mútluluklâr dílêrím yêní âskındâ sên bêní dú$únmedên ya$amana bak sênín dêrtlerín varya benim yanımda ben onlarla ya$arIm sen keyfine bak !
Sen Uzaktaysan ßen Yanındayım Sen AteSteysen ßen Kordayım ßirGün ßu Dünyadan Göçersen ßilki Senden Önce Ordayım Sonsuz aSkım..!
Tam KarsiYa GéÇéRKéN BirakTiğin ”O” éL BéNim ..
KraL OLsan Tacın Gider SuLtan OLsan Tahtin Gider… KraL DeğiLim Tacim Gitsin SuLtan DeğiLim Tahtim GitSin Ben Kendi HaLinde ßir Ağacim Fakat DaLimi Kiranin Ağacini Kökünden Sökerim.
SaKın üzmesin seni KarşıLıksız SevqiLer, baqrına taŞ basarsın aCıLar birqün diner. Giden qitsin aLdırma yanqınLarda söner.. SaKın dönüp bakma ardına KraL’Lar önde qider..
BIR CICEGIN ACMAK ICIN SEBEPLER BULDUGU GIBI, YASAMA DAIR SEBEPLER BULMAK ICIN YASIYORUM. EGER BIR GUN GELIRDE YASAMAK ICIN BIR SEBEP BULAMAZSAM OLMEK ICIN BIR SEBEP BULMUSUM DEMEKTIR.
Fırtına Ne Kadar Sert Eserse Essin Kayadan Alıp Götüreceği Sadece Tozudur !
KENDIMIZE UZAK BIR RUZGARIZ BIZ, UZERINE KUS KONMAYAN AGACLAR GIBI DURDUGUMUZ YERDE OLUR GIDERIZ. BIR BASKA ALEMDE KENDIMIZ OLMADAN ESERIZ.
GüL SuNaN Bir eLde Daİma Bir miktar GüL KoKuSu KaLır.
SéNi BoyLé SévDiğiMi BiLSéLér aSaLAr BéNi aMa GuZéLLiğin 10 PaRa éTMéZ ! BéNDéKi Bu a$k oLmassa . .
YALNIZLIGIN BOYLESI HAYAL ETMEK BILE MUMKUN DEGIL, AMA GERCEK, HAYALIN OTESINDE. BIR SU DAMLASI YALNIZ BIR OKYANUSUN ICINDE, OYSA BINLERCE DAMLAYLA IC ICE!
Béş PaRa éDérmi VarLiğin. . YokLuğun BéNi aCitSİn aLéM af éTsin Séni BéN AfFétMéM NéRDé unuttuySan BéNi Orda KALL..
Eteğimden kırmızı karanfiller döküldüğünden bu yana Gözlerimden vapurlar kalkıyor İçimdeki maviyi yara yara Yağmur vurgunu mevsimlerden kalma! /
Tanı beni, Zarfımın pullu köşesine astığım hayallerimden, Bulutların yukarısına çıkan merdivenin ilk basamağından, Haritamın üzerine çizilmiş denizlerden, Bin beyitli bir şiirin son dizesine gizlenmiş sözcüklerden, Ve aşka dair ipucu veren her şeyden, Tanı beni!
Sen, veçhesiz acılardan gözlerime damlarken Ben, şiirimin bittiği yerde ellerimi çoktan kaybettim. Demiştin ya,
Aç kollarını da rüzgâr sarsın sevgimle ruhunu
Sırf rüzgâra dokunmak için adımladım sokaklarını Sırf kollarımı iki yana açmak için durdum bir tepenin ucunda. Söz dizdim saçlarına eklenen iğfal edilmez isyanın türküsüne Sen, bir nevi ağıt de buna, Bir nevi mevt! Kaçış söylevleri dilimin altında Karanfile değdiğince yanıyor ellerim
Gözlerinin alacası dağ yeşili / iki dağ yeşili gözlerin Yokluğun dibe vurdu, aşkın yükseltti beni Tökezlenmiş acılarımın diliyle Kirpiğimden düşen kelimelerin bedelini sırtlandı gece Sen öyle sere serpe, öyle uçsuz bucaksız bir alevdin ki Meydanlara muttasıl öfkemi partizan pankartlara astılar
Sana hiçbir ismi yakıştıramıyorum / üç harf müstesna / Sen öyle yakışıyorsun ki aşk a! Hiçbir şey ötelere âyinem değil sen kadar
Sen, en çok âşina bana!
