Posts Tagged ‘sünnet’

Sünnet yasağına tepkiler çığı gibi

Cumartesi, Haziran 30th, 2012

Müslüman, Yahudi ve Hıristiyan temsilcilerinden sonra Yeşiller Partisi Eş Başkanı Claudia Roth ile Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle de mahkemeye sert eleştirilerde bulundu. Bild gazetesine konuşan Westerwelle, “Karar uluslararası boyutta şaşkınlığa neden oldu. Almanya, farklı fikirlere açık, toleranslı bir ülke olduğunu, din özgürlüğünün güvence altında bulunduğunu ve sünnet gibi dini geleneklerin korunduğunu dünyaya göstermeli.” dedi. Claudia Roth da mahkemenin ‘gerçeklere yabancı’ kaldığına dikkat çekti: “Bu karar, uzun geçmişi olan bir kültürü yok sayıyor, Yahudi ve Müslüman hayatını sınırlıyor, dışlıyor.”

Köln Eyalet Mahkemesi’nin sünneti “yaralama suçu” kapsamına sokan kararı, Köln Savcılığı’nın temyize gitmemesi üzerine geçerlilik kazandı. Köln Savcılığı’nın bir sözcüsü, başarılı olacağına inanmadıkları için temyiz davasından vazgeçtiklerini açıkladı. Böylece sünneti “yaralama suçu” olarak gören mahkeme kararı onaylanmış oldu. Köln Eyalet Mahkemesi, sünnet ettiği bir çocuğun daha sonra kanama geçirmesi sebebiyle hakkında dava açılan bir doktoru serbest bırakmış, ancak gerekçeli kararında “doktorun suç işlediğini bilmediği”ni belirtmiş ve sünnetin “yaralama” suçu kapsamında görülmesi gerektiğine hükmetmişti.

Çocukları Türkiye’de sünnet ettirmek de suç sayılacak

Çocuğu sünnet ettirmeyi “adam yaralama” sayan kararın, tahmin edilenlerin ötesinde büyük etkileri olacağı ortaya çıktı. Avukat Abdullah Emili, bundan sonra çocuğunu Almanya veya başka bir ülkede sünnet ettiren anne-babaların da suçlu duruma düşeceğini belirtti. Emili, Almanya’da yaşayan bu kişileri 10 yıla kadar hapis cezası beklediğini kaydetti.

Avukat Abdullah Emili, karardan sonra çocuk sünnet eden doktorların ise aynı şekilde hapis cezası ve ömür boyu doktorluktan men cezaları alabileceğine dikkat çekti. Sünnetin binlerce yıldır uygulandığını hatırlatan Emili, böyle bir karara hiç ihtiyaç olmadığını belirterek bunun nereden çıktığını sorguladı ve “O zaman bu karara dayanarak, küpe takmak için çocukların kulağını dedirmek de bir suç.” dedi.

Emili, tatil döneminde, anne-babaların çocuklarını Türkiye’de sünnet ettirmesi durumunda da olayın suç olabileceğini belirterek, “Almanya’daki kurallara göre, suç yurtdışında işlense bile, Alman mahkemeleri çocuk ve aile buraya geldikten sonra konuyu takip edebilir, anne baba yine suçlu duruma düşer.” uyarısında bulundu..

‘Sünneti yasaklamak kimsenin haddi değil’

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Almanya’da bir eyalet mahkemesinin verdiği sünnet yasağı kararına ilişkin “Hazreti İbrahim döneminden beri tüm dinler tarafından kabul gören olmazsa olmaz olan bir durum için bir ülkenin ‘ben bunu uygun bulmuyorum’ deme hakkı olmamalıdır.” dedi. İslam dininin Avusturya’da resmi olarak kabul edilişinin 100. yılı kutlamaları vesilesiyle Viyana’ya gelen Görmez, Yahudilikte sünnetin dini bağlayıcılığının daha da yüksek olduğunu ifade ederek sünnetin dinimizde Hz. İbrahim’in sünneti olarak uygulandığını belirtti.

Sünnet yasağına kiliseler de tepki gösterdi

Cuma, Haziran 29th, 2012

Alman Katolik Kilisesi yaptığı açıklamada, mahkeme kararının, Almanya’da yaşayan Yahudilerin ve Müslümanların dini özgürlüğünü tehdit ettiği, din özgürlüğüne ve ebeveynlerin eğitim hakkına ağır şekilde müdahale ettiği için de “son derece garip olduğu” belirtildi.

