralı gönlümün sızıları konuşuyor

tutup öldürüyorum içimdeki sevdaları bir bir

atıyorum uçurumlardan

kimse görmüyor…

sustum!

saçlarını kokluyorum rüzgarların

dudaklarından öpüyorum hayatı

içimde incecik bir sevgi ürperiyor

sarı hüzünler dökülüyor gönül bahçeme

gelmiyor beklediğim bahar

yaralar merhem tutmuyor

gözyaşı olup dökülüyorum kaldırımlara

mendil silmiyor

yağmur dinmiyor

sevdiğim bilmiyor…

Sustum!

sustu benimle sarı sabır sustu zaman

sustum

yalnız gözlerimle dokunuyorum hayata

kimse duymuyor…

sustum!

İçimdeki dalgalar kabardıkça volkanlar gibi

sustum

sustu dudaklarım sustu gözyaşlarım

sustu gözlerimdeki şiir

gönlümdeki nehir

bulutlar haykırdı isyanımı

şimşekler haykırdı

sadece ben duydum

sadece ben
sustum!

ey beşiğini sallayıp boğduğum hayat

kucağımda büyütüp öldürdüğüm sevgi

yaralar merhem tutmuyor

geceler avutmuyor

ben sustum

acılarım konuşuyor yalnız…
Ben sustum!

susmuyor yüreğimi kavuran kasırga

pencereme vuran yağmur damlaları

susmuyor her gece dışarda inleyen rüzgar

gelmiyor bahar

kuşlar sevinmiyor

yıldızlar küs

ay üzgün

güneş doğmuyor

acılar dinmiyor

içimde binlerce şiir kanıyor her gece

kimse bilmiyor…
sustum!

sustu benimle sarı sabır

sustu hayat

sustu zaman

acılar konuşuyor yalnız

acılarım konuşuyor

kimse duymuyor…

duymuyor…

duymuyor…

duymu…

duy…

du…

[DIPNOT]Alıntıdır..[/DIPNOT]

Bir kadını ağlatmak

Cuma, Haziran 22nd, 2012


Bir kadını ağlatmak çok zor değildir aslında. Kadınlar her şeye ağlayabilir; bir filme, bir şarkıya, bir yazıya… En az erkekler kadar yani! Ama bir kadını yürekten ağlatmak zordur. Eğer bir kadın yürekten ağlıyorsa, ağlatan onun yüreğine ulaşmış demektir.Ama o yüreğin değerini bilememiş olacak ki ağlatan, gözünü bile kırpmadan teker teker batırır iğnelerini yüreğe!

İşte o zaman koca bir yumruk gelir oturur boğazına kadının. Yutkunamaz, nefes alamaz; çünkü o koca yumruk canını çok acıtır. Gözleri buğulanır kadının sonra.

Ağlamayacağım, der içinden. Ama engel olamaz işte.

Çünkü yüreğine ulaşmıştır birileri ve iğneler saplamaktadır.. Bu acıya ne kadar karşı koyabilir ki bir kadın. İnce ince süzülür yaşlar gözünden; önce birkaç damla, sonra bir yağmur seli… Ve kadın ağlar; hem de çok!

Sanmayın ki gidene ağlar kadın! Gidenin giderken koparttığı yerdir onu ağlatan, orada bıraktığı yaradır. O yaranın hiç kapanmayacağını, kapansa bile izinin kalacağını bilir kadın; o yüzden ağlar. Ama bilir misiniz, ağlamak kadınları olgunlaştırır. Her damla, daha çok kadın yapar kadınları. Her damla bir derstir çünkü.

Bazen kadınlar ağladığında çoğu insan, ağlama niye ağlıyorsun ki, değmez onun için derler. Bilmediklerindendir böyle demeleri. Çünkü yürekleri acıyan kadınlar ağlamazlarsa, ölürler.

İçlerindeki zehirdir onları öldüren! Ağlayarak o zehirden kurtulur kadınlar, o irini temizlerler yaralarındaki! Çünkü bilirler, o irin temizlenmezse iltihaba dönüşür yaraları.

Dönüşmemesi lazımdır oysa. O yüzden de bolca ağlarlar.

