Tarihinde ilk kez olimpiyat oyunlarına katılma hakkı kazanan Kadın Milli Basketbol Takımı’nın Londra’daki rakipleri belli oldu.
2012 Londra Olimpiyatları’nda mücadele etmeye hak kazanan Potanın Perileri, Angola, Çin, ABD, Hırvatistan ve Çek Cumhuriyeti ile birlikte A Grubu’nda yer aldı.
Kadın Milli Basketbol Takımı, A Grubu’ndaki ilk maçında altın madalyanın en güçlü adaylarından biri olarak gösterilen ABD ile karşılaşacak.
Türkiye’nin tarihindeki en kalabalık kafileyle katılma rekorunu kıracağı Londra Olimpiyatları’nda birçok “ilk”e de imza atılacak. Dünyanın en büyük spor organizasyonunun start almasına 1 aydan gibi kısa bir süre kala Londra bileti kazanan sporcu sayımız 105’e yükselirken, tarihimizde ilk kez kadın sporcularımızın sayısı erkekleri geride bıraktı. Kafilede şu ana kadar 46 erkek sporcu yer alırken, bayan sporcuların sayısı 59’a çıktı.
27 Temmuz’da başlayacak olimpiyatlar için kota ve eleme mücadelesinde bayan sporcularımız elde ettikleri başarılarla tarihe adlarını yazdırmasını bildi. Bazı branşlarda ilk kez Olimpiyat şansı yakalanırken, bazılarında ise uzun süredir yaşanan hasrete son verildi. Türkiye’nin takım sporlarında 52 yıllık hasretini yine kadın sporcularımız dindirdi.
Önce olimpiyat elemelerinde tüm rakiplerini dize getirerek son bileti alan Filenin Sultanları, aynı zamanda Voleybol Federasyonu’nun 55 yıllık hayalini de gerçekleştirdi. Ardından Avrupa 2.’si Kadın Basketbol Takımımız, Londra’ya gidecek son 5 takımın belirleneceği elemelerde üç maçı da kazanarak vizeyi aldı. Olimpiyat vizesini ilk kez alarak tarihe geçen bir diğer bayan sporcu Badmintoncu Neslihan Yiğit oldu. Cimnastiğin “altın” kızı Göksu Üçtaş yine bir ilke imza atarak, bu branşta olimpiyatlarda mücadele etme hakkını kazanan ilk Türk bayan sporcusu oldu. Göksu, İngiltere’deki olimpiyat elemelerinde 96 sporcu arasından 23. olarak Londra biletini kaptı.
Olimpiyat Oyunları’nda Türkiye’nin en fazla madalya kazandığı branş güreşte Londra’da ilk kez bir bayan sporcu da mücadele edecek. Olimpiyat elemelerinde 63 kiloda mindere çıkan Elif Jale Yeşilırmak, ay – yıldızlı mayo ile olimpiyatlarda yarışma hakkını kazanan ilk bayan sporcu oldu.
Londra olimpiyatlarına en fazla sporcu gönderecek federasyon sıralamasında birincilik koltuğuna yerleşen atletizm bu alanda rekor kırdı. 19 Kadın sporcu Londra biletini cebine koyarken, erkek sporcular 8 erkek atlet aynı başarıyı gösterebildi. Şu ana kadar kesinleşen olimpiyat kafilesinde atıcılıkta ve yüzmede 2’şer, atletizmde 19, voleybol ve basketbolda 12’şer, halterde 4, badminton, cimnastik, güreş, judo, masa tenisi, okçuluk, tekvando ve yelkende ise 1’er kadın sporcumuz yer alacak.
Michel Platini, Avrupa Futbol Şampiyonası’nda İtalya ile İspanya arasında oynanacak final maçı öncesi Kiev’de basın toplantısı düzenledi.
Final maçına evsahipliği yapacak Olimpik Stadyum’da düzenlediği basın toplantısında turnuvayla ilgili istatistiki bilgiler veren Platini, Türkiye’nin 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası evsahibi adaylığı ve FIFA kokartlı hakem Cüneyt Çakır’ın şampiyonadaki performansıyla ilgili sorulara da cevaplar verdi.