Protestan Kilisesi Daire Başkanı Hans Ulrich Anke de mahkemenin, çocuğun vücudunun korunmasıyla din özgürlüğü ve ebeveyn hakları arasındaki dengeyi iyi değerlendirmediğini ifade ederek, Almanya’da hukuki açıdan güvenli bir durum yaratılması için kararın düzeltilmesi gerektiğini söyledi.

Köln Eyalet Mahkemesi’nin kararına bazı politikacılar ve yerel gazeteler de tepki gösterdi.

Almanya’da sünnet artık kesin suç

Cuma, Haziran 29th, 2012

Köln Savcılığının bir sözcüsü, başarılı olacağına inanmadıkları için temyiz davasından vazgeçtiklerini açıkladı. Böylece sünneti “yaralama suçu” olarak gören mahkeme kararı onaylanmış oldu.

Söz konusu mahkeme kararına Müslüman ve Yahudi kuruluşların yanı sıra Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ile bazı politikacılar, ayrıca Katolik ve Protestan kiliseleri de din özgürlüğüne ve ebeveyn haklarına müdahale anlamına geldiği gerekçesiyle tepki göstermişti.

Köln Eyalet Mahkemesi, sünnet ettiği bir çocuğun daha sonra kanama geçirmesi sebebiyle hakkında dava açılan bir doktoru serbest bırakmış, ancak gerekçeli kararında “doktorun suç işlediğini bilmediği”ni belirtmiş ve sünnetin “yaralama” suçu kapsamında görülmesi gerektiğine hükmetmişti.

Mahkemenin kararına karşı bir üst mahkeme olan Düsseldorf Yüksek Eyalet Mahkemesinde, hatta Federal Yargıtay’da (Bundesgerichtshof) da itiraz hakkı bulunuyordu.

Sünnete

Perşembe, Haziran 28th, 2012

 

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Köln Eyalet Mahkemesi’nin, sünnetin “yaralama suçu” kapsamına girdiği şeklindeki kararına sert bir şekilde tepki göstererek, cahillik ve gaf olduğunu söyledi. Almanya Türk Toplumu (TGD) Genel Başkanı Kenan Kolat’ın, sünnetle ilgili mahkeme kararını hatırlatarak, ancak bu kararın temyiz yolunun açık olduğunu söylemesi üzerine, buna rağmen böyle bir kararı kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirten Bağış, şöyle konuştu: “Gerçekten de bu mahkeme kararını anlamakta ve algılamakta zorlanıyorum. Sünnete ‘yaralama suçu’ demek en basit tabiriyle cahilliktir, gaftır. Bu bizim için mahkeme salonlarında tartışılmayacak kadar kutsal, değerli bir konudur. Bu din ve vicdan özgürlüğü meselesidir. Eğer Alman yargıçların bu konuda bir algılama sorunu varsa, biz Türkiye’den fenni sünnetçiler gönderip, onlara sünnet eğitimi verebiliriz. Bu konuda bir müttefik ve dost ülke olarak, her türlü katkıda bulunmaya hazırız. Ama bu konuda oldu bittiyi kabul etmemiz mümkün değildir. Böyle bir konuda bir oldu bittiyle din özgürlüğünün, vicdan özgürlüğünün, bireysel tercihlerin kısıtlanmaya çalışılması, Almanya gibi AB’nin güçlü ülkelerinden birine yakışmıyor. İnşallah dediğiniz gibi bu karar değişir, bir oldu bitti olmaz, biz de ‘Oldu da bitti Maşallah, damat olur İnşallah’ der, geçeriz.”

Cuma Namazı Farz Ve Sünnetleri

Cumartesi, Haziran 23rd, 2012

Cuma Namazı Farz Ve Sünnetleri Nelerdir,

Cuma Namazı’nın Farzları Ve Sünnetleri,

-İlk olarak cuma namazının başında dört rekat sünnet kılınır.. Buna, cumanın ilk sünneti, diyoruz ..

-Bundan sonra imam hutbeye çıkıp, gereken konuşmasını yapar sonra inerek mihraba geçer, Hep birlikte cumanın farzı kılıyoruz Buna da, cumanın iki rekat farzı diyoruz ..

