Posts Tagged ‘PKK’

KEKS’ten tutuklamalara tepki

Perşembe, Haziran 28th, 2012

KESK Samsun Şubeler Platformu üyeleri, Süleymaniye Geçidi’nde toplanarak oturma eylemi yaptı. Grup adına basın açıklamasını okuyan KESK Dönem Sözcüsü Murat Arıkan, “Yine bir zulüm döneminden geçiyoruz.
Kendinden olmayan herkese kin duyanların yarattığı gözaltı ve tutuklamalarla, şafak operasyonlarıyla emek ve demokrasi güçlerine boğmaya çalışıyor. KESK olarak ne zaman haklarımızı, özgürlüklerimizi yok sayan düzenlemelere, saldırılara karşı emek ve demokrasi mücadelemizi yükseltsek karşımızda korku imparatorluğunun mimarı AK Parti’yi buluyoruz. Neredeyse her güne ‘bugün acaba neresi basılacak, kimler gözaltına alınacak, kimler tutuklanacak’ kaygısı ile başlar olduk” dedi.

Basın açıklamasının ardından KESK üyeleri oturama eylemi yaparak tutuklamalara ve gözaltılara tepki gösterdi.

Vural’dan başbakana: Devleti uyuttunuz

Perşembe, Haziran 28th, 2012

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, hükümetin terörle ilgili politikalarını eleştirerek, ”Sayın Başbakan, terörle mücadele konusunda uyudunuz, yan gelip yattınız. Milletin güvencesi devletti ama terörle mücadele ederken devleti de uyuttunuz” dedi.

Vural, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, her gün gelen şehit haberlerinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

”Milletimizin başı sağolsun” ifadesini kullanan Vural, ”Sürekli olarak başsağlığı diliyoruz. Ülkeyi yönetenler başsağlığı dilmekten öteye gidemiyorlar. Terörle mücadele konusunda gaflet içerisinde bulunan, uyuyan bir yönetimin olduğu Türkiye’de her gün şehit haberleriyle sarsılıyoruz” diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, ”Suriye ile ilgili Türk Silahlı Kuvvetleri’nin angajman kuralları yeni aşamaya göre değiştirilmiştir” şeklinde bir ifade kullandığını anımsatan Vural, şöyle devam etti:

”Doğrudur bu ama Sayın Başbakan’ın, terör konusunda da angajmanını değiştirmesinin gerektiği de gayet açıktır. Sayın Başbakan, ‘her iki taraf da ateşkes ilan etsin’ diyenlere olan angajmanından vazgeçmelidir. Habur’u savunan, ‘Oslo’da ikinci kez masaya oturalım’ diyenlere karşı angajmanını değiştirmelidir. Terörle mücadelede, ABD ve Obama’ya olan angajmanından vazgeçmelidir.

Sayın Başbakan, ‘PKK’yı bertaraf et’ diyen Türk milletine ve TBMM’ye angaje olmalıdır. PKK’ya karşı siyasal çözüm arama angajmanından vazgeçmeli ve milletin kendisine verdiği yetkiyi kullanmalıdır.

Leyla Zana ile görüşecekmiş Sayın Başbakan. Bu angajelerden vazgeçin. Neyi görüşeceksiniz? ‘Federasyon yetmez, bağımsızlık hakkımızdır’ diyen biriyle neyi görüşeceksiniz? ‘Silahlar güvencemizdir, PKK silah bırakmamalı’ diyen birinden neyi umut ediyorsunuz? Bozuk niyeti olanlarla neyi görüşeceksin? Neleri meşrulaştırmak istiyorsun Sayın Başbakan?”

– ”Devleti de uyutunuz” –

Vural, ”bölücü düşünceleri meşrulaştırarak, teröristlerin ekmeğine yağ süren girişimlerden vazgeçmenin terörle mücadelenin en ön şartı” olduğunu vurguladı.

”Devlet uyumaz, uyumamalı” diyen Vural, ”2002’de terör bitmişti. Terör örgütü Irak’ın kuzeyinde Barzani tarafından semirtilirken AKP Hükümet’i devleti uyuttu. Oslo’da pazarlık yaparken devleti uyuttunuz. Bu sonuçlar, devleti uyutan bir zihniyetin getirdiği sonuçlardır. Sonra, ‘bıçak kemiğe dayandı’ lafları. Hem siz uyudunuz, hem de devleti uyuttunuz” şeklinde konuştu.

”Sayın Başbakan, terörle mücadele konusunda uyudunuz, yan gelip yattınız. Milletin güvencesi devletti ama terörle mücadele ederken devleti de uyuttunuz” diyen Vural, sözlerini şöyle sürdürdü:

”Angajmanınızı değiştirin. Milletimize sesleniyorum; tüm bu olup bitenlerle ilgili ne olur siz uyumayın. Uyumadığı sürece bunları bu millet uyandıracaktır. Devleti yönetenler uyuyabilir ama MHP uyumamıştır, bu milletin uyumasına da izin vermeyecektir.

Şehitlere, ‘kabak bile 3-5 ayda yetişiyor’ diyen bir zihniyetle nasıl terörle mücadele edersiniz? Bu kılavuzlar artık kabak tadı vermiştir. ‘Şeytanla görüşürüm’ diyen bir zihniyet. Bu zihniyetle nasıl mücadele edilebilir? Ağzı olan konuşuyor.