Zaman geçer sonra. Kadınlar kendilerine sarılmayı öğrenirler. Umarım öğrenirler, yoksa ruhlar sapkın yollara çarpar kendini. Sapan ruhların doğru yolu bulması da yeni acılar demektir. Bunu bilir kadınlar, o yüzden eninde sonunda öğrenirler kendilerine sarılmayı…

Çok ağlayan kadınlar, bir çok şeyden vazgeçen kadınlardır aslında. Her damla olgunlaştırır kadınları evet ama olgunlaştıkça o safça inandıkları aşk gerçeği onların gözünde küçülür. Küçüldükçe değerini yitirir ve işte o zaman kendilerine sarılıp, yeni bir kadın yaratırlar kendilerinden.
Güçlü, yenilmez, mağrur ve aşka inanmayan…

İnsanlar soruyorlar çoğu zaman neden bu kadar çok bekar kadın var diye; hepsi kariyer derdinde olan. Çünkü inançlarını yitirdi o kadınlar.
Zamanında yüreklerine o kadar çok iğne saplandı ki, o kadar çok ağladılar ki! Artık kendilerinden başka bir doğru olmadığına inanıyorlar, o yüzden kendilerine sarılıyorlar.

Çünkü biliyorlar ki sarıldıkları adamlar onları hak etmedi; hem de hiçbir zaman! Hep bir çıkarları oldu sarıldıkları adamların. E.. o zaman niye sarılsınlar ki!

Niye sarılalım ki!

Etrafınızda yürekten ağlayan bir kadın varsa bilin ki olgunlaşıyordur.

Bilin ki, gerçekleri kabul etmeye başlamıştır.

Bilin ki, artık aşkın olmadığına inanmıştır.

Bilin ki, sarılacak tek bir doğrusu kalmıştır.
O da kim, ne diye sormayın artık. Çok ağlayan kadınlar, eninde sonunda kendilerine sarılırlar çünkü!

Aziz Nesin

Kime Ne ; NESİMİ

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Ben yitirdim, ben ararım,yar benimdir kime ne
Gah girerim öz bağıma,gül dererim kime ne

Gah giderim medreseye, ders okurum Hak için
Gah giderim meyhaneye,dem çekerim kime ne

Sofular haram demişler bu aşkın şarabına
Ben doldurur,ben içerim,günah benim kime ne

Ben melamet gömleğini deldim,taktım eğnime
Ar-u namus şişesini taşa çaldım,kime ne

Gah çıkarım gökyüzüne,hükmederim kaf ve kaf
Gah inerim yeryüzüne, yar severim kime ne

Kelp rakip böyle diyormuş güzel sevmek pek günah
Ben severim sevdiğimi,günah benim kime ne

Sofular secde ederler mescidin mihrabına
Yar eşiği secdeğahım,yüz sürerim, kime ne

Nesimi ye sordular ki,yarin ile hoş musun
Hoş olayım olmayayım,o yar benim kime ne

Babacığım O Mübarek Elini Öpeyim. ( Şehit Çocuğunun Babalar Günü.)

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Öyle bir zamanda bırakıp gittin ki bizi.
Arayıp sormadın bile.
Hayal meyal hatırlıyorum güzel yüzünü.
4-5 yaşlarında var yoktum. Her kez akşam olunca babasını karşılardı kapılarda.
Ablam la ben camın önünde beklerdik gelmeyen babamızı.

Anlatırdı çocuklar okulda babam bize yardım etti. Beraber ödevlerimizi yaptık hafta sonu gezmeye gideceğiz. Ya da babamız bize çok kızdı derlerdi. Yoktu ki babamız bize kızsın.
Sevemez olmuştum bayramları seyranları. Baba olmayınca bir anlamı yok ki. Sabah erken kalkmaya güzel giyinmeye hem saten bir annem vardı el öpülecek. Olsa idin birde sen. Her bayramda bir balon isterdim. Başka da hiçbir şey.

Bak baba karnemi de aldım. 5.sınıfa geçtim hem de takdirle. Öğretmenim de bir kalem hediye etti. En güzel en içten duygularını bu kalemle yazarsın diye. Senden başka kimsem yok ki duygularımı yazacağım. Anne’me ablama zaten söylüyorum.

Her gün şehitliğin önünden geçiyorum okula giderken. Bu babalar gününde bari gel hiç olmazsa rüyama. O mübarek elini öpeyim.
BABALAR GÜNÜN KUTLU OLSUN…

16-06-2010
Yılmaz BARITLI

Can Yücel Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Can Yücel Şiirler, can yücel’in şiirleri, Can Yücel Şiirleri oku, can yücel şiirleri bağlanmayacaksın, can yücel şiirleri aşk, can yücel şiirleri anladım

Can Yücel Şiirleri

SENG-İ DERYA CAN YÜCEL

Daldı gözlerim
Denizin o tirşe ve hareli gözlerine
Derken Poseydon’la beraber
Kaldırıp başlarımızı güneşin
Gülkokusu bacaklarına baktık

Derken martılar geçti
Sıyırarak suları yanımızdan
Karşı sahilde akşamla yanan
Beş pare cama gömmek için bizi…

