Posts Tagged ‘türkiyenin’

Miss Turkey 2012 Sunucuları

Cuma, Haziran 22nd, 2012

2012 Miss Turkey Kim Sunacak


Miss Turkey’ yarışmasının sunucuları belli oldu

31 Mayıs 2012 Perşembe günü Star TV’den canlı olarak yayımlanacak Miss Turkey 2012 finalini Eser Yenenler ve Asuman Krause sunacak.

Star TV’in organizasyonuyla düzenlenen Türkiye’nin en güzel kızlarının seçildiği Miss Turkey 2012 Güzellik Yarışmasının sunuculuğunu Eser Yenenler ve Asuman Krause üstlenecek.20 aday arasından Türkiye’nin en güzel kızının belirleneceği organizasyon, 31 Mayıs 2012 Perşembe günü Star TV’den canlı olarak ekrana gelecek.

türkiyenin güzellikleri şiir

Cuma, Haziran 22nd, 2012

türkiyenin güzellikleri ile ilgili şiirler

Türkiyenin En Güzel Tatil Beldeleri

Perşembe, Haziran 21st, 2012

Türkiyenin En Güzel Tatil Yöreleri
Türkiyenin En Güzel Tatil Beldeleri İsimleri

Türkiyenin en güzel tatil beldeleri sizce neresi arkadaşlar Türkiyenin En Güzel Tatil Beldelerinden birkaçının Resim ve isimleri urada sizlerde eklemek istediğiniz Türkiyenin En Güzel Tatil Beldelerini ekliyebilirsiniz.


Bodrum

Alanya

Fethiye

Çeşme

Marmaris

Kemer

Kuşadası

Türkiyenin En Güzel Evleri

Perşembe, Haziran 21st, 2012

Türkiyenin En Güzel müze Evleri
Türkiyedeki En Güzel Evler

ÇAKIROĞLU KONAĞI (Birgi, Ödemiş)

Ağa, İzmirli ve İstanbullu hanımları hasret çekmesin diye iki şehrin resmini yaptırdı

Çakıroğlu Konağı’na yolunuzun düşmesini beklemeyin, yolunuzu düşürün. İzmir’e yaklaşık 120 kilometre mesafede, Bozdağ’ın eteklerindeki Birgi, 15’inci yüzyıl başlarında Osmanlıların eline geçmiş. Özellikle 15 ve 16’ncı yüzyıllarda Anadolu’daki önemli kültür, sanat merkezlerinden biri olmuş. 16’ncı yüzyıldan itibaren önemini yitirmeye başlamışsa da, sahip olduğu kültür mirasının büyük kısmını korumayı başarmış. Bu şirin kasabada Aydınoğulları ve Osmanlı dönemini günümüzde yaşatan çok sayıda güzel tarihi bina bulunuyor. Bugüne ulaşabilmiş en önemli eserlerden biri Çakıroğlu Konağı. Üç katlı bina 1761’de Şerif Ali Ağa tarafından yaptırılmış ancak konağın renkli ve zengin süslemelerine bakanlar 19’uncu yüzyılda elden geçtiğini hemen anlıyor. Ahşap malzemenin kullanıldığı yapının her katındaki biri düz, biri kemerli ve vitraylı iki sıra pencere ile konağın dış yüzeyini kaplayan boyalı bezekler görenlerin ilk dikkatini çeken detaylar. Gezerken, duvarlar ve tavanları süsleyen kalem işlerine ilgi göstermeyi unutmayın, ait oldukları sanatın zarif örnekleri arasında sayılıyorlar. Konak, döneminin tüm özelliklerini yansıtan bir sivil mimari örneği. Geniş bir iç bahçesi var ve zemin kat taşlık, mutfak, hizmetçi odaları, misafir bekleme odası ile ahır ve samanlık için ayrılmış. İkinci kat kışlık olarak kullanıldığı için alçak tavanlı, bu yüzden ara kat olarak da tanımlanıyor. Burada bütün odaların açıldığı geniş bir salon karşılıyor sizi. Kışın ısıtma için şömine yapılmış. Bir iç merdivenle çıkılan daha yüksek tavanlı üst kat yazlık olarak kullanılıyormuş. Tavan ve duvarları süsleyen bitki ve meyve motiflerine dikkat edin, o dönem sanatının tüm zarafetini taşıyorlar. Bu katta misafirleri karşılayan iki panonun ilginç bir hikayesi var; konağın sahibi biri İstanbullu diğeri İzmirli iki hanımla evlenmiş. Eşlerinin hasret çekmesini önlemek için de her iki şehrin resmini yaptırmış. Konağı gezdirenlere bu düşünceli beyefendinin o zamanlar geçerli olan “dört hak” anlayışıyla iki hanımla aynı zamanda mı evli olduğunu, yoksa birini kaybettikten sonra mı diğeriyle evlendiğini sorduk ama ne yazık ki cevap üzerinde kimse ortak bir fikre varamadı. Ev 1950 senesine kadar konut olarak kullanılmış. Daha sonra Kültür Bakanlığı binayı devralmış. Aslına sadık kalınarak elden geçirilen konak, 1995 yılında ziyarete açıldı, geçen yıl restore edildi.