-Bundan sonra ise dört rekat sünnet daha kılınır Buna da, cumanın son sünneti diyoruz..

-Başta dört rekat cumanın ilk sünneti, ortasında iki rekat cumanın farzı, sonunda da yine dört rekat cumanın son sünnetini kılıyor, cuma namazını Farz ve sünnetleriyle birlikte kılmış oluyoruz..

Cuma Namazı Farz mı Vacip mi

Cumartesi, Haziran 23rd, 2012

Cuma Namazı Farz mı Vacip mi

Cuma Namazı Farz Mı

Cuma Namazı
Cuma namazı, dördü ilk sünnet, ikisi farz ve dördü de son sünnet olmak üzere on rek’attır.Cuma günleri öğle vaktinde kılınır ve o günün öğle namazının yerine geçer. Cuma namazının farzı cemaatle kılınır. Tek başına kılınmaz.

Cuma Namazı Kimlere Farzdır
Cuma namazının bir kimseye farz olması için, müslüman, akıllı ve erginlik çağına gelmiş olmaktan başka altı şartın daha bulunması gerekir.

Cuma Namazının Farz Olmasının Şartları:
1) Erkek olmak (Kadınlara farz değildir.)
2) Hür ve serbest olmak.
3) Mukîm olmak. (Yani misafir olmamak)
4) Sağlıklı olmak. (Cuma namazına gidemeycek şekilde hasta olmamak)
5) Kör olmamak.
6) Ayakları sağlam olmak
Bu şartlar kendisinde olmayan kişiye cuma namazı farz değildir. Ancak bu durumda olan bir kimse câmiye gidip cumayı kılarsa o günün öğle namazının yerine geçer.

Cuma namazının sahih olması için de altı şart lâzımdır.

Cuma Namazının Sahih Olmasının Şartları :
1) Cumanın öğle vaktinde kılınması.
2) Namazdan önce hutbe okunması.
3) Cuma kılınan yerin herkese açık olması
4) İmamdan başka en az üç erkek cemaat bulunması.
5) Cuma namazını kıldıranın, devletin (yetkili makamın) görevlendirdiği veya izin verdiği bir kişi olması.
6) Cuma kılınacak yerin şehir veya şehir hükmünde olması.


alıntı

Cuma Namazı İle İlgili Şiirler

Cumartesi, Haziran 23rd, 2012

Cuma Namazı İle İlgili Şiirler

Cuma Namazı Şiirleri

Cuma Namazı
Alış verişi kesin,bırakın ticareti
Size tevdi edilen,yüklenin emaneti
Cumaya çağırıyor,müezzinin daveti
Bil ki seni kurtarmaz,bu dünyanın serveti
Müdrik olan mü’mine mübarek olsun Cuma
Gel sen de idrak eyle Cumadan gafil olma

Önem verir elbette İslam dini şuraya
Teşvik eder ümmeti,gelmeye bir araya
Her hafta Cuma günü davet eder duaya
Bilin Cuma namazı asla kalmaz kazaya
Müdrik olan mü’mine mübarek olsun Cuma
Gel sen de idrak eyle Cumadan gafil olma

Gelin birlik olalım Cumada buluşalım
Cumayı idrak için Allaha yalvaralım
İki farz sekiz sünnet rekatları kılalım
Yalnızca Allah için secdeye kapanalım
Müdrik olan mü’mine mübarek olsun Cuma
Gel sen de idrak eyle Cumadan gafil olma

Sinan Karakaş

Cuma Namazı
Önce niyet et yıka ellerini,
Niyet ettim abdest almak için dedinmi,
Tamam olay başladı,
Sonra ağzını çalkala üç kere,
Bir kere de geçerli ama, sünnet üçleme
Burun üç,
Yüz üç,
Kollar üç, önce sağdan başla, dirseklerde bitir,
Sonra başa mesh edilir, Islat başını sağ elle,
Sonra her iki elle kulaklarını yıka,
Ve de enseyi değil boynun iki yanını
Elinin tersi ile ıslat,
Sağ ayak küçük parmaktan itibaren yıka, sol el ile,
Daha sonra sol ayak, baş parmaktan serçe parmağa
İşte bitti, abdest aldın,
Hayrını gör, namaza hazırlandın
Şimdi gidebilirsin cumaya hoca kıldıracak,
İki rekat farzdır, her müslüman yetişkin erkeğe
Hava soğuk veya sıcak
Hayta çocuk ahreti düşün, bana ne deme,
Sünnetleri sonra öğrenirsin önce farzı yap,
Allah’ına ibadet et, topla toplayabildiğin kadar çok sevap

