Posts Tagged ‘yükseğe’

Blaise Pascal Kısa Hayatı

Cuma, Haziran 22nd, 2012

Blaise Pascal Kısa Hayatı

Blaise Pascal Biyografisi

19 Haziran 1623’te doğdu, 19 Ağustos 1662’de öldü. Pascal, henüz küçük yaşta kendisini gösteren dehalardandır. Henüz 12 yaşındayken, hiç geometri bilgisine sahip olmadığı halde, daireler ve eşkenar üçgenler çizmeye başlamış, bir üçgenin iç açılarının toplamının iki dik açıya eşit olduğunu kendi kendine bulmuştur.

Pascal, 19 yaşında, aritmetik işlemlerini mekanik olarak yapan bir hesap makinesi icat etmiştir.
Pascal yalnızca teorik bilimlerde değil, pratik ve deneysel bilimlerde de yetenekli ve özgün bir araştırmacıydı. 23 yaşında, Toricelli’nin atmosfer basıncı ile ilgili çalışmasını incelemiş ve bir dağa çıkartılan barometredeki civa sütununun düştüğünü, yani yükseğe çıkıldıkça hava basıncının azaldığını göstermiştir. Diş ağrısından uyuyamadığı bir gece rulet oyunu ve sikloid üzerine düşünmüş ve sikloid eğrisinin özelliklerini keşfetmiştir.

Pascal, çok genç yaşlarda çok önemli çalışmaları tamamlamış ve matematiğin gelişimine çok önemli katkılar yapmıştır. Pascal, 25 yaşına geldiğinde kendisini felsefe ve dine adamış, 39 yaşında ölmüştür.

Nietzsche Sözleri

Pazartesi, Haziran 18th, 2012

Nietzsche Sözleri

Tugbam sitesinde en güzel Nietzsche Sözleri sizler için hazırlandı
. Buyurun Kısa Nietzsche Sözleri
Nietzsche Sözleri Aşk
Friedrich Nietzsche sözleri

Nietzsche Sözleri

Babanın gizlediği şey, oğulda açığa çıkar.

Şüphe değil, kesinliktir insanı deli eden.

Neden’i olan, Nasıl’a katlanır.

Uçurumları sevenin ,kanatları olmalı.

Ümit en son kötülüktür. Çünkü işkenceyi uzatır.

Kötü belleğin iyi tarafı, aynı şeylerden bir çok kez, ilk kez gibi yararlanmaktır.

Alev, başka şeyleri aydınlattığı kadar aydınlatmaz kendini. Bilge de böyledir.

İnsan hatasını bir başkasına itiraf ettiğinde unutur onu; ama çoğu kez öteki kişi bunu unutmaz.

Eylem ve vicdan genellikle uyuşmazlar. Eylem, ağaçtan ham meyveleri toplamak isterken, vicdan onları gereğinden çok olgunlaşmaya bırakır, ta ki yere dökülüp ezilinceye kadar.

Ruh arayanda, hiç ruh yoktur.

Gür ırmaklar kendileriyle birlikte bir çok çakıl ve çalı çırpıyı da sürükler; güçlü ruhlar da bir çok aptal ve mankafayı.

Uygarlık tarafından yokedilme tehlikesiyle karşı karşıya olan bir uygarlık çağını yaşıyoruz.

Acıların bölüşülmesi değil, sevinçlerin bölüşülmesidir dostluğu yaratan.

Küçücük bağışlarla büyük mutluluklar kazanmak büyüklüğün bir ayrıcalığıdır.

Bir kez yürünmüş bir yola düşenlerin sayısı çoktur, hedefe ulaşan az.

Bir derin kuyuya benzer yalnız. Taş atmak kolaydır içine: ama bu taş dibe inecek olursa, deyin bana, kim çıkarabilir?

Kişioğlu da ağaca benzer, ne denli yükseğe ve ışığa çıkmak isterse, o denli kök salar yere, aşağılara, karanlığa, deliliğe, kötülüğe.

Kendi omuzuna tırman. Başka nasıl yükselebilirsin ki!

Bir insana yapilacak en kötü şey onu utandırmaktır.

Müzik temelde bizde belli bir oranda güç kazanan yaşam duygusunun özünde gizli olan acıyı anlatır; müziğin verdiği heyecanın yapısındada bu acıdan uzaklaşıp onu uzaktan izleme düşüncesi vardır.

Kendinden hiç söz etmemek çok soylu bir ikiyüzlülüktür.

Bu da dahil tüm genellemeler yanlıştır.