ÖZLEDİM SENİ CAN YÜCEL

özledim seni…
ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir.
beynimi uyuşturuyor özlemin…
çok sık birlikte olmasak bile
benimle olduğunu bilmenin
bunca zamandır içimi ısıttığını
yeni yeni anlıyorum
Yokluğun,
Hatırladıkça yüreğime saplanan bir sizi olmaktan çıkıp
mütemadiyen bir boşluğa
Sabahları seni okşayarak başlamaları
aksamları her isi bir kenara koyup
seninle baş başa konuşmaları özlüyorum;
oynaşmalarımızı,
yürüyüşlerimizi,
sevimli haşarılığını,
çocuksu küskünlüğünü…
Nasılda serttin başkalarına karşı
beni savunurken;
ve ne kadar yumuşak
bir çift kısık gözle kendini
ellerimin okşayışına bırakırken
Gitmeni asla istemediğim halde
buna mecbur olduğunu görmek
ve sana bunları söylemeden
”git artık” demek
”beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk
kavuşacaksın mutluluğa”
demek sana nede zor
seni görmemek ve belki yıllar sonra
karsılaştığımızda
bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden…
yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek….

SEVGİ DUVARI CAN YÜCEL

sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
dilimizde akşamdan kalma bir küfür
salonlar piyasalar sanat sevicileri
derdim günüm insan içine çıkarmaktı seni
yakanda bir amonyak çiçeği
yalnızlığım benim sidikli kontesim
ne kadar rezil olursak o kadar iyi
kumkapı meyhanelerine dadandık
önümüzde altınbaş altın zincir fasulye pilakisi
aramızda görevliler ekipler hızır paşalar
sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
öyle sıcaktı ki çöpçülerin elleri
çöpçülerin elleriyle okşardın beni
yalnızlığım benim süpürge saçlım
ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi
baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
düştüğüm yer öyle açık seçik ki
başucumda bir sen varsın bir de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi

Bağlanmayacaksın Can Yücel

Bağlanmayacaksın bir şeye
Öyle körü körüne
“O olmazsa yaşayamam” demeyeceksin
Demeyeceksin işte
Yaşarsın çünkü
Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki
Çok sevmeyeceksin mesela
O daha az severse kırılırsın
Ve zaten genellikle o daha az sever seni
Senin O’nu sevdiğinden.

Çok sevmezsen çok acımazsın
Çok sahiplenmeyince
Çok aitte olmazsın hem
Çalıştığın binayı
Masanı, telefonunu, kartvizitini
Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.

Gökyüzünü sahipleneceksin,
Güneşi, ayı, yıldızları
Mesela kuzey yıldızı
Senin yıldızın olacak
“O benim” diyeceksin
Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir şeylerin..
Mesela gökkuşağı senin olacak

İllede bir şeye ait olacaksan,
Renklere ait olacaksın,
Mesela turuncuya,
Yada pembeye,
Ya da cennete ait olacaksın.
Çok sahiplenmeden
Çok ait olmadan yaşayacaksın
Senin değillermiş gibi davranacaksın
Hem hiçbir şeyin olmazsa
Kaybetmekten de korkmazsın
Onlarsızda yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın
Çok eşyan olmayacak mesela evinde
Paldır küldür yürüyebileceksin
İlle de bir şeyleri sahipleneceksen
Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin

Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi
Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat
İlişik yaşayacaksın
Ucundan tutarak..

Kış Ezgileri Cenap Şahabettin

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Cenap Şahabettin Kış Ezgileri şiiri
Cenap Şahabettin Kış Ezgileri şiiri oku
cenap şahabettin elhanı şita şiiri


Kış Ezgileri (Günümüz Türkçesiyle)

Bir beyaz titreyiş, bir dumanlı uçuş,
Eşini kaybeden bir kuş gibi kar
Geçen ilkbahar günlerini arar…
Ey kalplerin çılgın ezgileri
Ey güvercinlerin marşları,
O baharın işte yarını bu:
Kapladı derin bir sessizliğe yeri karlar
Ki sessizce sürekli ağlarlar.

Ey uçarken düşüp ölen kelebek,
Bir beyaz melek kanadının saçağı gibi kar
Seni solgun bahçelerde arar;
Sen açarken çiçek üstünde
Ufacık bir çiçekli yelpaze gibi,
Naaşın üstünce şimdi ey ölü
Başladı parça parça uçmaya karlar
Ki gökten düşer düşer, ağlar!