Şehitlerimize Allah’tan rahmet dilemekten öteye bir şey yapmıyorlar. Terör devam ediyor, yargı paketinde terörle mücadelede 13. madde kaldırılmak suretiyle terör suçlarıyla ilgili cezaların hükmün ertelenmesi kapsamına alınması planlanıyor. Nasıl terörle mücadele edeceğiz bu şekilde? Türk bayrağını yırtanları, İstiklal Marşı’na hakaret edenlerin erteleme cezaları kapsamına alınmasını istiyor Hükümet. Hükmün geriye bırakılması ekseninde bu suçlar mazur gösterilecek suçlar arasına alınıyor. Bilerek suç işleyenlerin suçu azaltılıyor. Özellikle, herhalde KCK’lıların serbest bırakılmasına yönelik bir sürecin başlatılacağına ilişkin endişelerimiz vardır.”

-Özel yetkili mahkemeler-

Özel yetkili mahkemelere de değinen Vural, bu mahkemelerinin durumunun, ”papatya falına” döndüğünü söyledi. Vural, ”Olacak mı olmayacak mı? Anlaşılan o ki Bakanlar Kurulu içerisinde çatlak vardır” dedi.

Hükümetten bu konuda daha net bir tavır takınmasını isteyen Vural, şöyle konuştu:

”Madem kanun tasarınız var, özel yetkili mahkemelerle ilgili düzenleme konusunda kanun tasarısı getirin. Böyle gece yarısı operasyonuyla bir önerge vasıtasıyla getirmek yerine, Bakanlar Kurulu’nda çatlak yoksa hodri meydan, bunu kanun tasarı olarak getirin. Bu konuda TBMM’ye görüşünüzün açık ve net olduğu konusunda bir mesaj verin. Bugüne kadar korku imparatorluğu oluşturdular. Şimdi bunun sorumlusu özel yetkili mahkemeleri sırtından atmaya çalışıyor. Başbakan, özel yetkili mahkemelerin süreç içerisinde elde ettiği bilgi ve belgelerin bumerang gibi kendisini vuracağını görünce düzenleme yapılmasını istedi.

Özel yetkili mahkemelerin, Türkiye’nin karşılaştığı bir takım tehlikeleri göz önüne alırsak, muhafazasından yanayız. Ancak adaletin de kısa sürede tecelli etmesi gerekiyor.”

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın, ”Parlamenter sistemin hukuk dışı ve gayri ahlaki operasyonlara  açık olduğunu” söylediğini hatırlatan Vural, ”Bu bir itirafnamedir. Bununla AKP’nin hukuk ve ahlak dışı uygulamalarla iktidarını kullandığı tescil edilmiştir. Bir de ‘hukuk ve ahlak dışı operasyonların bitmesi için başkanlık sistemini seçin’ diye tehdit ediyor. Allah akıl, fikir versin” şeklinde konuştu.

Vural, gazetecilerin sorularını da yanıtladı.

Bir gazetecinin sorusu üzerine Vural, ”Başbakan’ın Zana ile görüşmesine Kılıçdaroğlu da katılsın. Kendisi, ‘akil adamlar’ diyordu ya orada da bir akil kadın olacak işte. Birlikte görüşsünler” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ‘medyadan MHP’nin komisyona katılması için baskı yapmasını istediğini” anımsatan Vural, ”Bizim pusulamız millet. MHP’yi baskı altına almaya, yönlendirmeye kimsenin gücü yetmez. Kimsenin dolduruşuna gazına gelmeyiz” diye konuştu.

Vural’dan başbakana: Devleti uyuttunuz

Perşembe, Haziran 28th, 2012

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, hükümetin terörle ilgili politikalarını eleştirerek, ”Sayın Başbakan, terörle mücadele konusunda uyudunuz, yan gelip yattınız. Milletin güvencesi devletti ama terörle mücadele ederken devleti de uyuttunuz” dedi.

Vural, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, her gün gelen şehit haberlerinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

”Milletimizin başı sağolsun” ifadesini kullanan Vural, ”Sürekli olarak başsağlığı diliyoruz. Ülkeyi yönetenler başsağlığı dilmekten öteye gidemiyorlar. Terörle mücadele konusunda gaflet içerisinde bulunan, uyuyan bir yönetimin olduğu Türkiye’de her gün şehit haberleriyle sarsılıyoruz” diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, ”Suriye ile ilgili Türk Silahlı Kuvvetleri’nin angajman kuralları yeni aşamaya göre değiştirilmiştir” şeklinde bir ifade kullandığını anımsatan Vural, şöyle devam etti:

”Doğrudur bu ama Sayın Başbakan’ın, terör konusunda da angajmanını değiştirmesinin gerektiği de gayet açıktır. Sayın Başbakan, ‘her iki taraf da ateşkes ilan etsin’ diyenlere olan angajmanından vazgeçmelidir. Habur’u savunan, ‘Oslo’da ikinci kez masaya oturalım’ diyenlere karşı angajmanını değiştirmelidir. Terörle mücadelede, ABD ve Obama’ya olan angajmanından vazgeçmelidir.

Sayın Başbakan, ‘PKK’yı bertaraf et’ diyen Türk milletine ve TBMM’ye angaje olmalıdır. PKK’ya karşı siyasal çözüm arama angajmanından vazgeçmeli ve milletin kendisine verdiği yetkiyi kullanmalıdır.

