Günaydın mesajları Sevgiliye günaydın mesajları Sevgili için günaydın mesajı
Günaydın Sevgililerin En Güzeli Günaydın Günümün Güneşi…. Günaydın Kalbimi Esir Alan Sevgili… Günaydın Düşlerimin Kaynağı… Günaydın Sevincim Ve Kederim..Günaydın Bebeğim..
Bugünde Her Zamnki Gibi Muhtacım Sana Hayatıma Renk Katan,Her Gece Sabahı Fana Özleten Biricik Aşkım Günaydınnnn …
Günün Aydın Olsun. , Dilerim Ki Yüreğine Gülün Gölgesi Düşmesin Ve Sen, Yüzünde Gülüşlerin En Güzeli Ile Bak Geleceğe
Her Gune Senın Askınla Baslamak Senin Sevgınle Uyanmak Cok Guzel… Seni Cooook Seviorum Askitomm
Kelimelerin Anlamını Çoktan Yitirdiği Bir Zamandayım. Hayatımda Anlamını Yitirmeyen Tek Şey Sana Duyduğum Sevgidir. Günaydin Aşkim Seni Çok Seviyorum Günler Bukadar Güzelse Sebebi Sensin Günaydın Aşkımmmmmm
Dünyanın En Talı En Güzel insanına ve böyle güzel bir insan sahip olduğum için çok şanslıyım seni seviyorum Biricik Askim Kocaman GÜNAYDIN
Gecem iyi Olurdu Kollarında Uyusaydım , Günüm Aydın Olurdu Kollarında uyansaydım CANIMMM..GÜNAYDIN
Senin Yanında Çabuk Geçti Saatler Sensiz Geçmek Bilmedi Günler Anladımki Sen Hayatımın Bir Parçası Gönlümün Yarısısın Günaydın Aşkım
GUNAYDIN!!! Ne kadar yakışıyor bu söz sabahlara, Hiç kafa yordun mu anlamına, Tüm içtenliğiyle süslü tazelik, Kadere bulaşmamış bebek saflığında bir güzellik, Ne merhabanın soğukluğu, ne elvedanın burukluğu hiç biri dokunamaz ona, Şimdi gönülden kalbe seslenen bir duyguyla GUNAYDIN!!!
Günaydın; benim viran gönlümün sultanı, Günaydın; dost bağımın gonca gülü, Günaydın; Süreyya yıldızım, Günaydın: ay yüzlüm, Günaydın; canımın cananı, Günaydın…
Günaydın ömrümün en güzeL baharı ; busabahta seni kaLbimin en derinLerinde hissederek actım gözLErimi…o kadar güzeL uyuyorsunki dağıLmış sacLarın ve dinLenmiş yumuşacık ciLdinLe daha bi masum ve bebek gibisin 🙂
Günaydın; benim viran gönlümün sultanı Günaydın; dost bağımın gonca gülü Günaydın; Süreyya yıldızım Günaydın: ay yüzlüm Günaydın; canımın cananı Günaydın….
Günaydıngünaydın Pozitif düşün bugün Önce gülümse Sonra gül Kahkaha at Ve hatta Ve hatta… Katıla katıla Gül korkma Siyah renk gidecek önce Günün pozitifleşecek Gökkuşağı gibi aynen renk renk Bil ki 7 renkten oluşan renk Beyazdır… Ve gülmek bulaşıcıdır Haydi bulaştır!
Önce kendime Sonra evime Sonra evimdekilere sonra kapılarımı açtığımda Bana değen ne varsa Yüreğimle beynim arası Çizgi derinliğince Günaydın
Dur gitme Söylenmemiş sözler var suskun dudaklarımda Çığlıklarımda hapsettiğim Tomurcuk tomurcuk sevgilerim / çatlamaya hazır Yeni baştan yaşanacak sevdalar / yüreğimde Günaydınım…
Yere düşen yağmur damlaları Kalbine inecek güneşi engellemesin Güneş bulutların arasından Hep sana doğru baksın Güneş güzellikler getirsin Günaydın
Günaydın iyi sabahlar Okadar güzel uyuyorsun ki Sanki bulutlar üzerinde Uyan sevgilim sabah oldu. Kalk ta kocana kahvaltı hazırla. Seni uyandırmak istemem Elinden yemek çok güzel Sen bir dahisin Kahvaltımı rengarenk yapıyorsun Yemesen de yanımda otur Bırak çayımı ben koyarım Sen birtanem karşımda otur
Görev sizde ey idare Hortumları kesin diye Gerek kalmasın vergiye Günaydın beyler günaydın
Günaydın yüreğime yağmur gibi yağan gece mi yıldız yıldız bezeyen karanlığımı dolunay gibi aydınlatan günaydın….