Karanfil çizdim avucuma Al al seni resmettim Az yazdım, çok ağladım Derdime senden başka derman bulamadım Aman yandım! Yâr ben seni ta-nı-dım!!
fezayı bağlayarak yorgun kanatlarına bir güvercin uçurup kıtalar arasından çağırdın beni geçerek birer birer sürgün kanyonlarını derbeder koşup geldim ışıldayan tahtına yarım koyup bir bardak kurşun rengi çayımı yıkarak yalnızlığa kurduğum sarayımı yetim çığlıklarımı duyurmak üzere sana koşup geldim; iliştir beni memnu bahtına
adını söylemek istemiyorum her hecesi amansız bir kor dudaklarımda her harfine yıllardır şimşeklerle yarıştım zindanlara karıştım, ölümlerle tanıştım adını söylemek istemiyorum Rüveyda dediğim zaman anla ki, senin için yürüyor kelimeler çığlığımın atardamarlarından
hangi yıldızdır bilmem, gözlerin kayar da üzerime Rüveyda önce tuhaf bir deprem yayılır bedenime sonra açılır önümde ıstırab vadileri silik renkleriyle adımlarıma çözülmeye yüz tutan bir mazi mühürlenir hayalin bittiği menfeze doğru alaca bir at koşar içimde zamansız, mekansız nefese doğru
uslanmaz bir yürek taşıdığıma dair yaygın bir kanaat dolaşır aynalarda oysa Rüveyda baştan başa ben kevser akan, gül kokan bir kalbin filiziyim
kitaplara sürdüğüm kapkara lekelerden bir anlatsam nasıl utandığımı bir doğrulsam eğrildiğim yerden ağarır tanyeri nilüferlerin alaca bir at koşar içimde ezer toynaklarıyla anılarımı
sular köpürmemeliydi Rüveyda kırılmamalıydı ıslak dalları hasret selvilerinin ben zehire alışkınım, şerbete değil rüyalar nefret eder avare duruşumdan kabuslar çekerek ancak derdimi yeryüzünde sen gün boyu simsiyah bir ufukla beraber ben her gece bir mehdi türküsüyle çilekeş yargılamak için zeval kayıtlarını inkilap bekliyorum
hangi umut çiçeğidir bilmem, ellerin uzanır da gönlüme Rüveyda derinden bir ok saplanır bağrıma beynimi çağıran bir sese doğru alaca bir at koşar içimde zamansız, mekansız nefese doğru
artık eskisi gibi bakamıyorsun göklerinde bir belkıs otururdu Rüveyda binlerce gökkuşağı olurdu kirpiklerin güneş bir ane gibi dururdu başucunda artık dokunamıyor kakülün bulutlara karalara bürünmüş saçlarında dolunay BEN BU KADAR ZULME LAYIK MIYIM RÜVEYDA
hangi ressamı vurur bilmem, endamın sarar da benliğimi ben beni tanımam kaldırımlarda kafesleri yutan kafese doğru alaca bir at koşar içimde zamansız, mekansız nefese doğru
kırmızı bir kurdela bağlayarak alnına duydun mu orkideye dua eden birini bu ısmarlama yüzler yok mu Rüveyda bu yapmacık bebekler gözyaşı akıtırken gülenler yok mu beni kahrediyor geceler boyu
hangi çağın gelişidir bilmem, gülüşün soluk bir dünyanın mezarlarına gömerek gurbetimi kapadı karanlığa Yesrib, kapılarını meydan okuyuşun çağın ordularına bilmem hangi mevsimin başlangıcıdır doruklarından öte hevese doğru alaca bir at koşar içimde zamansız, mekansız nefese doğru
yasını tutuyorum kararttığım düşlerin yıpranmış divaneler gibiyim sokaklarda amansız bir ütopya üfleyen pencereler lif lif yoluyor dram seyyahı bedenimi önümde, haksızlığın hesaba çekildiği hiç kimsenin kimseyi tanımadığı mahşer arkamda, kare kare ömrümü belirleyen hatırladıkça yanıp tutuştuğum resimler
