Posts Tagged ‘şiirleri’

Baba Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Babalar Günü İle İlgili Şiirler,Babalar İçin Şiirler,
Babalar Günü Şiirleri

20 Haziran Babalar Günü Şiirleri

Bir babanın dilinden

Baba olmak dağ gibi
Baba olmak gönlü saray gibi
Baba olmak her derde şifa gibi
Baba olmak bir rüya gibi

Baba olmak değildir cismi
Baba olmak değildir resmi
Duyulunca evde ismi
Kucağına atlamalı çocukların her birisini

Baba rahmet
Baba merhamet
Baba aş baba ekmek
Babaya düşer çile çekmek

Baba koruyucu
Baba kollayıcı
Baba dert baba acı
Baba tüm dertlerin tek ilacı

Baba huzur
Baba bereket
Baba eli nasırlı
Babanın kalbi yumuşak

Güngör Celep


Baba

Sığmazsın bilirim bir kaç mısraya,
Anlatmak isterim seni dünyaya,
Acelen neydik uçtun şemaya,
Mezarının başında ağlarım baba,

Gururu sevgiyi senden öğrendim,
Mis gibi kokunu özledim baba,
Bu kadar genç yaş da ölmemeliydin,
Hasretin ciğerimi deliyor baba,

Bu kadar acıya nasıl dayandın,
Sabırlı olmayı öğrettin baba,
Bu koca dünyaya neden sığmadın,
Geride bıraktın bizleri baba,

Hastane yolları kaderin oldu,
Yanında biz varız üzülme baba,
O kanser illeti ecelin oldu,
Mevla dan ümitler kesilmez baba,

Sen gittin kimsemiz kalmadı şimdi,
Bizi terk etmeye hakkın yok baba,
Dostum dediklerin düşmandır şimdi,
İyi ki namerdi görmedin baba,

Ağlarım gizlice sensiz günlerde,
Faydasız bilirim ağlamak baba,
Yaşamak isterdin sende bizlerle,
Sensizken mutsuzuz inan ki baba,

Sigaran elinde kaşların çatık,
Nasılda sevdiğini gizlerdin baba,
Bir dilim ekmeğe soğanı katık,
Çayı da çok fazla severdin baba,


Baba

Sevgisiz çıkarsan hayat yoluna
Dünyada tek başına kalırsın baba
Unutma ki bizler hep biriz
Birlikten güç doğarmış baba

Karanlık yüreğinin efendisi olmuş
Bizi karanlığa neden sokarsın baba
Yüreğin korkuyla beslenir olmuş
Bizi neden korkutursun baba

Neden bu şiddet bu celal
Biz sana ne yaptık ki baba
Her zaman kanımız sana helal
Bizi neden yaraladın ki baba

Bunca yıl umutla bekledik
Umutlarımız acıyla söndü baba
Ufacık gülüşüne bile sevinirdik
Artık bize gülmez oldun baba

Baba şefkati nedir bilmez misin
Bunu neden bize çok görürsün baba
Dayanışma nedir bilmez misin
Neden hiç yanımızda değilsin baba

Baba olmaya hiç çalışmadın
Aldırış bile etmedin baba
Sende alıp başını gidersen bir gün
Kin nefret ayırmasın bizi baba

Tanju Göçmen

Dünyanın En Güzel Babası

Sensin,beni gezdiren,
Parka götüren.
Şakalar yapan,
Sensin,benim canım babacığım.

Beni güldüren,
Bize dondurma alan,
Bizi seven,
Sensin,benim canım babacığım.

Küçüklüğümde şakalar yapan,
Gıdıklayan.
Güldüren
Sensin,benim canım babacığım.

Sümeyye Bezgin

Recep Küpçü Şiir Ödülü 2010

Cuma, Haziran 22nd, 2012

İstanbul Şiir Akademisi tarafından düzenlenen Recep Küpçü Şiir Ödülü 2010

Yarışmanın amacı Türk Kültür ve Sanatına katkıda bulunacağına inanarak Türkiye ve Yurt dışında şiir yazan şairlerimizi Recep Küpçü’nün aramızdan ayrılışının 34. yılı anısına Avcılar Barış Manço Kültür Merkezi işbirliği ile düzenlenen şiir yarışmasına teşvik ederek, sesini duyuramamışşairlerimizi gün ışığına çıkartarak, toplumumuza kazandırmaktır. Ayrıca yarışmaya katılan şairlerin şiirleri “İstanbul Şiir Akademisi Antolojisi 2010” adlı eser kitap olarak yayınlanacaktır ve her katılımcıya 3 adet gönderilecektir.
Şiir dünyası yeni neferlerini arıyor!!

TOPLAM ÖDÜL TUTARI 10.000 TL

SON BAŞVURU TARİHİ 25 HAZİRAN 2010

AYRINTILI BİLGİ İÇİN:

www.istanbulsiirakademisi.com

istanbulsiirakademisi@hotmail.com

Baba şiirleri kısa

Cuma, Haziran 22nd, 2012

2010 Kısa Baba Şiirleri, Babalar günü ile ilgili kısa şiirler, Babalar günü şiirleri, baba şiirleri oku

Baba Şiirleri Kısa

Baba bugün üşüyorum
Karda kaldım üşüyorum
Anama deyin sıcak bir çorba koysun
Üstümü ört baba üşüyorum

Behey babam dalmış babam
Sigarayı sarmış babam
Şapkasına hicran dökmüş
Kibrit gibi yanmıs babam

Baba bugün alır dağlar
Bu dert beni alır dağlar
Şehirlere sığmaz oldum
Fazla sürmez alır dağlar

Baba bugün ağlıyorum
Darda kaldım ağlıyorum
Duaların üzerimden eksik etme
İçim yandı ağlıyorum

Yusuf Hayaloğlu

Zirve seni bekliyor
Dağın kıymetini bil
Sanma ki yükselmek zor
Çağın kıymetini bil

Üşenme emek için
Mutluyum demek için
Üzümü yemek için
Bağın kıymetini bil

Yokluk göründüğü an
Çabuk yıkılır insan
Azı beğenmiyorsan
Çoğun kıymetini bil

Elin, ayağın, başın
Annenin, arkadaşın
Suyun, toprağın, taşın
Göğün kıymetini bil

Oğlum benim, bir düşün
Değeri var mı dünün
Yarın çok geç ömrünün
Bugünün kıymetini bil.

Ümit Yaşar Oğuzcan

En güzel Babalar Günü Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Babalar Gününe özel en güzel şiirler, Babalar günü için şiirler

Baba
Sakın ha aldırma çileye derde,
Bunları çok çabuk aşarsın Baba
Ağzından kötüsöz çıkmaz biryerde
Sen hep şerefinle yaşarsın Baba.

Şefkatle kol kanat açarken bize,
Ciğerde hastalığa almışsın vize
Yer yoktur kalbinde karabir ize
Sen hep şerefinle yaşarsın Baba.

Bizim üstümüzde çoktur emeğin
Herkesede yeter aşın yemeğin
Söze hakkıyoktur birkaç ineğin
Sen hep şerefinle yaşarsın Baba.

Duygularım katkat kabardı yine,
Sanki Dev sokmuşlar küçük bir ine
Çoğu değişirken parayı Dine,
Sen hep şerefinle yaşarsın Baba.

Şu anda birdöksem gönül bendimi,
İnanki dolupta taşarsın Baba.
Şerefsizler bir b… sansın kendini,
Sen hep şerefinle yaşarsın BABA.

Durmuş Karakuş

Babalar Gününe

Yanağımda Kuruyan Bir Damlasın…
Geceden bir damla düşer gökyüzünden
Ve takılı kalır kirpiklerimde
İki kişi sedanın derinliğinde
Terennümde…

Birler bir’i bilebilirler mi? ..
Şimdilerde zaman uğultu renginde
Eriyip gidiyor tuval denen hüzünlerden
Ellerim yok ki tutayım
Yetmezmiş gibi
Yarenidir zamanın gözyaşım
Ardında ki ellerde özlem dolu kovayım
Döküyorlar zamanın peşinden geri gelsin diye..
Yada bilmem niye.

Onlar O’nu Görebilirler mi? ..
İç profilimin saman renkli duvarlarında
Özlemlerimin elinde bir fırça
Boyadıkça boyuyor, çizdikçe çiziyor
Ardında ne var ne yok demeden
Çizdiği yere göçüp gidiyor
Çizgi ötesini görmeden
Neyin ne olduğunu bilmeden.
Orada O var ya!

