Posts Tagged ‘Yer’

Suyun Önemi İle İlgili Kompozisyon

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Suyun Önemi Nedir

Suyun Hayatımızdaki Önemi ile ilgili Yazı

Su hayattır. Bedenimizin ortalama %70’i sudan oluşur. Su yaşamımızın sürdürülmesi için gereken temel besinlerdendir. Bedenimizin ısı dengesi hücre içi yaşamın devamı besinlerin yakılması sindirilmesi suya bağlıdır. Suyun az alınması halinde ciddi sağlık sorunlarına kapı açılmış olur.
İnsan vücudunun ilk başta önemsiz görünseler de kritik yerlerinden olan deri, saç ve tırnak gibi bölgelerin temiz kalabilmesi için mutlaka suya ihtiyaç vardır. Bunun yanında normalin üstünde bir miktarda alınan su, metabolizmanın hızlı çalışmasını da sağlar. Böbrekler, kalp ve damarlar vazifelerini daha kolay bir şekilde gerçekleştirirler. Aynı zamanda sindirim sisteminin de işi oldukça kolaylaşır. Vücuttu zamanla biriken atık maddeler, su sayesinde kolayca atılabilir. İçilen su oranında kanın akış hızı da kolaylaşacaktır. Kanın taşıdığı maddeler de varmaları gereken yere daha iyi bir şekilde varacağı için vücudun yerine getirdiği olağana işlemler de bu durumdan olumlu etkileneceklerdir.

Su, yapısı bakımından hiçbir zaman yağa dönüşmeyeceği için fazla alınması herhangi bir zarara yol açmaz. Tam tersine, bol miktarda alınan su kişinin kendini tok hissetmesini sağlayacaktır. Bu durum da kilo vermek isteyen kişilerin kayda değer miktarda faydasına olacak bir özelliktir.
Su, vücutta meydana gelen kimyasal olaylarda önde gelen araçlardan biridir. Bunun yanında su, vücudun ısı miktarını ayarlamakta ve düzenlemekte de rol oynar. İnsanın yapısına baktığımızda, en çok su miktarının beyinde, karaciğerde ve kaslarda olduğunu görürüz. Her birinin insan yaşamı için hayati bölgeler olduğunu göz ardı etmezsek, suyun ne kadar önemli olduğunu bir kere daha anlamış oluruz.

Dünya Miras Listesinde Yer Alan Doğal Ve Kültürel Değerlerimiz

Perşembe, Haziran 21st, 2012

Dünya Miras Listesinde Yer Alan Doğal eserlerimiz
Dünya Miras Listesinde Kültürel Değerlerimiz

Dünya Mirasları Türkiye

GÖREME MİLLİ PARKI VE KAPADOKYA

Listeye alınma yılı; 1985
Niteliği; Kültürel / Doğal
Nedeni; Volkanik tiplerde oluşan doğal Peribaca görünümlerinin yanında tarihsel-kültürel açıdan birçok Bizans Kilisesi ve eserini barındırması.
Nevşehir’de, Göreme’nin de içinde bulunduğu Kapadokya “Güzel Atlar Ülkesi” anlamına gelir. Volkanik oluşan Peribacaları yöreye ayrı bir güzellik katmaktadır. Bizans döneminde Peribacalarının içleri oyularak 360 kadar kilise ve manastır yapılmıştır. Bu yapıların duvarları dinsel resimlerle donatılmıştır.

DİVRİĞİ ULU CAMİİ VE DARÜŞŞİFASI

Listeye alınma yılı; 1985
Niteliği; Kültürel
Nedeni; İnsanlığın kültürel-tarihsel sürece ve yaratıcılığına tanıklık eden özgün bir başyapıt oluşu
Etkisi; Korunması ve restorasyonuna yönelik ödenekler çıkarıldı

1228-1229 yıllarında Mengücekoğulları Beyi Ahmet Şah tarafından yapılmıştır. Sivas’ın Divriği ilçesindedir. Mimarı Ahlatlı Hürrem Şah’tır. Minberi 1240-1241 tarihinde bitirilmiştir. Camiden 12 yıl sonra yapılan şahane abanoz minber, Tiflisli Ahmet Usta’nın eseridir. “Çok kuvvetle belirtilmiş olan taş mihrap, adeta duvardan fışkıran iri plastik Barok palmetlerin sıralandığı ve kuvvetli silmelerin çevrelediği çok büyük ölçüde, sade bir niş içine yerleştirilmiştir. Anadolu’da bu ölçüde ve zenginlikte tek kalan bu mihrabın bir benzeri daha yoktur.” (Aslanapa, 1993: 116).

HATTUŞA – BOĞAZKÖY
Listeye alınma yılı; 1986
Niteliği; Kültürel
Nedeni; Hitit Uygarlığının Başkenti olması
Etkisi; Boğazköy ve Alacaköy Tarihi Milli Park ilan edilmesi

Çorum ili Boğazköy’deki Hattuşaş, İlkçağ’da Hitit İmparatorluğu’nun başkentiydi. M.Ö. XIX-XVIII. Yüzyıllarda bir Hatti kenti olan Hattuşaş M.Ö. 1700 civarında ilk Hitit Kralı Kuşara tarafından ele geçirildi. I. Hattuşi tarafından başkent yapılan şehir M.Ö. 1190’da Hitit İmparatorluğu yıkılınca önemini yitirdi.

