facebook poker nasıl oynanır facebook poker hileleri facebook texas holdem poker facebook pokerde nasıl daha çok chip kazanılır
Facebook Poker Nasıl Oynanır?
Bildiğimiz pokerlerden daha değişik bir şekilde, her oyuncunun eline 2 tane kart vermek suretiyle yere de 5 kartın açılmasıyla oynan bir oyundur. Pokerdeki kuralların hepsi geçerlidir. Örnek vermek gerekirse;
*Full yapmak; Eğer elinizde iki tane aynı sayıdan varsa (7, 7) ve yere de iki tane daha aynı sayıdan açılırsa, toplam 4 kağıdınızda aynı olmuş olur ve kazanırsınız.
*Full Döper Yapmak; Mesela elinizde (Q, Q) var. Yerde ise Q, 7, 5, K, 10 var. Bu durumda 3 tane aynı sayınız olduğu için full döper yapmış olursunuz. “Sayılar örnektir.”
*Örneğin elimizdeki iki kağıtta kupa (2, 3) eğer yerede 3 tane kupa açılırsa toplam 5 kağıdınız kupa olacağı için renk yapmış olup oyundaki cipler sizin olur. (Yukarıdaki sayı örnektir. Başka bir oyuncuda yine 2 kupa ve daha büyük sayılar varsa, diğer oyuncu kazanır.) Bu yalnızca kupa için verilen bir örnek değildir. Maça, karo ve sinek içinde aynı kurallar geçerlidir.
*Kent veya sıra yapmak; Elinizdeki kağıtlar ardışık sayı ise (9, 10) veya ara kağıtlar (7, 10). Eğer yere de sayıların devamı yada tamamlayıcı açılırsa kent veya sıra yapmış olursunuz. Örneğin, elinizde (9, 10) var. Yerde açılan 5 kağıt içinde de (8, J, Q) var ise 5’li yapmış olursunuz. Tabi bu örnektir. 5’li sırayı farklı sayılarla da yapabilirsiniz.
*Döper; Eğer elinizdeki iki kağıtla yerdeki iki kağıt aynı olursa döper yapmış olursunuz. Örneğin elinizde (7, 10) var. Yerdeki 5 kağıt içinde de (7, 10) varsa döper yapmış olursunuz.
*Büyük sayı ile alma; Yere açılan kağıtlardan en büyük olan sayı elinizde var ise ve diğer oyuncularda o sayı yok ise kazanırsınız ama elinizdeki yerde açılan en büyük kağıdın başka oyuncularda da olma ihtimali olduğu için elinizdeki ikinci kağıdın büyük olmasıyla siz kazanırsınız. Eğer rakip oyuncuda sizin yan kağıdınızdan daha büyüğü varsa şansınıza küsün.
*Büyük kağıt ile alma; Eğer yere açılan kağıtlardan elinizde aynısı yok ve rakip oyuncularda da yok ise elinde sayısı en büyük olan oyuncu kazanır. Bu durumda yan kağıdın herhangi bir önemi yoktur. Örnek, yere açılan 5 kağıt (2, 4, 7, 10, K) sizin elinizde ise (A, J) var. Bu durumda (A) sizde olduğu için siz alırsınız.
Facebook Poker Nasıl Daha Çok chip Kazanabilirsiniz?
Öncelikle sağlam kağıtlar hariç emin olmadığınız kağıtlara girmeyin. Eğer yeri görme gibi bir imkanınız varsa görün ve poker nasıl oynanır makalemde yayınladığım gibi kurallar var ise ve birazda şansınız var ise büyük çipler kazanabilirsiniz. Ama dikkat edin kazanmaya başladıktan sonra bunun kaybetmesi de var. Nerde duracağınızı iyi bilin.
Texas Hold’em Pokerin en girişken ve dinamik versiyonu olarak bilinir.
FarmVille Komşulardan Para Kazanma FarmVille Komşulara Yardım Ederek Para Kazanma
Farmville oynarken komşularınıza yardım ederek de para kazanabilirsiniz. Bunun İçin komşularınızın çiftliklerini tek tek ziyaret ederek kargaları kovalayabilir çıkmış otları temizleyebilirsiniz.