Günaydın gecenin karanlığında yolunu kaybetmişlere yol gösteren kutup yıldızım seher vakti yapılan ve kabul olunan duam günaydın….
Günaydın yatağımda rüyalarım işimde hülyalarım soğuk kış günlerinde sımsıcak saran ılık ılık damarlarımda akan can suyum günaydın…
Sevgilime Özel Sözler Sevgiliye Özel Anlamlı Sözler
Duyuyorum sana dokunmanın ezikliğini ve düşünüyorum aşık olmanın rezilliğini inan yanındayken çekiyorum en çok hasretini.
Aşkım var dağlar bilemez, sevgim var kimsenin aklı alamaz, birde sen varsın ya bir tanem dünyada kimse böyle sevemez…
Bir ilk gibi yaşayacağım içimde, kalan son sevgi parçasını seninle, sakın ayrılmayalım aşkım ölsem bile ellerinde…
Ne olurdu bir yaprağın daha olsa, bak sevmiyor işte hain papatya.
Sevdiğim insanlara kızabilirdim. Eğer sevmek bana mahzun durmaıy öğretmeseydi.
Bak gözlerime gözbebeklerim eridi, bak ellerime ellerim çürüdü, bak yüreğime yüreğim eskidi, bak günlerce sardığın bana bak tükendi bitti.. Yetti bu acı beni öldürmeye, sonum oldu son bir bakışın canıma yetti..
Küçükken çikolata için ağlıyordum şimdi ise senin için.
Duyguları açığa veren gözler olmasa kalp hislerin mezar taşı olurdu.
Soğuk kalpten sıcak söz çıkmaz.
Bazı aşklar okyanus gibidir. Görmesen de sonunun bir yerde bittiğini bilirsin, şimdi okyanuslar bile kıskanır sana olan sevgimi, görmesem de biliyorum sonunu sonsuza dek bitmeyecek.
Gözlerin gözlerimde, ellerin ellerimde, kalbin içimde ve ruhun bedenimde olduğu sürece seni sonsuza kadar seveceğim.
Ağırdır sevmelerim her yürek taşıyamaz, büyüktür umutlarım her omuz kaldıramaz, her şey olurda şu gönlüm birtek aşık olamaz.
ömrüm seni beklemekle geçecekse ve ölüm seni beklerken gelecekse bil ki seni ordada bekleyeceğim.
Seni çok özledim. Seni her özlediğimde kalbime bir ıyldız çizdim. Seni ne kadar özlediğimi bilmek ister misin? Sayende bir gökyüzüne sahibim canım.
Uzaklıklar küçük sevgileri yok eder büyükleri ise yüceltir. Tıpkı rüzgarın mumu söndürüp ateşi yükselttiği gibi.
Güneşin bile buz tuttuğu yerde eğer bir ışık görürsen, bil ki o benim sana yanan kalbimdir.
Yalanlar bitmez dudaklar susmaıynca sevgi olmaz gözler ışıl ışıl bakmaıynca Güller içinde geçse de ömrüm, senin üstüne gül koklamam Gülüm, seni koklamaksa ölüm sen buna değersin Gülüm.
Bir ıyldız seç kendin için gökyüzünden gözlerin gibi parlak, senin gibi tatlı olsun, bir ıyldız da bana seç, parlaklığı önemli değil yeter ki sana yakın olsun.
Bana seni seviyorum dediğin zaman bu yalan bile olsa bu yalanı dünyanın bütün gerçeklerine değişmeye hazırım.
Aşk insanın hem dostu hem de düşmanıdır. ınsanı önün gibi ıykan, onun gibi sevindiren bir şey daha yoktur hayatta.
Dün de bugün de yarın da yüreğinde yüreğin kadar yanındaıym kendini yalnız hissettiğinde elini yüreğine köy ben hep ordaıym. Aıyşçığının aydınlattığı bir kumsala küçük bir dal parçacıyla seni seviyorum yazmak isterdim ama sen hırçın bir dalga olup silersin diye yazmaktan korktum!
Mevsim ağlıyor bugün, özlüyor o aydınlık günlerini, ayrılıyor yapraklar ağaçlardan bir hasret rüzgarıyla. Bana Eylül’ü yaşatma ey sevgili!