Leyla Zana ile görüşecekmiş Sayın Başbakan. Bu angajelerden vazgeçin. Neyi görüşeceksiniz? ‘Federasyon yetmez, bağımsızlık hakkımızdır’ diyen biriyle neyi görüşeceksiniz? ‘Silahlar güvencemizdir, PKK silah bırakmamalı’ diyen birinden neyi umut ediyorsunuz? Bozuk niyeti olanlarla neyi görüşeceksin? Neleri meşrulaştırmak istiyorsun Sayın Başbakan?”

– ”Devleti de uyutunuz” –

Vural, ”bölücü düşünceleri meşrulaştırarak, teröristlerin ekmeğine yağ süren girişimlerden vazgeçmenin terörle mücadelenin en ön şartı” olduğunu vurguladı.

”Devlet uyumaz, uyumamalı” diyen Vural, ”2002’de terör bitmişti. Terör örgütü Irak’ın kuzeyinde Barzani tarafından semirtilirken AKP Hükümet’i devleti uyuttu. Oslo’da pazarlık yaparken devleti uyuttunuz. Bu sonuçlar, devleti uyutan bir zihniyetin getirdiği sonuçlardır. Sonra, ‘bıçak kemiğe dayandı’ lafları. Hem siz uyudunuz, hem de devleti uyuttunuz” şeklinde konuştu.

”Sayın Başbakan, terörle mücadele konusunda uyudunuz, yan gelip yattınız. Milletin güvencesi devletti ama terörle mücadele ederken devleti de uyuttunuz” diyen Vural, sözlerini şöyle sürdürdü:

”Angajmanınızı değiştirin. Milletimize sesleniyorum; tüm bu olup bitenlerle ilgili ne olur siz uyumayın. Uyumadığı sürece bunları bu millet uyandıracaktır. Devleti yönetenler uyuyabilir ama MHP uyumamıştır, bu milletin uyumasına da izin vermeyecektir.

Şehitlere, ‘kabak bile 3-5 ayda yetişiyor’ diyen bir zihniyetle nasıl terörle mücadele edersiniz? Bu kılavuzlar artık kabak tadı vermiştir. ‘Şeytanla görüşürüm’ diyen bir zihniyet. Bu zihniyetle nasıl mücadele edilebilir? Ağzı olan konuşuyor.

Şehitlerimize Allah’tan rahmet dilemekten öteye bir şey yapmıyorlar. Terör devam ediyor, yargı paketinde terörle mücadelede 13. madde kaldırılmak suretiyle terör suçlarıyla ilgili cezaların hükmün ertelenmesi kapsamına alınması planlanıyor. Nasıl terörle mücadele edeceğiz bu şekilde? Türk bayrağını yırtanları, İstiklal Marşı’na hakaret edenlerin erteleme cezaları kapsamına alınmasını istiyor Hükümet. Hükmün geriye bırakılması ekseninde bu suçlar mazur gösterilecek suçlar arasına alınıyor. Bilerek suç işleyenlerin suçu azaltılıyor. Özellikle, herhalde KCK’lıların serbest bırakılmasına yönelik bir sürecin başlatılacağına ilişkin endişelerimiz vardır.”

-Özel yetkili mahkemeler-

Özel yetkili mahkemelere de değinen Vural, bu mahkemelerinin durumunun, ”papatya falına” döndüğünü söyledi. Vural, ”Olacak mı olmayacak mı? Anlaşılan o ki Bakanlar Kurulu içerisinde çatlak vardır” dedi.

Hükümetten bu konuda daha net bir tavır takınmasını isteyen Vural, şöyle konuştu:

”Madem kanun tasarınız var, özel yetkili mahkemelerle ilgili düzenleme konusunda kanun tasarısı getirin. Böyle gece yarısı operasyonuyla bir önerge vasıtasıyla getirmek yerine, Bakanlar Kurulu’nda çatlak yoksa hodri meydan, bunu kanun tasarı olarak getirin. Bu konuda TBMM’ye görüşünüzün açık ve net olduğu konusunda bir mesaj verin. Bugüne kadar korku imparatorluğu oluşturdular. Şimdi bunun sorumlusu özel yetkili mahkemeleri sırtından atmaya çalışıyor. Başbakan, özel yetkili mahkemelerin süreç içerisinde elde ettiği bilgi ve belgelerin bumerang gibi kendisini vuracağını görünce düzenleme yapılmasını istedi.

Özel yetkili mahkemelerin, Türkiye’nin karşılaştığı bir takım tehlikeleri göz önüne alırsak, muhafazasından yanayız. Ancak adaletin de kısa sürede tecelli etmesi gerekiyor.”

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın, ”Parlamenter sistemin hukuk dışı ve gayri ahlaki operasyonlara  açık olduğunu” söylediğini hatırlatan Vural, ”Bu bir itirafnamedir. Bununla AKP’nin hukuk ve ahlak dışı uygulamalarla iktidarını kullandığı tescil edilmiştir. Bir de ‘hukuk ve ahlak dışı operasyonların bitmesi için başkanlık sistemini seçin’ diye tehdit ediyor. Allah akıl, fikir versin” şeklinde konuştu.

Vural, gazetecilerin sorularını da yanıtladı.

Bir gazetecinin sorusu üzerine Vural, ”Başbakan’ın Zana ile görüşmesine Kılıçdaroğlu da katılsın. Kendisi, ‘akil adamlar’ diyordu ya orada da bir akil kadın olacak işte. Birlikte görüşsünler” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ‘medyadan MHP’nin komisyona katılması için baskı yapmasını istediğini” anımsatan Vural, ”Bizim pusulamız millet. MHP’yi baskı altına almaya, yönlendirmeye kimsenin gücü yetmez. Kimsenin dolduruşuna gazına gelmeyiz” diye konuştu.