Mehmet Akif Tiryaki

Cuma Namazı Nasıl Kılınır Diyanet

Cumartesi, Haziran 23rd, 2012

Cuma Namazı Nasıl Kılınır ,

Diyanet Cuma Namazı Nasıl Kılınır ,

Cuma namazı, dördü ilk sünnet, ikisi farz ve dördü de son sünnet olmak üzere on rek’attır.Cuma günleri öğle vaktinde kılınır ve o günün öğle namazının yerine geçer. Cuma namazının farzı cemaatle kılınır. Tek başına kılınmaz.

Cuma Namazı Nasıl Kılınır?

Cuma günü öğle vakti ezan okunduktan sonra, önce dört rek’at olan ilk sünneti kılınır. Bunun niyeti şöyledir: “Niyet ettim Allah rızası için bugünkü cuma namazının ilk sünnetini kılmaya.”

Cumanın ilk sünnetinin kılınışı aynen öğle namazının dört rek’at sünneti gibidir. Sünnet kılındıktan sonra câminin içinde bir ezan daha okunur ve imam minbere çıkarak hutbe okur. Hutbe bitince ikamet getirilir ve cumanın iki rek’at farzı cemaatle kılınır. İmamın arkasındaki cemaat şöy le niyet eder: “Niyet ettim Allah rızası için bugünkü cuma namazının farzını kılmaya, uydum imama.”

Farzdan sonra cumanın dört rek’at son sünneti kılınır. Bunun kılınışı da cumanın ilk sünneti gibidir. Niyeti şöyledir: “Niyet ettim Allah rızası için cumanın son sünnetini kılmaya.”

Cuma namazı böylece tamamlanmış olur.

Cuma Namazı Nedir

Cumartesi, Haziran 23rd, 2012

Cuma Namazı Nedir? Diyanet,

Cuma Namazı Hakkında Kısa Bilgi,

Cuma gününün özelliklerinden biri ve en önde geleni Cuma namazıdır. Cuma namazı hicret esnasında farz kılınmıştır. Peygamberimiz ilk Cuma namazını, Ranûna vadisinde kıldırmıştır. Yüce Allah, “Ey inananlar! Cuma günü namaz için çağırıldığınızda, alışverişi bırakıp Allah’ı anmaya koşun. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır.” buyurmaktadır (Cum’a, 62/9).

Cuma namazı, dördü ilk sünnet, ikisi farz ve dördü de son sünnet olmak üzere on rek’attır.Cuma günleri öğle vaktinde kılınır ve o günün öğle namazının yerine geçer. Cuma namazının farzı cemaatle kılınır. Tek başına kılınmaz.

Cuma Namazı Kimlere Farzdır

Cuma namazının bir kimseye farz olması için, müslüman, akıllı ve erginlik çağına gelmiş olmaktan başka altı şartın daha bulunması gerekir.

Cuma Namazının Farz Olmasının Şartları:

1) Erkek olmak (Kadınlara farz değildir.)

2) Hür ve serbest olmak.

3) Mukîm olmak. (Yani misafir olmamak)

4) Sağlıklı olmak. (Cuma namazına gidemeycek şekilde hasta olmamak)

5) Kör olmamak.

6) Ayakları sağlam olmak

Bu şartlar kendisinde olmayan kişiye cuma namazı farz değildir. Ancak bu durumda olan bir kimse câmiye gidip cumayı kılarsa o günün öğle namazının yerine geçer.

Cuma namazının sahih olması için de altı şart lâzımdır.

Cuma Namazının Sahih Olmasının Şartları :

1) Cumanın öğle vaktinde kılınması.

2) Namazdan önce hutbe okunması.

3) Cuma kılınan yerin herkese açık olması

4) İmamdan başka en az üç erkek cemaat bulunması.

5) Cuma namazını kıldıranın, devletin (yetkili makamın) görevlendirdiği veya izin verdiği bir kişi olması.