Aşağıda komşu listenizde istediğiniz komşunun üzerinde maus sol tuşuna tıklayın açılan pencerede Visit / Help …….. Farms yazısına tıklayın.
Seçtiğiniz arkadaşınızın çiftliğine gideceksiniz. Arkadaşınızın çiftliğinde karga yada ot varsa şöyle bir pencere açılacak.
Açılan penceredeki Accept yazısını tıklayın arkadaşınızın çiftliğine yardım etmiş olacak ve para kazanacaksınız. Tüm arkadaşlarınızı bu şekilde ziyaret edebilirsiniz.
arkşlar vampire wars bilen arkşlar varsa bi yardımcı olabilr mı stat veremiyorum yane stat verilecek bi yer yok seçenklerde stata geliyom ama sadece sabit statlar var
Daha önce Happy Aquarium Penguen başlıklı bir konu atmıştım. Ama penguenle ilgili pek fazla br bilgi yok. Penguenin nasıl alındığı hakkında da pek bi bilgiye ulaşamadım. Penguenin nasıl alındığını bile biri varsa bu başlık altında bizimle paylaşabilir mi?
Sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta 7 maddeye dikkat edin.. !
Dünyanın en büyük sosyalleşme platformu olan Facebook’da aşağıdaki 7 noktaya dikkat etmezseniz Facebook size Cehennem olabilir..
1- Basit şifre kullanmayın: Basit şifrelerden bir sözlük kullanarak kurtulabilirsiniz. Hatta şifrenin sonunda yani harflerin arkasından bir rakam kullanmak da faydalı olabilir. Tüm bunlara bir de büyük ve küçük harfleri karışık kullanarak şifrenizi oluşturmayı eklerseniz şifre kırma olaylarından bir adım daha uzaklaşırsınız. Yüksek güvenlikli denebilecek bir şifre en azından 8 karakterli olmalı. Rakamları bir kelimenin ortasına yerleştirmek de iyi bir seçenek olabilir. İşte size güzel bir şifre örneği: TeL28efON
2- Doğum tarihinizi gün, ay ve yıl olarak profilinizde paylaşmayın: Eğer paylaşırsanız kimlik hırsızları için çok güzel bir av haline gelirsiniz. Hakkınızda biraz daha fazla bilgi sahibi olan bir kimlik hırsızının banka hesabınızı bile ele geçirme ihtimali artar. Eğer profilinizde tam doğum tarihiniz varsa, hemen profil sayfanıza gidiyorsunuz, Info (Bilgiler) sekmesini tıklıyorsunuz. Sağ üstteki Edit Information’ı (Bilgileri Düzenle) tıklıyorsunuz. Eğer sadece arkadaşlarınız doğum gününüz hakkında bilgi sahibi olsun istiyorsanız, sadece gün (day) ve ay (month) seçeneklerini işaretliyorsunuz.
3- Kullanışlı Gizlilik Ayarları’nı görmezden gelmeyin: Facebook’un kullanıcı bilgilerinde gizlilik konusunda çok hassas olup olmadığı tartışılır. Fakat adamlar sonuçta Hesap (Account) bölümüne gizliliği kişisel hale getirmek için çok güzel bir özellik de koymuş. Arkadaşlarınızla bile sadece belirli bilgilerinizi paylaşabilir, fotoğraflarınızı bile görmemesini sağlayabilirsiniz. Bunu sadece belirli arkadaşlarınız için de yapabilirsiniz. Sonuçta arkadaş listenizdeki herkesle aynı tanışıklık derecesine sahip değilsiniz. Kimi sadece iş bağlantısı olarak listenizde duruyorsa, o zaman özel fotoğraflarınızı da görmesi çok da gerekli değil. Hele hele telefon numaranızı buralarda paylaşmak… Aklınızdan bile geçirmeyin. Ne kadar özel hayat, o kadar güzel Facebook!
4- Çocuk sapıklarına karşı önleminizi alın, sakın çocuğunuzu ‘tag’lemeyin: Bir fotoğrafta eğer çocuğunuz da varsa, kesinlikle adını ‘tag’lemeyin. Eğer başka birisi bunu yapmışsa, hemen girip Remove Tag (Tag’i sil) seçeneğinden silin. Eğer çocuğunuz Facebook’ta yoksa ve birisi onun ismini ‘tag’lemişse, o kişiye silmesini söyleyin.