NEMRUT DAĞI
Listeye alınma yılı; 1987
Niteliği; Kültürel
Nedeni; İnsanın kültürel-tarihsel sürecine ve yaratıcılığına tanıklık eden özgün bir başyapıt niteliğinde olması
Etkisi; Nemrut Dağı ve Çevresi Milli Park ilan edildi.

Nemrut Dağı Adıyaman’ın Kahta ilçesinde 2150 m yüksekliğindedir. Bölge M.Ö. 80 – M.S. 72 yılları arasında Kommagene Krallığı’nın egemenliği altında kalmıştır. M.Ö. 69 – 36 yılları arasında hükümdarlık yapan Kommagene Kralı I. Antiochos’un tümülüsü ve Hierothesion’undan kalan Tanrı, Kral heykel ve kabartmaları yer almaktadır. 1881 yılında Alman yol mühendisi Carl Sester tarafından keşfedilmiştir.

PAMUKKALE – HİERAPOLİS
Listeye alınma yılı; 1988
Niteliği; Kültürel/doğal
Nedeni; Olağanüstü nitelikte ve güzellikteki doğal oluşumu ve kültürel-tarihsel açıdan son derece önemli ve özgün nitelikler içeren bir arkeolojik dokuya sahip olması
Etkisi; Pamukkale Koruma Amaçlı İmar Planı yapıldı

Mineralli suların oluşturduğu traverterlerden dolayı günümüzde Pamukkale olarak tanınan yöredeki Hierapolis antik kenti Denizli’ye 20 km uzaklıktadır. Şifalı termal kaynaklarıyla tanınmıştır. Kent M.Ö II. Yüzyılda Bergama Kralı II. Eumenes tarafından kurulmuştur. Şehir adını Bergama’nın kurucusu Telephos’un karısı Hiera’dan almıştır. Frigya bölgesine başkentlik yapan kent, Bizans döneminde piskoposluk kenti olmuştur. Kentteki hakim mimari yapı Roma dönemine aittir.

XANTHOS – LETOON
Listeye alınma yılı; 1988
Niteliği; Kültürel
Nedeni; Kültürel ve Tarihsel açıdan kendine özgü niteliklere sahip Likya Uygarlığı’nın yönetsel ve dinsel merkezleri olmaları, Hint-Avrupa dillerinin kökenine dair, önemli ipuçları sunması
Etkisi; Bölge koruma altına alınmıştır

Xanthos; Fethiye’ye 46 km uzaklıkta Kınık Köyü’nün yakınında bir antik kent İlkçağ’da Likya bölgesinin en büyük idari ve dini merkezi M.Ö. II. Yüzyılda Likya bölgesinin başkenti olmuştur. Roma ve Bizans döneminde önemli yapılarla donatılmıştır. VII. Yüzyılda Arap akınları kentin terk edilmesine yol açılmıştır.

Letoon; İlkçağ’da Anadolu’nun Likya bölgesinin kutsal bölgesi olan Letoon, Xanthos’a 4 km uzaklıktadır. Burada Leto, Apollon ve Artemis tapınakları bulunmaktadır. Kentte bu 3 tapınaktan başka; 1 çeşme 1 manastır ve Roma tiyatrosu dikkat çekmektedir.

SAFRANBOLU EVLERİ
Listeye alınma yılı; 1994
Niteliği; Kültürel
Nedeni; Geleneksel Türk konut mimarisinin Tarihsel ve Kültürel dokusunu yansıtması
Etkisi; Bölge koruma altına alınmıştır.

Safranbolu, eski kent dokusu bozulmamış bir yerleşim merkezidir. XVIII. Yüzyıl sonlarıyla XIX. Yüzyıldan kalma konaklar; evler, mimari ve iç dekorasyonuyla büyüleyici bir güzelliğe sahiptir. Safranbolu; konakları, evleri, sokakları, çeşmeleri ve geleneksel halk yaşantısıyla tümüyle bir Açık Hava Müzesi görünümündedir.

TROYA ARKEOLOJİK KENT
Listeye alınma yılı; 1998
Niteliği; Kültürel
Nedeni; Homeros’un İlyada destanında geçen Troyalılar’a ait arkeolojik kent kalıntıları
Etkisi; Bölge koruma altına alınmıştır.

M.Ö. 3000 yıllarında kurulan ve 400 yılına değin yaşantısını sürdüren Troya kenti, Homeros’un ünlü İlyada destanındaki bazı önemli olaylara sahne olmuştur. 1871 yılından itibaren Arkeolog Schliemann’nın yaptığı kazılarda Troya’nın 9 kent kalıntısı ve 42 yapı katı ortaya çıkarılmış ve Troya hazinesi bulunmuştur. “Schliemann’ın yurt dışına kaçırdığı hazine 1873’te bulundu. Hazine; 155 parça altın, gümüş, elektrondan takılar, kaplar, bakır/tunçtan silahlar ve aletlerden oluşuyordu.” Daha sonra (Esin, 1993: 184). Schliemann hazineyi gizlice Atina’ya yollar, ardından hazine İngiltere’de sergilenir ve Berlin müzesine devri gerçekleşir. Hazine 2. Dünya Savaşı’nda Rusya’ya götürülmüştür.