34 KCK zanlısı mahkemeye sev edildi

Perşembe, Haziran 28th, 2012

Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekilliği’nin, terör örgütü PKK’nın üst yapılanması KCK’ya yönelik yürüttüğü soruşturma kapsamında savcılık sorgusu tamamlanan 34 şüphelinin tamamı tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi.

Siirt’te çatışma çıktı: 1 asker şehit

Çarşamba, Haziran 27th, 2012

Siirt’in Eruh ilçesinde yol kontrolünü sağlayan askerlere teröristler tarafından saldırı düzenlendi. Olayda 1 asker şehit oldu, 1 asker yaralandı.

Alınan bilgilere göre, Eruh-Şırnak yolu arasındaki Gedik Kaşar köyü yakınlarında yol kontrolünü sağlayan askerlere, teröristlerce ateş açıldı. Saldırıda 2 asker yaralandı. Yaralı askerler, askeri helikopterle Siirt Asker Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada yapılan tüm müdahalelere rağmen yaralı askerlerden biri şehit oldu. Şehit askerin cenazesi, Siirt Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.

Olayın yaşandığı bölgeye Siirt 3’üncü Komando Tugay Komutanlığı ve Şırnak Tümen Komutanlığı’ndan kalkan kobra tipi helikopterler sevk edildi. Helikopterler teröristlerin kaçış noktalarını bombaladı. Bölgede operasyon devam ediyor.

Öte yandan, Şırnak-Eruh yolu güvenlik nedeni ile trafiğe kapatıldı.

Salı, Haziran 26th, 2012

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Kandil’in tepesine Türk bayrağı dikilmeden terörün sonlanması mümkün değildir. Bu tarihi görev AK Parti hükümetinin omuzlarındadır.” ifadelerini kullandı.

Partisinin Meclis Grup toplantısında konuşan Bahçeli, Türkiye’nin güvenliği dirliği ve birliği alarm zilleri çaldığını ifade etti. Türkiye’nin iyi yönetilememenin sıkıntısını yaşadığını dile getiren Bahçeli, bölücü terörün vahşi eylemleri ve gelen şehit haberlerinin yürekleri dağladığını vurguladı.

“Anadolu’da barışa katkı vermediğimizi söyleyenler iyi bilsin ki, MHP Türkiye’nin bölünmesini sağlayacak hiç bir masaya oturmayacak ve yanından bile geçmeyecektir. Bizi masaya gelmemekle itham edenler, 2003’ten buyana toprağa düşen 1023 şehidin hesabını vermelidir.” diyen Bahçeli, “Sorarım sizlere, biz daha fazla şehit gelmesi için mi masaya oturacağız? Türkiye’nin ikiye ayrılması için mi masaya oturacağız? Kürt kardeşlerimizi ayıranlarla elbette masaya oturmayacağız. Terör faaliyeti bölücülüğün sadece bir unsuru olup, insan kıyım makinesidir. Bölücü terörü koruyan kendi edepleri doğrultusunda koruyan uluslararası kuruluşlar herkes tarafından bilinmektedir. Adresleri belli ve ortada. Kuzey Irak’taki peşmerge reisi bir fitne olarak ortadadır. Erdoğan terörünü çözümü konusunda peşmerge reisine bakmakta. Her şeyden önce peşmerge ve onun gibi düşünen terör zebanileri bilmelidir ki aramızda başka bir milletin olması kesinlikle söz konusu değildir. Kandil’in görevlendirilmiş muhafızı, Türk milletine kefen biçenlere makas bilemektedir. Kandil’in tepesine Türk bayrağı dikilmeden terörün sonlanması mümkün değildir. Bu tarihi görev AK Parti hükümetinin omuzlarındadır. Bunun için Türk milleti kimseden izin alacak değildir. Kim ki yüreğimizi yakmaya cüret ediyorsa, bunları imha etmek Türk milletinin onur meselesidir.” diye konuştu.

Hakkari saldırısının amacı ortaya çıktı

Salı, Haziran 26th, 2012

19 Haziran günü gerçekleşen 8 askerin şehit olduğu Yeşiltaş Karakolu üs bölgesine düzenlenen baskına dair müthiş bir ortaya çıktı. 200 kişilik bir grupla saldıran teröristlerin amacı önce üs bölgesini ele geçirmek ardından örgütün sözde bayrağını buraya dikmekti. Dikilmesi planlanan sözde örgüt bayrağı, öldürülen bir kadın teröristin beline sarılı halde bulundu. İstihbarat raporlarına yansıyan ayrıntılara göre, Kuzey Irak’taki çeşitli bölgelerden gelen 200 PKK’lı terörist, Yeşiltaş ana üs bölgesinin hemen güneyinde, Dağlıca ana ikmal yolunun ve piyade taburunun yakın emniyetini sağlayan, 52 personel ve bir tankın görev yaptığı güçlendirilmiş geçici üs bölgesinin etrafını sardı. Doçka uçaksavar taşıyan terörist timler, hâkim tepelerde mevzilendi. Bu sırada aralarında kadınların da olduğu bir grup terörist ilk sızma girişimini başlattı. Fakat bu sızma girişimi karakoldaki Mehmetçik tarafından fark edilince karşı ateş başladı. Karşı ateş üzerine PKK’lı teröristler siper alan askerlere el bombası yağdırdı. 8 askerin çoğunluğu el bombalarıyla şehit oldu.