söyle, nasıl aşarım pişmanlık dağlarını yeniden bir Nil olup taşar mıyım çölllere kim giydirir başıma tacını nihayetin kim takar bileğime hürriyet künyesini karada balık gibi nasıl yaşarım, söyle Rüveyda, seziyorum; tahammülün kalmadı ama dur, boşaltayım bütün çığlıklarımı asırlardır köhne barınaklarda küflenen, çürüyen çığlıklarımı
at vuruldu içim paramparça Rüveyda gölgelerin ardına sakladım kusurumu sen orada kayıtsızca gülümsüyor gibisin ben burda damla damla eriyip akıyorum yine de, çiğnetmem kimseye gururumu istenmediğim yeri sessizce terk ederim hatıra kalsın diye bırakır da ruhumu mahzun bir derviş gibi boyun büker, giderim
Yanı başlı bir sevda Kuşkulu bir bekleyişle hükümlü Gel desen bütün korkunç yargılar susacak Katmerli günahlarda ezilecek zaman Gel desen Aşk anımsanmaz oysa Yaşanır tıpkı şiirler gibi Hep sen yüklü bir şarkı çalar kapımı ıslak akşamlarda Kıskaç kıskaç daralır boğazımda gir diyemem Yatılı bir yokluğun kalır içimde Buruk ve sancılı Sabah sabah sana bir şey söyleyeyimmi Ben,ben oldum olası bir seni sevdim Karaçam gözlerinin iz düşümü tam ortasında yüreğimin Sevgilerim büyük olurdu Evreni sığmazdı hasretliğim Gel dinle beni Ayrılığa yumukla yakınlaş biraz Bir ilkindi sofrası dudaklarım sana kurudu Tüm yargıları unut Gel vede parçala yalnızlığı
Yoksa yoksa gelme dicem Hep aynalarda kal dicem gülümser Tutki usuma perçinlemişim seni En ağır sevgilerle Bakışların gözlerime günışığı neylersin Bir şiirsin dilimde söküp atamadığım En unuttuğum anda bile alıp başıma kaçışım sana Kınadılar beni,kınadılar beni Küfr etti anam doğurduğuna küfr etti
Yoksa yoksa gelme dicem Hep böyle aynalarda kal dicem gülümser Tutki otuz tonluk kantarlar tartmıyorlar yalnızlığımı En sevdiğim antalyaya tokatlıyor ağıtları poyratça Piri reis vapuruna yüklendi bu akşam liman dolusu umutlarım Mersin açıklarında olacak sabaha Seni arıyacak ve ben otel bonjurda gözlerini desenliycem duvarlara Bakışlarında bir ikinci baharı yazacak takvimler Yüreğimde, yüreğimde öyle büyüdükü hasretin ağrı dağı kadar
Öyle deme yar unutmak ne mümkün Gözleri bağlı dolap atları gibi döndü durdu yokluğun Dur diyen yok bilen yok gitti gelmez trenlerindeydi yetişini Ogün bugündür küstümdü sokaklara kala kaldım kan bulanmış kuytularda Yalnızlıklar bana ben sana aşina Bir türlü alışamadım yok oluşuna
Haberin ola haberin ola Beklentiler bulvarında sana deyin ne varsa silip süpürdü zaman Bir bostan korkuluğu bedenim kaldı yitiversen devrilir Bu yirminci şiir serkin tahta tabaklara işlemişim Süzme balı dudaklarından taşan tüm anaçutkuları Konya kaşıklarında asılı adı konmamaış sevdaların yaşmağa Tüm güneyim tanığımdır On şiir yazsam dokuzu seni anlatır
Kim ne derse desin Adresimdir yüreğin Herkes bilsin istiyorum Sevmenin böylesini Yoksa yoksa gelme dicem Hep böyle kal dicem aynalarda gülümser Tutki yüreğimi zor zapediyorum yokluğunda Ellerine kavuşmasam bir bıçak kesimi kalıyorum zamanla Bazen gelirsin düşlerime Aynalara düşerdi güzelliğin safinaz Bütün günahlarını kabulleniyorum Uzaktanda olsa Gül biraz, gül biraz
Tugbam sitesinde en güzel Hüzünlü mesajlar sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Hüzünlü mesajlar Hüzünlü Sözler Sana bir gül sundum kokla ama soldurma. Sana ömrümü sundum yşa ama harcama. Sana kalbimi sundum sev ama parçalama.