Buruk bir duygu yüklenirse yüreğine, gözlerin zaman zaman dalarsa uzaklara, kulakların zamansız deli gibi çınlarsa, bilki bir yerlerde deli gibi özlenmişsindir
Bir pınarsın içilen ama hiç kanılmayan Seveni yanıltmayan, sevince yanılmayan özlenen sen, özleyen sen, özleten sen Varken doyulmayansın, yokken dayanılmayan
Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki Bu ne bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum
Dün kopan bir yapraktı,düşen bir kuru daldı Bugünden güzel değil bulacağın yarında Aç ellerini bir bak yanan avuçlarında Dün gitmiş yarın yok bize bir bugün kaldı
Demek o beni sevmiyor demek o beni anlamıyor bana içkimi verin bana kadehimi verin bir daha ölmek istiyorum
Sussun bütün şarkılar, Son bulsun hepsi, Seni hatırlatan ne varsa, Ne kaldıysa geriye, Neyle yetinmişsem bu güne, Yaşamımla birlikte son bulsun, Yeter ki
Günü gece olsun diye yaşıyorum, Çünkü gece hayallerime geliyorsun, Seni beklemiyorum çünkü sen hep benimlesin, Hayallerimde ve kalbimdesin
İnan ki! Kırılmış bir ayna gibi Paramparça, kırık dökük aşkımız çaresizliğin, ümitsizliğin türküsü Türkülerin en içlisi, en hüzünlüsü Büyük aşkımız
Unut benden kalan ne varsa Unutmak tesellidir yalnızlığın Güneşi bir kadeh şarap gibi içip Delicesine sarhoş olmak En güzel tarafı imkansızlığın
Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin? Hep böyle içinde uzak bir ışık mı yanar? Bakışlarında beni dinlendiren bir şey var; Kııysındaymış gibi en sakin denizlerin…
Ne olurdu saadetlerin en büyüğü İşte ellerimde al, diyebilseydim Anlardın ve hiç gitmezdin, değil mi Bir gün olduğun gibi kal diyebilseydim.
Ne zaman seni düşünsem yaşamak güzel Bir bahar bahçesi olur güz bahçeleri En karanlıklarda bile uzanır bir el Kendiliğinden açar sabaha perdeleri
Sevdiğine söylenen her söz yürekten gelir Yüreği sevgi dolu, sevgisi süreklidir Kalmazki gönlünde hiçbir şeyin korkusu Aşk yine aşk sevenin ömrüne hayat verir
Şarkıdaki melodi, doğadaki bahar. Kalbimdeki yara, hepsi senin için. Çoğu kez duygular anlaşılmaz ifadeler tutuk. Eğer söyleseydin sevdiğini benim olurdu mutluluk
Düşlerin kanarsa benden sonra Çocuk haylazlığımı al sen koynuna Şarkıların rengine yağmur yağarsa Salma gözlerini uçurumlara
Gözlerine uygun renk bulamadım Hangisi olsa içim yanıyor Tenine uygun çiçek bulamadım Hepsi kokusunu senden alıyor
Dün kopan bir yapraktı,düşen bir kuru daldı Bugünden güzel değil bulacağın yarında Aç ellerini bir bak yanan avuçlarında Dün gitmiş yarın yok bize bir bugün kaldı
Demek o beni sevmiyor demek o beni anlamıyor bana içkimi verin bana kadehimi verin bir daha ölmek istiyorum
Sussun bütün şarkılar, Son bulsun hepsi, Seni hatırlatan ne varsa, Ne kaldıysa geriye, Neyle yetinmişsem bu güne, Yaşamımla birlikte son bulsun, Yeter ki
Günü gece olsun diye yaşıyorum, Çünkü gece hayallerime geliyorsun, Seni beklemiyorum çünkü sen hep benimlesin, Hayallerimde ve kalbimdesin
Sessizliğime saklanıp Dolaşırken kuytularımda Hayat yalınayak bir öpücük, Baharsa düşmekte saçlarından.
Bir pınarsın içilen ama hiç kanılmayan Seveni yanıltmayan, sevince yanılmayan özlenen sen, özleyen sen, özleten sen Varken doyulmayansın, yokken dayanılmayan
Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki Bu ne bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum
O gecenin sabahında Sen daha gözlerini açmadan, Süren rüyalarının bir yerinden Sokuluvereceğim irem bahçelerine.
Biliyorsun ki Dünden kalan ve de yarına ait Her şeyi yaktım gözlerinde…
Ne olurdu saadetlerin en büyüğü İşte ellerimde al, diyebilseydim Anlardın ve hiç gitmezdin, değil mi Bir gün olduğun gibi kal diyebilseydim.
Ne zaman seni düşünsem yaşamak güzel Bir bahar bahçesi olur güz bahçeleri En karanlıklarda bile uzanır bir el Kendiliğinden açar sabaha perdeleri
Sevdiğine söylenen her söz yürekten gelir Yüreği sevgi dolu, sevgisi süreklidir Kalmazki gönlünde hiçbir şeyin korkusu Aşk yine aşk sevenin ömrüne hayat verir
Şimdi senle sarılıp sımsıkı Poz vereceğiz güneşe ve Ölümsüz kılmak için zamanı Tâb olacağız gökyüzüne.