Uçtunuz, gittiniz siz ey kuşlar!
Küçücük, beyaz başlı baykuşlar gibi kar
Sizi dallarda, yuvalarda arar.
Gittiniz, gittiniz ey kuşlar!
Şimdi boş kaldı baştan başa yuvalar;
Yuvalarda -feryatsız yetim gibi!-
Son kalan mavi tüyleri kovalar karlar
Ki havada uçar uçar, ağlar!

Ey kış günlerinin seması! Elinde yığın yığındır
Yasemin yaprağı, güvercin kanadı, sabah bulutu…
Dök ey sema -tabiatın ruhu uykudadır;-
Kara toprağın üstüne bembeyaz çiçekler!

Yapraksız ve çiçeksiz olan her ağaçlık şimdi
Bir gölgeler, siahlıklar ve ümitsizlikler yığınıdır.
ey kış semasının eli, durma, durma çek
Her ağacın üzerine bir beyaz örtü.

Göklerden emeller gibi yağıyor kar,
Her tarafta hayalim gibi koşuyor kar.
Sessiz bir rüzgarın saf kanadında uyuklarmış gibi
Bir aralık durur, sonra uçarlar.

Soldan sağa, sağdan sola titreyerek ve kaçarak,
Bazen uçmada tüyler gibi, bazen dökülmedeler.
Karlar sükût ilahilerinin ezgileridir,
Karlar melekler âleminin bahçelerinin çiçekleridir.

Ey semanın eli, kara toprak üzerine dök.
Ey semanın eli, cömertliğin eli, kışın eli dök;
Bahar çiçeklerinin yerine beyaz karı,
Kuşların ezgilerinin yerine ümit sessizliğini!

Cenap Şehabettin
Elhan-ı Şita (Kış Ezgileri)

Ahmet Haşim O Belde Şiiri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Ahmet Haşim O Belde,
O Belde Şiiri Ahmet Haşim,
O Belde Şiiri


Ahmet Haşimin O Belde Şiiri

O Belde

Denizlerden
Esen bu ince hava saçlarınla eğlensin.
Bilsen
Melal-i hasret ü gurbetle ufk-ı şama bakan
Bu gözlerinle, bu hüznünle sen ne dilbersin!
Ne sen,
Ne ben,
Ne de hüsnünde toplanan bu mesa,
Ne de alam-ı fikre bir mersa
Olan bu mai deniz,
Melali anlamayan nesle aşina değiliz.
Sana yalnız bir ince taze kadın
Bana yalnızca eski bir budala
Diyen bugünkü beşer,
Bu sefil iştiha, bu kirli nazar,
Bulamaz sende, bende bir ma’na,
Ne bu akşamda bir gam-ı nermin
Ne de durgun denizde bir muğber
Lerze-i istitar ü istiğna
Sen ve ben
Ve deniz
Ve bu akşamki lerzesiz, sessiz
Topluyor bu-yi ruhunu guya.
Uzak
Ve mai gölgeli bir beldeden cüda kalarak
Bu nefy ü hicre müebbed bu yerde mahkumuz…
O belde?
Durur menatık-ı duşize-yi tahayyülde;
Mai bir akşam
Eder üstünde daima aram;
Eteklerinde deniz
Döker ervaha bir sükun-ı menam.
Kadınlar orda güzel, ince, saf, leylidir,
Hepsinin gözlerinde hüznün var
Hepsi hemşiredir veyahud yar;
Dilde tenvim-i ıstırabı bilir
Dudaklarındaki giryende buseler, yahud,
O gözlerindeki nili sükut-ı istifham
Onların ruhu, şam-ı muğberden
Mütekasif menekşelerdir ki
Mütemadi sükun u samtı arar.
Şu’le-i bi-ziya-yı hüzn-i kamer
Mülteci sanki sade ellerine
O kadar natüvan ki, ah, onlar,
Onların hüzn-i lal ü müştereki,
Sonra dalgın mesa, o hasta deniz
Hepsi benzer o yerde birbirine…
O belde
Hangi bir kıt’a-i muhayyelde?
Hangi bir nehr-i dur ile mahdud?
Bir yalan yer midir veya mevcud
Fakat bulunmayacak bir melaz-ı hulya mı?
Bilmem… Yalnız
Bildiğim, sen ve ben ve mai deniz
Ve bu akşam ki eyliyor tehziz
Bende evtar-ı hüzn ü ilhamı
Uzak
Ve mai gölgeli bir beldeden cüda kalarak
Bu nefy ü hicre müebbed bu yerde mahkumuz…

Ahmet Haşim

Tevfik Fikret Ömr-İ Muhayyel

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Ömr-İ Muhayyel Tevfik Fikret
Ömr-İ Muhayyel şiiri,
Tevfik Fikret Ömr-İ Muhayyel şiiri

Ömr-i Muhayyel

Bir ömr-i muhayyel…Hani gülbünler içinde
Bir kuşcağızın ömr-i bahârîsî kadar hoş;
Bir ömr-i muhayyel…Hani göllerde,yeşil,boş
Göllerde,o sâfiyet-i vecd-âver içinde
Bir dalgacığın ömrü kadar zaîl ü muğfel
Bir ömr-i muhayyel!