LATİFOĞLU KONAĞI (Tokat)

Tavan ve duvarlardaki ahşap işçiliği oya gibi

Bu harika Osmanlı evi Anadolu’daki konakların hemen hepsinden en güzel özellikleri bünyesinde toplamış. 19’uncu yüzyıla ait olan L planlı iki katlı yapı, o tarihlerde zenginlerce yaptırılan konakların tipik örneği. Son derece zarif ahşap işçiliği ve alaturka kiremitli çatısı binaya yaklaşırken ilk dikkati çeken özellikler. Geniş ve özenle düzenlenmiş avlusunda bir de havuzu var. Aşağı katta tüm donanımıyla birlikte, bu tür evlerin karakteristiği olan mutfağı görebilirsiniz. Henüz yukarı çıkmamışken, aynı kattaki hamama da bir göz atın. Soğuk, ılık ve sıcak bölümlerinden oluşan hamam evin en ilginç bölümlerinden biri. Bu katı beğendiyseniz bir de üst katı deneyin çünkü evin en güzel kısımları sizi orada bekliyor. İkinci kat, haremlik, selamlık ve yatak odalarına ayrılmış. Kalem işleri ve çeşitli motiflerle süslenen bu kat ev sakinlerinin hayatını şenlendirirken, sanki gelen misafirleri de eve hayran bırakmak üzere tasarlanmış. Kapılar ve dolap kapaklarındaki ince ahşap oymalarla duvarlar ve tavanlardaki işçilik Anadolu kadınının göz nuru akıtarak yaptığı oyalar ile yarışacak nitelikte. Havuz başı odası ise kendi konseptine yaraşır şekilde çiçek motifleriyle donatılmış. İstanbul’u tasvir eden panolar yöre zengininin büyük şehre olan özlemini anlatıyor gibi. Bu kattaki bir oda ise “evin mücevheri” unvanını fazlasıyla hak ediyor. Paşa Odası ailenin erkek üyelerinin bir araya toplandığı ve misafirlerin kabul edildiği yer. Odanın etrafı açılınca yatak olan sedirlerle çevrilmiş, o dönemlerde keten çarşaflar yüklüklerde saklanırmış. Paşa Odası’nı süslemede kullanılan barok detaylar, çeşitli bezemeler, vitraylar ve tepe pencereleri gözünüzden kaçmayacak. Tepe pencerelerinde göreceğiniz motifler ise o dönem süsleme sanatında sıkça kullanılan Mühr-ü Süleyman motifleri. Davut Yıldızı’nı anımsatan Mühr-ü Süleyman akla bir atasözünü getiriyor: “Mühür kimdeyse Süleyman odur.” 1990 yılında ziyarete açılan müze evde, geçmişte yörede halkın günlük yaşamda kullandığı bazı aletler de sergileniyor.