Yüzler Yüz’ü Tanıyabilirler mi? ..
Yalnızlar içinde bile yalnızken
“Şahadet parmağımı” kaldırıyorum
-Ben yalnızım ben yalnızım
Üşüyor parmağım sonsuzluğu delerken
Kimseler duymuyor Ondan başka
Yalnızlık ağlarken, vakit değimliydi çok erken
Ah! çok erken çok erken…
Avuçlarımda zaman boğulurken.
Sınıf Çok kalabalık
Yine ben çok yalnızım…

Zaman derken …sonra eklerdin
Ah aman! Çok yaman.
Aklımda kalmış, Kızılırmağın kıyısındaki taş ocağı
Kimbilir nasıl vuruyordun
hınçla toprağın bağrına kazmayı
Sonra yine ekliyordun,
Oğlum! Nefsin tanımamalı “azmayı”
Hani bir bisikletin varmış
Sonra askere gitmişsin,
babandan harçlık istemişsin
Baban, yani cicibıyığın Yusuf
Satmış bisikletini yollamış harçlığını.
Sende, askerden gelecende, velesbitine bineceksin…
Bilirim, en çok bir anana yangındın. Bir de avradına
Yani anama…
Helal sana. Harama uşkur yok…

Bilirsin senin gibiydim bende
Yani sen öyle derdin…
En Çok Z_amansız ayrılıklardan nefret ederdik
Sadece ikimiz, ne kızın ne karın
Ne çocuğun, nede oğulun!
Hep şuna kızdık ikimiz
Ardına dönmeden, gidiyorum bile demeden
Çekip gitimelere! Ah gitmelere
Suçluymuşum gibi neden bakıyorsun ki!
Bırakıp giden benmiyim sanki..
Giderken bıraktığın Gözlerin, halâ Gözlerimde saklı…

Orkun Işık

Babama

Sana, çiçekler getirdim baba,
Sana, torunlarından sevgiler
İğde kokularını getirdim sana,
Hanımeli ballarını…
İyot kokusunu Ege’nin..
Toprağın kokusunu örtmek için,
Bebek kokusu getirdim sana.

Bak üçüncü pazarı geliyor Haziranın,
Ezgisi yanık türküler getirdim sana
Yılların söndüremediği
Yangın alanı yürekte,
Özlemlerimi getirdim sana.
Toprağın karanlığını kaybetmek için,
Sevginin ışığını getirdim sana.

Babam, yarım kalmış bir öykünün
Hazan yapraklarını getirdim sana
Bugün hergün gibi senin günün
Bugün hergün gibi senin özlemin
Babalar günün kutlu olsun.

Uyan Baba

Hadi uyan baba…
Sabah olmadan çık balığa
Oltan hasret kaldı sana
Çaparin paslanacak dura dura
Hem tam balığa çıkılacak hava
Hadi uyan baba!

Hadi uyan baba…
Tıraş takımların banyoda
Aynanın önünde durmakta
Hepsi bıraktığın yerde
Uzamıştır sakalların tıraş olsana
Hadi uyan baba!

Hadi uyan baba…
Bak palton eskidi dolapta
Güz geldi geçti,kış kapıda
Paltonu giy baba,hastalanma
Bu soğuk havada,ayazda
Hadi uyan baba!

Hadi baba uyansana…
Uyansana baba!
Üzerinde yeşiller var
Sen yeşili sevmezsin ki baba
Baba?
Sıkılırsın orada
O daracık dört duvar arasında
Baba hadi uyansana
Uyan baba uyansana
Uyansana…

Şehnaz Baykuş

Ben Hayatta En Çok Babamı Sevdim

Ben hayatta en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpı bacaklarıyla -ha düştü ha düşecek
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim

Bilmezdi ki oturduğumuz semti
Geldi mi de gidici – hep , hep acele işi
Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi
Atlastan bakardım nereye gitti
Öyle öyle ezber ettim gurbeti

Sevinçten uçardım hasta oldum mu,
Kırkı geçerse ateş, çağırırlar İstanbul’a
Bi helallaşmak ister elbet , diğ’mi oğluyla!
Tifoyken başardım bu aşk oy’nunu,
Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu,

En son teftişine çıkana değin
Koştururken ardından o uçmaktaki devin,
Daha başka tür aşklar, geniş sevdalar için
Açıldı nefesim, fikrim, canevim
Hayatta ben en çok babamı sevdim

CAN YÜCEL

İlhan Selçuk Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Seni Düşünmek
Bir gün daha sensiz seni düşünmekle geçti buralarda
Bu özlem ne kötü bir şey,
Sesini duyup seni görememek,
Sesini duyup elini tutamamak,
Ne kadar acı bir şey
Ama bir avuntum var en azından
O da senin her zaman yanımda olduğunu hissetmek
Neden, ne için bilmiyorum ama
Seni daima özlüyorum
Sevgi de zaten uzakta olduğun zaman
Sürekli özlem içinde olmak değil midir?
Olsun senin hayalini kurup,
Seni düşünmek bile beni başka dünyalara götürmeye yetiyor zaten
Ama sana kavuşacağım günü iple çekiyorum
Şunu daima bilesin ki seni her zaman deliler gibi seveceğim


Bahar Yağmuru

Kırk ikindi yağmurları sonrası,
Açan bir güneş gibi içime doğdun,
Benim için bir gökkuşağı oldun,
Umut oldun,
Hayat oldun,
Seni sordum göklere seni sordum yağan yağmura,
Seni seviyor dediler,
Birlikte bir ömür geçir dediler,
Sakın ama sakın yitirme dediler,
Ne kadar güzel söylediler,
Artık benimle en güzel sevgiler.

niyazi mısri şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

niyazi mısri ve şiirleri
Şiir Niyaz-i Mısri

Arzularsın
Nadanı terk etmeden, yaranı arzularsın
Hayvanı sen geçmeden insanı arzularsın
Men arefe nefsehu kad arefe rabbehu
Nefsini sen bilmeden Sübhan’ı arzularsın

Sen bu evin kapusun henüz bulup açmadan
İçindeki kenz-i bipayan’ı arzularsın
Taşra üfürmek ile yalınlanır mı ocak
Yönün Hakk’a dönmeden ihsanı arzularsın

Dağlar gibi kuşatmış benlik günahı seni
Günahını bilmeden gufranı arzularsın
Sen şarabı içmeden serhoş-u mest olmadan
Nicesi Hak emrine fermanı arzularsın

Cevzin yeşil kabuğunu yemekle tad bulunmaz
Zahir ile ey fakih Kur’an-ı arzularsın
Gurbetliğe düşmeden mihnete satışmadan
Kebap olup pişmeden püryanı arzularsın

Yabandasın evin yok bir yanmış ocağın yok
Issız dağın başında mihmanı arzularsın
Ben bağ ile bostanı gezdim hıyar bulmadım
Sen söğüt ağacından rumman’ı arzularsın

Başsız kabak gibi bir tekerleme söz ile
Yunus’leyin Niyazi irfanı arzularsın
Niyazi MISRİ

Ateşi hicrinle can durmaz figana başlar
Kaynayıp akar ol ateşle gözümden yaşlar
Ateşim yaşım iniltim can içinde gizlidir
Zahirimde yok içimde hasıl oldu yaşlar
Bî-kesem bu âlem içre sırrıma yok mahrem,
Bilmedi derdim benim ne kavm u ne gardaşlar
Niyazi MISRİ

Çağırırım Dost Dost…Niyazi Mısri Nihat Gülle

Bakıp cemali yare çağırırım dost dost
Dil oldu pare pare Çağırırım dost dost

Aşkın ile dolmuşum zühdümü yanılmışım
Mest-i müdam olmuşum çağırırım dost dost

Mescid-i meyhanede Hanede viranede
Kabe de put hanede,Çağırırım dost dost

Sular gibi çağ çağ,dolaşırım dağ,dağ
Hayran bana sayru sağ,çağırırım dost dost

Dünya gamından geçip Yokluğa kanat açıp
Aşk ile daim uçup,Çağırırım dost dost

Hep görünen dost yüzü,Andan ayırmam yüzü
Gitmez dilimden sözü,Çağırırım dost dost

Geldim o dost ilinden,koka koka gülünden
Niyazinin dilinden,çağırırım dost dost

Ne yerdeyim ne gökte,ne mürdeyim ne zinde
Her yerde her zamanda,Çağırırım dost dost
Niyazi MISRİ