Yalnız ikimiz,bir de o:Ma’bûde-i şi’rim;
Yalnız ikimiz,bir de onun zıll-ı cenâhı;
Hâkîlere bahş eyleyerek hâk-i siyâhı
Dûşunda beyaz bir bulutun göklere âzim.
Her sahn-ı hakîkatten uzak,herkese mechûl;
Bir safvet-i masûmenin âgûş-ı terinde,
Bir leyle-i aşkın müteennî seherinde
Yalnız ikimiz sayd-ı hayâlât ile meşgul.

Savtındaki eş’ar-ı pür-âhenk ile mâlî,
Şİ’rimdeki elhan-ı muhabbetle nagam-saz,
Ah istiyorum,göklere âmâde-i pervâz
Bir lâne-i âvârede bir ömr-i hayâlî…

Bir ömr-i hayâlî…Hani gülbünler içinde
Bir kuşcağızın ömr-i bahârîsî kadar hoş;
Bir ömr-i hayâlî…Hani göllerde,yeşil,boş
Göllerde,o sâfiyet-i vecd-âver içinde
Bir dalgacığın ömrü kadar zaîl ü hâlî
Bir ömr-i hayâlî!

Tevfik Fikret

Erdoğanın annesine okuduğu o şiir

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Başbakan’ın annesine okuduğu o şiir
recep tayip erdoğanın annesine okuduğu şiir
başbakanın annesine şiiri
bizim yaşadığımız şiiri

Erdoğanın annesine okuduğu o şiir
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yıllar önce kendi seslendirdiği şiir albümünde, İbrahim Sadri’nin “Bizim Yaşadığımız” adlı şiirini annesi için okumuştu

BİZİM YAŞADIĞIMIZ

bizim de yaşadığımız hayattır kardeşim
biz de soluk alıp vermedeyiz
yani her insan gibisevmekteyiz, seviecek şeyleri
bir kır çiçeğini çimeni toprağı börtü böceği
kurban bayramlarında kınalı koçları
başları eloyasıişlemeli yemeni ile kapalı
bembeyaz saçlı kırış kırış alınlı
pencere kenarlarında oğullarını bekleyen anaları

kalbim ağrıyorsa da kardeşim
gönlüm bulanıyorsa
tedirginsem kuşkuluysam
kalın kitapların yazdığına bakarsan
acaip suçluysam
havada ihanetdışarıda sıcak
duvarda yazılar
kalbimizde acılar varsa da
bizim de yaşadığımız hayattır kardeşim

mektubun geldi bugün haziran
kimselere göstermediğin ak saçlarının kıvrımlarından
haberin geldi
haberin geldi iki damla gözyaşın kağıtta
çok bakarsın yağmur yağanda
ıslak ve buğulu camların ardından bilirim
bilirim, acı
nasıl oturur adam yüreğine
ne var yani işte
iyiyim diyorum ya
inan olsun iyiyim anne
insan gerçekten iyi oluyor, iyiyim dedikçe
bak üzülme
yazıyorum bir daha
nolur üzülme
üzülmüyor analar
oğulları üzülmüyorum dedikçe

bizim de yaşadığımız hayattır kardeşim
biz de soluk alıp vermedeyiz
yani her insan gib isevmekteyiz, seviecek şeyleri
bir kır çiçeğini çimeni toprağı börtü böceği
kurban bayramlarında kınalı koçları
başları eloyası işlemeli yemeni ile kapalı
bembeyaz saçlı kırış kırış alınlı
pencere kenarlarında oğullarını bekleyen anaları

Babalar günü ile ilgili yazılar

Perşembe, Haziran 21st, 2012

Babalar günüyle ilgili yazılar, Babalar günü yazıları
Babalar gününe dair yazılar,Babalar günü hakkında…


Babalar günü nedir?