Yalan bakışların sahte gülüşlerin arasında buldum seni. Herşeyi kaybetmeye değecek kdr sevdim seni çünkü sen sahte deilsin!.
Unutmaki fırtınalar martıların denizleri sevmesini engellemez. Tıpkı engellerin seni sevmeme engel olmadığı gibi.
oLüm GéLdiği Zaman YaniMa GéLMé.. Bén AzRaiLLé’Dé HéSap KiTap Yaparim !!
mútluluklâr dílêrím yêní âskındâ sên bêní dú$únmedên ya$amana bak sênín dêrtlerín varya benim yanımda ben onlarla ya$arIm sen keyfine bak !
Sen Uzaktaysan ßen Yanındayım Sen AteSteysen ßen Kordayım ßirGün ßu Dünyadan Göçersen ßilki Senden Önce Ordayım Sonsuz aSkım..!
Tam KarsiYa GéÇéRKéN BirakTiğin ”O” éL BéNim ..
KraL OLsan Tacın Gider SuLtan OLsan Tahtin Gider… KraL DeğiLim Tacim Gitsin SuLtan DeğiLim Tahtim GitSin Ben Kendi HaLinde ßir Ağacim Fakat DaLimi Kiranin Ağacini Kökünden Sökerim.
SaKın üzmesin seni KarşıLıksız SevqiLer, baqrına taŞ basarsın aCıLar birqün diner. Giden qitsin aLdırma yanqınLarda söner.. SaKın dönüp bakma ardına KraL’Lar önde qider..
BIR CICEGIN ACMAK ICIN SEBEPLER BULDUGU GIBI, YASAMA DAIR SEBEPLER BULMAK ICIN YASIYORUM. EGER BIR GUN GELIRDE YASAMAK ICIN BIR SEBEP BULAMAZSAM OLMEK ICIN BIR SEBEP BULMUSUM DEMEKTIR.
Fırtına Ne Kadar Sert Eserse Essin Kayadan Alıp Götüreceği Sadece Tozudur !
KENDIMIZE UZAK BIR RUZGARIZ BIZ, UZERINE KUS KONMAYAN AGACLAR GIBI DURDUGUMUZ YERDE OLUR GIDERIZ. BIR BASKA ALEMDE KENDIMIZ OLMADAN ESERIZ.
GüL SuNaN Bir eLde Daİma Bir miktar GüL KoKuSu KaLır.
SéNi BoyLé SévDiğiMi BiLSéLér aSaLAr BéNi aMa GuZéLLiğin 10 PaRa éTMéZ ! BéNDéKi Bu a$k oLmassa . .
YALNIZLIGIN BOYLESI HAYAL ETMEK BILE MUMKUN DEGIL, AMA GERCEK, HAYALIN OTESINDE. BIR SU DAMLASI YALNIZ BIR OKYANUSUN ICINDE, OYSA BINLERCE DAMLAYLA IC ICE!
Béş PaRa éDérmi VarLiğin. . YokLuğun BéNi aCitSİn aLéM af éTsin Séni BéN AfFétMéM NéRDé unuttuySan BéNi Orda KALL..
Tugbam sitesinde en güzel Ahmet Arif Güzel Sözler sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Ahmet Arif Güzel Sözler Ahmet Arif Sözleri
En Güzel Ahmet Arif Sözleri
Vurulsam kaybolsam derim çırılçıplak bir kavgada, Erkekçe olsun isterim, dostluk da, düşmanlık da.
Payı yok, apansız inen akşamdan, Bir kadeh, bir cigara, dalıp gidene, Seni anlatabilsem seni… Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır. Üşüyorum, kapama gözlerini.
Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır, Üşüyorum, kapama gözlerini
Düşün! uzay çağında bir ayağımız, Ham çarık, kıl çorapta olsa da biri, Düşün, olasılık, atom fiziği,Ve bizi biz eden amansız sevda.
Ne alnımızda bir ayıp, ne koltuk altında saklı haçımız. Biz bu halkı sevdik ve bu ülkeyi. İşte bağışlanmaz korkunç suçumuz.