Michel Platini, bundan sonra Avrupa şampiyonlarını bir ya da birkaç ülkede düzenlemek yerine Avrupa’nın birçok bölgesine yayıp, 12-13 şehirde birden düzenlemeyi amaçladıklarını söyledi. Bunun için fizibilite çalışmaları yaptıklarını anlatan Platini, bunu en kısa sürede hayata geçirmek istediklerini de kaydetti.
-Türkiye bir karar vermeli-
Platini’nin bu açıklamalarından sonra Türk basın mensupları bunun 2020 Avrupa Şampiyonası’nı kapsayıp kapsamayacağını ve aday ülkelerin durumunu sordular.
Platini, sorulara, ”Bu şu anda benim fikrim. Bunu konuşacağız. Avrupa Şampiyonası’nı birçok farklı ülkeye ve şehre yaymayı düşünüyoruz. 12 ya da 13 şehir maçlara evsahipliği yapabilir. Bu fikrimi aralık ya da ocak ayında yapacağımız toplantılarda konuşacağız ve orada bir karara varacağız” diye konuştu.
Platini, Türkiye’nin adaylığının bu süreçten nasıl etkileneceğiyle ilgili de, ”Türkiye öncelikle ne yapması gerektiğine karar vermeli. Olimpiyatları mı yoksa Avrupa Şampiyonası’nı mı istiyor? Ulaşmak istediğiniz bir yol var fakat siz iki yoldan gitmek istiyorsunuz. Öncelikle Türkiye’nin bir karar vermesi lazım. Ancak 2020 Avrupa Şampiyonası için adaylık süreci olumlu bir şekilde işliyor” ifadelerini kullandı.
-”Çakır fırsatı iyi değerlendirdi”-
Türk gazetecilerin FIFA kokartlı hakem Cüneyt Çakır’ın şampiyonadaki performansıyla ilgili sorularını da yanıtlayan Platini, başarılı hakemden övgü dolu sözlerle bahsetti.
Platini, Cüneyt Çakır’ın Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde Barcelona ile Chelsea arasında oynanan yarı final maçında kendisine verilen fırsatı en iyi şekilde değerlendirdiğini ifade ederek, ”Cüneyt Çakır turnuvada çok başarılı maçlar çıkardı. Bizim kendisine olan güvenimizi boşa çıkarmadı. Cüneyt Çakır fırsatı iyi değerlendirdi” diye konuştu.
Platini, 2012 Avrupa Şampiyonası’nın Ukrayna ve Polonya’nın evsahipliğinde başarılı bir şekilde gerçekleştirildiğini söyleyerek seyirci rakamları, maçların izlenme oranları ve turnuvaya gösterilen ilgi konusunda da bilgiler verdi.
Basketbolda, FIBA Kadınlar Olimpiyat Elemeleri çeyrek final maçında Çek Cumhuriyeti, Japonya’yı 53-47 yenerek, 2012 Londra Olimpiyatları’na katılmaya hak kazandı.
Basketbolda FIBA Kadınlar Olimpiyat Elemeleri çeyrek final maçında Hırvatistan, Kanada’yı 59-56 yenerek, 2012 Londra Olimpiyatları’na katılmaya hak kazandı.
Hırvatistan, bu sonuçla tarihinde ilk kez olimpiyatlara katılma hakkını elde etti.
Galatasaray’ın başarılı file bekçisi Fernando Muslera’nın ülkesi Uruguay ile olimpiyatlarda mücadele etmeyeceği belirtildi. Önceki gün Uruguay basınında yer alan dev organizasyonda bulunmak istemediği iddiaları üzerine bir açıklama yapan 26 yaşındaki kaleci, dinlenmek için hocasından süre istediğini ancak çağırıldığı takdirde seve seve Londra’ya gideceğini söylemişti. Uruguay Milli Takımı’nın olimpiyatlar için açıklanan 32 kişilik geniş kadrosunda 23 yaş üstü 4 futbolcudan Arevalo Rios, Luis Suarez, Edinson Cavani ve Fernando Muslera’dan birinin çıkarılması zorunluluğu bulunuyor. Teknik Direktör Oscar Tabarez dün yaptığı açıklama ile bu ismin Muslera olacağının sinyallerini verdi. Deneyimli teknik adam, “Biz Muslera’yı bu süre zarfında kalecilerimizden birisinin sakatlanması ihtimali veya başka bir olası soruna karşı kadroya aldık” dedi. Olimpiyata gidecek 18 kişilik son kadro, temmuzun ilk haftası içinde açıklanacak.