Anneler Günü kadar eski olmasa da Babalar Gününün de bir geçmişi var.
Bazı tarihçiler, Babalar Gününün Antik Roma’da bile kutlandığını belirtiyor.
Bazı araştırmacılar tarih belirtmezken Babalar Gününün Batı Virginia’da ortaya çıktığını savunuyor.
Batı Virginia’da yaşayan John Dowdy’nin annesi öldükten sonra onun yerini alan babası için böyle bir gün kutlanmasını istediği söyleniyor.
Diğer araştırmacılar ise 1910 yılında Washington’daki John Bruce Dodd’un 6. çocuğunun doğumu sırasında hayatını kaybeden annesinin ardından hayatını çocuklarına adayan babası William Smart’a özel bir gün armağan etmek amacıyla bu fikri ortaya attığını belirtiyor. Dodd, anneler günü kutlanırken babalar gününün olmayışını büyük bir haksızlık olarak nitelendirmiş. Hemen babasının doğum günü olan 5 Haziran’ın babalar günü ilan edilmesi için çalışmalara başlamış. Ama bu çalışmalar bir sonraki yılın 19 Mayıs’ına kadar sürmüş.

Babalar Günü ilk kez 19 Haziran 1910’da Washington’ın Spokane şehrinde kutlanmış. Daha sonra diğer eyaletlere yayılmış. Ancak Babalar Günü resmi olarak 1924 yılında Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Calvin Coolidge’in desteğiyle kutlandı. 1966 yılında ise o dönemin başkanı Lyndon Johnson, her yıl haziran ayının üçüncü pazarının Babalar günü olarak kutlanacağını açıklayan bir bildiri yayımladı.

Babalar Günü Mesajları

* Baba sevgisini koru. O sevgiyi kesip atarsan, Tanrı da senin mutluluk ışığını söndürür. “Hz.Muhammed”

* Babacığım seni çok seviyorum. İyi ki varsın,iyi ki yanımdasın,iyi ki babamsın. Babalar gunun kutlu olsun…

* Babanın erdemlerı cocuklarının servetıdır.

* Babanın mirasını mı istiyorsun? Bilgisini öğren. Onun parasını hemen harcayabilirsin.

* Babanın rolu, yuz ogretmenınkıne bedeldır.

* Bana yaptığın dünyadaki en büyük iyilik bana dünyanın en iyi örneği olmandır. Babaların en iyisi, bu gün sadece senin…

* Bana yaptığın dünyadaki en büyük iyilik bana dünyanın en iyi örneği olmandır. Babaların en iyisi, bu gün sadece senin…

* BIR BABA, KENDI MUTLULUGUNDAN COK, COCUKLARININ MUTLULUGU ILE MUTLU OLUR.

* Bir adam yaşlandığını anlar, çünkü babasına benzemeye başlar. “Gabriel Garcia Marquez”

* COCUKLUK CAGINDA BABA KORUMASINDAN DAHA GUCLU BIR IHTIYAC DUSUNEMIYORUM.

* Çok sevdiğim canım babacığıma kucak dolusu sevgilerimi sunar, Babalar gününü kutlarım.

* Dünyanın en yakışıklı babasına, seni çok seviyoruz, babalar günün kutlu olsun..!

* Hayatın anlamı ve tüm güzelliklerini öğreten adam, benim sevgili babam. Babalar günün kutlu olsun…

* Hayatın anlamı ve tüm güzelliklerini öğreten adam, benim sevgili babam. Babalar günün kutlu olsun..!

* Her zaman söylemesem de biliyorum aslında babamın onu ne kadar çok sevdiğimi bildiğini.. Ve ben ne kadar karışık cümleler yazsam da hepsini deşifre edebileceğini.. Çünkü o benim BaBaM..

* INSAN BABASINA BORCLU OLDUGU SAYGIYI, ANCAK BABA OLUNCA DUYAR.

* İlk adımlarımı atarken ellerimden tutuyordun. Şimdi fark ediyorum ki babacığım, ellerimi hiç bırakmamışsın. Babalar günün kutlu olsun…

* Koklanacak gül, açılacak gonca, yaşanacak hayat ve alınacak nefes olan sevgili babam. İkliminden tasasızlık, sevginden cesaret ve gözlerinden esaret aldığım günleri hep yaşamak isterim.

* Mesafeler ne kadar uzun olursa olsun sevgisini her zaman üzerimde hissettiğim dün de bugün de yarın da hep yüreğim kadar yakınımda olan babacığım. Seni Çok Seviyorum…

* Sen güçlü bir çınar gibisin.. Arkamı ne zaman sana yaslasam sanırım ki dünyayı bile fethedebilirim.. Çünkü bana hep güç verirsin.. Babalar günün kutlu olsun…

* Sen güçlü bir çınar gibisin.. Arkamı ne zaman sana yaslasam sanırım ki dünyayı bile fethedebilirim.. Çünkü bana hep güç verirsin.. Babalar günün kutlu olsun…

* Sen güllere özenme güller sana özensin. Üzme tatlı canını sen güllerden güzelsin. Özgürlük kadar özel güller kadar güzelsin. BENİM GÜZEL BABACIĞIM

* Üzerime sabır tohumları ekip sevgiyle suladığun gülünün bilmeni istediği bir şey var. Seni Çok Seviyorum. .
* Üzerine sabır tohumu ekip sevgiyle suladığın gülünün bilmeni istediği bir şey var. SENİ ÇOK SEVİYORUM CANIM BABACIĞIM.