Derman arardım derdime derdim bana derman imiş
Burhan sorardım aslıma aslım bana burhan imiş

Sağ u solu gözler idim dost yüzünü görsem deyu
Ben taşrada arar idim ol can içinde can imiş

Öyle sanırdım ayriyem,dost gayridir ben gayriyem
Benden görüp işideni bildim ki ol canan imiş

Savm u salat u haccile sanma biter zahid işin
İnsan-ı Kamil olmağa lazım olan irfan imiş

Kanden gelir yolun senin ya kande varır menzilin
Nerden gelip gittiğini anlamayan hayvan imiş

Mürşid gerektir bildire Hakkı sana hakkel-yakin
Mürşidi olmayanların bildikleri güman imiş

İşit Niyazi’nin sözün bir nesne örtmez Hak yüzün
Hak’tan ayan bir nesne yok gözsüzlere pünhan imiş
Niyazi MISRİ

Zat-ı Hakk’da mahrem-i irfan olan anlar bizi
İlm-i sır’da bahr-i bi-payan olan anlar bizi
Bu fena gülzarına talib olanlar anlamaz
Vech-i baki hüsnüne hayran olan anlar bizi
Dünye vü ukba’yı tamir eylemekten geçmişiz
Her taraftan yıkılıp viyran olan anlar bizi
Biz şol Abdal’ız bırakdık eğnimizden şalımız
Varlığından soyunup üryan olan anlar bizi
Kahr u lütfu şey’-i vahid bilmeyen çekdi azab
Ol azabdan kurtulup sultan olan anlar bizi
Zahid’a ayık dururken anlamazsın sen bizi
Cür’a-yı safi içip mestan olan anlar bizi
Arifin her bir sözünü duymağa insan gerek
Bu cihanda sanmanız hayvan olan anlar bizi
Ey Niyazi katremiz deryaye saldık biz bu gün
Katre nice anlasın umman olan anlar bizi
Haklı koyup LAMEKAN ilinde menzil tutalı
Mısri’ya şol canlara canan olan anlar bizi
Niyazi MISRİ

30 ağustos şiirleri kısa

Cuma, Haziran 22nd, 2012

30 ağustos şiirleri
kısa 30 ağustos şiirleri
30 ağustos ile ilgili şiirler

30 Ağustos
Her yıl bugün olur, Otuz Ağustos
İçime bir ordu havası dolar.
Başlar dimdik, gözler çelik, yüzler pos,
Bayrak imil imil, geçer ordular…

Geçer tunç adımlar demir göğüsler,
Geçer Mehmetçikler, geçer subaylar,
Hepsinin alnında zaferden süsler.
Geçer hayalimde bir bir alaylar.

Geçer toplar, geçer atlar, yağız, al,
Geçer dağlar, geçer yollar, şehirler…
Yangınlar üstünde ince bir hilal!..
Yaralılar düşe kalka geçerler.

Çılgın bir istekle bu şan akını
Afyon’dan, İzmir’e kaçlar çağıldar.
Unutmuş at gemi, kılıçlar kını,
Can canı unutmuş zafere kadar.

Ne var bu dünyada sana yakışan,
Alnında bir zafer sabahı kadar;
Sen Mehmetçik, söyle büyük kahraman,
Sana zafer kadar yakışan ne var?

Her yıl bugün olur, Otuz Ağustos,
İçime bir zafer havası dolar.
Başlar dimdik, gözler çelik, yüzler pos,
Bayrak imil imil, geçer ordular…

Ahmet Kutsi TECER

30 Ağustos
Otuz Ağustos…
Ufukta bir duman, bir toz.
Türk süvarisi yürüyor; uzakta,
Top sesleri homurdanmakta.
Köpük içinde, tere batmış atlar…
Bunlar at değil.
Ayaklı kanatlar.
Sisli tepelerde gölgeler boğuşuyor
Gölgeler düşüyor, kalkıyor, koşuyor
Süngüler parlıyor,
Eziyor, vuruyor;
Mehmetçik yeni Türkiye’yi yuğuruyor.
Bir sürünün dağılışı.
Boğulan bir boğazın kısık nefesi…
Bir el, Akdeniz’i gösteriyor.
Bir el ki, bütün cihana bedel.
Uçuyor atlar, Köpüklü kanatlar.
Kaçıyor gölgeler,
Eriyor mesafeler…
Dokuz Eylül, İzmir,
Sanki bir Gelincik tarlası,
İki sevgilinin kavuşması,
Gözler yaşlı, denizler sapsarı,
Sevinç içinde çırpınıyor, Akdeniz’in Dalgaları.

Server ZİYA

30 Ağustos
Kocatepe’nin büyük düşünceleri,
Doğuyor kalplere aydınlık, zamanlı.
Uyku tutar mı ağustos geceleri,
Bu ay cümle fetihlerle heyecanlı,
Heyecanlı hey.

Mustafa Kemâl’in dudağında eli,
Gözlerine vurmuş vaktin en güzeli.
Bu dağlar, askeri deli eder deli.
Vermiş omuz omza destanlı destanlı,
Destanlı hey.

Hazır ol vaktinde şafaklar!
Hazır, yürümeye topraklar,
Tepe tepe kımıldanıyor…

Endişeli, uzakların benzi uçuk,
Düşman, düşman ama çocuk kadar küçük.
Yirmi altı ağustos, saat beş buçuk.
Dram, Dumlupınar’da başlıyor, kanlı,
Alkanlı hey.

Mustafa Necati KARAER

30 Ağustos
Ey isimsiz meçhul asker,
Ağustosun otuzunda
Kazandığın büyük zafer,
Karşısında: Cihan titrer.

Yüreğinde ateş yandı,
Mecbur oldun harp etmeye.
Elin kana bir boyandı,
Destanını cihan andı.

Tarihlere dönüm yaptı;
Demir elin: -Dur, diyerek…
Bütün dünya hisse kaptı;
Huzurunda irkilerek.

Meçhul asker; alkış sana,
Yaşıyorum sayende ben…
Vazifedir her an bana,
Hürmet etmek mezarına.

Selma FUAD

Şehit Şiirleri Kısa

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Şehitlerle İlgili Kısa Şiirler
Şehitler Hakkında Şiirler
Kısa Şehit Şiirleri



Can Asker

Yollara düşmüş asker
Eline silahını almış,vatan uğruna canını yola koymuş can asker
Ayrılır anasından ocağından
Arkasına dönemez can asker
Sevgilisinden ayrılmıştır zorunludur göreve gidecek can asker
Dudağımda türkün,vatanın evladı
Şapkan bende saygı duyulacak asker
Kucak açmışsın vatana
Seni bekler memleketin can asker
Gözlerin çakmak çakmak bakar
Yakar yüreğimi derinden yaralar can asker
Vatanın seni bekliyor seni istiyor
Atatürk’ün evladı can asker
Yemenim başımda namaz kılarken,gözümden yaş akarken
Seni düşünürüm mehmedim
Seninle gurur duyar,şehit olsan bile yüreğimde yaşayacaksın can asker
Canım benim meleğim
Ulaşayım sana yıldızını takayım
Anan seni bekler,vazgeçme yurdundan
Kanınla besle vatanı can asker

Şiiri Yazan : Gülçin Şahin


Şehit Oğlu Şehit Adım!

Ay yıldızım al üstünde,
Atam ceddim baş üstünde,
Neferlerim iz üstünde,
Şehit oğlu şehit adım!

Allah yolu aynı yoldur,
Sağı solu yine koldur,
Akan yaşlar bana kordur,
Şehit oğlu şehit adım!

Doğu batı, hep bir olduk,
Nerde hain pusu kurduk,
İnlerine çomak soktuk,
Şehit oğlu şehit adım!

Yaramız var, derman vatan,
Bırak sürsün koyun güden,
Pişman olur aciz beden,
Şehit oğlu şehit adım!

Ezeldendir vatan sevgim,
“İman“ dedi `Nur`um benim,
Hak nakşetti ilmiklerim,
Şehit oğlu şehit adım!

Bir öldüm ben bin ölürüm,
Hakikate can sunarım,
Döktüm kanım, al vatanım,
Şehit oğlu şehit adım!

Şiiri Yazan : Kübra Aytürk

ŞEHİTLERİMİZ

Ölüm!ALLAH’ın emri biliriz.
Bu konuda asla!şüpelenmeyiz.
Vatan için,namus için can verdiniz.
Nur içinde yatasınız,KAHRAMAN ŞEHİTLERİMİZ.