5- Evde olmadığınızı kesinlikle durum bildirimlerinizde veya herhangi bir bölümde paylaşmayın: Bunun evinizin kapısına “Sayın hırsız, biz evde yokuz, rahat olun” demekten hiçbir farkı yok. Arkadaşlarınızla tatilde olduğunuz veya tatilde yaşadıklarınızı paylaşmak için dönüşe kadar sabredin ki eve döndüğünüzde ilk iş olarak polisi aramak zorunda kalmayasınız.
6- Facebook aramalarında birazcık da hayalet olun: İsterseniz Facebook aramalarında hiç kimseye görünmeyebilirsiniz. Hatta bunu istemekte büyük de fayda var. Bunun için Facebook Gizlilik Ayarları bölümünde “Arama” (Search) bölümünü açın. Facebook arama sonuçları bölümüne “sadece arkadaşlarım” tercihini aktif edin. Kesinlikle “Herkese açık arama sonuçları” bölümünün işaretli olmadığından emin olun. Yoksa sırf güzel bir fotoğrafınız yüzünden arkadaşlık teklifi bombardımanına hazır olun. Sonuçta Facebook bu, otu da kullanıyor, bir hoşu da…
7- 13 yaşın altındaki aile üyelerinize Facebook kullanma izni vermeyin, veriyorsanız da kontrol sizde olsun: Facebook prensip olarak 13 yaşın altında olanlara Facebook’u kullanma izni vermiyor. Fakat bugünlerde bu yaşın altındaki birçok çocuk Facebook kullanıyor. Eğer 13 yaşın altında olan bir aile üyeniz varsa ve arkadaşlarıyla iletişim kurmak için Facebook kullanmak istiyorsa, o zaman bütün bağlantı bilgilerine (en önemlisi e-mail adresi) kendi bilgilerinizi yazmak faydalı olacaktır. Böylece Facebook’ta neler yaptığı bilgisini her gün mail kutunuzdan izleyebilirsiniz.
Flickr Üyelik, Flickr Üye Olmak için, Flickr nasıl Üye Olunur
Flickr’a üye olmak için yapmanız gereken bir Yahoo e-mail hesabı sahibi olmak. Yahoo hesabınız varsa, kayıt olmanıza gerek yoktur. Şayet Yahoo mail hesabınız varsa, Flickr’a Yahoo kullanıcı adı ve şifrenizle doğrudan doğruya giriş yapabilirsiniz.. Yahoo hesabınız yoksa, bir Yahoo e-mail hesabı almalısınız. Daha sonra, Flickr ana sayfasından “Sign in” linkine tıklayarak, giriş yapabilirsiniz.
Bir pınarsın içilen ama hiç kanılmayan Seveni yanıltmayan, sevince yanılmayan özlenen sen, özleyen sen, özleten sen Varken doyulmayansın, yokken dayanılmayan
Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki Bu ne bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum
Dün kopan bir yapraktı,düşen bir kuru daldı Bugünden güzel değil bulacağın yarında Aç ellerini bir bak yanan avuçlarında Dün gitmiş yarın yok bize bir bugün kaldı
Demek o beni sevmiyor demek o beni anlamıyor bana içkimi verin bana kadehimi verin bir daha ölmek istiyorum
Sussun bütün şarkılar, Son bulsun hepsi, Seni hatırlatan ne varsa, Ne kaldıysa geriye, Neyle yetinmişsem bu güne, Yaşamımla birlikte son bulsun, Yeter ki
Günü gece olsun diye yaşıyorum, Çünkü gece hayallerime geliyorsun, Seni beklemiyorum çünkü sen hep benimlesin, Hayallerimde ve kalbimdesin
İnan ki! Kırılmış bir ayna gibi Paramparça, kırık dökük aşkımız çaresizliğin, ümitsizliğin türküsü Türkülerin en içlisi, en hüzünlüsü Büyük aşkımız
Unut benden kalan ne varsa Unutmak tesellidir yalnızlığın Güneşi bir kadeh şarap gibi içip Delicesine sarhoş olmak En güzel tarafı imkansızlığın
Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin? Hep böyle içinde uzak bir ışık mı yanar? Bakışlarında beni dinlendiren bir şey var; Kııysındaymış gibi en sakin denizlerin…
Ne olurdu saadetlerin en büyüğü İşte ellerimde al, diyebilseydim Anlardın ve hiç gitmezdin, değil mi Bir gün olduğun gibi kal diyebilseydim.