Gözlerin, gözlerime değince, felaketim olurdu, ağlardım Beni sevmiyordun, bilirdim Bir sevdiğin vardı, duyardım Çöp gibi bir oğlan, ipince Hayırsızın, hayırsızın, biriydi fikrimce
Ne vakit, karşımda görsem Öldüreceğimden korkardım Felaketim olurdu, ağlardım Ne vakit, Maçka’dan geçsem limanda, hep gemiler olurdu, ağaçlar, kuş gibi gülerdi, Sessizce bir cigara yakardın parmaklarımın ucunu yakardın Kirpiklerini eğerdin, bakardın Üşürdüm, içim, ürperirdi Felaketim olurdu, ağlardım, Akşamlar, bir roman gibi biterdi Jezabel, kan içinde yatardı Limandan bir gemi giderdi, sen, sen kalkıp ona giderdin Benzin, mum gibi giderdin, sabaha kadar kalırdın,
Hayırsızın, biriydi fikrimce, güldü mü, cenazeye benzerdi Hele, seni kollarına aldı mı, felaketim olurdu, ağlardım, ağlardım …
Duyabildigin tüm sesle Haykırabildigim kadarıyla Cevaplayabildigim her soru.
Gecenin lakırtısı hala kulaklarımda. Zaman ise sensizliğin sınırsızlıgında. Ve bensizligin ilk demleri kaplanıyor ..
Ankara da karsı pencerede yagıyordu kar. Görebildigim tek buydu Bugulu bir kırmızıydı gök.
Sana yazdıgım harfleri Birlestirip cizgi yapsam Ne kadar uzak olsan Sana gelirdi biliyorum ..
Karmakarısık sanmalar içinde her geleni O zannederdim.
Tabi gidenleride ..
Beni görmeye gel!
Gittigim geldi aklima. Karşı bir yoldan Bir trene binipte. Arkamda aglayan iki göz ..
Aglardım.. Süzülürdü yanaklarımdan. Buz çiçek olurdu .. Aglardım. Toprak yeşerir. Gonca çıkartr. Aglardım. Deniz maviş gök laciverte dönerdi. Gözlerim yanardı maviye bakamazdim. Her şey senden yana Ben yalnızdım. Kapatırdım sayfaları kilit vururdum. Deniz kara gök siyah olurdu.
Benim doğduğum köylerde Ceviz ağaçları yoktu, Ben bu yüzden serinliğe hasretim Okşa biraz!
Benim doğduğum köylerde Buğday tarlaları yoktu, Dağıt saçlarını bebek Savur biraz!
Benim doğduğum köyleri Akşamları eşkiyalar basardı. Ben bu yüzden yalnızlığı hiç sevmem Konuş biraz!
Benim doğduğum köylerde Şimal rüzgarları eserdi, Ve bu yüzden dudaklarım çatlaktır Öp biraz!
Sen Türkiye gibi aydınlık ve güzelsin! Benim doğduğum köyler de güzeldi, Sen de anlat doğduğun yerleri, Anlat biraz!
Cahit Kuleli
Üvercinka
Böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden En uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu kesmemeye Laleli’den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor Bütün kara parçalarında Afrika dahil
Aydınca düşünmeyi iyi biliyorsun eksik olma Yatakta yatmayı bildiğin kadar Sayın Tanrıya kalırsa seninle yatmak günah, daha neler Boşunaymış gibi bunca uzaması saçlarının Ben böyle canlı saç görmedim ömrümde Her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor Bütün kara parçaları için Afrika dahil
Senin bir havan var beni asıl saran o Onunla daha bir değere biniyor soluk almak Sabahları acıktığı için haklı Gününü kazanıp kurtardı diye güzel Birçok çiçek adları gibi güzel En tanınmış kırmızılarla açan Bütün kara parçalarında Afrika dahil
Birlikte mısralar düşünüyoruz ama iyi ama kötü Boynun diyorum boynunu benim kadar kimse değerlendiremez Bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek İki adım daha atmıyoruz bizi tutuyorlar Böylece bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar Zaten bizi her gün sabahtan akşama kadar kurşuna diziyorlar Bütün kara parçalarında Afrika dahil
Burda senin cesaretinden laf açmanın tam da sırası Kalabalık caddelerde hürlüğün şarkısına katılırkenki Padişah gibi cesaretti o, alımlı değme kadında yok Aklıma kadeh tutuşların geliyor Çiçek Pasajında akşamüstleri Asıl yoksulluk ondan sonra başlıyor Bütün kara parçalarında Afrika hariç değil
Cemal Süreyya
Sevgi Duvarı
Sen miydin o, yalnızlığım mıydı yoksa Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi Dilimizde akşamdan kalma bir küfür Salonlar piyasalar sanatsevicileri Derdim gülüm insan arasına çıkarmaktı seni Yakanda bir amonyak çiçeği Yalnızlığım benim sidikli kontesim Ne kadar rezil olursak o kadar iyi
Kumkapı meyhanelerine dadandık Önümüzde Altınbaş, Altın Zincir, fasulye pilakisi Ardımızda görevliler, ekipler, Hızır Paşalar Sabahları açıklarda bulurlardı leşimi Öyle sıcaktı ki çöpçülerin elleri Çöpçülerin elleriyle okşardım seni Yalnızlığım benim süpürge saçlım Ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi
Baktım gökte bir kırmızı bir uçak Bol çelik bol yıldız bol insan Bir gece Sevgi Duvarını aştık Düştüğüm yer öyle açık öyle seçik ki Başucumda bi sen varsın bi de evren Saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi Yalnızlığım benim çoğul türkülerim Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi
Can Yücel
Mavi Gözlü Dev
O mavi gözlü bir devdi. Minnacık bir kadın sevdi. Kadının hayali minnacık bir evdi, bahçesinde ebruliii hanımeli açan bir ev.