MEMİŞ AĞA KONAĞI (Sürmene, Trabzon)

Ağa odasının tavanı rüzgarda dönüyor

Trabzon’dan Rize’ye doğru giderken ana yolun yanında devasa bir kayalığın üzerinde göreceksiniz bu etkileyici evi. Sürmene ilçesinin Kastel köyünde bulunan yapı, zaman içinde köyle özdeşleşip halk arasında “Kastel” olarak adlandırılmış. Kimi vakur duruşundan ötürü kimi de kullanılan taş malzemenin yaptığı çağrışımdan olacak, görenlerin çoğu bu konağı kaleye benzetiyor. Eve yaklaşırken saçaklarının dışarıya normalden fazla uzandığını fark edeceksiniz. Bu saçakların görevi, evi bölgenin aşırı yağmurlarından korumak. Taş ve aralıklı iksa ile inşa edilen konağın zemin katındaki zindan o dönem suçlularının korkulu rüyasıymış. Zemin kat ayrıca mutfağa ve kilere de ev sahipliği yapıyor. Mutfağın her iki yanında göreceğiniz odalar ise burada çalışanlara ayrılmış. Hane halkının asıl yaşam alanı üzeri süsle kaplanmış bir merdivenle çıkacağınız birinci kat. Haremlik ve selamlığa ait odalar bu katta bulunuyor. Binaya halk arasında “Döner Tavanlı Konak” adının verilme sebebini de bu kattaki odalardan birinde göreceksiniz. Odanın tavanına bir milin etrafında dönen bir parça yerleştirilmiş. Çatının dışına çıkan milin esen rüzgarla dönmesi ve bir pervane gibi odayı serinletmesi sağlanıyormuş. Tavandaki bu parça odanın dekorasyonuyla uyumlu olacak şekilde aynı süslemelerle bezenmiş. Hemen bütün Anadolu konaklarında olduğu gibi burada da bir “Baş Oda” var elbette. Taş oymalı şömine ve dolapla duvarlardaki renkli süslemeler ve tavandaki ahşap kabartmalar evin reisinin önemi ve gücünü de yansıtıyor. Süslemelerin nispeten daha sade olduğu odanın ise evin hanımlarına ayrıldığı düşünülüyor. Ahşap bezeme sanatı cömertçe kullanılmış konakta, kapı kolları, pencere parmaklıkları bile bu sanatın tüm inceliklerinden nasibini almış. Konağın dekorasyonunda görev alan çiçek ve meyve freskleri de göz kamaştırıyor. Binadaki özel hamam sisteminin bir görevi de merkezi ısıtmayı sağlamakmış. Konağı gezebilmek için görevliyi bulmanız gerektiğini unutmayın.

GÜPGÜPOĞLU KONAĞI (Kayseri)

Bursalı ustalar süslemelerinde Memlük sanatından esinlenmişti

Eski Kayseri’nin yüksek bazalt duvarlar arkasındaki tarihi evlerinde mermer ve ahşap gibi malzemelerin nasıl dantel gibi işlenebileceğini görmeye hazır olun. Tarihi 15’inci yüzyıl başlarına kadar uzanan bu muhteşem konak, şair, bestekar ve hükümet görevlisi Ahmet Mithat Güpgüpoğlu’na ev sahipliği yapmış. Yapıldığı dönemde Mısır’da hüküm süren Memlüklerin sanatından izler taşıyan konak, 19’uncu yüzyıl aile hayatına da ışık tutuyor. Binada kullanılan kesme taşlardaki üslup bizi Bursalı ustalara götürüyor, konağı yapan ustanın Bursalı olduğunu yazan kayıtlar da bu bilgiyi doğruluyor. Haremlik ve selamlık bölümlerinden oluşan konak sedef kakmalar, yerden tavana kadar yükselen ahşap oymalar ve renkli bezemelerle misafirlerini kendine hayran bırakıyor. Güzelliğiyle günümüz Kayseri mimarisinden dağlar kadar uzakta olan yapı restore edildikten sonra 1995 yılında müze olarak halka açılmış. Müzede eskiden günlük hayatta kullanılan eşyaların yanı sıra yöresel kadın ve erkek kıyafetleri de sergileniyor. Odalardan birinde Osmanlı dönemi sikkeleri, halıları ve el yazmaları, bahçede ise mezar taşları koleksiyonu görülebilir.