Ne zaman seni düşünsem yaşamak güzel Bir bahar bahçesi olur güz bahçeleri En karanlıklarda bile uzanır bir el Kendiliğinden açar sabaha perdeleri
Sevdiğine söylenen her söz yürekten gelir Yüreği sevgi dolu, sevgisi süreklidir Kalmazki gönlünde hiçbir şeyin korkusu Aşk yine aşk sevenin ömrüne hayat verir
Şarkıdaki melodi, doğadaki bahar. Kalbimdeki yara, hepsi senin için. Çoğu kez duygular anlaşılmaz ifadeler tutuk. Eğer söyleseydin sevdiğini benim olurdu mutluluk
Düşlerin kanarsa benden sonra Çocuk haylazlığımı al sen koynuna Şarkıların rengine yağmur yağarsa Salma gözlerini uçurumlara
Ata Demirer’in Beyaz Show da söyledigi Sarkı’nın Sözleri sarkıyı bulabilen varsa istiyorum :):):)
Değdi saçlarıma bahar gülleri Nazende sevgilim yâdıma düştün Sevenin bahtına bir güzel düşer Sen de tek sevgilim aklıma düştün Nazende sevgilim yâdıma düştün
Gözlerim yoldadır, kulağım seste Ben seni unutmam en son nefeste Ey ceylan bakışlım, ey boyu beste Gurbette sevgilim aklıma düştün Nazende sevgilim yâdıma düştün
Sensiz dağ yoluna çıktım bu seher Öksüz kumru gibi güller lâleler “Sen niye yalnızsın?” sordular eller Gurbette sevgilim aklıma düştün Nazende sevgilim yâdıma düştün
Dedi sana falcı kadın, bunun huyu güzel diye. Dedi para yoktur bunda, hamurunda mutluluk var. Dedi sana dünya güzel, varsa da yüzlerce el. Sevgisinde şüpheler yok, seni sever senden de çok.
Yazma dedin artık bana, kadın dedi yazıl ona. Dedim küsmüş dargın bana, dedi dertli harlı içi. Dedim ana nedir derdi, evlat bekler bugün yarın. Dedi bana üzülme sen, o da seni candan sever.
Dedi kadın sabır size, bekleyin hep metanetle. Okuması yazması yok, aklı senden benden de çok. Gül’ü verdi elimize, oturun der hep diz dize. El âlemden sizlere ne, fayda varsa sizden size.
Torba değil büzesin ki, gözyaşların süzülmesin. Hayat bize dersler verir, falcı dedi sonuncu ders. Dedim falcı kader nedir, dedi senin yanındadır. Dedim falcı alev sarar, dedi bana gönlündedir.
Dedim falcı çare nerde, dedi bana esmerdedir. Dedim falcı esmer nerde, dedi yazan alevdedir. Dedim falcı köz ola ben, söyleyesin kınalıya. Nazım geçer sana sade, sorar ise nazlı yâre.
Dedi falcı, oğlum kör sen; dedim falcı her yer siyah. Dedi baksan dışı siyah, ama dedi içi beyaz. Dedi nazdır kadın evi, mutlu olur düğün günü. Bilemezsin adetleri, hadi dedi önden yürü.
Dedi ona be hey kadın, anla artık yas da adam. Görüntüsü bitmiş ama gönlü gençtir yaşlı adam. Yaşamının tecrübesi, yoktur artık hevesleri. Sever seni deli gönül, yaşayın der kalan ömür.
Falcı ana!
Nerde diye sorar belki, taşı tarif olsun işin. Kalan gülle işaretle, beyaz olsun goncaları. Yazan biri garip adam, çok görmesin Fatiha’yı. Sevdi içi yanaraktan, sulasın göz damlaları.