Bir dev gibi seviyordu dev. Ve elleri öyle büyük işler için hazırlanmıştı ki devin, yapamazdı yapısını, çalamazdı kapısını bahçesinde ebruliiii hanımeli açan evin.
O mavi gözlü bir devdi. Minnacık bir kadın sevdi. Mini minnacıktı kadın. Rahata acıktı kadın yoruldu devin büyük yolunda. Ve elveda! deyip mavi gözlü deve, girdi zengin bir cücenin kolunda bahçesinde ebruliiii hanımeli açan eve.
Şimdi anlıyor ki mavi gözlü dev, dev gibi sevgilere mezar bile olamaz: bahçesinde ebruliiiii hanımeli açan ev..
Nazım Hikmet
Üçüncü Şahsın Şiiri
gözlerin gözlerime değince felaketim olurdu ağlardım beni sevmiyordun bilirdim bir sevdiğin vardı duyardım çöp gibi bir oğlan ipince hayırsızın biriydi fikrimce ne vakit karşımda görsem öldüreceğimden korkardım felaketim olurdu ağlardım
ne vakit maçka’dan geçsem limanda hep gemiler olurdu ağaçlar kuş gibi gülerdi bir rüzgâr aklımı alırdı sessizce bir cıgara yakardın parmaklarının ucunu yakardın kipriklerini eğer bakardın üşürdüm içim ürperirdi felaketim olurdu ağlardım
akşamlar bir roman gibi biterdi jezabel kan içinde yatardı limandan bir gemi giderdi sen kalkıp ona giderdin benzin mum gibi giderdin sabaha kadar kalırdın hayırsızın biriydi fikrimce güldü mü cenazeye benzerdi hele seni kollarına aldı mı felaketim olurdu ağlardım
Atilla İlhan
Yerçekimli Karanfil
Biliyor musun az az yaşıyorsun içimde Oysaki seninle güzel olmak var Örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi Bir ağaç işliyor tıkır tıkır yanımızda Midemdi aklımdı şu kadarcık kalıyor.
Sen o karanfile eğilimlisin, alıp sana veriyorum işte Sen de bir başkasına veriyorsun daha güzel O başkası yok mu bir yanındakine veriyor Derken karanfil elden ele.
Görüyorsun ya bir sevdayı büyütüyoruz seninle Sana değiniyorum, sana ısınıyorum, bu o değil Bak nasıl, beyaza keser gibisine yedi renk Birleşiyoruz sessizce.
