Posts Tagged ‘ölçüsü’

İstiklal Marşının Redifleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

İstiklal Marşının Redifleri Nelerdir

İstiklal Marşının Redifleri ve Kafiyeleri

Redif, Şiirlerde mısra sonlarında, görevleri aynı olan eklerin, ya da anlamları aynı olan sözcüklerin tekrarlanmasına denir. Redifler daima mısranın en sonunda bulunur, yani kafiyeden sonra gelir. Redifin olduğu her yerde mutlaka kafiye de vardır. kafiyeler farklı anlamlarda kullanılır ama redifleranlam bakımından aynıdır

İstiklâl Marşı, şekil özellikleri açısından bir nazımdır. Dokuz dörtlük ve bir beşlikten oluşmaktadır. Dikkat edilirse kırk bir mısra olduğu görülür. Bu da “Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın. diyen Akif’in, bu marşı bağımsızlığımıza bir nazarlık olarak yazdığı düşüncesini akla getirmektedir.

Şiirde her kıtanın mısralarının kendi aralarında kafiyeli olduğunu görürüz. Sadece onuncu kıtada dördüncü dize serbesttir.

1. Kıta: -cak sesleri, zengin kafiye.
2. Kıta: -lâl sesleri, zengin kafiye.
3. Kıta: -aşa sesleri, zengin kafiye / -rım ekleri redif.
4. Kıta: var, -var, boğar sesleri, tunç kafiye. ğ>v
5. Kıta: akın, -akın, tunç / zengin kafiye.
6. Kıta: tanı, -tanı sesleri tunç kafiye.
7. Kıta: -dâ (-daa) sesleri, zengin kafiye.
8. Kıta: emeli, -em eli, -emeli, tunç kafiye.
9. Kıta: -aş sesleri, tam kafiye / -ım’lar redif.
10. Kıta: -lâl sesleri, zengin kafiye / dördüncü dize serbest.

İstiklâl Marşı’nın ölçüsü aruzdur. Aruzun en çok kullanılan (Fâ i lâ tün / fe i lâ tün / fe i lâ tün / fe i lün) kalıbıyla yazılmıştır.

****

Redif
Kafiye

1. Kıta

___sancak
___ocak
<– Zengin Kafiye
___parlayacak
___ancak

2. Kıta

___hilal
___celal
<– Zengin Kafiye
___helal
___istiklal

3. Kıta

___yaşarım
___şaşarım
<– Tam Kafiye
___aşarım
___taşarım

4. Kıta

___duvar
___var
<– Tam Kafiye
___boğar
___canavar

5. Kıta

___sakın
___akın
<– Zengin Kafiye
___Hakk’ın
___yakın

6. Kıta

___tanı
___yatanı
<– Zengin Kafiye
___atanı
___vatanı

7. Kıta

___feda
___şüheda
<– Tam Kafiye
___hüda
___cüda

8. Kıta

___emeli
___eli
<– Tam Kafiye
___temeli
___inlemeli

9. Kıta

___taşım
___yaşım
<– Tam Kafiye
___na’şım
___başım

10. Kıta

___hilal
___helal
<– Zengin Kafiye
___izmihlal
___hürriyet
___istiklal

Alıntı

Şiir Sözlüğü

Perşembe, Haziran 21st, 2012

A’dan Z’ye Şiir Terimleri

A

(abartma mubalağa)
Edebiyatta sözün etkisini artırmak, bir şeyi olduğundan fazla ya da çok az gösterme sanatıdır. Abartma soğuk olmamalı, nükteli ve zarif olmalıdır. Divan şairlerinin daha çok medhiye, fahriye ve hicviyelerde başvurdukları bir sanattır. Eskiler bir şairler mübalağa sanatına çok önem vermişlerdir

Abdal:
Hem şiir hem de düzyazıda derviş anlamına gelen bu sözcük, halk ozanlarının adının başına ya da sonuna gelerek onların mahlası olarak da kullanılmıştır. (Pir Sultan Abdal, Kaygusuz Abdal gibi)

Acem Koşması:
Aşıkların, özellikle Anadolu’nun kimi yörelerinde Azerbeycan’a özgü bir ezgiyle okudukları koşma türü.