6) Cuma kılınacak yerin şehir veya şehir hükmünde olması.

Cuma Namazı Nasıl Kılınır

Cuma günü öğle vakti ezan okunduktan sonra, önce dört rek’at olan ilk sünneti kılınır. Bunun niyeti şöyledir: “Niyet ettim Allah rızası için bugünkü cuma namazının ilk sünnetini kılmaya.”

Cumanın ilk sünnetinin kılınışı aynen öğle namazının dört rek’at sünneti gibidir. Sünnet kılındıktan sonra câminin içinde bir ezan daha okunur ve imam minbere çıkarak hutbe okur. Hutbe bitince ikamet getirilir ve cumanın iki rek’at farzı cemaatle kılınır. İmamın arkasındaki cemaat şöy le niyet eder: “Niyet ettim Allah rızası için bugünkü cuma namazının farzını kılmaya, uydum imama.”

Farzdan sonra cumanın dört rek’at son sünneti kılınır. Bunun kılınışı da cumanın ilk sünneti gibidir. Niyeti şöyledir: “Niyet ettim Allah rızası için cumanın son sünnetini kılmaya.”

Cuma namazı böylece tamamlanmış olur.

Cuma Namazı Rekatları

Cumartesi, Haziran 23rd, 2012

Cuma Namazı Rekatları Diyanet,

Diyanet Cuma Namazı Rekatları ,

Cuma namazı, dördü ilk sünnet, ikisi farz ve dördü de son sünnet olmak üzere on rek’attır.Cuma günleri öğle vaktinde kılınır ve o günün öğle namazının yerine geçer. Cuma namazının farzı cemaatle kılınır. Tek başına kılınmaz.

Cuma Namazı Nasıl Kılınır

Cuma günü öğle vakti ezan okunduktan sonra, önce dört rek’at olan ilk sünneti kılınır. Bunun niyeti şöyledir: “Niyet ettim Allah rızası için bugünkü cuma namazının ilk sünnetini kılmaya.”

Cumanın ilk sünnetinin kılınışı aynen öğle namazının dört rek’at sünneti gibidir. Sünnet kılındıktan sonra câminin içinde bir ezan daha okunur ve imam minbere çıkarak hutbe okur. Hutbe bitince ikamet getirilir ve cumanın iki rek’at farzı cemaatle kılınır. İmamın arkasındaki cemaat şöy le niyet eder: “Niyet ettim Allah rızası için bugünkü cuma namazının farzını kılmaya, uydum imama.”

Farzdan sonra cumanın dört rek’at son sünneti kılınır. Bunun kılınışı da cumanın ilk sünneti gibidir. Niyeti şöyledir: “Niyet ettim Allah rızası için cumanın son sünnetini kılmaya.”

Cuma namazı böylece tamamlanmış olur.

Bundan sonra dileyen dört rek’at “Zuhri Âhir=son öğle” ile iki rek’at da vakit sünneti kılar.

Son öğle namazına: “Niyet ettim Allah rızası için vaktine yetişip henüz kılamadığım son öğle namazını kılmaya” diye niyet edilir. Bu son öğle namazı, öğlenin dört rek’at farzı gibi kılınmakla beraber sünnetlerde olduğu gibi dört rek’atın hepsinde fatihadan sonra sûre okunması daha iyidir.

İki rek’at vakit sünnetine de şöyle niyet edilir: “Niyet ettim Allah rızası için vaktin sünnetini kılmaya.” Bu namaz da sabah namazının sünneti gibi kılınır.

Sünnet Davetiyesi Sözleri

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Sünnet Davetiyesi Sözleri
Sünnet Davetiyesi için güzel sözler
Sünnet Davetiyesi için sözler

Oğlum ……..Diyorki;
Duyduk duymadık demeyin, dostlarım sevdiklerim bugün benim sünnetim. Bu mutlu günüme hepinizi beklerim.

Oğlum …….Diyorki;
Beni seven herkesi Sünnet Düğünümde görmekten mutluluk duyarım.

Sünnet Düğünümde siz nezih dostlarımızı aramızda görmekten mutluluk duyarız.

../../…. Günü Saat: ../..’da ……….’nde verilecek olan Sünnet Yemeği’ne tüm dostlarımızı bekliyoruz.

