Porsun, ”Diğer adayların mali durumları değerlendirildiğinde, Türkiye’nin evsahipliği şansını yüzde 85’in üzerinde görüyorum” dedi.
TMOK üyesi Celal Porsun, 2020 Olimpiyatları’na Madrid ve Tokyo ile birlikte aday olan İstanbul’un şansını, AA muhabirine değerlendirdi.
Türkiye’nin, adaylık sürecindeki ilk engeli aştığını, Bakü ve Doha’nın da ilk durum değerlendirmesinde yeterli bulunmadığını hatırlatan Porsun, ”Madrid, Tokyo ve İstanbul’un rekabetinde avantajlar ve dezavantajlar var. Madrid ve Tokyo, daha önce olimpiyat düzenlemiş iki ülkenin kenti. Hatta Tokyo, olimpiyatlara evsahipliği yapmış bir kent” diye konuştu.
İspanya’nın ekonomik kriz içinde olduğu ve Madrid’in büyük bir organizasyonu kaldıramayacağının kulislerde konuşulduğuna dikkati çeken Porsun, ”Tokyo ise yeni bir tsunami yaşadı. Mali açıdan büyük yara aldı ve yaralarını sarmaya uğraşıyor” yorumunu yaptı.
-Hükümetin desteği bir ilk-
Porsun, adaylık sürecinde en önemli avantajın, Türkiye’nin adaylığında hükümet desteğinin bulunması olduğunu söyledi.
”Türkiye olimpiyat tarihinde bu bir ilk” diyen Porsun, şunları söyledi:
”İlk defa bir başbakan, Başbakanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan, TMOK’a gelerek İstanbul’da düzenlenecek bir olimpiyatın arkasında direkt devlet desteği olduğunu beyan etti. Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) Başkanı Jacques Rogge da bir beyanında, Türkiye’nin arkasında hükümet desteği olduğuna dikkati çekti.”
Porsun, ”Adaylar arasında arkasında hükümet desteği olan tek ülke biziz. Bu, büyük bir avantaj. Bütün bunları değerlendirdiğimizde, ben Türkiye’nin şansını yüzde 85’in üzerinde görüyorum. Bence şansımız gerçekten büyük” diye konuştu.
Celal Porsun, Türkiye’nin adaylığı sürecinde karşısındaki engelin, bu organizasyonu yapıp yapamayacağı değil, olimpik sporcu sayısı olduğunu ifade etti.
Porsun, şöyle konuştu:
”IOC’nin bize sorduğu şey şu, ‘Ne kadar olimpik sporcunuz var?’ Biz, 2020’ye iki şekilde hazırlanıyoruz. Birincisi, İstanbul kentini bir olimpiyat yapabilecek hale getirmek. İkincisi de bu olimpiyatlarda bizi temsil edecek sporcuları yetiştirmeye çalışmak.”