HACI ABDULLAH BEY KONAĞI (Savur, Mardin)

Savur’un şahin yuvası

Savur çoğu zaman ziyaretçilerin gözünden kaçan küçük ve şirin bir ilçe. Sırtını dağa yaslayan yerleşim bir kültür beşiği, tarihi Hititlere kadar uzanıyor. Üzüm, kiraz ve fındık da dahil olmak üzere hemen her türlü ürünün yetişebildiği bir ilçe olan Savur’un bir sürprizi daha var: Mardin’dekilere benzeyen birçok büyük taş konak. Kasabanın tam tepesinde muhteşem bir manzaraya hakim, Hacı Abdullah Ağa Konağı, soyları Hz. Muhammed’e dayanan bir aileye ait. 200 yaşında ve yöreye özgü taş işçiliğinin doruk noktası olarak niteliyor. Yapıyı görenler bir kaleye benzetiyor. 22 odası, taş fırını ve hamamı olan konak, sahiplerinin bir zamanlar burada nasıl yaşadığını, yemek pişirdiğini ve banyo yaptığını gösterecek şekilde büyük bir titizlikle restore edilmiş. Eğer istiyorsanız konakta gecelemeniz bile mümkün. Gece kalmasanız bile yörenin ünlü yemeklerinden olan bumbarı bir de burada tatmanızı tavsiye ederiz.hürriyet

Beypazarı Evleri



Nevşehir Evleri

Türkiyenin En Güzel Tatil Yerleri

Perşembe, Haziran 21st, 2012

Türkiyenin En Güzel Tatil Yerleri nedir
Türkiye’nin En İyi Tatil Yerleri

Türkiyenin en güzel tatil beldeleri;

Antalya

Antalya, Türkiye’deki en önemli turizm merkezlerinden biridir. Doğası, palmiyelerle sıralanmış bulvarları, geleneksel mimarisi, hala ayakta olan merkezi Kaleiçi ve büyük ölçekli turizm yatırımları ile Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinin başında gelir. Şehir aynı zamanda, Türkiye’de en çok göç alan kentlerdendir.

Konyaaltı Plajı ve Lara Plajı’nın uzun kumsallarında serinlerken, akşam şehir merkezinde yapacağınız yürüyüşten sonra, cıvıl cıvıl kafeteryalar, publar, barlar ve geceyi çılgınca eğlencelerle kapatacağınız diskolar, sizlere Antalya’da unutamayacağınız bir tatil yaşatacaktır.

Alanya
Binlerce yıllık tarihi, Akdeniz ve Anadolu kültürlerinin karışımından oluşan kültürü ve mimarisi ile Alanya, tatilini bu beldede geçirmek isteyenlere sayısız seçenekler sunuyor. 100 kilometre uzunluğu aşan sahilindeki eşsiz plajlarının yanında kent, tarihe meraklı olanları fazlasıyla tatmin ediyor, doğa aşıklarını ise mest ediyor. Sahillerinde birbirinden güzel otelleri, gece deniz kenarında oturup hafif müzik eşliğinde içkinizi içip, sohbetinizi edebileceğiniz kafeteryaları ve çılgınca eğlence için diskolarıyla Alanya akşamları eğlencenin doruk noktasıdır. Yüksekleri ve serin havayı denize tercih edenler için Torosların eşsiz yaylaları da görülmeye değer yerler arasında.

Tüm sahillerinden denize girilebilen Alanya tam bir güneş, deniz, kum cennetidir.

Bodrum
Büyüleyici atmosferiyle nice şarkılara ve aşklara konu olmuş Bodrum; Begonvillerle kaplanmış beyaz badanalı evleri, daracık sokakları, gece hayatı ve simgeleşmiş kalesiyle Türkiye’nin en gözde tatil yörelerinden birisidir…

Akşam yemeğinden sonra Bodrum şafağa kadar uyanıktır. Çoğu dükkan ve butik gece yarısına kadar açıktır. Türkiye‘nin belki de başka hiç bir yerinde olmadığı kadar çok sayıda bar vardır Bodrum‘da. Sıcacık atmosferli kıyı kahveleri, ışıklandırılmış kale duvarlarının canlılığı, gözlenen kalabalık sokaklardaki kenar barlar ve buralardan sokaklara yayılan müzik dalga dalga ruhunuza yayılır.

Oldukça ünlü bir gece yaşamı olan Gümbet sokakları, gün doğumuna kadar, barlardan ve yol kenarlarındaki kahvelerden gelen müzik seslerinin titreşimleriyle dolar. Yerel günlük teknelerin uğrak yeri olan, oteller, küçük pansiyonlar ve kumsal boyunca restoranları bulunan Bardakçı Koyu, marina ile Gümbet arasındaki tepeden yürüyerek yalnızca bir dakika çeker.