Biraz korkum olacak, Azıcık rengim solacak, Sünnetçi amca gelip, Bir parçacık alacak. Biliyorum en bahtiyar, Ailemiz olacak.

Başıma taktılar fes, Aniden oldum prens, Kormuyorum sünnetçi amca, İstediğin kadar kes.

Duyduk duymadık demeyin! Haber saldık her yere, eşe dosta herkese, Kes artık sünnetçi amca bizi fazla bekletme, Tüm dostları bekleriz Sünnet Düğünümüze.

Sünnet Düğünü münasebetiyle okunacak mevlidte, siz samimi dostların dualarını almak bizi bahtiyar edecektir. Sizleri ../../…. günü Saat: ../..’da ………..’na bekliyoruz.

Büyüdüm Erkek Oluyorum, Bu Mutlu Günüme Tüm Sevenlerimi Bekliyorum.

Erkekliğe ilk adımı atacağı bu özel günde siz değerli dostlarımızı da aramızda görmekten onur duyarız.

Sünnet Oluyorum Mâşâallah, Büyük Adam Oluyorum İnşâallah. Bu mutlu günümüzde siz değerli dostlarımızı aramızda görmekten kıvanç duyacağız.

Gözlerim arayacak eşi dostu, Anlarsınız ya sünnetçi amca delecek postu, Sevineceğim sizlerden duyarsam bir ses, Teslimim sünnetçi amca, İstediğin kadar kes.

İyi günde ve kötü günde bizi hiçbir zaman yalnız bırakmayan siz değerli dostlarımızı oğlumuzun Sünnet Merasimine bekliyoruz.

Ey Muammed’in ümmeti, Sevgili Peygamberimizin (s.a.v.) Sünneti, Müslümanların güzel adeti, Sıram geldi sünnet oluyorum. Beni sevenleri sünnetime bekliyorum.

Sünnet sünnet dediler, Başımın etini yediler, Sünnet olmazsan eğer, Sana kız yok dediler. İşte sünnet oluyorum, Hepinizi Düğünüme Bekliyorum.

Ailemin tek oğluyum, Babamın sağ koluyum, Büyüdüm adam oluyorum, Laf aramızda kalsın, Birazcık korkuyorum. Sünnet Düğünüme hepinizi bekliyorum.

Bugün benim mahkemem var, Suçum erkek olmak, Cezam sünnet olmak, Sünnetçi hakim oldu, Kirvemse savcı, Kuruldu mahkeme, Alındı karar. ……’de …….. günü infazım var. Annem Babam Tüm sevdiklerim çağrıldı bu infaza. Şahidim oldu Tüm Kızlar bu olaya.

Tanımıyorsanız beni, görmek isterseniz beni, En neşeli günümde, mutlu edersiniz beni. ../…./… günü sünnetçi, Kesecek pipimi, bilmiyorum akibetimi. Ağlarsam ayıplamayın beni, Yapılacak Sünnet Düğünüme bekliyorum hepinizi.

Bugün benim mahkemem var, Suçum erkek olmak, Cezam sünnet olmak, Sünnetçi hakim oldu kirvemse savcı, Kuruldu mahkeme, alındı karar. ../../…. günü infazım var. Annem Babam Tüm sevdiklerim çağrıldı bu infaza. Şahidim olsun tüm kızlar bu olaya.

Bahar değil yaz imiş, Günlerim çok az imiş. Müslümanlığın ilk şartı, Sünnet olmak farz imiş. Ben de kararımı verdim, Sünnet olmak ilk derdim. Bütün dostlar buyursun. Sünnetçiye söz verdim.

Öyle bir köprü ki geçmem gerek, Türk oğlu Türk’üm değilim ürkek. Gelin görün olacağım sünnet, Herkes bilsin nasıl olurmuş erkek.

Sevgili oğullarımızın Sünnet Merasimlerinde siz sevgili dostlarımızı aramızda görmek bizleri memnun edecektir.

Sünnet Düğünü’nde siz değerli dostlarımızla birlikte bu mutlu anımızı paylaşmak istiyoruz.