Kapak Aşk Şiirleri , Aşıklar İçin Kapak Aşk Şiirleri , Sevgililere Kapak Aşk Şiirleri
Kapak Aşk Şiirleri Sevgililere Kapak Aşk Şiirleri
KoLaY DeĞiLdİr SeNi SevİyoRUm DemeK… aSLa DüşünMEden SöyleMeMeK GeREk… Senİ SevİyOruM DeDiySe YüRek… öLenE DeK SözÜnDe DuRMAsı GeReK…
Benim en güzel süsüm; YILDIZ gözüm, HİLAL kaşım, TÜRK bakışım.. Bundan gayrisine ne özenmiş, ne bezenmiş nede inanmışım.
Güzellik sözde ise sözün en güzeli sende Güzellik yüzde ise yüzün en güzeli sende Ama bana göre güzellik KALPTE Kimseye söyleme ama KALBİN de en Güzeli sende…
CeSaretin Varmı GeCeye Kafa Tutmaya, KaranLıĞa Meydan Okumaya. eĞeR VarSa ßenimde Söz’üm Var Gecene, KaranLıĞına Işık oLmaya.. CeSaretin Varmı DikenLi yoLLarı aŞıp Yanımda oLmaya, eĞeR VarSa ßenim de Söz’üm Var O DikenLeri kaLßime ßatırmaya.. CeSaretin Varmı Gökyüzündeki yıLdızLarın ArkaSına ßakmaya… eĞeR VarSa ßenim…de Söz’üm Var ßaktıĞın Her yıLdızın ArkaSına ” Seni Çok SeviyORuM ”…
Ey deli gönül aşk mı istiyorsun.. Yaradan sana Yâr değil mi? Hep soğuk mu geçti ömrün.. Kışın sonu bahar değil mi? Dünya sana neden hoş geldi ki.. Kabir kapısı dar değil mi? Sevgilinin senden istdiğini ne çabuk unuttun böyle.. Ak bir alın bir de Ar değil mi
İstanbul sana susamalı Benim sana susadığım kadar Bu hasret İstanbul’a da koymalı bana koyduğu kadar
yoksa, kelebeğin kanadındaki inadına sessiz bir çığlık gibi mi?
ya da, tuz-buz olan bir sırçanın haykırışı gibi mi?
nasıl bir sestir ki,perişan eder bizi duyduğumuzda??
ne kalpler kırdık bilmeden.. ya da bile bile……
ne setler koyduk aramıza bu kırılmış kalplerden de..
sonra aşmaya çabaladık durduk çok…
dokunmak istedik,ulaşamadık….
ulaşmak istedik,kendi ellerimizle kurduğumuz
setler engel oldu yine kendimize…..
oysa, nasıl da kolaydı yıkıvermek han duvarlarını….
sıcacık bir gülümseme,
içten bir çift gözle birleştiğinde,eritmez mi en büyük buzulları???
esirgedik birbirimizden maliyeti sıfır olan gülümsemelerimizi…
kolay geldi bencillik en dar anlarda..koyuvermek..koyuup kaçıvermek…. kaçarken bakmamak ardımıza
ya da, bakıp da görmemek…görmek istememek…
her ne varsa…
oysa,ne de kolaydı düşmanlığı yoketmek, sıcacıık bir gülümsemeyle… olmaz dedik.
o bana düşman
denemedik bile hiç.. korktuk belki de yanılacağımızdan..
oysa hayat ne de kısa..
düşünmek için bile vakit yokken…. bile bile zehir ettik günlerimizi.. kavgalarla.. itişip kakışmakla harcadık dünlerimizi… ziyan ettik hem düne.. hem bugüne.. hem de yarınlarımıza..
sahi,kalp kırıldığında nasıl bir ses çıkarır? duydunuz mu hiç?
Atatürk’ü Anma Şiirleri 10 Kasım şiir 10 Kasım şiirleri Atatürk Şiirleri
10 Kasım
Her doğum başlangıçtır ölüme Ölüm; sığdırılmışsa içine bir yaşam yaşam adanmışsa yaşamlara ve öldüğünde insan selam duruyorsa hala topuyla,tüfeğiyle ve elinde çiçeğiyle gözyaşlarıyla damla damla insanlar
ve varsa hala ardından ağlayan kadınlar ve çocuklar doğduklarında yokken bile sen senin resminse yakalarındaki cepheye giderken
ve anılıyorsan hala senin adını taşıyorsa sokaklar,okullar akıyorsa damlalar gözpınarlarından yığınların ve hala adın yazılamıyorsa nüfus kütüklerinde ve hala varsa öldürmek isteyenlerin ölümün adı değildir 10 kasım olsa olsa bir merhabadır ölüme
10 KASIM ATA’ YA SESLENİŞ
Sensiz 10 kasım da, nasıl güleyim Ah çeker ağlarım, dertli yüreğim Albayrak yarıda, durur direğim Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.