Milli yüzücü Ediz Yıldırımer, Uluslararası Yüzme Federasyonları Birliği (FINA) tarafından 2012 Londra Olimpiyat Oyunları’na davet edildi.
Türkiye Yüzme Federasyonu’ndan yapılan açıklamada, 1500 metrede olimpiyat (B) barajını geçen Ediz Yıldırımer’ın, FINA tarafından olimpiyat oyunlarına davet edildiği bildirildi.
Yüzmede daha önce Türk sporculardan Burcu Dolunay 50 metre serbestte (A) barajını geçmiş, Dilara Buse Günaydın da 100 metre kurbağalamada davet üzerine olimpiyatlarda yarışma hakkı elde etmişti.
Euro 2012 D grubu 2. karşılaşmalarında İsveç ve İngiltere karşı karşıya geliyor. Kiev Olimpiyat Stadı’nda oynanacak olan karşılaşmayı Florian Meyer yönetecek. Karşılaşmayı 21:45’ten itibaren TRT 1 ve TRT 1 HD ekranlarından izleyebilirsiniz.
Alanın boyutları değişiklik göstermekle birlikte, ideal boyutlar 26 m x 14 m’dir. Oyun alanı bir orta çizgiyle ikiye ayrılır. Bu çizginin tam ortasında, orta yuvarlak denen bir daire çizilidir. Basketbol alanının karşılıklı olarak kısa kenar çizgilerinde birer pota bulunur. Pota, kenar çizgisinden 1,2 metre içeridedir ve 1,8 m x 1,2 m boyutlarında bir sac levhadır. Pota üzerinde, yerden 3,05 metre yükseklikte bir sepet vardır. Sepet, 45 cm çapında demir bir çember ile buna asılı, alt kısmı açık, beyaz bir fileden oluşur. Basketbol elle oynanır ve atılan top yukarıdan çembere girip fileden geçerek aşağıya düşünce sayı olur. Basketbol topunun çevresi yaklaşık 75-78 cm, ağırlığı 600-650 gram kadardır.alıntıdır
Basketbolun Tarihçesi ve Oyun Kuralları
Beşer kişilik takımlar halinde elle ve topla oynanan, yüksekliği 3,05 m olan pota adı verilen çemberden geçirerek kazanmaya çalışılan takım oyunudur. Tüm dünyada popüler olan bir spor türüdür. İlk olarak 1891 yılında James Naismith tarafından oynatılmıştır.James Naismith’in basketbolu Mayas kabilesinin tlahiotenie oyunundan esinlediği düşünülmektedir.
Basketbol, ABD’nin Massachusetts eyaletinde, Springfield Genç Erkekler Birliği (YMCA) Eğitim Okulu’nda beden eğitimi öğretmeni olan James Naismith tarafından 1891′de yapılmıştır. Atlet ve beyzbolculara kış antremanı yaptırmak amacıyla geliştirilen bu oyunda amaç, tahtadan yapılmış sepetlere topun sokulmasıydı. İlk oynayış şeklinde, 7 kişilik iki takım arasında 20′şer dakikalık üç devre üzerinden oynanmıştır. Oyunun asıl hedefini sepetler oluşturduğundan, Dr. Naismitih tarafından bu oyuna “sepet topu” anlamına gelen basketbol adı verilmiştir. Basketbol, yapılmasından kısa bir süre sonra YMCA’yı aşarak bütün okullara, üniversitelere ve hatta semtlerde bulunan cimnastik salonlarına kadar yayılmıştır. Gençlerde bu spora karşı uyanan istek ve heyecanda kulüpleri basketbol şubeleri açıp takımlar kurmaya zorlamış ve böylece basketbol, Amerika’nın en popüler ulusal oyunu haline gelmiştir.