Annemle babam karar vermiş, Çocukluk çağım sona ermiş, Allah’ın emri ne yapmalı, En iyi satırın altına yatmalı, Teslim ol dedi bir ses, Yardıma gelsin herkes, Teslimiz sünnetçi amca pes, Ne olur acıtmadan kes, Bu törene dost ve akrabalar, Katılsın herkes…

Kirvem uzaklarda gelemez, Siz olmazsanız sünnetçi amca kesemez, Gelin birlikte olalım, Sünnetsiz kalmayayım, Bekleyenim var, Onsuz solmayayım…

Sünnet Davetiye Sözleri

Salı, Haziran 19th, 2012

Sünnet Davetiye Sözleri

Tugbam sitesinde en güzel Sünnet Davetiye Sözleri sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Sünnet Davetiye Sözleri
Sünnet Davetiye Sözleri

Sünnet Töreni Davetiye Sözleri

Hz.Muhammed’in emridir sünnet
Banada nasipmiş bu mürvet
Duyan duymayana duyursun
Sevabına nail olmak isteyen
Bu mutlu günüme buyursun
Ellerinizden öperim
Sizleride sünnetime beklerim

******
Oğlumuz;
Selim’in
Sünnet düğününde
siz sevgili dost ve akrabalarımızıda
görmekten onur duyacağız.

******

Oğlumuz Ahmet Mete’nin
Sünnet sevincini
sizlerle paylaşmaktan
onur duyacağız.

******
Ailemin Tek oğluyum
Babamın sağ koluyum
hey büyüklerim
bende adam oluyorum
laf aramızda birazda korkuyorum
bu mutlu günüme
sizleri de bekliyorum

***

Yüce dinimiz emretmiş
Duydum ki bu sünnetmiş
küçük yüreğimle
mutluluk dileğimle
sizleri de bekliyorum
sünnet düğünüme

***
Sevgili oğullarımızın Sünnet Merasimlerinde siz sevgili dostlarımızı aramızda görmek bizleri memnun edecektir

Faziletli Sözler

Cumartesi, Haziran 16th, 2012

Hikmetli Sözler , Faziletli Sözler


* Haram yiyenlerin, bütün azaları istese de istemese de, günah işler. Helal yiyenlerin azaları ise, ibadet eder.

* Edeplere riayet etmeden yapılan hizmetlerin, faydası yoktur.

* Dünyadan sonraki yolculuk çok uzundur. O uzun sefer için, yol azığı hazırlayınız!

* Kendisinin ve çoluk çocuğunun geçimini temin etmek için çalışmak farzdır.

* Dünya ve ahirette iyilik, sabır ile ele geçer.

* En faziletli amel; nefsin istediğinin tersini yapmaktır.

* İnsanların müptela olduğu bela ve musibetlerin en büyüğü, ahiret ve dünya işi ile meşgul olmayıp, boş oturmaktır.

* Din; insanları ebedi saadete götürmek için, Allahü teâlâ tarafından gösterilen yol demektir.

* Bir insan için, en kötü beş şey; imansızlık, kibir, şükür azlığı, kötü ahlak ve cimrilik.

* Allahü Teâlâ, başkasına acımayana merhamet etmez, af etmeyeni af etmez, özür kabul etmeyenin özrünü kabul etmez.

* Mal cimrilerde, silah korkanlarda, idare de zayıflarda olursa, işler bozulur.

* Din bilgileri; dünya ve ahirette huzuru ve saadeti kazandıran bilgilerdir.

* Dünya malı için üzülmek, kalbe zulmet; ahiret için üzülmek ise, kalbe nurdur.

* Uğraşmadan ve çalışmadan, Cennete kavuşacağını zanneden, hayale kapılır.

* Şerefli ve asil kimse, sözünde durur. Akıllı olan yalan söylemez. Mümin olan, gıybet etmez.

* İlmi olmayan kimsenin, dünyada da, ahirette de hiç kıymeti yoktur.

* Her fenalıktan uzak kalmanın yolu, dili tutmaktır.

* Dünya imtihan yeridir. Burada dost ve düşmanlar karıştırılıp hepsine merhamet edilmiştir. Ahirette yalnız dostlara merhamet edilecektir.

* Kızdığı zaman, kendisine emanet edilen sırları ifşa edenler, aşağı kimselerdir.

* Çalışmayıp, herkese muhtaç kalanların, dini ve aklı noksan olur.

* Kötülerle düşüp kalkan ve onları müdafaa edenler de kötülerdendir.