Siz yaşıyorsunuz.Ölmediniz.
Hala peşlerinde mehmetçiklerimiz.
Nesilleri tükenecek.Bunu bilesiniz.
Ruhunuz şad olsun,KAHRAMAN ŞEHİTLERİMİZ.

Her zaman vatan sağolsun deriz.
Hiç kimseye bir karış toprak vermeyiz.
Bu vatan sizin, bize emanetiniz.
Nur içinde yatasınız.KAHRAMAN ŞEHİTLERİMİZ.

Hey! siz mehmetçikle baş edemezsiniz.
Ancak kalleşçe,gizlice vurmayı becerirsiniz,
Karşı,karşıya gelin erkekseniz,
Ruhunuz şad olsun.KAHRAMAN ŞEHİTLERİMİZ.

Şiiri Yazan : MARİF NAS

29 ekim şiirleri kısa

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Kısa 29 ekim şiirleri
29 Ekim İle İlgili Kısa Şiirler
29 Ekim cumhuriyet Şiirleri Kısa



En Sevinçli Günümüz

Cumhuriyet Bayramı
En sevinçli gün bize.
Diye söze başladı,
Öğretmenim dün bize.

Kurtuluş Savaşı’nı,
Kazanınca ordumuz,
Temizlendi düşmandan,
Baştan başa yurdumuz.

Padişahlık devrini,
Temelinden devirdik.
Yurdumuzu apaydın,
Bir cennete çevirdik.

İsmail Hakkı SUNAT


CUMHURİYET BAYRAMI

Gündüz herkes neşeli,
Şenlik olur akşamı.
Bayramların güzeli,
Cumhuriyet Bayramı.

Her bayramla bir tutmam,
Bu bayram, büyük bayram.
Yurtta üç gece, üç gün,
Eğlence var, şenlik var.

Işıklar yanar bütün
Dalgalanır bayraklar.
Her bayramla bir tutmam,
Bu bayram, büyük bayram

Necdet Rüştü EFE

CUMHURİYET

Bayrağımız çekilmiştir göğe,
Bir daha inmeyecektir yere,
Biz verirsek el ele,
Muhtaç olmayız namerde.

Atatürk’ün armağanı bu vatan,
İzinden yürürüz hep Ata’m.
Düşmandı yurdumuzdan kaçan,
Cumhuriyetle şenlendi vatan.

Ata’mın aziz kılıcı,
Kesti bitirdi savaşı,
Getirdi büyük barışı,
Cumhuriyettir tek kurtarıcı.

Yıldız Dinç
Dikmen İlköğretim Okulu Öğrencisi

29 Ekim
Cumhuriyet bayramı
Geldi bize ne mutlu !
Bayraklarla donattık
Güzel okulumuzu.

Sokaklarda evlerde
Al bayrak dalgalanır.
Onun o al rengini
Bütün bir dünya tanır.

Yirmi dokuz Ekimi
Karşılarız neşeyle
Çünkü bugün erdik
Büyük Cumhuriyet’e

Yürüyün arkadaşlar
Hep ileri koşalım
Bugün bayramımız var
Gelin bayramlaşalım.

Ali PÜSKÜLLÜOĞLU

29 Ekim
En güzel günümüzdür
Demokrasi ürünüdür
Atatürk’ün eseridir
Yirmi Dokuz Ekimler.

Vatandaşın hür sesi
Vatanımın neşesi
Kucaklıyor herkesi
Yirmi Dokuz Ekimler.

Cumhuriyet kuruldu
Türk’ün sesi duyuldu
Törenlerle kutlandı
Yirmi Dokuz Ekimler.

Fethi BOLAYIR

Yaşasın Cumhuriyet

Coşkunuz sevinçliyiz.
Ayrı gayrı değiliz
Bütün Türkler hep biriz
Yaşasın cumhuriyet.

Dünyaya şeref saldık
Nice ülkeler aldık
Alnı lekesiz kaldık
Yaşasın cumhuriyet.

Atatürk kalbimizde
Yürürüz her gün biz de
Onun çizdiği izde
Yaşasın cumhuriyet.

Türk askerdir doğuştan;
Hoşlanırız boğuştan
Bize anadır vatan
Yaşasın cumhuriyet…

Yaşasın vatan ana
Bağlıyız candan ona
Ne mutlu Türk olana
Yaşasın cumhuriyet.

Rakım ÇALAPALA

en güzel asker şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

asker şiirleri, en güzel asker şiirleri, asker şiiri, asker şiirleri kısa

En Güzel Asker Şiirleri


Kahraman Asker

Sensin milletimin şanlı gururu
Şerefli Mehmetçik kahraman asker
Yıldız kadar parlak ay gibi duru
Şerefli Mehmetçik kahraman asker

Bugün rahat huzur var ise bende
Evel ALLAH sonra senin sayende
Şafakla beraber kalkar erkende
Şerefli Mehmetçik kahraman asker

Peygamber ocağı kutsaldır kıtan
O ocakta görev yapmıştı Atan
Senin ile gurur duyuyor Vatan
Şerefli Mehmetçik kahraman asker

İçtimada asker çalarken bando
Temposunda rap rap notasında do
Dağlar kralısın yiğit komando
Şerefli Mehmetçik kahraman asker

Aşık Gürkani der dolaşır dağı
Göğe selam ile çeker bayrağı
Omzunda tüfek elde sancağı
Şerefli Mehmetçik kahraman asker

Aşık Gürkani

Asker

Deki o şimdi asker
Deki o şimdi vatani görevini yapıyor
Deki o bizleri koruyor
Askerim ana asker

Desinler ki
Gitmiş vatani görevini yapmaya
Düşmüş bir kışlaya
Çavuş demiş başladınız asker olmaya
Askerim ana asker

Derim ki
Gönderirim resimlerimi
Çekerim sıla hasreti
Açamam sevgilime derdimi
Askerim ana asker

Dediler ki
Çıktı bir göreve
Girdi bir cepheye
Yıktı bir kurşun mehmedim nerede
Askerim ana asker

Dedim ki
Ana sen gönlünü ferah tut
Sizleri kötülükten koruduk
Vatan sağ olsun şehit olmuşuk
Askerim ana asker

Alone Poet

Küçük Asker

Küçük asker, silah elde
Kahramanca ilerliyor
Karşısında bütün belde
“Kahramanım, yaşa!” diyor…

Küçük asker, küçük asker!
Vatan senden hizmet ister.

Vatan için çeker emek
Herkes; bu borcu herkesin.
Vatan demek ninen demek,
Sen nineni sevmez misin?..

Küçük asker, küçük asker!
Vatan senden şefkat ister.

Vatan senden hayat umar,
Sen yaşarsan o canlanır;
Vatan için ölmek de var,
Fakat borcun yaşamaktır…

Küçük asker, küçük asker!
Vatan senden kuvvet ister.

Minimini omuzların
Taşıyacak yarın tüfek;
Tüfek değil, vatan yarın
O omuza yüklenecek…

Küçük asker, küçük asker!
Vatan senden gayret ister.

Küçük asker dinle bunu:
Sakın boşa silah atma;
Kılıcını, kurşununu
Haksızlığa karşı sakla…

Küçük asker, küçük asker!
Hak da senden kuvvet ister.

TEVFİK FİKRET

Cumhuriyet Bayramı Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Şiirleri
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Etkinlikleri
Cumhuriyet Bayramı En Güzel Şiirleri

29 EKİM
Cumhuriyet Bayramı
Geldi bize ne mutlu!
Bayraklarla donattık,
Güzel okulumuzu.

Sokaklarda, evlerde,
Al bayrak dalgalanır.
Onun o al rengini,
Bütün bir dünya tanır.

Yirmi dokuz ekimi
Karşılarız neşeyle,
Çünkü bu günde erdik
Büyük Cumhuriyete.

Yürüyün arkadaşlar,
Hep ileri koşalım.
Bugün bayramımız var.
Gelin bayramlaşalım.

Ali PÜSKÜLLÜOĞLU

29 EKİM
En güzel günümüzdür,
Demokrasi ürünüdür,
Atatürk’ün eseridir,
Yirmi Dokuz Ekimler.

Vatandaşın hür sesi,
Vatanımın neşesi,
Kucaklıyor herkesi,
Yirmi Dokuz Ekimler.