GERİ ÇEKİLİP KAÇTILAR
Siperler arasında teröristlerle Mehmetçik arasında çatışma başladı. İlk çatışmada 15 PKK’lı öldürüldü. PKK’lılar aldıkları talimat gereği üs bölgesini ele geçirmek istiyordu. Ancak Mehmetçik’in cansiperane direnişiyle karşılaşınca geri çekilmek zorunda kaldı. İkinci bir saldırıyı göze alamayan grup bölgeden kaçmaya başladı. Olayı duyar duymaz bölgeye gelen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel “Peşlerine düşün” talimatı verdi. Bölgeye helikopterlerle Jandarma Özel Harekat (JÖH) timleri indirildi. Sayıları 40 civarındaki JÖH timleri kaçmak isteyen teröristlerden 16’sını daha vurdu. Silah sesleri kesilince üs bölgesinin siperlerindeki PKK’lıların cesetleri toplandı. Bir kadın teröristin beline sözde örgüt bayrağını sardığı görüldü. Saldırının ardından kaçarken teslim olan teröriste bu bayrak da soruldu. Terörist verdiği ifadesinde şunları anlattı: “Saldırının amacı üs bölgesini tamamen ele geçirmekti. Sızma grubunun görevi buydu. Burası ele geçirilecek, askerler öldürülecek, bir kısmı ise esir alınarak örgüt kamplarına götürülecekti. Geride kalan üs bölgesindeki binaya PKK bayrağı dikilecekti.”

UÇAKSAVAR
Ancak Mehmetçik, teröristleri üs bölgesine sokmadı. Kadın terörist, beline sardığı sözde örgüt bayrağını dikemeden öldü. Teröristlerden Doçka uçaksavar, 81 milimetrelik havan, el bombaları ve termal kameralara yakalanmamak için içini folyoyla kapladıkları şemsiyeler ele geçirildi. Bir teröristin üzerinden çıkan fotoğraf makinesinden ise teröristlerin saldırı bölgesine gelirken çektikleri fotoğraflar da çıktı.

Hakkari saldırısının amacı ortaya çıktı

Salı, Haziran 26th, 2012

19 Haziran günü gerçekleşen 8 askerin şehit olduğu Yeşiltaş Karakolu üs bölgesine düzenlenen baskına dair müthiş bir ortaya çıktı. 200 kişilik bir grupla saldıran teröristlerin amacı önce üs bölgesini ele geçirmek ardından örgütün sözde bayrağını buraya dikmekti. Dikilmesi planlanan sözde örgüt bayrağı, öldürülen bir kadın teröristin beline sarılı halde bulundu. İstihbarat raporlarına yansıyan ayrıntılara göre, Kuzey Irak’taki çeşitli bölgelerden gelen 200 PKK’lı terörist, Yeşiltaş ana üs bölgesinin hemen güneyinde, Dağlıca ana ikmal yolunun ve piyade taburunun yakın emniyetini sağlayan, 52 personel ve bir tankın görev yaptığı güçlendirilmiş geçici üs bölgesinin etrafını sardı. Doçka uçaksavar taşıyan terörist timler, hâkim tepelerde mevzilendi. Bu sırada aralarında kadınların da olduğu bir grup terörist ilk sızma girişimini başlattı. Fakat bu sızma girişimi karakoldaki Mehmetçik tarafından fark edilince karşı ateş başladı. Karşı ateş üzerine PKK’lı teröristler siper alan askerlere el bombası yağdırdı. 8 askerin çoğunluğu el bombalarıyla şehit oldu.

GERİ ÇEKİLİP KAÇTILAR
Siperler arasında teröristlerle Mehmetçik arasında çatışma başladı. İlk çatışmada 15 PKK’lı öldürüldü. PKK’lılar aldıkları talimat gereği üs bölgesini ele geçirmek istiyordu. Ancak Mehmetçik’in cansiperane direnişiyle karşılaşınca geri çekilmek zorunda kaldı. İkinci bir saldırıyı göze alamayan grup bölgeden kaçmaya başladı. Olayı duyar duymaz bölgeye gelen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel “Peşlerine düşün” talimatı verdi. Bölgeye helikopterlerle Jandarma Özel Harekat (JÖH) timleri indirildi. Sayıları 40 civarındaki JÖH timleri kaçmak isteyen teröristlerden 16’sını daha vurdu. Silah sesleri kesilince üs bölgesinin siperlerindeki PKK’lıların cesetleri toplandı. Bir kadın teröristin beline sözde örgüt bayrağını sardığı görüldü. Saldırının ardından kaçarken teslim olan teröriste bu bayrak da soruldu. Terörist verdiği ifadesinde şunları anlattı: “Saldırının amacı üs bölgesini tamamen ele geçirmekti. Sızma grubunun görevi buydu. Burası ele geçirilecek, askerler öldürülecek, bir kısmı ise esir alınarak örgüt kamplarına götürülecekti. Geride kalan üs bölgesindeki binaya PKK bayrağı dikilecekti.”