Edip Cansever
Hala Koynumda Resmin
Sımsıcak konuşurdun konuşunca ırmak gibi rüzgar gibi konuşurdun yayla kokuşlu çiçekler açardı sanki çiğdemler güller mor menevşeler açardı Sımsıcak konuşurdun konuşunca Hâlâ koynumda resmin
Dağları anlatırdın ve dostluğu bir ceylan gibi sekerdi kelimeler Sesini duymasam çölleşirdi dünya dağlar yarılır ırmaklar kururdu bulutlar çökerdi yüreğime Hâlâ koynumda resmin
Gün akşam olur elinde kitaplar ve bir demet çiçekle çıkıp gelirdin bir kez bile unutmadın “merhaba” demeyi ve en yanık türküleri nasıl da söylerdin bir dostun vurulduğu gün Hâlâ koynumda resmin
Kaç mevsim kırlara çıkıp çiçekler topladık mezarlar için Belki ürküttük tarla kuşlarını belki kurdu kuşu ürküttük ama aşkı ürkütmedik hiç Hâlâ koynumda resmin
Ve hâlâ sımsıcak durur anılar sımsıcak ve biraz boynu bükük Ne varsa yaşanmış ve paylaşılmış yasak bir kitap gibi durmaktadır ve firari bir sevda gibi Şimdi duvarlarda resmin
Muğla ile ilgili şiirler Muğla ili hakkında şiir Muğla şiiri
MUĞLA’ DA ÇINAR AĞACI
Muğla’ da Emirbeyazıt ‘ta Kendine yabancı Yaşlı bir çınar ağacı
Yolun tam ortasına konmuş Tarih yazan çınar Tarih hatası olmuş
Ne sağa geçebilmiş Ne sola Tam ortada Ortada kalan sevilmez bizde Nerden bilsin çınar ağacı “Tarafsız olmanın, taraf tutmaktan Zor olduğunu bu ülkede”
Bir taraf tutsaydı çınar ağacı Sağında bir tarafta kalsaydı hayatın Ya da solunda Daha yüzsüz olup Sağ-sol yapsaydı Bir taraftan olsaydı Yol ortasında kimsesiz kalmazdı Birileri sahiplenirdi onu Bize benzemezdi kaderi Bakan’ı olurdu Elinden tutanı olurdu
Muğla’ da Emirbeyazıt’ta bir tarih Kimseye zararsız Yalnız ve kararsız…
Metin Çeçen
Muğla İçin
Yüksek olur kapıların eşiği, Her tarafın uygarlıklar beşiği. Çok olur ya güzellerin aşığı, Sonsuz sevdalarda var mısın Muğla’m
Hep özgündür evlerinin yapısı, Dosta açık, düşman bilmez kapısı. Sevgi, barış Muğla’lının hepisi, Benzerin var mıdır,bir misin Muğla’m.
Efelerin,zeybeklerin var senin, Bağın bahçen türlü meyve nar senin. Yüreğinde sevda dolu har senin, Akdeniz’e aşkım der misin Muğla’m
Dört mevsimde her tarafın gezilir, Güzelliğin destanlarda yazılır. Sevdaların yüreğinden süzülür, Bir sevgili misin, yâr misin Muğla’m
Muhtalip Türkmen
Bugün
Bir sis var dağılmaz Muğla karanlık bugün Bugün kederler içindeyim içimde devinimler Söz yok ses yok nefes yok yer gök sağır bugün “Bugün tarifsiz kederler içindeyim”
Ey “yar” adın aklımda asılı bir fener Fitilsiz yanarım her soluk bir kıvılcım bugün Gözlerim yeşil türbe tüm dualar okundu Bu gün aşkın ipine tutundum seni beklemekteyim
“Gel “ diyen dilim değil her zerrem seni çağırır Geçmez zaman kokuşmuş ceset gibi çok ağır Bu sessiz bu tarifsiz bu haksız ceza hangimize Duy sesimi sevdiğim kalbime sarıl bugün
Bu yarım kalmışlıkla kuşatılmış her yanım Bugün isyanda kalbim duyulmaz çığlıktayım Sebepsiz hasretinle tutuşur damarlarım Bir yol bul bir nefes ver ‘yar’dardayım
Eğer yeniden hayata başlayabilseydim; İkincisinde, daha çok hata yapardım. Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım. İlkinde olmadığım kadar neşeli olurdum, Çok az şeyi ciddiyetle yapardım. Temizlik asla sorun olmazdı. Daha fazla risk alırdım hayatta. Daha fazla seyahat ederdim. Daha çok güneş doğuşunu izler, Daha çok dağa tırmanır, Daha çok nehirde yüzerdim. Daha çok görmediğim yere giderdim. Daha az bezelye ve doyasıya dondurma yerdim, Gerçek sorunlarım olurdu, hayali olanların yerine. Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardanım ben. Elbette mutlu anlarım oldu ama, Yeniden başlayabilseydim eğer, yalnız mutlu anlarım olurdu. Farkındamısınız bilmem. Hayat budur zaten: Anlar sadece anlar. Sizde anı yaşayın. Heryere yanında termometre, su, şemsiye ve paraşüt almadan Gitmeyen insanlardandım ben. Eğer hayata yeniden başlayabilseydim; Yanımda hiç bir şey taşımazdım. Eğer yeniden başlayabilseydim, İlk baharda pabuçlarımı fırlatır atar, Ve sonbahar bitene kadar çıplak ayaklarla yürürdüm. Bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır, Çocuklarla oynardım, bir şansım daha olsaydı, eğer. Ama işte 85’indeyim ve biliyorum… Ölüyorum.