Hazan geldi Atam, çiçekler soldu Hergün şehit geldi, millet kahroldu Şehit anaları saçların yoldu Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.
Ordular ilk hedef, akdeniz dedin Savaşın sonunda zafere erdin Sana yas tutuyor, şimdi milletin Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.
Gündüz güneş idin, gecede aydın Bütün devrimleri ülkeye yaydın On kasım da aramızdan ayrıldın Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.
Yurdumuzdan hain düşmanı attın Kurtardın ülkeyi bayram yaşattın Ecel geldi atam, bahtımızı kararttın Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.
Devrimlerle bu günlere gelindi Zaferlerle bütün ulus sevindi Bayram etti ulus, sana güvendi Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.
Bakari’ yem ben Atamı ararım On kasımlar da, sever anarım Kaybettim ben Atama yanarım Ulusun sensiz, gülmüyor Atam.
10 KASIM Atatürk’üm biliyorum ugün 10 Kasım. Senin ölüm yıl dönümün. Ama sen gidince seni buvatan arar oldu, Bu genç yüreğim seninle doldu.
Sen merak etme Atam. Senden aldığımız örneklerle olduk adam, Atam seninle var olduk, Senin ilkelerinle yoğrulduk.
Sıra biz gençlerde yolundayız, Sözlerinle ilkelerinle doğru yoldayız, Seni canaım kadar vatanım kadar, Çok seviyorum Atam,dünyalar kadar…
10 KASIM
Atam seni çok seviyoruz! Türk ordusu ile savaştın. Atam!seni saygı ile anıyoruz. Türk cumhuriyetini kurdun. Ülkemizi korodun. Ruhun hep cennette olsun. Keşke seni görebilseydim…
Bir damla yagmur düstü bugün avucuma gökten. Onu tuttum, sikica kapattim avucumu. Tuttum cunku, bir daha düsmesin avucuma istedim. Bu damla bana gözümden akittigim damlalari hatirlatti. Onlarda avucuma akardi. Hissederdim gözyaslarimin sicakligini. O gözyaslarimda bir seyler gizliydi. Gözyaslarimin sicakligi kadar yaniyordu icim. Keske gözyaslarimi tutan biri olsaydi. Ama olmadi, bulamadim onlari tutacak birini. Bulamadim cunku gözyaslarimin sayisini tutamiyordum, onlari tutacak birini bulamak okadar kolay miydi?
–
En güzel tarafı imkansızlığın
Unut benden kalan ne varsa Unutmak tesellidir yalnızlığın Güneşi bir kadeh şarap gibi içip Delicesine sarhoş olmak En güzel tarafı imkansızlığın
–
büyük aşkımız
İnan ki! Kırılmış bir ayna gibi Paramparça, kırık dökük aşkımız Çaresizliğin, ümitsizliğin türküsü Türkülerin en içlisi, en hüzünlüsü Büyük aşkımız
Ha bugün ha yarın diye beklemek yok, Varsa iki laf kelamımız acilen söylemek gerek.. Susa susa yaşanmaz, kelimeleri uçurmak gerek.. Varsın anlaşılmasın hiçbir cümlemiz, …Bizim kendimizle konuşmamız gerek.. Yaza yaza susun, çığlık atmak için sese ne gerek.. …Bir el.. Bir yürek.. Bize sesli kalem gerek.. Hadi sessiz sessiz yazın şimdi. Seslice okuyan vardır elbet..
Böyle kalmışlık geri, Uzun yollardan beri. Düşman yok karşımızda, Yabancılar girerken, Hiç durmadan ileri.
Ata’mızın izinde, Gittikçe daha zinde. Dünyayı geçeceğiz; Cumhuriyet devrinde.