Umutsuzluğa düşmek bir devrimciye yasaktır. Cellat elinde işkencede ölüme bir soluk kalmışken bile… Yalnız yasak değil ayıptır da… Çünkü devrimcinin kendisi, insanlığın yarını ve umududur. Bu bir kural, bir ilkedir… Bu, namussuzluğun, alçaklığın egemen olmadığı, soylu, güzel ve onurlu bir dünya, bu temel ilke üzerinde kurulur
Ve nelere baskın gelmezdi ki seni düşünmenin tadı.
Seni sevmek, felsefedir kusursuz. İmandır, korkunç sabırlı. İp’in, kurşun’un rağmına, yürür pervasız ve güzel.
Tugbam sitesinde en güzel Hasret Sözleri sizler için hazırlandı . Buyurun Kısa Hasret Sözleri
hasret Mesajları
Hasret Sözleri
Yaşadığım her an Seni özlemeye itiyor beni Ağır geliyor yokluğun Beklediğimsin, özlediğimsin, özlemimsin..
Yokluğun sırtıma saplandı bir bıçak gibi Akıtır taşa, toprağa kanımı Dünya seninle aydınlık ve güzeldi Şimdi bin güneş doğsa götüremez karanlığımı…
Sevdimse; verdiğin yürekle sevdim Sen açtın bu ufku karşımda sonsuz Yürüdüm bir yolun sonuna geldim Yıkık, üzgün ve paramparça SENSIZ…
Bir gün anlarsın hayal kurmayı; Beklemeyi, ümit etmeyi. Lanet edersin yaşadığına… Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın.. Seni sevdiğimi işte o gün anlarsın.
Bütün kadehlerimi hep sana adıyorum Hep senin için bu bir bir boşalan şişeler Umutsuzluğum, sarhoşluğum senin eserin Senin yüzünden bu delicesine içmeler…
Seni görmediğim günler Karanlıktayım, katran gecelerdeyim Cehennem misali bir yerdeyim Bir demir nasıl paslanır, bir elma nasıl çürürse İşte öyleyim…
HEY SEN! sen,seni özleyenin haberinden,habersizce özlemle özlenmektesin.sen varya sen özlediklerimin içinde en güzel,en büyük özlemimsin…
unutulanlar unutanlari asla ama asla unutmaz !
merhaba özlenmesi en güzel insan.özümde özlediğim,gözümde tüten,gülünce beni güldüren yüz,duyduğumda en mutlu olduğum ses. SENİ ÇOK ÖZLEDİM ÇAĞLARIM
ya değerimi bileydin ya da değerin kaybolmadan geleydin
Bu gece gözlerinde ayın dogmasını bekle , yıldızlara dokunmaya çalış dokunamagın için üzülme onları segretmekle yetin benim seni özlemekle yetindiğim gibi.
bir bulut gibidir benim kalbim başka yüreklerle çarpışır yağmur yağdırır ve bu yağmurda sadece vazgeçemediklerim ıslanır şimdi dokun saçlarına mutlaka ıslaktır!
bir gülün peşinde koşanlar çiğnedikleri kır çiçeklerinin farkına varmazlar…
BIR ISIM VAR UNUTAMADıGıM.BIR ÇIÇEK VAR KOPARAMADıĞıM.BIR HAYAL VARKURAMADıĞıM.BIRDE SEN VARSıN ÖZLEYIPTE ULAŞAMADıĞıM…
Gecenin karanlığında, güneşin ışığında, Suyun damlasında, selin coşkusunda Kimi yanımdasın kimi rüyamda Ama hep aklımdasın sakın unutma……
Ne olurdu saadetlerin en büyüğü İşte ellerimde al, diyebilseydim Anlardın ve hiç gitmezdin, değil mi Bir gün olduğun gibi kal diyebilseydim.
SeN NeRDen ßİLiCEkSİnKi Senİ sİLaHiM jArJöRiNe KoyuP hER gECe KaLßİme SıKttıĞıMı…
şimdi daha iyi anlıyorum ki, nefes almak değilmiş,yaşamak ateşlerde yanmak gibi birşey severken bile sensiz olmak
seni hatırlarım güz yağmurlarında hoyrat türkümsün yankılanan dağlarda birden yokluğun gelir aklıma seni sensiz yaşarım dökülen yapraklarda.
bir gün bana soracaksın ,ben mi yoksa hayatımı daha çok seviyorsun diye.hayatı diyecem.küsüp gideceksin ama hiç bir zaman bilmiyeceksin benim hayatım sensin.