Marmaris
Marmaris yeşilin ve mavinin tüm tonlarını yılın on iki ayında görebileceğiniz cennet bir köşe ve günümüzde turizm deyince ilk akla gelen yerlerden biridir. Uzun kıyı şeridindeki koyların çokluğu, doğal liman oluşu, antik kentlere yakınlığı, doğal güzellikleri, mavi tur olanakları, modern yat limanları, körfezin her türlü su sporlarına olanak sağlaması, beş yıldızlısından başlayarak en mütevazi pansiyonuna kadar her kesin gönlünce tatilini geçirebileceği cennet bir ilçedir.

Marmaris’te barlar sokağı eğlencenin merkezidir. Ayrıca yemekten sonra nargilenizi keyifle içebileceğiniz kafeteryalarda da samimi bir atmosferde sohbetinizi yapabilirsiniz. Marmaris’in ünlü semti İçmeler, plajında güneşlenmek isteyenlerin olduğu kadar dalgıçlık ve su kayağı sporları ile ilgilenenlerinde tercih edebilecekleri bir yerdir.

Çeşme
Son yılların en popüler tatil yerlerinden biri olan Çeşme, Egenin havası, insanlarının sıcaklığı, plajları, gece hayatı, modern tesisleriyle ve doğal güzellikleriyle size unutamayacağınız bir tatil yaşatır. Plaj partileriyle oldukça hareketli bir gece hayatı yaşayabilir veya sıkça düzenlenen çeşitli festivallerle tatilinize renk katabilirsiniz.

Sakızcılık üretiminin gelişmiş olduğu Çeşme’de sakızlı kahveyi denemeden sakın evinize dönmeyin. Yöresel hediyeliklerden el yapımı kilimler ve yöre halkının yapmış olduğu ürünlerden satın alabilirsiniz. Adını, misafir ettiği eşeklerden alan Eşek Adası doğal konumu itibarıyla kuzey rüzgârlarına kapalı. Sualtı ve su üstü sporları için oldukça elverişli olan adada konaklama imkânı bulunmuyor.

Kemer
Antalya’nın çılgın gece hayatıyla ünlü ilçesi Kemer’in otelleri ve tatil köyleriyle size unutamayacağınız bir tatil sunacağından hiç şüpheniz olmasın. Gündüz Ayışığı Plajı, Belediye Plajı ve Phaselis Plajında kendinizi Akdeniz’in eşsiz serinliklerine bırakırken, akşam Türk müzikleri ve dünya popüler müzikleri ile coşacağınız gece klüpleri, disko ve barlar sizleri bekliyor olacak.

Merkezde dolaşırken dünya markalarını bulabileceğiniz mağazalar, hediyelik eşya satan stantlar ve dükkanların yanı sıra, kuyumcular ve halı dükkanları en güzel tasarımları ile sizleri büyüleyecektir. Kalabalıktan rahatsız olanlar tekne gezintisiyle civardaki koylara gidebilir ya da düzenlenen jeep safarileri ile stres atabilir.

Kuşadası
Ege Bölgesi’nin denizle buluştuğu kıyı şeridinde yer alan Kuşadası, Yunanistan’a bağlı Sisam adasına yakın olması nedeniyle, buraya gelen turistler için Türkiye’nin ikinci önemli deniz kapısıdır.

Tatil cenneti Kuşadası’nda gece hayatı için çok değişik alternatifler sunan bar, kulüp vb. eğlence mekanları fazlasıyla vardır. Kuşadası Barlar sokağı ve Kuşadası Kaleiçi mevkileri gece hayatının kalbinin attığı yerlerdir. Gündüzleri plaj ve Beach Club olarak hizmet veren yerler, geceleri de klüp ve bar olarak eğlence sektöründeki yerlerini alırlar.