Açık hece :
Türkçe sözcüklerde sesli harf le belirtilen kısa heceler. Örneğin a-na-do-lu, a-şı-la-ma gibi. Arapça ve Farsça’da ise sözcüklerde sesli harflerle yazılmayıp hareke ile gösterilen kısa hecelere verilen isim. Örneğin ka-de-me, ha-se-ne gibi. Aruz vezninde bütün açık heceler kısa hece olarak kabul edilir

Aed :
Eski Yunanda şiirlerini lirle söyleyen saz şairlerine verilen ad

Afroizm :
Çeşitli konularda mutlak bilinmesi gereken ana özellikleri kısa, açık ve anlaşılır bir biçimde anlatma sanatı. Yazarların derin anlam yüklü vecizelerine de afrozim denir.

Ağıt:
Bir ölünün ardından onu yüceltmek amacıyla söylenen halk şiiri. Divan Edebiyatı’nda Mersiye’nin karşılığıdır.

Ahrep ve ahrem :
Rubai vezinlerinin ana ölçüsüdür. Mef’ulü ile başlayanlara ahreb, mef’ulün ile başlayanlara ahrem denir.

Akd ü hall :
Düğümleme ve çözülme. Divan edebiyatında nesir bir eseri nazma çevirmeye akd, nazım bir eseri nesire çevirmeye hall denir.

Akrostiş :
Bir şiirde dizelerin ilk harflerinin yukarıdan aşağıya doğru okunduğunda ortaya anlamlı bir sözcük oluşturmasıdır. Divan edebiyatında akrostiş’e muvaşşah ya da istihrac denir. Eski Yunan ve Latin edebiyatında ise akrostiş “üç dize” anlamına gelir.

Aks, akis :
Bir dizedeki iki sözcüğün ya da sözcük topluluklarının yerleri değiştirilerek yapılan söz sanatı. Cümle ya da dizede bir sözcük diğerinin önüne ya da arkasına getirilerek cümle ya da dize tekrarlanır.

“Gelse der-gâhına ikrâm görürler küremâ
Kürema dergehine gelse görürler ikrâm”
Ziya Paşa

Aliterasyon:
Bir dizede ya da cümlede kulağa hoş gelecek bir uyum sağlamak amacıyla aynı seslerin yenilenmesi.

örnek:
Öldük ölümden bir şeyler umarak
Bir büyük boşlukta bozuldu büyü

Anjanbman :
Şiirde cümlelerin bir dize ya da beyitte bitmeyip diger dize, beyit veya bendlere kaymasidir

Anlam :
Sözcüklerin anlattigi düşünce. Sözcükler birden fazla anlama gelebilir. Bu durumda anlamlardan biri öz anlam digerleri mecaz anlamdir. Sözcükler zamanla yeni anlamlar alarak zenginleşebilir. Zamanla anlamlarinin kaybetmelerine anlam daralmasi denir. Dar anlami bulunan sözcüklerin anlamlarinin genişlemesine de anlam genişlemesi denir.

Antoloji :
Gerçek sanat eseri degerindeki örneklerin bir araya getirildigi derleme yapitlar

Antonim :
Ters anlamli sözcükler. Sicak-soguk, iyi-kötü, aci-tatli, kisa-uzun, güzel-çirkin gibi.

Aruz :
Hecelerin uzunluk ya da kısalık derecesine göre çeşitli ses kalıplarından oluşan bir tür şiir ölçüsü. Daha çok Divan Edebiyatı’nda kullanılır.

Aruz ölçüsü :
Misralardaki hecelerin uzunluk-kisalik bakimindan denk olmasina ve belirli kaliplarla yazilmasina dayanir.

Askı :
Halk edebiyatinda saz şairleri aralarindaki şiir yarişmalarinda kazananlara verilmek üzere duvara tüfek, kiliç, heybe, saz gibi şeyler asardi. Bunlara aski, askiyi kazanmaya da aski indirmek denir.

Asonans :
Yarim kafiye.

Aşık:
Halk ozanı ya da saz şaiiri.

Âşık edebiyetı :
Âşik edebiyati (XIV. yy’dan günümüze): “Âşik” adı verilen ozanların geleneksel ürünlerinin oluşturuldugu edebiyata, “âşik edebiyati” denir.

Ayak:
Halk şiirinde kafiye yerine kullanılan terim.