Onlarda bir canlı, Koruyalım onları, Onlar yaşadıkça, Bizde yaşıyoruz…
Birgül ÖDEMİŞ
GÜZEL KELEBEK
Uçuyorsun renk renk, Kanatların rengarenk. Yaprakların içinde, Uçuşan bir çiçeksin!
Hergün dahada renklisin, Bütün herkez seni tanır. Güzel renklerinle, Dolaşırsın heryerde! NE GÜZELDİR HAYVANLAR
Evimizde yaşarlar, Elimize bakarlar, Türlü işe yararlar, Evcilleşmiş hayvanlar.
Ne güzeldir tavuklar, Folluk dolu yumurtalar, Hep bal yapar arılar, Ne güzel şu hayvanlar.
Sütlerini içeriz, Kimisine bineriz, Öküzle çift süreriz, Yararlıdır hayvanlar.
Kılları var ,yünü var, Süzgün bakar mandalar, Kedi ,eşek ve atlar, Ne güzel şu hayvanlar.
Arabaya koşarız, Uzun yollar aşarız, Güçlerine şaşarız, Ne güzel şu hayvanlar
Ormanları süslerler, Gece ,gündüz öterler, Bize ,dostluk ederler, Çok tatlıdır hayvanlar. SEVGİLİ HAVANLAR
Hayvanlar her yerde nere baksan orda Ormanda,bahçede,evde heryerde Kedi,köpek,papahan ve birkaç hayvanlar Her yerde hayvanlar nerene baksan hayvan Engüzel şey hayvan
Evcil hayvanlar var sokakta yaşayanlar var Ama en güzel şey hayvan Hayvan sevgisi güzeldir Hayvanlar en güzel bir canlı
Kedim
Ne güzel bir kedisin, Mırıl mırıl edersin. Gözlerin ateş saçar, Seni gören fareler kaçar.
Kuyruğunu sallarsın, Delikleri koklarsın. Sen de olmazsan eğer, Evlerde hep fare gezer.
Sevgililer gününde onu mutlu edebilecek küçük ipuçları burçlarda saklı…
Hediye seçmek için kapı kapı dolaşmaya gerek yok. Alışveriş merkezlerinin kalabalığı doğru karar vermenizi engelleyebilir veya alış verişe gidemeyecek durumda olabilirsiniz veya göreviniz gereği onun yanında olamayabilirsiniz. Sizin adınıza hediyelerinizi paketleyip gönderen ve müthiş indirimler uygulayan binbirmarka.com’dan tüyolar.
Koç kadını: Makyaj ve cilt bakımı ürünü, elmas taşlı küpe veya yüzük, ipek iç çamaşırı gibi hediye alternatifleri kendine güvenen, enerjisi yüksekkoç kadınını çok sevindirecektir.
Koç erkeği: Cesur ve macerayı seven bu erkeğe mangal seti, şık bir çakı seti, laptop çantası, hatta kovboy çizmesi bile alabilirsiniz. Kalem şeklindeki olta’larda ortak keyifli zamanlar geçirmenizi sağlayabilir.
Boğa kadını: Ona menekşe ya da leylak gönderebilirsiniz. Ama kıyafet almak istiyorsanız mutlaka doğal kumaşları tercih etmelisiniz. Mesela pamuklu bir gecelikle bile onu çok mutlu edebilirsiniz.
Boğa erkeği: Müzik tutkunu olan bu erkeğe sevdiği tarz müziğe uygun bir CD koleksiyonu hazırlayabilir ya da yeni bir ses sistemi alabilirsiniz. Şıklığa ve kaliteye önem veren boğa erkeği için deri ceket ya da cüzdan da doğru bir hediye seçimi olacaktır. Evinde vakit geçirmeyi seven bu erkeğe alacağınız masaj ve tv koltuğu onu eve bağlamaya yeter!
İkizler kadını: İletişim meraklısı olan bu kadına cep telefonu ya da şık bir kalem alarak onu mutlu edebilirsiniz. Müzik dinlemeyi seven bu küçük hanım MP3 player’a da hayır demeyecektir. İpek bir bluz ya da gecelik de ideal hediye seçenekleri arasında…
İkizler erkeği: Okumayı çok seven bu erkeğe son çıkan ya da en çok satan bir kitabı hediye edebilirsiniz. Görünüşüne özen gösteren ikizler erkeği için şık bir saat onu mutlu etmeye yetecektir.
Yengeç kadını: Evine çok düşkün ve zevk sahibi bu kadın için gümüş bir şamdan, şık bir biblo, romantik bir film, klasik müzik albümü, kokulu mum ve bir buket gül harika bir hediye olacaktır.