Basketbolun Avrupa’daki ilk denemesi, 1893 yılında Paris’in Trevise sokağındaki eski bir jimnastik salonunda yapılmıştır. Daha sonraları, özellikle I. Dünya Savaşı sırasında, basketbolun Avrupa’da yayılmasında Amerikalı askerlerin büyük etkisi olmuştur. Hızla gelişme gösteren basketbol böylece Avrupa’da en gözde sporlar arasında yerini almıştır. Amerika, 1897 yılında erkeklerde, ardından 1900 yılında bayanlar arasında ilk milli basketbol şampiyonlarını düzenleyerek, bu sporu ülke çapında popüler hale getirmiştir. Amerikalılar milli spor olarak benimsedikleri basketbolu, 1904 St. Louis Olimpiyat Oyunları’nda kulüp takımları arasında maçlar düzenleyerek, Olimpiyat Oyunları’na katılan tüm ülkelere tanıtmışlardır. 1905 yılında dünyanın en büyük spor salonlarından New York Madison Square Garden, kapılarını basketbola açmıştır. Uzakdoğu’da da 1913 yılından itibaren karşılaşmalar yapılmaya başlanmıştır. Böylece bu oyun birkaç yıl içinde Kanada, Fransa, İngiltere, Avustralya, Çin ve Hindistan başta olmak üzere, tüm dünya ülkelerine hızla yayılmış, özellikle büyük kentlerdeki geniş spor alanlarında yapılan üniversiteler arası karşılaşmalar, basketbolun seyirlik spor olarak yayılmasında önemli katkılar sağlamıştır. Uluslararası Amatör Basketbol Federasyonu (FIBA), uluslararası karşılaşmaları yönetmek amacıyla, 20 Haziran 1932′de İsviçre’nin Cenevre şehrinde İsviçre, Yunanistan, İtalya, Portekiz, Arjantin, Romanya ve Çekoslovakya Basketbol Federasyonları’nın işbirliği ile oluşturulmuştur. FIBA her dört yılda bir, Olimpiyat Oyunları’nın düzenlendiği şehirde toplanarak, basketbolu daha çekici hale getirmek için gerekli kural değişikliklerini yapmaktadır. Avrupa Basketbol Şampiyonası 1935 yılında başlamış olup, 2 yılda bir düzenlenmektedir. Amatör bir spor dalı olarak basketbol, ilk kez 1936′da Berlin’de düzenlenen Olimpiyat Oyunları’na dahil edilmiştir. 1951 yılında başlayan Erkekler Dünya Şampiyonası’nı 1953′te Bayanlar Dünya Şampiyonası izlemiş, Olimpiyat Oyunları’na basketbol dalında bayanlar ilk kez 1976′da katılmışlardır. Avrupa ligi ise 1995-96 sezonunda başlamıştır. Basketbol çoğunlukla kapalı salonda oynanır. Dikdörtgen biçimindeki basketbol alanının tabanı sert tahtadan yapılır. Alanın boyutları değişiklik göstermekle birlikte, ideal boyutlar 28 m x 15 m’dir. Oyun alanı bir orta çizgiyle ikiye ayrılır. Bu çizginin tam ortasında, orta yuvarlak denen bir daire çizilidir. Basketbol alanının karşılıklı olarak kısa kenar çizgilerinde birer pota bulunur. Pota, kenar çizgisinden 1,2 metre içeridedir ve 1,8 m x 1,2 m boyutlarındadır ve çoğunlukla panyalarda cam beyazı plastik kullanılır. Pota üzerinde, yerden 3,05 metre yükseklikte bir sepet bulunur. Sepet, 45 cm çapında demir bir çember ile buna asılı, alt kısmı açık, beyaz bir fileden oluşur. Basketbol elle oynanır ve atılan top yukarıdan çembere girip fileden geçerek aşağıya düşünce sayı olur. Basketbol topunun çevresi yaklaşık 75-78 cm, ağırlığı 600-650 gramdır.•
Basketbol oyun kuralları