Arka çevirip düne. Otuz yıl önce bizi Kavuşturdu bugüne. Sultan yok başımızda, Milletin hür sesi var; Yükselen marşımızda. Devrimler dizi dizi, Dünya seyreder bizi Hele bir dokun da gör; Dalgalanmış denizi…
Zeki OZAN
ON BEŞ YILI KARŞILARKEN
Kim derdi yarılsın da nihayet yerin altı, Bir anda dirilsin de şu milyonla karaltı.
Topraklaşan ellerde birer meşale yansın. Kim der ki şu milyonla adam birden uyansın.
Kim derdi seher yıldızı doğsun da bir evden, Kaçsın da cehennemler o bir dalma alevden,
Canlansın ışık selleri olsun da o damla Beş devletin öldürdüğü devlet bir adamla.
Kim der ki en son rakamlar da delirsin. On beş asır on beş yılın eb’adına girsin.
Ahmet Haşimin Şiirleri Ahmet Haşimin tüm şiirleri Ahmet Haşim şiir Ahmet Haşim şiirleri oku Ahmet Haşim Şiiri Merdiven
AĞAÇ
Gün bitti. Agacta nes`e söndü. Yaprak ates oldu, kus da yakut; Yaprakla kusun pariltisindan Havzun suyu erguvana döndü
Bir Günün Sonunda Arzu
Yorgun gözümün halklarında Güller gibi fecr oldu nümayan, Güller gibi…sonsuz, iri güller Güller ki kamıştan daha nalan; Gün doğdu yazık arkalarında!
Altın kulelerden yine kuşlar Tekrarını ömrün eder ilan. Kuşlar mıdır onlar ki her akşam Alemlerimizden sefer eyler?
Akşam, yine akşam, yine akşam Bir sırma kemerdir suya baksam; Üstümde sema: Kavs-i mutalsam!
Akşam, yine akşam, yine akşam Göllerde bu dem bir kamış olsam!
AKŞAM YİNE TOPLANDI DERİNDE
Canan gülüyor eski yerinde Canan ki gündüzleri gelmez Akşam görünür havuz üzerinde,
Mehtab, kemer taze belinde Üstünde sema, gizli bir örtü Yıldızlar, onun gülüdür elinde
BAHÇE
Bir Acem bahçesi, bir seccade Dolduran havzı ateşten bade. Ne kadar gamlı bu akşam vakti Bakışın benzemiyor mutade.
Gök yeşil, yer sarı, mercan dallar Dalmış üstündeki kuşlar yâda. Bize bir zevk-i tahattur kaldı Bu sönen, gölgelenen dünyada.
BİR GÜNÜN SONUNDA ARZU
Yorgun gözümün halkalarında Güller gibi fecr oldu nümâyân, Güller gibi… sonsuz iri güller, Gün doğdu yazık arkalarından! Altın kulelerden yine kuşlar, Tekrârını ömrün eder i’lân, Kuşlar mıdır onlar ki her akşam, Âlemlerimizden sefer eyler? Akşam, yine akşam, yine akşam, Bir sırma kemerdir suya baksam; Akşam, yine akşam, yine akşam, Göllerde bu dem bir kaçmış olsam!
BİRLİKTE
Bütün bizimçündür Nukuş-ı encüm-i vahdetle işlenen bir tül Gibi üstünde titreyen bu sema; Gecenin dallarında şimdi açan Bu kamer, Bu altın gül…
Bütün bizimçündür Ne varsa aşk ile bidar-ı ra’şe, ya naim, Ne varsa aid olan leyl-i hande-me’nusa, Sana aid lebimdeki buse, Lebinin surh-ı bizevali benim. BİR YAZ GECESİ HATIRASI
İsveyle, fısıltıyla, gülüşle Olmuş sebi sevda yine bihap Oklar gibi saplanmada kalbe Düştükce semadan yere mehtap…
Buseyle kilitlenmiş ağızlar Gözler neler eyler neler israp! … Uçmakta bu ateşli havada Vuslat demi bir kuş gibi bitap…
BÜLBÜL
Bir gamlı hazânın seherinde, Isrâra ne hâcet yine bülbül?
Bil, kalbimizin bahçelerinde, Cân verdi senin söylediğin gül.
Savrulmada gül şimdi havada, Gün doğmada bir başka ziyâda.