UÇAKSAVAR
Ancak Mehmetçik, teröristleri üs bölgesine sokmadı. Kadın terörist, beline sardığı sözde örgüt bayrağını dikemeden öldü. Teröristlerden Doçka uçaksavar, 81 milimetrelik havan, el bombaları ve termal kameralara yakalanmamak için içini folyoyla kapladıkları şemsiyeler ele geçirildi. Bir teröristin üzerinden çıkan fotoğraf makinesinden ise teröristlerin saldırı bölgesine gelirken çektikleri fotoğraflar da çıktı.

Barzani: Barış için çaba sarfediyoruz

Pazar, Haziran 24th, 2012

Irak’ın kuzeyindeki Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, Türkiye’de şiddetin sona ermesi ve mevcut sorunun barışçıl yöntemlerle çözülmesi için çok çaba sarf ettiklerini söyledi.

Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski, İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt ve Bulgaristan Dışişleri Bakanı Nikolay Mladenov ile Erbil’de bir araya gelen Mesut Barzani, Türkiye’deki terör sorununa değindi. Mesut Barzani, “Maalesef daha önceki süreç bize şunu gösteriyor ki savaşla hiçbir sonuç almak mümkün değil. Barışçıl çözüm için elimizden gelen ne varsa yapmaya hazırız.” dedi.

Terör örgütü PKK’nın Türkiye içerisindeki saldırılarına karşı olduklarını vurgulayan Mesut Barzani, Türkiye’nin Kandil’i hedef alan hava saldırılarının da hoşlarına gitmediğini ifade etti. Barzani, “Ama bugün bir gerçek vardır ve bunlar yaşanıyor. Ama biz yine söylüyoruz, bu durum barışçıl yollarla çözülür, başka yolla çözmek zordur.” ifadelerini kullandı.

Barzani ve Avrupalı bakanlar arasındaki görüşmede Suriye krizi de ele alındı. Mesut Barzani, bölgede 8 bin Suriyeli sığınmacının bulunduğunu ifade etti.

Bulgaristan Dışişleri Bakanı Nikolay Mladenov ise Beyrut ve Bağdat’ın ardından Erbil’de de Suriye meselesini ele aldıklarını söyledi. Bulgar bakan; komşularının, Suriye’de demokratik bir rejimi istemelerinden memnun kaldıklarını ifade etti.

Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski ise Irak halkının diktatör Saddam’dan kurtulması için yardım ettikleri belirtti. Sikorski, Erbil’de konsolosluk açmalarını ise bu şehre verdikleri önemin göstergesi olarak değerlendirdi.

İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt ise toplantılarında bağımsız bir Kürt devleti konusunun kesinlikle gündeme gelmediğini dile getirdi.

‘Cezaevini yakın’ talimatı terör örgütünden

Pazar, Haziran 24th, 2012

PKK/KCK’lı tutukluların girişimiyle gerçekleştiği anlaşılan yangın öncesinde, aynı cezaevinde tutuklu bulunan BDP milletvekili İbrahim Ayhan’ın da koğuşları dolaşarak mahkumları kışkırttığı iddia edildi. Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç, olayı siyasi mâhkumların çıkardığı yönünde ciddi şüpheleri olduğunu açıkladı.

Şanlıurfa E Tipi Cezaevi’nde 16 Haziran gecesi 13 kişinin ölümü ile sonuçlanan yangınla ilgili soruşturma sürüyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın olayın terör bağlantılı olduğu yönündeki açıklamasını soruşturma sırasında ortaya atılan iddialar da destekliyor. Ayrıca mahkûm yakınlarının yaptığı açık görüşlerde de olayla ilgili ilginç detaylara ulaşıldı. Yangın sonrası gerçekleşen açık görüşler sırasında cezaevinde hükümlü bulunan mahkûm, ailesine KCK üyelerinin cezaevindeki bazı koğuşları gezerek eylem yapmalarını istediğini anlattı. Hükümlü, bazı koğuşlara da sigara kâğıtları ile talimat gönderildiğini iddia etti. Hükümlünün bu iddiasını istihbarat birimleri de doğruluyor. Emniyetten alınan bilgilere göre, yangın öncesi tutuklu BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan’ın, milletvekilliği unvanını kullanarak bazı koğuşları gezdiği iddia ediliyor. Ayrıca siyasî koğuş ile yangının çıktığı C-15 koğuşunun yan yana bulunmasının sesli iletişim imkânı sağladığı da belirtiliyor. Vali Celalettin Güvenç de iddialar ile ilgili olarak “Herhangi bir bildiri koğuşlara gönderilmiş mi gönderilmemiş mi bilemiyorum. Ancak siyasilerin eylem yapılması konusunda kışkırttıkları yönünde ciddi şüphelerimiz var. Bunlar bir bir araştırılıyor, sonuç ilerleyen günlerde daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır.” diye konuştu.

ÖCALAN VE KARAYILAN’DAN SİTEM

KCK’ya yönelik yapılan operasyonlar sonucunda zayıflayan terör örgütü eylem yapamaz duruma geldi. Gelişmeler üzerine teröristbaşı Öcalan ve Murat Karayılan’ın “Urfa’da neler oluyor, neden bu kadar zayıf kalındı?” şeklinde uyarılarda bulunduğu ileri sürülüyor. Operasyonlarla cezaevine kapatılan KCK üst yapılanmasının ise ses getirmek amacıyla eylem yapmayı planladıkları belirtiliyor. KCK’nın bunun için PKK’lıların yattığı koğuşun hemen yanındaki koğuşu tercih ettiği belirtiliyor. Öte yandan Şanlıurfa polisi, bir ay içinde KCK yapılanmasına yönelik iki operasyon gerçekleştirdi. Baskınlarda gözaltına alınan 58 kişiden yaklaşık 40 kişi tutuklandı. Son altı ayda yapılan operasyonlarda ise yaklaşık 150 KCK üyesi tutuklandı. Alınan bilgilere göre cezaevindeki yangın, artan tutuklamalara karşı idareyi zor durumda bırakmak amacıyla yapıldı.