Cumhuriyet kuruldu,
Türk’ün sesi duyuldu,
Törenlerle kutlandı,
Yirmi Dokuz Ekimler.

Fethi BOLAYIR

CUMHURİYET
Gönül verdik,
Sana erdik.
Ey hürriyet,
Cumhuriyet.

Herkes sever,
Seni över.
Ey hürriyet,
Cumhuriyet.

Canımızsın,
Şanımızsın.
Ey hürriyet,
Cumhuriyet.

A. O. ATOK

CUMHURİYET
Türk milleti savaştı
Yüce istiklâl için,
Sonunda temelini
Attı Cumhuriyetin.

Atamızın yolunda
Her zorluğu aşarız,
Biz sağlam Türk gençleri,
Neş’e ile coşarız.

Bin dokuz yüz yirmi üç
Yirmi Dokuz Ekimde,
Şan ve şeref içinde
Erdik Cumhuriyete.

Var olsun Cumhuriyet
Yaşasın Türk Milleti,
Bizler yaşatacağız
Şanlı Cumhuriyeti.

Ali PÜSKÜLLÜOĞLU

AKDENİZ’E DOĞRU
Eğilmez başımıza taç yaptık hürriyeti,
Zaferle kalbimize yazdık Cumhuriyeti…

Sakarya’dan su içtik o çelik süngülerle,
Yuvaları dağılmış bir avuç yılmaz erle.

“Hedef Akdeniz, asker!” diyen parmağa koştuk…
Zafer bahçelerinden gül koparmağa koştuk…

Yol gösterdi göklerden bize binlerce yıldız,
Kıpkızıl ufuklardan taştı al bayrağımız.

Koştuk aslanlar gibi kükreyip dağdan dağa
Canavarlar dişinden vatanı kurtarmağa.

Sakarya’dan su içtik o çelik süngülerle,
Yuvaları dağılmış bir avuç yılmaz erle.

Eğilmez başımıza taç yaptık hürriyeti,
Zaferle kalbimize yazdık Cumhuriyeti…

Ömer Bedrettin UŞAKLI

CUMHURİYET
Biziz bu memleketin,
Kanı, iliği, eti,
Yirmi dokuz Ekim’de,
Kurduk Cumhuriyeti.

Yirmi dokuz Ekim’de,
Yeni bir ay parladı.
İşte bu parlak ayın,
Cumhuriyettir adı.

Yirmi dokuz Ekim’de,
Bütün ışıklar yansın,
Caddeler baştan başa,
Bayraklarla donansın.

Elele tutuşalım,
Hiç değişmez bu niyet,
Yaşasın Türk Milleti,
Yaşasın Cumhuriyet.

Halil SOYUER

29 ekim şiirleri,cumhuriyet şiirleri,

Cuma, Haziran 22nd, 2012

29 ekim şiirleri,cumhuriyet şiirleri,
29 ekim şiir,cumhuriyet bayramı şiir,
cumhuriyet ile ilgili şiirler,29 ekim ile ilgili şiirler,
29 Ekim Atatürk şiirleri,cumhuriyet Atatürk şiirleri,

CUMHURİYET

Al yıldızlı al bayraklar,
Her yanda dalgalanıyor.
Süslendi evler, sokaklar
Renk renk ışıklar yanıyor.

Yirmi üç yıl önce bugün.
Cumhuriyet kurdu millet,
Bize büyük Atatürk’ün,
Armağanı Cumhuriyet.

En birinci vazifemiz,
Onun yolunda yürümek.
Canımız gibi koruruz,
Cumhuriyet Türklük demek.

Sevinçle, sağlıkla geçsin.
Sabahımız, akşamımız.
Kutlu olsun hepimize,
Cumhuriyet Bayramımız.

Vasfi Mahir KOCATÜRK

29 ekim şiirleri,cumhuriyet şiirleri,
29 ekim şiir,cumhuriyet bayramı şiir,
cumhuriyet ile ilgili şiirler,29 ekim ile ilgili şiirler,
29 Ekim Atatürk şiirleri,cumhuriyet Atatürk şiirleri,

Cumhuriyet

Hani bulutlu gökte birden şimşek çakar ya!
O zifiri karanlık birden aydınlanır ya!
Hani kurak bir yazda, birden yağmur yağar ya!
İşte öyle bir günde kuruldu Cumhuriyet

Bu öyle bir ışık ki bir daha sönmeyecek,
Bu yola baş koyanlar, geriye dönmeyecek.
İlelebet sürecek, bu sevda dinmeyecek
Bir Deha nın peşinde kuruldu cumhuriyet.

İman zırhlı göğüsler siper olur düşmana,
Babam olsa acımam, dil uzatsa vatana.
Değil yerde yaşayan, topraklarda yatana,
Dönülmez söz verdikte kuruldu cumhuriyet.

Emanettir gençliğe Atam böyle söyledi
Canınız pahasına onu koruyun dedi.
Gençlik bir cevap verdi, yerler gökler inledi.
Böylesi gönüllerde kuruldu cumhuriyet.

Atam sen müsterih ol, biz senin emrinizdeyiz
Mukaddes emanete bir zarar verdirmeyiz.
Canımızı verirde bundan geri dönmeyiz.
Şehitler sayesinde kuruldu cumhuriyet

Kasım Kaplan

29 ekim şiirleri,cumhuriyet şiirleri,
29 ekim şiir,cumhuriyet bayramı şiir,
cumhuriyet ile ilgili şiirler,29 ekim ile ilgili şiirler,
29 Ekim Atatürk şiirleri,cumhuriyet Atatürk şiirleri,

En Sevinçli Günümüz

Cumhuriyet Bayramı
En sevinçli gün bize.
Diye söze başladı,
Öğretmenim dün bize.

Kurtuluş Savaşı’nı,
Kazanınca ordumuz,
Temizlendi düşmandan,
Baştan başa yurdumuz.

Padişahlık devrini,
Temelinden devirdik.
Yurdumuzu apaydın,
Bir cennete çevirdik.

İsmail Hakkı SUNAT

29 EKİM

En güzel günümüzdür,
Demokrasi ürünüdür,
Atatürk’ün eseridir,
Yirmi Dokuz Ekimler.

Vatandaşın hür sesi,
Vatanımın neşesi,
Kucaklıyor herkesi,
Yirmi Dokuz Ekimler.

Cumhuriyet kuruldu,
Türk’ün sesi duyuldu,
Törenlerle kutlandı,
Yirmi Dokuz Ekimler.

Fethi BOLAYIR

CUMHURİYET

Biziz bu memleketin,
Kanı, iliği, eti,
Yirmi dokuz Ekim’de,
Kurduk Cumhuriyeti.

Yirmi dokuz Ekim’de,
Yeni bir ay parladı.
İşte bu parlak ayın,
Cumhuriyettir adı.

Yirmi dokuz Ekim’de,
Bütün ışıklar yansın,
Caddeler baştan başa,
Bayraklarla donansın.

Elele tutuşalım,
Hiç değişmez bu niyet,
Yaşasın Türk Milleti,
Yaşasın Cumhuriyet.

Halil SOYUER

CUMHURİYET

Al yıldızlı al bayraklar,
Her yanda dalgalanıyor.
Süslendi evler, sokaklar
Renk renk ışıklar yanıyor.

Yirmi üç yıl önce bugün.
Cumhuriyet kurdu millet,
Bize büyük Atatürk’ün,
Armağanı Cumhuriyet.

En birinci vazifemiz,
Onun yolunda yürümek.
Canımız gibi koruruz,
Cumhuriyet Türklük demek.

Sevinçle, sağlıkla geçsin.
Sabahımız, akşamımız.
Kutlu olsun hepimize,
Cumhuriyet Bayramımız.

Vasfi Mahir KOCATÜRK

29 EKİM

Bin dokuz yüz yirmi üç,
Saat tam 20.30,
Duyurdu bir iki, üç.
Yüz bir pare topumuz
Sanlı büyük ordumuz
Ünümüzü dünyaya

Dağ, taş, dere, ova, çay;
Ağaç, kuş, yıldız, gün, ay.
Asker, işçi, okullu
Neşe ile dopdolu
Varol ey Cumhuriyet!
Adı güzel hürriyet!

Dökülen kanımızla
Sönmez inancımızla,
Kavuştuk bizler sana
Can veririz uğruna.
Gel tatlı şenliğimiz,
Gel kutlu benliğimiz,

Sen, bizim yüzümüzsün,
Gönlümüz gözümüzsün,
Damarımızda kansın.
Dizimizde dermansın.
Selam ey cumhuriyet!
Selam ey büyük millet!