• Basketbol müsabakaları iki hakem tarafından yönetilir. Misafir takım sahayı seçme hakkına sahiptir. Her devreden sonra saha değişimi yapılır. • Oyun, orta saha çizgisinde her takımdan birer oyuncu arasında yapılan hava atışı ile başlar. Hava atışına çıkan oyuncular, topu tek elleri ile takım arkadaşlarına kazandırma hedefini taşır. • Oyun, 10′ar dakikalık dört periyottan oluşur. Beraberlik durumunda uzatma periyodu oynanır. Her takım ilk üç periyotta ve uzatma periyodunda 2′şer dakikalık bir, dördüncü periyotta iki mola hakkına sahiptir. İkinci ile üçüncü periyot arasında 15 dakikalık devre arası verilir. • Hücum eden takım, kendi sahasını 8 saniye içinde terk etmek, 24 saniye içinde de hücumunu tamamlamak zorundadır, aksi halde top kullanma hakkı rakip takıma geçer. • Oyuncu topla birlikte, top sürme (dribbling), pas atma (passing), şut atma (shooting) aktivitelerini yapma şansına sahiptir. Bir oyuncu top sürerken, topu eline alarak durdurursa, tekrar top sürme şansına sahip değildir; topu istediği yöne ve kişiye pas ya da şut atmak zorundadır. • Her takım 5 kişiden oluşur ve takımların sınırsız oyuncu değişikliği hakkı vardır. Eğer faul hakkını doldurmamışsa, her çıkan oyuncu tekrar oyuna dahil olabilir. Bir takımdaki beş oyuncudan biri ortada (post), ikisi savunma (guard) ve ikiside hücum (forward) oyuncusudur. • Oyunu bir baş hakem ve yardımcı hakem olarak iki hakem yönetir. • Her oyuncu beş faulle oyun dışında kalır, tekrar o maç için oyuna dahil olamaz. Her oyuncunun bireysel olarak yaptığı faul sayısının toplamı, takım faullerini de belirler. Toplamda dört takım faulüne ulaşan takımın daha sonra yaptığı her faul, karşı takıma serbest atış kullanma hakkı kazandırır. • Hakem tarafından durdurulmadıkça, top potadan veya çemberden dönerse oyun devam eder. Ayrıca, oyuncu sahayı belirleyen çizgilerin dışına temas etmedikçe, top oyun çizgilerinin dışına değmeden havadan saha çizgisinin dışına çıksa dahi, oyuncu topu içeri çevirebilirse de oyun devam eder. • Her sayı atışından sonra veya hakemin düdüğü çalmasının ardından, oyun ve oyun zamanı durur. Sayı yiyen takımın pota gerisindeki çizgi arkasından topu oyuna sokması ile hem zaman hem de oyun tekrar başlar. Oyun içindeki diğer durumlara göre, hakemin gösterdiği yerlerden, top oyuna sokulur. • Üç sayı çizgisi içinden yapılan her başarılı atış iki sayı, üç sayı çizgisi gerisinden yapılan her başarılı atış üç sayı olarak değerlendirilir. Faullerden veya kural ihlallerinden dolayı kazanılan başarılı serbest atışlar bir sayı olarak değerlendirilir. • Oyuncular iki durumda cezalandırılır: 1- Bireysel kural ihlalleri 2- Faul yapılan durumlar. Kural ihlali veya hatası (hatalı yürüme, topun çizgi dışına çıkması, hücum oyuncusunun üç saniyeden fazla post içinde durması v.b) top kullanma hakkını karşı takıma verir. Yapılan bireysel fauller ( itme, çekme, vurma, tutma v.b) ise oyuncunun faul cezası almasını sağladığı gibi faulün yapıldığı yer göz önünde bulundurularak, rakip topu yandan oyuna sokar, ya da serbest atış yapma hakkı kazanır.
• Serbest atış hakkı adedi, faulun yapıldığı zaman, yer ve çeşidine göre değişir. Şut atışı sırasında faul yapılmış ve atış sayı olmamışsa, atışı yapan takıma iki serbest atış hakkı verilir. Eğer atış sayı olmuşsa, bir serbest atış hakkı verilir. Bir takım, bir devredeki “takım faul” sınırını geçmiş ve atış sahası dışında faul yapmışsa, o zaman bire-bir denen serbest atış hakkını kullanır. Bu atışta kural, ilk atış sayı olursa, ikinci atış yapma hakkı kazanmaktır. Bire-bir’de ilk atışı kaçıran ikinci atışı yapamaz, top potadan oyun alanına dönerse, oyun devam eder. Teknik faullerde (oyunu geciktirme, sportmenlik dışı davranışlar, hakeme itiraz, izinsiz oyuna girme v.b) iki serbest atış hakkı verilir.
Basketbol şu anda dünyada en iyi oyun olarak gösteriliyor.En iyi ligler ise NBA ve NCAA (kolejler arası profsyenel basketbol) olarak bilinir Alıntı