* Ateşin yaktığından, Güneşin hareket ettiğinden, gerçeğin bir yalan olduğundan kuşkulan fakat benım seni sevdigimden asla kuşkulanma babacığım, babalar günün kutlu olsun.

* Dünyadakı çıçeklerın en güzelı güldür güllerın en güzelı ıse sen günün kutlu olsun babacığım.

* Gelıncıklerın en sadesıne papatyaların en güzel kokanına güllerın en güler yüzlüsüne babaların en sevgılısıne babalar gününüzü bır kez daha kutluyorum.

* Koklanacak gül açılacak gonca yaşanacak hayat ve alınacak nefes olan sevgılı babam ıklımınden tasasızlık sevgınden cesaret ve gözlerınden esaret aldığım günlerı hep yaşamak ıstıyorum.

* Mesafeler ne kadar uzun olursa olsun sevgısını her zaman üzerımde hıssettığım dün de bügün de yarın da hep yüreğım kadar yakınımda olan babacığım senı çok sevıyorum.

* Sen Allaha dılenen dılek göklere uzanan ellerımsın sen gözümden süzülen yaş düşüncem hasretımsın. Sen anlatmak ısteyıpte anlatamadığım, kelımelerle ıfade edemedığım bırıcık babamsın.

Yakınınızda ya da uzaklarda, Babanıza bugün sesinizi duyurun.Tüm babaların ve baba adayların bu özel günü kutlu olsun.

öğretmen şiirleri

Perşembe, Haziran 21st, 2012

öğretmen şiiri,en güzel öğretmen şiirleri,öğretmen şiirleri kısa,öğretmenler günü şiirleri,öğretmen şiirleri uzun,24 kasım öğretmenler günü şiirleri,en güzel öğretmenler günü şiirleri


CAN ÖĞRETMENİM

Pırıl pırıl meşalesin durmadan yanan,
Canım öğretmenim, CAN ÖĞRETMENİM.
Öyle bir abidesin ki hiç yıkılmayan,
Canım öğretmenim, CAN ÖĞRETMENİM.

Okumayı, yazmayı, doğru olmayı,
Küçüğe sevgi, büyüğe saygı duymayı,
Bir karış vatan toprağı için ölmeyi,
Sen öğrettin bana, CAN ÖĞRETMENİM.

Sevgiyle, bilgiyle yoğurdun bizi,
Bu azimle aştık cahillik denizini,
Barışın güvercini, doğruluk hazinesi,
İnan ki sensin, CAN ÖĞRETMENİM.

ATATÜRK çocuklarıyız, bizlere güven,
ATATÜRK’ün yolu yolumuz diyen,
Sönmeyecek bu meşale ebediyen,
Seni seviyorum, CAN ÖĞRETMENİM …

Hacı ÖZTÜRK


Öğretmen

Körpe yürekleri edip seferber
Sevgisiyle yüreğiyle beraber
Irmaklar denizler deryalar kadar
Sevgi barış dostluk dolu öğretmen

Sevgisiyle gönülleri kazanan
Baştanbaşa şefkat ile bezenen
Karanlığı boğup ufka uzanan
Dosta giden gönül yolu öğretmen

ÇANAKKALE şehididir dedesi
ALLAH mekanını cennet edesi
Kan selinde yüzmüş insan gövdesi
Şanlı bayrağımın alı öğretmen

Açık alın eğilmeyen baş ile
Tipi ile boran ile kış ile
Yarınlara ışık saçan meşale
Aydınlatır sağı solu öğretmen

Yaratılmış olan her canlı güzel
Canlılar içinde insanlar özel
Öğrenmek öğretmek ne kadar güzel
Dağlar kadar yüce ulu öğretmen

Öğretmenim

Ben bir gülüm, sen bahçıvan;
Çok açarsam eser senin,
Mis kokarsam hüner senin
Ama bir de soldurursan
Günah senin, günah senin öğretmenim…

Ben elmasım, sarraf sensin
Pırlantaysam, emek senin
Parlıyorsam yaldız senin
Ama bir de parçalarsan
Kırık senin, kırık senin öğretmenim…

Ben boş defter, kalem sensin;
Doğru yazsan yarın senin,
Güzel yazsan ikbal senin
Ama bir de karalarsan
Vicdan senin, vicdan senin öğretmenim…

Ben öğrenci, sen öğretmen;
Başarırsam hüner senin,
Kazanırsam zafer senin
Ama birde kaybedersem
Yok diyecek başka sözüm;
Yorum senin, yorum senin öğretmenim


ÖĞRETMENİN ANDI

Ahdettim, yemin ettim dönmeyeceğim geri;
Gidiyorum yurdumun çok uzak diyarına.
Cehalet cinlerinin cirit oynayan yeri;
Şimdi beni bekliyor, bakıyor yollarıma.