Fethiye
Koyları, adaları, çam ormanları ve sıcak iklimi ile doğal bir cennettir Fethiye. Akdeniz’in Ege ile buluştuğu kıyılarda yer alan Fethiye, turkuaz rengindeki denizi yanı sıra tarihi ile de dikkatinizi çekecektir. Onlarca koyu ve plajı sizlere Ege’nin kokusunu, Akdeniz’in sıcaklığını sunar. Yemyeşil ormanların masmavi deniz ile buluştuğu çok ince bir çizgide denize girmenin keyfine varırsınız. Tropikal adaları aratmayacak güzellikteki adalarında gezerken Fethiye’nin cennet gibi bir yer olduğunu daha iyi anlayacaksınız. Çılgınca eğlence ve sınırsız aktiviteleriyle Fethiye’de canınızın asla sıkılmayacağından emin olabilirsiniz.

Dünyada eşi bulunmayan bir kumsalı olan Ölüdeniz’in güzelliği ile büyülenirken, Becekız kumsalı, Çalış kumsalı, İztuzu kumsalı’da size denizle kucaklaşmak için alternatifler sunar. Af Kule’ye tırmanıp, denizinde dalış yapmanın da ayrı bir zevki vardır Fethiye’nin. Ayrıca Yamaç Paraşütü yapabilir, Kelebek Vadisinin büyüleyici güzelliğinde denize girebilir, 12 Adalara günlük turlar yapabilirsiniz.

Didim
Aydın’ın en şirin turistik ilçesi Didim’de yapacağınız tatil size hem güneş, deniz ve tarihi sunar, hem de sizi akşamları eğlencenin tam ortasına taşır. İster gündüzleri kendinizi Didim’in en güzel kumsallarında güneşin sıcağına bırakın, isterseniz birbirinden zevkli su sporlarının bulunduğu Aquapark’ta çılgınca eğlenin.

Dünyaca ünlü Didim Altınkum plajı, yaz aylarında binlerce yerli ve yabancı turistin gözde mekanı olmuşken, sizin neden olmasın? Yeşilkent, Orman kampı ve Sahte Cennet plajları da yazın keyfini çıkarmak için muhteşem kumsalları ile sizleri bekliyor. 20 km uzaklıkta bulunan Akbük muhteşem doğası ve güzel sahilleri ile sizi büyülerken,
akşamları D-Marina da yemeğinizi yedikten sonra ister dolaşır, ister eğlencenin tadına varırsınız.

Ata Mesajları

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Ata Mesajları

Tugbam sitesinde en güzel Ata Mesajları sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Ata Mesajları
Ata Mesajları
güzel sözler ata mesajları

Ata Mesajları

Ekonomik kalkınma, Türkiye’nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir.


Tam bağımsızlık, ancak ekonomik bağımsızlıkla mümkündür.


Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve çöküş vardır. Her ilerleyişin ve kurtuluşun anası hürriyettir.


Tarih bir milletin kanını, varlığını hiçbir zaman inkar edemez


Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunamaz.


Millete efendilik yoktur. Hizmet vardır. Bu millete hizmet eden onun efendisi olur.

Basın milletin müşterek sesidir. Başlıbaşına bir kuvvet, bir okul, bir öncüdür.

Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir.


Türk Milleti yeni bir iman ve kesin bir milli azim ile yeni bir devlet kurmuştur bu devletin dayandığı esaslar “Tam Bağımsızlık” ve “Kayıtsız Şartsız Milli Egemenlik”ten ibarettir. Yeni Türkiye devletinin yapısının ruhu Milli Egemenliktir. Milletin Kayıtsız Şartsız Egemenliğidir…



Bütün ümidim gençliktedir.

Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizindir. Cumhuriyet’i biz kurduk, O’nu yükseltecek ve sürdürecek sizlersiniz.

Ne mutlu Türküm diyene !

Öğretmenler! Cumhuriyet sizden düşünceleri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.

Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak!

bu ulusa ve ülkeye hizmet görevi bitmeyecektir.”

Biz büyük bir inkılap yaptık. Memleketi bir çağdan alıp yeni bir çağa götürdük.

Devrimin amacını kavramış olanlar sürekli olarak onu koruma gücüne sahip olacaklardır.

Muallimler! Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğiticileri, sizler yetiştireceksiniz, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle mütenasip bulunacaktır.

Ordularımızın kazandığı zafer, sizin ve sizin ordularınızın zaferi için yalnız zemin hazırladı… Gerçek zaferi siz kazanacak ve devam edeceksiniz ve mutlaka başarılı olacaksınız.

Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet, henüz bir millet adını alma yeteneği kazanmamıştır.

Sizler, yani yeni Türkiye’nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz… Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.

Herkes ulusal görevini ve sorumluluğunu bilmeli, memleket meseleleri üzerinde o düşünceyle, düşünüp çalışmayı görev edinmelidir.

Tarihi yaşadığımız gibi yazdık, fakat geleceği cumhuriyete inananlara, onu koruyanlara ve yaşatacaklara emanet etmek lazımdır.

Asıl önemli olan ve memleketi temelinden yıkan, halkını esir eden, içerdeki cephenin suskunluğudur.

Benim Türk milletine, Türk cemiyetine, Türklüğün istikbaline ait ödevlerim bitmemiştir, siz onları tamamlayacaksınız. Siz de, sizden sonrakilere benim sözümü tekrar ediniz.

İstiklal, istikbal, hürriyet, herşey adaletle kaimdir!

Atatürk’ün Vatan Sözleri

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Atatürk’ün Vatan Sözleri

Tugbam sitesinde en güzel Atatürk’ün Vatan Sözleri sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Atatürk’ün Vatan Sözleri
Atatürk’ün Vatan Sözleri
Vatan Sözleri
Vatan sevgisi ile ilgili sözler

VATAN SEVGİSİ

Atatürk’ün Vatan Sevgisi Konusunda Söylediği Sözleri

“Biz milliyet fikirlerini tatbikte çok gecikmis ve çok ilgisizlik göstermiş bir milletiz. Bunun zararlarını fazla faaliyetle telafiye çalışmalıyız… Çünkü tarih, hadiseler ve müsahedeler insanlar ve milletler arasında, hep milliyetin hakim olduğunu göstermiştir.”

“Dünyanın bize hürmet göstermesini istiyorsak, ilk önce biz kendi benliğimize ve milliyetimize bu hürmeti; hissi, fikri, ve fiili olarak bütün davranış ve hareketlerimizle gösterelim; bilelim ki milli benliğini bulmayan milletler başka milletlerin avıdır. Milli mücadeleyi yapan, doğrudan doğruya milletin kendisidir; Milletin evlatlarıdır. Milli mücadelede şahsi hırs değil, milli izzeti nefs, gerçek saik olmuştur.”

“Türk milleti milli birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir.”

“Yurt sevgisi ona hizmetle ölçülür.”

“Türkiye’nin bugünkü mücadelesinin yalnız Türkiye’ye ait olmadığını bütün arkadaşlarımız ifade etmiş iseler de bunu bir defa daha teyit etme lüzumunu hissediyorum. Türkiye’nin bugünkü mücadelesi yalnız kendi nam ve hesabına olsaydı belki daha kısa daha az kanlı olur ve daha çabuk bitebilirdi. Türkiye azim ve mühim bir gayret sarfediyor. Çünkü müdafaa ettigi bütün mazlum milletlerin bütün şarkın davasıdır ve bunu nuhayete getirinceye kadar Türkiye, kendisiyle beraber olan şark milletlerinin beraber yürüyeceğinden emindir.”
“Türk vatanı bir bütündür, parçalanamaz.”

“Millet sevgisi kadar büyük mükafat yoktur.”

“Yurt toprağı, sana herşey feda olsun. Kutlu olan sensin.”

“Harp muharebe hele meydan muharebesi yalnız karşı karşıya gelen iki ordunun çarpışması değildir, ulusların çarpışmasıdır. Ulusların bütün varlıkları ile bilim ve teknik alandaki seviyeleri ile başarıları ile ahlakları ile kültürleri ile faziletleri ile kısaca göz ile görülür bütün güçleri ve varlıkları ile, her türlü araçları ve olanakları ile çarpıştığı bir sınav alanıdır.”

“Gerçek kanaatim şudur. Ulusumuzu harbe götürünce vicdanımda azap duymamalıyım.”

“Bize milliyetperver derler. Fakat biz öyle milliyetperverleriz ki, bizimle teşrik-i mesai eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların bütün milliyetlerin icabatını tanırız. Bizim milliyetperverligimiz herhalde hodbinane ve mağrurane bir milliyetperverlik değildir.”