Tunceli’de jandarma karakoluna saldırı

Pazar, Haziran 24th, 2012

Tunceli’nin Hozat ilçesi Yeniboş Jandarma Karakolu’na terör örgütü TKP-ML TİKKO ve PKK, tarafından saldırı düzenlendi. Saldırıda ölen ya da yaralanan olmadı.

Bölgenin dağlık ve ormanlık olmasından faydalanan teröristler karakolun yoğun ateşine dayanamayarak geri çekildi. Saldırının ardından kobra helikopterler bölgedeki geçiş ve kaçış noktalarını yoğun şekilde bombalarken, skorski helikopterler de bölgeye jandarma özel harekat timi indirdi.

Bölgede operasyonlar devam ediyor

Bitlis’te Trafik Müdürlüğü’ne saldırı

Pazar, Haziran 24th, 2012

Alınan bilgiye göre, Küllücü köyü kırsalından indiği bildirilen bölücü terör örgütü mensupları, Bitlis Tatvan karayolunun Üçyol mevkisinde bulunan Bitlis Bölge Trafik Tescil Büro Amirliği’ne uzun namlulu silah ve roketlerle saldırdı.

Ölen ve yaralananın olmadığı saldırının ardından, güvenlik güçleri de teröristlere ateş açarak karşılık verdi.

Saldırı sonucunda Bölge Trafik Tescil Büro Amirliği’nin çatı katında yangın çıktı. Yangın, belediyelere ait itfaiye ve İl Emniyet Müdürlüğü’ne ait toplumsal olaylara müdahale araçlarıyla söndürülmeye çalışılıyor.

İl Emniyet Müdürü Halil İbrahim Doğan’ın olay yerine giderek, incelemede bulunduğu öğrenildi.

Öte yandan, bölgede operasyon sürdüğü için Bitlis-Tatvan karayolu ve yolun Güroymak ilçe bağlantısı trafiğe kapatıldı.

Yolların Güroymak, Tatvan ve Bitlis kısmında uzun araç konvoylarının oluştuğu gözlendi.

AA

Uludere’de 1 terörist öldürüldü

Cumartesi, Haziran 23rd, 2012

Şırnak Valiliği, Uludere İlçesi’nin kırsal kesimindeki Sapaca Mevkii’nde dün saat 23.00 sıralarında güvenlik güçlerinin, askeri birlikler ile bazı Uludereliler hakkında bilgi toplayan ve eylem hazırlığında olan 2 teröristle sıcak temasın sağlandığını açıkladı.

Açıklamada, “Kısa süreli çatışma sonrasında bir bölücü terör örgütü mensubu silahıyla birlikte etkisiz hale getirilmiş, diğer bölücü terör örgütü mensubu ise, ağaçlı ve sert arazide karanlıktan faydalanarak kaçmıştır. Operasyon bölgesinde icra edilen arama-tarama faaliyetinde diğer bölücü terör örgütü mensubunun silahı da ele geçirilmiştir” denildi.

Şırnak Valiliği’nin açıklamasında, “Özellikle Uludere bölgesinde vatandaşların yayla ve meralarda huzurlu bir şekilde dolaşmasına, bölgenin gelişmesine ve refahın artmasına devamlı engel olmaya çalışan, bölge halkını ve güvenlik güçlerini hedef alan bölücü terör örgütü mensuplarına yönelik operasyonlara kararlılıkla devam edilecektir” denildi.

DHA

PKK tehdidiyle dolandırdılar

Cumartesi, Haziran 23rd, 2012

Adana Emniyet Müdürlüğü, gerçekleştirdiği operasyonda vatandaşları telefonla arayıp “PKK, KCK ve Ergenekon” terör örgütünün ismini kullanarak korkutup para alan bir çeteyi çökertti. Çete üyelerinden 72 kişi tutuklanarak cezaevine gönderilirken dolandırılan yüzlerce kişi arasında bir belediye başkanının da olduğu belirlendi.

Amasya’nın Taşova ilçesine bağlı Ballıdere Belde Belediye Başkanı Ahmet Koç’u telefonla arayan çete üyelerinden birinin “Ben komiser Ahmet, senin kimlik bilgilerin kullanılarak şu hesabından bölücü terör örgütüne para aktarılıyor. Biz şuan bu çeteyi çökertmek için görevlendirildik. Bu gizli bir operasyon. Bu çeteyi yakalamamız ve seni kurtarmamız için bize yardımcı olman lazım. Hesabındaki paraların PKK’ya gönderilmemesi için bizim vereceğimiz hesaba paraları aktarman gerekiyor. Aksi halde PKK’ya yardım ve yataklıktan içeri girersin. Paran devletin güvencesinde olacak, operasyon bittikten sonra sana geri verilecek” dedi. Bu konuşmalar yapılırken arkadan telsiz sesi verildi. Ayrıca komiser telefonu bir kaç kez kendini savcı olarak tanıtan kişiye vererek güven sağlandı. Bunun üzerine başkan Koç, hesabındaki 20 bin TL’yi verilen hesap numarasına aktardı. Daha sonra ise dolandırıldığını anlayarak polise başvurdu. Adana Emniyeti yaptığı operasyonda belediye başkanını dolandıran şahsı da yakaladı.