Varacağım köyüme ziyamı saçmak için;
Bıkmadan, usanmadan bilgiyi yayacağım.
“Başı boş dolaşmalar, bu işsizlikler niçin,
Niçin çalışmıyoruz?” diye anlatacağım.

Okulumu açarak talebelerim ile;
Bol irfan vereceğim, ilme susamışlara.
Ama yılmayacağım, dökülsem de n’olacak?
Yılmazlardan ide var, bu yurt için başımda.

Bilgiyi kafalara perçinleyebilirsem;
Gelecek günlerimi mutlu görebilirim.
Yurdun evlâtlarını tüm okumuş görürsem,
İşte ruhum, o zaman rahat ölebilirim…

Mehmet AYDIN


ÖĞRETMENİM

Bana neler öğretmiştin
Unutmadım öğretmenim
Ama gel gör yine adam
Olamadım öğretmenim

Ezberledim hep dersini
Yaşattılar hep tersini
Mutluluğun adresini
Bulamadım öğretmenim

İnsanlığın adı para
Bu hayatın tadı para
Ne gerek var kitaplara
Anlamadım öğretmenim

Hani doğru bükülmezdi
Hani haklı ezilmezdi
Hani dağlar yıkılmazdı
Yıkıldım öğretmenim

Defter başka, kalem başka
Yaşadığım alem başka
Şöyle güzel, gerçek aşka
Düşemedim öğretmenim

Saygı dedim anlayan yok
Vefa dedim tanıyan yok
Dostluğu da bir bilen yok
Göremedim öğretmenim

Her şey yerli yerinde mi
Bütün sırlar derinde mi
Suç bende mi, evrende mi
Bilemedim öğretmenim

Sakın gitmesin ağrına
Bir hevesim yok yarına
Utanacımdan mezarına
Gelemedim öğretmenim
Affet beni öğretmenim

Ahmet Selcuk İLKAN

SEVGİLİ ÖĞRETMENİM

Geçen yıl bilmiyordum.
Ne okuma ne yazma.
Sönmez ışıklar tutan,
Siz oldunuz yoluma.

Bir yıl içinde bana,
Çok bilgiler verdiniz.
Anne sevgisi gibi
içimdedir sevginiz.


Benim öğretmenim

dünyamı aydınlatan
en güzel bir öğretmen
birde baktım karşıma
koskoca bir öğretmen

inanamadım ilk başta
sevgin kadar çok sıcak kalbin varya
benim canım öğretmenim
sevginle büyümeyi öğrenen

en güzel becerikli bir öğretmen
çok sevindim ilk başta
inanamadım bune güzel bir öğretmen
benim canım öğretmenim


Öğretmenim

okumayı yazmayı
hızlı düzgün saymayı
her an dürüst olamyı
sen öğrettin ÖĞRETMENİM
küçükleri sevmeyi
büyükleri saymayı
sen öğrettin ÖĞRETMENİM.

Sait Faik Abasıyanık O Ve Ben Şiiri

Perşembe, Haziran 21st, 2012

O Ve Ben Sait Faik Abasıyanık Şiiri

Sait Faik Abasıyanık O Ve Ben Adlı Şiiri

O ve Ben

Sana koşuyorum bir vapurun içinde
Ölmemek, delirmemek için.
Yaşamak; bütün adetlerden uzak
Yaşamak….

Hayır değil, değil sıcak
Dudakların hatırası;
Değil saçlarının kokusu
Hiçbiri değil.

Dünyada büyük fırtınaların koptuğu böyle günlerde
Ben onsuz edemem.
Eli elimin içinde olmalı,
Gözlerine bakmalıyım,
Sesini işitmeliyim.
Beraber yemek yemeliyiz
Ara sıra gülmeliyiz.
Yapamam onsuz edemem.

Bana su, bana ekmek, bana zehir;
Bana tad, bana uyku
Gibi gelen çirkin kızım.
Sensiz edemem.


Sait Faik Abasıyanık