* Kibir ve öfke, insanın başına çok felaketler getirir.

* Başkasını düzeltmek istiyorsan, önce kendini düzelt!

* Âlim ve velilerin kabirlerini ziyaret ediniz! Zira, o büyükler ziyaret edenlere şefaat ederler.

* Allahü teâlâ bir kuluna iki şey vermişse her şeyi vermiştir:
Doğru iman, yani ehl-i sünnet itikadı.
Büyükleri tanımak. [Mezhep ve itikad imamlarımızı, ehl-i sünnet âlimlerini, silsile-i aliyye büyüklerini tanımak, yani yollarında olmak, hepsinin yolu birdir.]

Allahü teâlâ bu iki nimeti vermişse bu seçilmiş demektir. Bunu Allahü teâlâ seçmiş ve sevmiş, ben seçmiyorum, ben sevmiyorum olur mu hiç öyle şey.

* Dünyada en zor şey, bu büyükleri tanımaktır. Her şeye bu büyükleri tanımakla kavuşulur.

* Büyüklerin kalbinde bir kuruş menfaat düşüncesi olsaydı, yaptığı hizmetler dururdu.

* Mürşid-i kâmil demek, hakkı hak, bâtılı bâtıl bilen zat demektir. Onlara kavuşanın ve hatta onların sâdık bendelerine, talebelerine kavuşanın en büyük kârı, hakkı hak, bâtılı bâtıl bilmesidir. Bu ise, erişilmesi en zor noktadır. Dünyada en zor şey, doğruyu bulmaktır .

* Hakiki müslümanın üç vasfı vardır:
1-Doğru iman,
2-Sahih ibadet,
3-Ehl-i sünnet itikadını yaymak. Bu üç büyük nimetin devam etmesinin şartı İhlas ve sabırdır.

* İmanın düşmanı içimizde, kendi nefsimiz, bunun da yardımcısı şeytan, meydanı da dünyadır.

* Allah rızası için yapılan hizmette vermek vardır, almak yoktur. Bu yolda dünyada almak yoktur, ahirette alınacak. Eğer almak istiyorsanız dünyada verin. Dünyada almak olmaz. Almak ahirette.

* İnsan nasıl yaşarsa öyle ölür. Nasıl ölürse öyle dirilir. Allah’ın dinine hizmet için yaşayalım. Yoksa kendin için, bilmem ne için yaptığın, uğraştığın her şey, boştur. Sıfırla uğraşan, sıfırdır. Gerçekle uğraşan, aziz olur. Gerçek, Allahü teâlânın beğendiği şeylerdir.

* İman çarşıda satılmaz, miras kalmaz. İyiliğe elverişli olmayan kişi Peygamberi görse de Müslüman olamaz.. Allahü teâlâ seçiyor. Buna verdim diyor. Seni dost edindim diyor Cenab-ı Hak… Müslüman demek, Cenab-ı Hakkın seçtiği, dost edindiği insan demektir, ona göre hareket edin.

* İnsanın eline diken bile batsa bir günah sebebi iledir. Günahın karşılığı dünyada veriliyorsa büyük nimettir. Ahirette verilirse felakettir. Suç varsa ceza vardır.

* Bir günah işleyen hemen bir iyilik, bir hayır işlemelidir. Sevap gelir, günah gider. Birbirini dengelemelidir.

* Cömertlik, Allahü teâlânın büyük bir nimetidir. Siz cömert için üzülmeyin, çünkü o düşerken Allahü teâlâ elinden tutar, kaldırır onu.

* Çok şey isteyin, isteyenin değil verenin azametine bakın. Namazda şehitlik evliyalık isteyin.

* Tarla ve bahçenin, hasıl olan nimetin şükrü uşurla verilir. Malın, paranın şükrü, zekatıyla olur, aynı zamanda malı, parayı temizler. Zekatı vermeyen iki suç işlemiş olur:
1- Emre itaatsizlik,
2- Fakirin hakkını gasp
Namazın kabulü için de, zekat gereklidir, namaz imanla gitmeye vesile olur.

* Herkesi kuyunun dibinde gören kimse, kendisi kuyunun dibindedir.

* En büyük düşman nefs ve işlediğimiz günahlardır. En yakın dost da tevbe istiğfardır.