Yengeç erkeği: Tam bir aşk adamı olan bu erkeğe fotoğrafınızı koyabileceğiniz ve sesinizi kaydedebileceğiniz bir resim çerçevesi hediye edebilirsiniz. Mutfakta çok hamarat olduğundan bir kahve ya da çay makinesi de beğeneceği hediyelerdendir.
Aslan kadını: Tam bir kalite meraklısı olan bu kadını pahalı bir takı, kaliteli bir ayakkabı ya da çantadan daha çok mutlu edecek bir şey yoktur. Kol saati ya da kaliteli bir parfüm de düşünülmesi gereken hediyeler arasında…
Aslan erkeği: Lüksten vazgeçemeyen bu erkeğe arabası ya da çalışma odası için bir ses sistemi, şık bir kalem, koleksiyonu için özel bir çakmak hediye edilebilir.
Başak kadını: Ellerini çok iyi kullanan başak kadınına dikiş makinesi alabilirsiniz. Tam bir işkolik olduğundan, ofisinde kullanacağı bir aksesuar ya da bilgisayar da onu çok mutlu edecektir. İpek bir bluz ya da şık bir kol saati de harika olabilir.
Başak erkeği: Çok üretken ve yaratıcı olan başak erkeğine bir laptop alarak onu çok mutlu edebilirsiniz. Kitap okumayı ve bulmaca çözmeyi çok seven başak erkeği için kitabevinden alınacak hediyeler de uygun olacaktır.
Terazi kadını: Görünüşüne çok önem veren terazi kadını için makyaj malzemesi ve vücut losyonları çok önemlidir. İpekli seksi iç çamaşırlarıyla da kalbini kazanabilirsiniz.
Terazi erkeği: Müziğe tutkuyla bağlı olan terazi erkeğine her an her yerde müzik keyfini yaşatacak MP3 player harika bir hediye olabilir. Her zaman iyi görünmek isteyen bu erkeğe şık bir gömlek ya da kol düğmesi de hediye edebilirsiniz.
Akrep kadını: Ağırbaşlı akrep kadını klasik kesim bir elbise ya da gömlek ile çok mutlu olacaktır. Su grubu olan akrep kadını için parfüm de iyi bir hediye seçimidir.
Akrep erkeği: Güvenlik konusuna çok önem veren akrep erkeği için evine ya da arabasına alacağınız güvenlik aksesuarları mükemmel bir hediye olacaktır.
Yay kadını: Hareketli ve atletik yay kadınına hediye edeceğiniz bir spor aleti onu çok sevindirir. Eğer kıyafet almayı düşünüyorsanız rahat kesimli kıyafetleri tercih etmelisiniz.
Yay erkeği: Çok hareketli olan yay erkeğine spor bir kol saati alabilirsiniz. Sporcu bir kişiliğe sahip bu erkek için spor ayakkabı, futbol ya da basketbol topu da doğru bir hediye olacaktır.
Oğlak kadını: Naif oğlak kadınını pastel renkli kaşmir bir bluz alarak çok mutlu edebilirsiniz. Evi için seçeceğiniz antika bir aksesuar ya da şık bir yatak örtüsü takımı da hoş bir hediye olacaktır.
Oğlak erkeği: Şıklığına her zaman önem veren oğlak erkeği için klasik, ipek bir kravat, kaşmir kazak, şık bir ayakkabı ya da deri eldiven alabilirsiniz. Tarihe ilgi duyan oğlak erkekleri için dönem filmleri ve kitapları da doğru bir hediyedir.
Kova kadını: Teknoloji meraklısı olan kova kadınına kamera, fotoğraf makinesi ya da MP3 player hediye alabilirsiniz. Işıltıyı seven kova kadınını kristal bir küpe ya da kolye de mutlu edecektir.
Kova erkeği: Kova kadını gibi teknoloji meraklısı olan bu erkeğe yeni çıkan bir laptop, dijital kamera, MP3 player alarak onu dünyanın en mutlu erkeği yapabilirsiniz. Bilgisayar başında fazla zaman geçiren kova erkeği için yeni birklavye ya da bilgisayar oyunu da iyi bir seçimdir!
Balık kadını: Duyarlı ve gizemli balık burcu kadını için parfüm, ayakkabı, enstrüman, romantik film, çiçek (özellikle orkide), kokulu mum veya ipek gecelik doğru bir hediye seçimi olacaktır. Kırmızı kalpli masaj minderi de onu rahatlatacaktır.
Balık erkeği: Gelişmiş zevklere sahip, duygusal derinliği olan balık burcu erkeğine sanatsal film, ahşap gemi maketi, fotoğraf makinesi ya da kamera hediye edebilirsiniz.