N. Necati ÖNGAY


CUMHURİYET

Bayrağımız çekilmiştir göğe,
Bir daha inmeyecektir yere,
Biz verirsek el ele,
Muhtaç olmayız namerde.

Atatürk’ün armağanı bu vatan,
İzinden yürürüz hep Ata’m.
Düşmandı yurdumuzdan kaçan,
Cumhuriyetle şenlendi vatan.

Ata’mın aziz kılıcı,
Kesti bitirdi savaşı,
Getirdi büyük barışı,
Cumhuriyettir tek kurtarıcı.

Yıldız Dinç Dikmen İlköğretim Okulu Öğrencisi / SİNOP

29 ekim şiirleri,cumhuriyet şiirleri,
29 ekim şiir,cumhuriyet bayramı şiir,
cumhuriyet ile ilgili şiirler,29 ekim ile ilgili şiirler,
29 Ekim Atatürk şiirleri,cumhuriyet Atatürk şiirleri,

CUMHURİYET

Yirmi Dokuz Ekimde,
Cumhuriyet kuruldu
Ulus özgür sesini,
Tüm dünyaya duyurdu.

Cumhuriyet bizlere
Armağandır Ata’dan
Egemenlik sesleri
Yükseldi Ankara’dan.

Al bayrağım göklerde,
Övünçle dalgalanır.
Cumhuriyet Bayramı,
Hep kıvançla kutlanır.

Hülya ÖNEL

Reşat Nuri Güntekin Şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Reşat Nuri Güntekin En Anlamlı Şiirleri
Reşat Nuri Güntekin Şiirleri Oku
Reşat Nuri Güntekin Eserleri, Şiirleri

Başroldeyim…
Bittiği yerden başlayan hikayeler..
Yaşamakla Ölmek arasında sıkışmış acı hayat…
Bazen kısacık mutluluklar. kahve kadar…
Ayrılıklar deniz…kavuşmalar suya hasretken..
Tabiki ben başroldeyim bu romanda
R.Nuri GÜNTEKİN

ömer hayyam şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

ömer hayyamın şiirleri,ömer hayyam şiirleri ve sözleri,ömer hayyam şiirleri oku,ömer hayyam şiirleri aşk,ömer hayyam şiirleri şarap,ömer hayyam şiiri

Ömer Hayyam Şiirleri

Bir çember çizilse merkezinde sen,
Kenarında ben.
Sen döndükçe beni görsen,
Ben döndükçe seni görsem.
Öyle bir an gelse ki; yarıçap sıfır olsa..

Ömer Hayyam

~~~~~~~~~~~~~~


Sefa Sür

Geçmiş günü beyhude yere yâd etme,
Bir gelmemiş an için de feryat etme
Geçmiş gelecek masal bunlar hep
Eğlenmene bak ömrünü berbat etme.

Niceleri geldi, neler istediler,
Sonunda dünyayı bırakıp gittiler.
Sen hiç gitmeyecek gibisin değil mi?
O gidenler de hep senin gibiydiler.

Dünyada ne var, kendine dert eyleyecek,
Bir gün gelecek ki can bedenden gidecek,
Zümrüt çayır üstünde, sefa sür iki gün…
Zira senin üstünde de otlar bitecek

Ömer Hayyam

~~~~~~~~~~~~

Dal goncayı bir sabah açılmış buldu,
Gül melteme bir masal deyip savruldu
Dünyada vefasızlığa bak; on günde
Bir gül yetişip, açıp, solup kayboldu.

Sen acırken bana, hiç bir günahımdan korkmam
Benle oldukça; yokuş, engebe, yoldan korkmam
Beni ak yüzle diriltirsin a Tanrım, bilirim;
Defterim dolsa da suçlarla, siyahtan korkmam.

Ömer Hayyam

Necip fazıl Kısakürek şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Necip fazıl Kısakürek şiir arşivi yapalım bütün şiirlerini paylaşalım

Anneciğim
Ak saçlı başını alıp eline,
Kara hülyalara dal anneciğim!
O titrek kalbini bahtın yeline,
Bir ince tüy gibi sal anneciğim!

Sanma bir gün geçer bu karanlıklar,
Gecenin ardında yine gece var;
Çocuklar hıçkırır, anneler ağlar,
Yaşlı gözlerinle kal anneciğim!

Gözlerinde aksi bir derin hiçin,
Kanadın yayılmış, çırpınmak için;
Bu kış yolculuk var, diyorsa için,
Beni de beraber al anneciğim!…

(1926)

Necip Fazıl Kısakürek

Atatürk ölmedi şiiri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

atatürk ölmedi yüreğimde yaşıyor,atatürk ölmedi şarkısı,atatürk ölmedi şiirleri,atatürk ölmedi sözleri

Atatürk ölmedi
Yüreğimde yaşıyor
uygarlık savaşında
bayrağı o taşıyor
her gücü o aşıyor

türklüğü güç veren devrimler senin
yurduma çizdiğin aydın yol senin
gençlik senin
sen gençliğimsin
ölmedin ölemessin
ölmedin ölemessin…

can yücel şiirleri sözleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

can yücel şiirleri sözleri,
can yücel şiirleri,
can yücel şiirler,
can yücel tüm şiirleri,

can yücel şiirleri Akdeniz Yaraşıyor Sana

Akdeniz yaraşıyor sana
Yıldızlar terler ya sen de terliyorsun
Aynı ıslak pırıltı burun kanatlarında
Hiç dinmiyor motorların gürültüsü
Köpekler havlıyor uzaktan
Demin bir çocuk ağladı
Fatmanım cumbadan çarşaf silkiyor yine
Ali dumdum anasına sövüyor saatlerdir
Denizi tokmaklıyor balıkçılar
Bu sesler işte sessizliğini büyüten toprak
O sesinin sardunyalar gibi konuşkan sessizliği

Hayatta yattık dün gece
Üstümüzde meltem
Kekik kokuyor ellerim hala
Senle yatmadım sanki
Dağları dolaştım

Ben senden öğrendim deniz yazmayı
Elimden düşmüyor mavi kalem
Bir tirandil çıkar gibi sefere
Okula gidiyor öğretmenim
Ben de ardından açılıyorum
Bir poyraz çizip deftere
Bir ada var sırf ebabil
Dönüyor dönüyor başımda
Senle yaşadığım günler
Gümüş bir çevre oldu ömrüm
Değince güneşine

Neden sonra buldum o kaçakçı mağarasını
Gözlerim kamaşınca senden
Ölüm belki sularından kaçırdığım
O loş suda yıkanmaktır
Durdukça yosundan yeşil
Kulaç attıkça mavi

Ben düzde sanırdım yıkıntım
Örenim alkolik asarım
Mutun doruğundaymışım meğer

Senle çıkınca anladım
Eski Yunan atları var hani
Yeleleri bükümlü
Gün inerken de öyle
Ağaçtan izdüşümleriyle
Yürüyor Balan tepeleri
Yürüyor bölük bölük can
Toplu bir güzelliğe doğru

Kadınım Yaraşıyorsun sen Akdenize

can yücel şiirleri Akis

Sen çaldıkça Teodorakis
Bir mor yağıyor üstüme…
Dudaklarım öpüşmekten mosmor…
Bir putum sanki ilahilerle
Denize fırlatılmış
Ve bir deniz yağıyor üstüme
Bakma sen sevgili Teodorakis
Açgözlü güvercinlerin didiştiklerine!
Avluların o en çakırkeyiflisine
Mısır daneleri gibi serpilmişler ama
Mısır danesi değil ki bu adalar
Ne de biz güverciniz…

Sekerek o güneş güzeli çakılların üzerinden
Çıplak ayaklarımızın su sesleriyle
Birbirimize
Ve kendimize
Bilakis

Sen çaldıkça Teodorakis
Bir mor yağıyor üstüme

Can Yücel

can yücel şiirleri Al Bir Uzun Hava

Çekirgeydi Raşko’nun elindeki güvercin
Raşko’da mengeneydi, bu beynimizde kalsın!
Çekmişler ıstor diye muhribin dumanını
Böyle aşk, böyle barış, Allah belamı versin!