İHA

PKK’nın üst düzey yöneticisi yakalandı

Cumartesi, Haziran 23rd, 2012

Hakkari’nin Yüksekova ilçesi Yeşiltaş köyünde devam eden operasyonlarda PKK’nın 1 üst düzey görevlisinin yaralı ve 1 PKK’lının ise ölü olarak gele geçirildiği belirtildi.

Bir süre önce Yeşiltaş karakoluna yapılan saldırıda 8 askerin şehit olduğu ve 16 askerin yaralandığı bölgede sürdürülen operasyonlarda 1 üst düzey PKK mensubunun yaralı olarak ele geçirildiği belirtildi. Çatışmada 1 PKK’lının ise ölü olarak ele geçirildiği operasyonda roket ve otomatik silahlarında ele geçirildiği bildirildi. Hakkari Valiliği de olayı doğruladı.

İHA

Facebook’ta PKK Tehlikesi

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Facebook’taki büyük PKK tehlikesi!

Milyonlarca insanın üye olduğu Facebook’ta yeni tehlike ise üye olunan gruplardaki isim değişiklikleri…

350 milyonun üzerinde kayıtlı kullanıcısı bulunan sosyal ağ platformu Facebook, şimdi de gruplardaki isim değişikliği nedeniyle kullanıcıları sıkıntıya sokuyor. Başka bir isim altında gruba dahil olan kullanıcılar, grup adının değiştirilmesiyle birlikte bambaşka bir gruba dahil olabiliyor.

Hürriyet’ten Selim Öztürk’ün haberine göre Facebook’ta kurulan gruplar binlerce kişiyi tek çatı altında toplamayı başarırken, Facebook’ta hemen her konuda açılan bir gruba rastlayabilmek mümkün. Ancak kullanıcıların canını sıkan nokta grup adında sonradan değişiklik yapılabilmesı ve kullanıcıların hiç istemediği bir gruba farkında olmadan dahil olması.

Örneğin “Dünyada barış istiyoruz” şeklinde açılan bir grup adına üye olan kullanıcılar, daha sonra gruplarına bakma gereği duymadığından grubu kuran kişi ya da kişiler grup üzerinde diledikleri değişikliği yapabiliyor ve buna isim değişikliği de dahil. Daha sonra “Dünyada barış istiyoruz” grubuna giren kullanıcıyı bir arkadaşı uyarıyor: “Senin PKK’yı destekleyen bir grupta ne işin var?”. Kullanıcı ise şaşkın bir şekilde gruplarını kontrol ediyor ve hakikaten de böyle bir isme sahip gruba dahil olduğunu görüyor. Söz konusu kullanıcı böyle bir gruba girmediğine emin ve bu gruba nasıl dahil olduğunu çözmeye çalışıyor.

Bu durumda akla ilk gelen şey ise hacker’ların söz konusu kullanıcının hesabını ele geçirmesi ve bu gruba hacker’ın üye olması. Ancak son günlerde artan bu olayların kaynağı maalesef bir hacker değil. Aksine, kullanıcılar bu gruplara bilinçli bir şekilde giriyor ve grup adı değişikliğine kurban gidiyor. Önceleri binleri çekecek şekilde grup adıyla ortaya çıkan bazı kişiler, ardından grup adını değiştirerek üyesi olan binlerce kişiyi de bu yeni isim altında toplamış oluyor. Kullanıcılar genel olarak üye oldukları gruplara tekrar göz atmadığından bu grupta kalmayı sürdürüyor.

YAHUDİ TARAFTARI BİR GRUP BİRDEN HİTLERİ SEVMEYE BAŞLARSA…

Bunun bir örneği aylar önce yaşanmış ve FoxNews haber portalında ilgili haber yayınlanmıştı. Habere göre Facebook’ta “I heart Jews” yani “Yahudileri seviyorum” şeklinde açılan bir grup, daha sonra bu şekilde 100.000 üye çekmeyi başarmıştı. Ancak aradan bir süre geçtikten sonra grup adını “I heart Jews” yerine “Hitler: Great Modern Man of History” (Hitler: Tarihin en modern insanı”) olarak değiştiren grup yöneticileri, olayın ortaya çıkmasıyla birlikte ufak çaplı bir krize neden olmuştu.

Bu nedenle üye olduğunuz grupları gözden geçirmenizde fayda var; zira normalde hiçbir şekilde dahil olmak istemediğiniz bir gruba farkında olmadan girmiş olabilirsiniz.

GRUP İSMİ BİR YILDIR FACEBOOK DENETİMİNDEN UZAK

Facebook’ta kurulan bir grup adının değiştirilmesi daha önce izne bağlıydı. Grup adını değiştirmek isteyen grup yöneticileri, bunun için Facebook’a e-posta göndermek durumundaydı. Ancak 2009 yılının Şubat ayında Facebook’un aldığı bir kararla artık kullanıcılar kendi başlarına da grup isimlerini değiştirebilme yetkisine sahip oldu. Facebook, bu yetkiyi grup yöneticilerine bırakarak sadece imla hataları gibi küçük sorunlar nedeniyle grup adını değiştirmek için Facebook’a başvuran kullanıcıların önüne geçmeye çalıştı.
kaynak:haber3