Bugün kitabımı verdim tek pedal matbaaya
Bu yol beni götürür sağlam Selimiye’ye
Ağlıyorsam gözyaşım iki gözüme dursun
Vermişim ben canımı al-uzun bir havaya

Can Yücel

can yücel şiirleri Aslandan Al Haberi!

Romalılar aslanlara atarlarmış Hıristiyanları.
O Hıristiyanlar ki
Romalılardan daha dürüst, daha düzgün, daha uygar bir düzene
inanmaktan başka suçları yoktu…
Romalılar oyalamak için işsiz yığınlarını
O zamanın gazetesi
Ve Hürriyet’i olan Coliseum stadyomunda
Aslanlara atarlarmış sen gibi ben gibi
Mehmet Turgut gibi insanları
O Mehmet Turgut ki
İşsiz olmaktan başka suçu yoktu
İşsiz parasız evsiz-barksız
Ve aslanın kafesine girdiğini farketmeyecek
kadar uykusuz…
O Mehmet Turgut ki
Libya’ya gitmek için sıra bekleyen bir
Kunuri Aslanıydı
Adana’nın Girne yolunda bir lunaparkta
Buldular parçalanmış vücudunu…
Sade Adana’nın Girne yolunda değil
Roma’da da böyle
Oyalamak için işsiz yığınlarını
Ve belki de azalsın diye işsizlerin sayısı
O zamanın gazetesi
Ve Hürriyet’i olan Coliseum stadyomunda
Aslanlara atarlardı sen gibi ben gibi
Mehmet Turgut gibi insanları…
Ama Ali adındaki
O kendi de müebbete mahkum aslan
Aslanlar akıllanıyorlar mı nedir
Yemedi kardeşim yemedi
Kore Gazisi Mehmet Turgut’un göğsündeki
Silver Star nişanını!

Can Yücel

can yücel şiirleri Ay! Ay! Ay!

Şu gökteki ay var ya
Şu boktan şu yarım ay
Bakarsan bakarsan bakarsan
Bi tek sözüme bakıyor benim
dolunay olmak için

O bana bakıyor
Ben ona.
O bana bakıyor
Ben ona,
Hepimiz ama
Hepimiz
Hepimiz
Bakıyoruz hep birbirimize
bakıyoruz hep bakıyoruz
ADAM olmak için hep

Ay! Ay! Ay!

O bana bakıyor
Ben ona.
O bana bakıyor
Ben ona
Canım yanarcasına
Ne zaman
Ama ne zaman olacak bu iş?

Bakıyorum bakıyorum da aya
Bakıyorum da ayın ayaklarına
Yatırmışlar yine Ahmed’i falakaya

Can Yücel

can yücel şiirleri Bağlanmayacaksın

Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
“O olmazsa yaşayamam.” demeyeceksin.
Demeyeceksin işte.
Yaşarsın çünkü.
Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın.

Ve zaten genellikle o daha az sever seni,
Senin onu sevdiğinden.
Çok sevmezsen, çok acımazsın.
Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
Senin değillermiş gibi davranacaksın.
Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de
korkmazsın.
Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
Çok eşyan olmayacak mesela evinde.
Paldır küldür yürüyebileceksin.
İlle de bir şeyleri sahipleneceksen,
Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
Gökyüzünü sahipleneceksin,
Güneşi, ayı, yıldızları…
Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak.
“O benim.” diyeceksin.
Mutlaka sana ait olmasın istiyorsan bir şeylerin…
Mesela gökkuşağı senin olacak.
İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait
olacaksın.
Mesela turuncuya, ya da pembeye.
Ya da cennete ait olacaksın.
Çok sahiplenmeden, çok ait olmadan yaşayacaksın.
Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi,
Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat.
İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak…

Can Yücel

can yücel şiirleri Bayramlık

Koyunlar keçiler ve koçlar için
Ne kadar bayramsa Kurban Bayramı
Bu barış var ya, bu barış
Cephedekiler için o kadar barış

Can Yücel

can yücel şiirleri Belkim Bir Kertenkeleyim

Belkim bir kertenkeleydim
piç edilmiş bir yağmurun serini
bir güzelin çirkiniydim
çirkinlerin en güzeli
yeşil koşsa güneşlerin gölgesi
ben en hızlı yeşiliydim
kurbağa yarışlarında annemin

çatal matal kaç çataldım kim bilir
bin dereden bir kendimi getirdim
haydan gelip huya giden bir huysuz
heyheyler içinde bir heydim
belkim yedi belkim sekiz belaydım

düdük çalar hırsızlanmış polisler
ben korkudan üstlerime işerdim
üç yıldızlı bir albaydı gökyüzü
karşısında önüm açık gezerdim
ağzı bozuk meymenetsiz bir ozan
rus cenginde çağanozdum bir zaman

iki gözüm iki koltuk-eviydi
mavilerim bir miyobun koynunda
kendi düşen köyler kentler ağlamaz
sur dışında ben oturur ağlardım
ekmek diye bağrışırdı bebeler
elma derler ben ortaya çıkardım
ağıtlarla kutlanırdı İsa-doğdu gecesi
fildişinden bir kuleydim yıktım kendimi

bilmem hangi keloğlanın fesiydim
bir püskülsüz sümbülteber tohumu
fesleğenler yaprak dökmüş şerrimden
bir naraydım kimse bilmez nereden
ya yakından ya uçmaktan gelirdim
belkim ince belkim kalın bir sestim
belkilerin kol gezdiği saatta
belkim belki bile değildim.

Can Yücel

Yılbaşı şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Yeniyıl şiirleri, yılbaşı için şiirler, yılbaşına özel şiirler, yeniyıl için güzel şiirler

Yılbaşı
Eski takvimden bir yaprak kaldı,
Demek geçen yıl iyice usandı,
Umutlar bu yeni yıla dayandı,
Geldi yılbaşı,yılbaşı,yılbaşı.

Dünyamız bir yaş daha ihtiyarladı,
Nice insanlarla doldu boşaldı,
Sevinciyle kederiyle bir yıl geride kaldı,
Geldi yılbaşı,yılbaşı,yılbaşı.

Hangi canlı dünyada ebedi kaldı,
Yaşımız bir yıl daha çoğaldı,
Söylemek istemesemde ömür daraldı,
Geldi yılbaşı,yılbaşı,yılbaşı.

Mustafa Yazka

Yılbaşı
Bugün yine yılbaşı
Viskiler su oldu sanki akıyor
Bosnalı çeçenli çocuk
Nefes yok gözler bakıyor
Hava soğuk kar yağıyor
Beyazlar arama kardı
Kar kara bulaşmış
Ama bugün yılbaşı
Zehir olsun küfrün aşı
Yine çatladı islamın kaşı
Bugün yine yılbaşı
Ağaçlar kesildi çamlar dikildi
İslamın beli büküldü
Yavrular aç perişan bağrı söküldü
Bugün yine yılbaşı
Kesilmeli küfrün başı
Dinmeli, dinmeli bu gözyaşı
Zehir olmalı bu yılbaşı
Bugün yine yılbaşı…

Feramuz Görel

Yılbaşı
Ömür yaprağımdan bir sene sildi
Bakarak yüzüme yeni yılbaşı
Geçen yıldan birkaç hatıra kaldı
Hoş gelmez gözüme yeni yılbaşı

Hayatta bizleri neler bekliyor
İnsan yaşlandıkça beden tekliyor
Dert üstüne gamı derdi ekliyor
Düşer mi özüme yeni yılbaşı

Dışarı çok soğuk dağlarda karlı
Yaşarım hayatta edepli arlı
Bir yanım yaralı bir yanım zarlı
Yarar mı çözüme yeni yılbaşı

Alemin tümünü yıllar eylemiş
Kimi iyi kimi kötü söylemiş
Felek bizi eğri büğrü eylemiş
Rast gelmez düzüme yeni yılbaşı

Çağlari bilir mi ne yazmış Huda
Ömür bağlanmıştır belli mi yada
Bir sen mutlaka derim elveda
İnan bu sözüme yeni yılbaşı

Mehmet Akçay

Atatürk ve cumhuriyet şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Atatürk cumhuriyet bayramı şiirleri, cumhuriyet ve atatürk şiirleri,Atatürk ve cumhuriyet şiirleri kısa

Mustafa Kemal Atatürk ve 29 ekim cumhuriyet bayramı şiirleri

ATATÜRK VE CUMHURİYET

Baş eğmişken önünde altı asır her zorluk,
Göçtü bir çınar gibi koca imparatorluk!..
Çatırdattı bu göçüş göklerini vatanın,
Duyunca silkindi Türk narasını “Ata”nın!…

Haykırdı kadın, erkek: “İhtilâl var, ihtilâl”!
Çiğnenemez yerlerde mübarek, şanlı hilâl…
Alev alev bayrağım kızıllıklarda yandı,
Bütün millet “Kemal”in etrafında toplandı!..

Dönünce yurt ananın gözleri bir pınara
Can verdi ulu tanrım bu devrilen çınara!..
Saldı o yeniden kök, filiz, gövde, dal budak:
Irkının şahlanışı ısırttı “Garb”a dudak!..

Çekince Mehmetçik’ler kılıçları kınından,
Göl göl oldu her taraf korkak düşman kanından!
Birleşti siperlerde gazilerle, şehitler,
Yeni bir düzen verdi dünyaya koç yiğitler!..

Dile gelince otuz asırlık şanlı mazi,
Türk’ün kara bahtını ağarttı “Büyük Gazi”!..
Son verip bu cenkte biz binbir kötü niyete,
Kavuştuk sevgilimiz: İstiklâl, hürriyetle!..

Değildir zindan artık bize Anadolu’muz,
Cumhuriyet nuruyla aydınlandı yolumuz!..
Onun kutsal sevgisi taşıyor içimizden,
Gökler dolusu selâm, ölmez “Ata”ya bizden!..

Cemal Oğuz ÖCAL


BUGÜN

Durmadan dalgaları şanlı bayrağım,
Yurdumun en büyük bayramı bugün.
Ufuklar gül açsın, gülsün toprağım,
Yurdumun en büyük bayramı bugün.

Ağaçlar bezensin, dallar süslensin.
Bahçeler donansın, güller süslensin.
Ata’nın açtığı yollar süslensin.
Yurdumun en büyük bayramı bugün.

Yurt için savaşmak bir şanlı düğün,
Yaşamak duygusu her şeyden üstün,
İstiklal sevdası ufkumuzda gün,
Yurdumun en büyük bayramı bugün.

Tarihe sığmayan şanlar Türk’ündür.
Ölümden korkmayan canlar Türk’ündür.
Bayrağa renk veren kanlar Türk’ündür,
Yurdumun en büyük bayramı bugün.

Ata’mız her zaman kalbimizde hız,
Ülkümüz uğrunda ölmek ahtımız,
Şölenler kurulsun, içilsin kımız.
Yurdumun en büyük bayramı bugün.

Kanım toprağa katanımız var,
Bayrağın altında yatanımız var,
Destanlar kaynağı vatanımız var,
Yurdumun en büyük bayramı bugün.

M. İhsan BULUR

CUMHURİYET

Hani bulutlu gökte birden şimşek çakar ya!
O zifiri karanlık birden aydınlanır ya!
Hani kurak bir yazda, birden yağmur yağar ya!
İşte öyle bir günde kuruldu Cumhuriyet

Bu öyle bir ışık ki bir daha sönmeyecek,
Bu yola baş koyanlar, geriye dönmeyecek.
İlelebet sürecek, bu sevda dinmeyecek
Bir Deha nın peşinde kuruldu cumhuriyet.

İman zırhlı göğüsler siper olur düşmana,
Babam olsa acımam, dil uzatsa vatana.
Değil yerde yaşayan, topraklarda yatana,
Dönülmez söz verdikte kuruldu cumhuriyet.

Emanettir gençliğe Atam böyle söyledi
Canınız pahasına onu koruyun dedi.
Gençlik bir cevap verdi, yerler gökler inledi.
Böylesi gönüllerde kuruldu cumhuriyet.

Atam sen müsterih ol, biz senin emrinizdeyiz
Mukaddes emanete bir zarar verdirmeyiz.
Canımızı verirde bundan geri dönmeyiz.
Şehitler sayesinde kuruldu cumhuriyet

Kasım Kaplan


CUMHURİYET GÜNEŞİ

Cumhuriyetten önce,
Köle gibiydi millet.
Sade bir tek kişinin,
Emrindeydi memleket.

Yoksulluk, bilgisizlik,
Sardı dört yanımızı.
Yaşardık, dişimize
Takarak canımızı.

Düşmanlar da üstelik,
Saldırınca vatana.
Başkaldırdı Atatürk,
Yurdumuzu satana.

Toplanıp etrafına,
Dünyaya ateş açtık.
Dört yıl yokluk içinde,
Kahramanca savaştık.

Nihayet temizlendi,
Yabancılardan vatan.
Cumhuriyet güneşi,
Parladı işte o an.

Onun ışıklarıyla,
Kavuştuk hürriyete.
Her gün bir bayram etsen
Azdır cumhuriyete.

Fahrünissa ELMALI

ATATÜRK VE CUMHURİYET

Rabbimin armağanı batıdan doğan nurdun,
Sine-i millet ile önderi oldun yurdun,
Adım adım dolaşıp gereğini buyurdun,
Saygılar duyulan bir Türk gücünü duyurdun,

Gerçek bir dehaydın, hep bir adım önde durdun
Tertemiz ufkun gibi Cumhuriyeti kurdun.

Dağılan orduları ve halkını dererek,
O günkü imkanları önlerine sererek,
Gençliğine güvenip idealler vererek,
Sevgiyle toparlayıp Türk gücünü duyurdun,

Gerçek bir dehaydın, hep bir adım önde durdun,
Tertemiz ufkun gibi Cumhuriyeti kurdun.

Yaptığın mücadele yedi düvelle yarış,
Alamadı düşmanlar bu vatandan bir karış,
Seninle geldi zafer, sayende oldu barış,
Zaferler kazanarak Türk gücünü duyurdun,

Gerçek bir dehaydın, hep bir adım önde durdun,
Tertemiz ufkun gibi Cumhuriyeti kurdun.

Yıllar sonrayı görüp istikbal belirledin,
Devrimlerinle fersah fersah hep ilerledin,
Ekonomiyle sosyal hayatı da derledin,
İnkılaplar yaparak Türk gücünü duyurdun,

Gerçek bir dehaydın, hep bir adım önde durdun,
Tertemiz ufkun gibi Cumhuriyeti kurdun.

Vatan millet minnettar ve şükranlar borçluyuz,
Türk’üz mayamız sağlam çünkü demir harçlıyız,
Başka nişan istemez, Atam senle taçlıyız,
Ne mutlu Türk’üm deyip Türk gücünü duyurdun,

Gerçek bir dehaydın, hep bir adım önde durdun,
Tertemiz ufkun gibi Cumhuriyeti kurdun…

Zeki İ. KIZILIŞIK

Atatürk cumhuriyet şiirleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Cumhuriyet şiirleri,
29 Ekim cumhuriyet şiirleri
Atatürk ve Cumhuriyet şiirleri

29 EKİM
Bin dokuz yüz yirmi üç,
Saat tam 20.30,
Duyurdu bir iki, üç.
Yüz bir pare topumuz
Sanlı büyük ordumuz
Ünümüzü dünyaya

Dağ, taş, dere, ova, çay;
Ağaç, kuş, yıldız, gün, ay.
Asker, işçi, okullu
Neşe ile dopdolu
Varol ey cumhuriyet!
Adı güzel hürriyet!

Dökülen kanımızla
Sönmez inancımızla,
Kavuştuk bizler sana
Can veririz uğruna.
Gel tatlı şenliğimiz,
Gel kutlu benliğimiz,

Sen, bizim yüzümüzsün,
Gönlümüz gözümüzsün,
Damarımızda kansın.
Dizimizde dermansın.
Selam ey cumhuriyet!
Selam ey büyük millet!

29 Ekim
Rüzgar gibi savrulur dağlarda
Bozguna uğramış düşman anadolu’da
Yiğitler,kahramanlar senin uğruna
Bölünmez padişah vahdettin uğruna

Bayram’dır bayrak’tır bu bizlere
Cephede şehit düşmüş ölümüz
Toprak’la bayrak’la sarılı bedenimiz
Çıkmaz bu bizim kefenimiz

Yine savaşırız bin yıl bin sene
Geri gelme sekte vatanımız
Miras’tır yeni gelen nesiller
29 ekim özgürlüktür yurdumuza

Dalgalansın sancak dört bir yanda
Armağandır şehitlerden gazilerden
Bin yıllık tahtı deviren, padişah’ı sürgün eden
Bu cumhuriyeti kuran armağan eden atam